2015 GENEL SEÇİM - 07 Haziran 2015 Pazar 11:35

Ertuğrul Kürkçü ve Pınar Aydınlar oy kullandı

A
A
A
Ertuğrul Kürkçü ve Pınar Aydınlar oy kullandı

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir 1. Bölge Milletvekili adayları Ertuğrul Kürkçü ve Pınar Aydınlar, Gazi Ortaokulunda oylarını kullandı.

Oy kullanma işleminin ardından açıklama yapan Kürkçü, uğrunda 40 yıl mücadele ettikleri hedeflere bir adım daha yaklaşıldığını belirterek, “Kendimizi toplumsal muhalefet rolüne tayin ediyoruz. Herhangi bir hükümet kombinasyonu içinde şuan için yer alma düşüncemiz yok” dedi. 

HDP İzmir 1. Bölge Milletvekili adayları Ertuğrul Kürkçü ve Pınar Aydınlar, Gazi Ortaokulunda oylarını kullandı. Sandığa gelene kadar büyük engel ve trajediler yaşadıklarını belirten Kürkçü, engelli bir koşudan geldiklerini ve sonuca doğru gittiklerini ifade etti. Türkiye’de bir çağı, bir dönemi kapattıklarını, yeni bir çağı açtıklarını dile getiren Kürkçü, uğrunda 40 yıl mücadele ettikleri hedeflere bir adım daha yaklaşıldığını söyledi. Kürkçü, “Kendimizi toplumsal muhalefet rolüne tayin ediyoruz. Herhangi bir hükümet kombinasyonu içinde şuan için yer alma düşüncemiz yok” diye konuştu.

“BÜYÜK TRAJEDİLER YAŞAMAMIZ GEREKTİ”
Nihayet oyunun rengini açıklayabileceğini anlatan Kürkçü, “Halkların Demokratik Partisi’ne oy verdim beklenildiği gibi. Bu seçimin Türkiye için dönüm noktası olduğunu hepimizin bildiğini düşünüyorum. Bunda partimizin olağanüstü bir katkısı olduğunu hep birlikte görüyoruz. Bu sandığa gelene kadar çok büyük engelleri, çok büyük trajedileri yaşamamız gerekti. Şuan arkamızda dört kaybımız, dört arkadaşımızın ölümü var. Yüzlerce yaralı, yüzlerce seçim büromuzun, parti örgütümüzün tahrip edilmiş olması var. Böyle bir engelli koşudan geldik, sonuca doğru gidiyoruz. Umarım akşama kadar yeni trajedilerle yüzleşmek zorunda kalmayız ve gece Halkların Demokratik Partisi’nin Türkiye’nin en önemli yenileştirici gücü, yükselen oyuncusu olduğunu göreceğiz. Bundan hiç şüphe etmiyorum” ifadelerini kullandı.

“TAŞKIN HALİNİ ALACAK”
Barajı aşmış olduklarından emin olduklarını dile getiren Kürkçü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu hatta bir taşkın halini alacak. Bu bize çok yüksek bir sorumluluk yüklüyor. Güçlü bir milletvekili kadrosu ile Meclis’te olacağız. Halklarımızın çözüm bekleyen tüm sorunlarını ele almak ve çözmek için bugüne kadar oluşturduğumuz kurucu politikalarımızla hareket edeceğiz. Türkiye’nin bir Başkanlık rejimine değil yerel demokrasilerle güçlendirilmiş bir parlamenter demokrasiye doğru ilerlemesinde çok önemli bir öncülük görevi üstleneceğiz."

“TÜRKİYE SİYASAL ERGİNLİĞİNİ İSPATLAMIŞ OLACAK”
Yarından itibaren halkların, hakaret işitmeyecekleri yeni yönetimi oluşturmak için oy kullandıklarını bütün dünyaya göstereceklerini kaydeden Kürkçü, Türkiye’nin siyasal olarak erginliğini, bu seçimle ispatlamış olacağını söyledi. “Bugüne kadar dışlanan kesimler” olan Kürtlerin, Alevilerin, kadınların, gençlerin, siyasi bir temsile kavuşacağını belirten Kürkçü, Türkiye’nin ilk kez önüne çıkmış olan barışçı dönüşüm imkanını büyük bir titizlikle kullandığını ifade etti.

“40 YIL MÜCADELE ETTİĞİMİZ HEDEFLERE BİR ADIM DAHA YAKLAŞILDI”
Türkiye’de bir çağı, bir dönemi bu seçimle kapattıklarını, yeni bir çağı açtıklarını dile getiren Kürkçü, sözlerine şöyle devam etti: “Bundan rol almak çok değerli. Türkiye’nin içinden geçtiği pek çok dönüm anında siyaseten aktiftim. Bunu da gördüğüm için çok mutluyum. Çünkü Türkiye, uğrunda 40 yıl mücadele ettiğimiz hedeflere bir adım daha yaklaştı bugün. Herkese esenlikli bir seçim ve başarılar diliyorum. Umarım umduğum gibi olur her şey.”

“KENDİMİZİ TOPLUMSAL MUHALEFET ROLÜNE TAYİN EDİYORUZ”
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kürkçü, Meclis’e girebildikleri ve giremedikleri takdirde parti olarak neler yapacakları sorusuna şöyle cevap verdi: “Meclis’e giremediğimize dair bir seçeneği ben tartışmaya değer bir seçenek olarak görmüyorum. Onu eliyorum. Meclis’e girdiğimiz takdirde besbelli ki bir hükumet kurulması meselesi Türkiye’nin gündeminde olacak. Kendimizi toplumsal muhalefet rolüne tayin ediyoruz. Herhangi bir hükümet kombinasyonu içinde şuan için yer alma düşüncemiz yok. Türkiye’nin siyasi gündemindeki en önemli mesele çözüm ve barış. Bununla eş zamanlı olarak demokratik özgürlük ve işçilerin hakları üzerinde çalışacağız."

OY KULLANMAYA KÖPEĞİYLE GELDİ
Öte yandan 3 milyon 85 bin 404 vatandaşın 8 bin 984 sandıkta oy kullanacağı İzmir’de, yaşlı ve engelli seçmenlerin çoğunluğu dikkat çekti. Tekerlekli sandalyeleri ve bastonları ile erken saatlerde vatandaşlık görevini yerine getirmek için sandığa giden vatandaşlar, görevlilerin yardımıyla merdivenlerden çıkarılarak oylarını kullandı. Sandığa kucaktaki bebekleriyle gelenlerin yanı sıra köpeğiyle gelen vatandaşlar da vardı. 

CEREN ATMACA - HALİL KARAHAN 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Bir asırdır toprak altında olan Diyarbakır surlarının 1.35 metresi gün yüzüne çıkartıldı Diyarbakır’ın merkez Sur ilçesindeki İç Kale Artuklu Sarayı kazısında 100 yıldır toprak altında olan surun bir kısmı ortaya çıkartıldı. 1.35 metre yükseklikte, 17 metre uzunluğundaki duvarın Hurriler döneminde yapıldığı tahmin ediliyor. UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesinde yer alan Sur ilçesinde İçkale Müze Kompleksi alanında Amida Höyük, Diyarbakır merkezde ilk yerleşimin başladığı yer olarak biliniyor. Yaklaşık olarak 10 bin yıldır kesintisiz olarak yerleşime sahne olan höyükte yapılan kazılardan şimdiye kadar tespit edilen buluntulara göre yerleşimin Neolotik (M.Ö. 8000) yılında başladığı tespit edildi. Diyarbakır bölgesinin yönetim merkezi olan Amida Höyük, 10 bin yıldır kesintisiz olarak yönetim merkezi olması ve yerleşimin devam etmesi bakımından Filistin’in Eriha kentinden sonra dünyada ikinci sırada yer alıyor. Hurriler, Hurri-Mitanniler, Bitzamani Krallığı, Asurlular, Urartular, Medler, Persler, Büyük İskender, Selevkoslar, Büyük Tigran Krallığı, Romalılar, Bizanslılar, Sasaniler, Emeviler, Abbasiler, Hamdaniler, Mervaniler, Selçuklular, Nisanoğulları, Artuklular, Eyyubiler, İlhanlılar, Akkoyunlular, Safeviler ve Osmanlılarının da aralarında yer aldığı birçok medeniyete ev sahipliği yapan höyükte, Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle, Dicle Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Yıldız başkanlığında 8 yıldır kazı çalışmalarına devam ediliyor. Artuklu Sarayı Kazısı, Cumhurbaşkanlığı kararıyla yürütülen 12 aylık kazılar statüsünde yer alıyor. Kazı Başkanı Prof. Dr. İrfan Yıldız, kazı çalışmalarının 2 0cak 2025’te büro çalışmalarıyla başlandığını, 23 Haziran 2025 tarihinden itibaren de arazi çalışmalarına devam edildiğini söyledi. Arazi çalışmalarının 31 Aralık tarihinde sonlanacağını aktaran Yıldız, yaklaşık 365 gün çalışma yapmış olacaklarını kaydetti. Prof. Dr. Yıldız, bu yıl özelikle sarayın kuzey tarafında bulunan ve Alay Meydanı olarak adlandırılan bölümde kazı çalışmaları yaptıklarını aktararak, "Şimdiye kadar yaptığımız çalışmalarda toplamda 5 çarpı 5 metre ölçülerinde 26 açmada arkeolojik kazılar yapıldı. Toplamda 650 metrekarelik bir alanın arkeolojik kazısı tamamlandı. Özelikle alay meydanı açık hava toplantıların, törenlerin yapıldığı mekandı. Buranın çevre düzenlemesinin yapılması amacıyla 2025 kazı çalışmalarında ağırlıklı olarak alay meydanı çalışıldı. Alay Meydanı’nda yaptığımız çalışmalarda Diyarbakır surlarının en eski kısmı olan tahminen Hurriler döneminde yapıldığı düşündüğümüz, yaklaşık 100 yıldır toprak altında olan 1.35 metre yükseklikte, 17 metre uzunluğu olan kısmı olan ortaya çıkartıldı" dedi. Bu sur kısmının Diyarbakır surlarının ilk bölümü olduğu için aynı zamanda o dönemde surların yapıldığı teknik, kullanılan taşlar hakkında da bilgi vermekte olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yıldız, "Büyük ebatlı blok taşlar kullanılmış, kesme taş şeklinde. Ancak bunların temel kısmında daha küçük boyutlu kırma taş malzemesi kullanılması da dikkat çekicidir. Kazı çalışmalarında aynı zamanda Osmanlı döneminde bu surların hemen önüne çeşitli mekanların eklendiğini de görüyoruz. Şu anda bu mekanlara ait iki kemerin başlangıç seviyesinin olduğu kısımlar ortaya çıkartıldı" diye konuştu. "Eksi 4.45 derinlikte Diyarbakır’ın altını kaplayan zemin kayalığa ulaşıldı" Cumhuriyet döneminde çok yoğun şekilde kullanıldığından dolayı alanda aynı zamanda betonarme yapılara ait izler de olduğunu söyleyen Yıldız, "Alay Meydanında yaptığımız çalışmalarda daha önceki sezonlarda da aynı çalışmayı yapmıştık. En az bir aşmada ana kayaya ulaşacak seviyeye kadar kazı çalışmaları devam ediyor. Bu yılda yaptığımız çalışmalarda eksi 4.45 derinlikte Diyarbakır’ın altını kaplayan zemin kayalığa ulaşıldı. Özelikle ilk çağlarda o zemin kayalıkta taşların kesilmesi dikkat çekicidir. Aslında anlıyoruz ki ilk inşalar günümüze kadar teknolojiyi kullanmış. Bulunduğu alanda o teknolojiden yararlanarak yapılar inşa etmişlerdir. Amida Höyük ve Artuklu Sarayı bölge için çok önem arz eden lokasyon. Bölgenin yıllarca yönetildiği bir merkez konumunda" dedi. Alay Meydanı tekrar Diyarbakır için toplantıların yapıldığı meydan haline gelecek Şu ana kadar yapılan çalışmalarda kesintisiz, 10 bin yıllık yaşamıyla Diyarbakır Amida Höyük’ün, eski adıyla Amid şehrinin Filistin’in Eriha kentinden sonra yaşamın kesintisiz devam ettiği dünyanın en eski ikinci kenti konumunda olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yıldız, "Alay Meydanı’nda düzenlemeler devam ediyor. Kazının bitimiyle beraber çevre düzenlemesi yapılacak. Burası aynı zamanda Diyarbakır için de açık hava etkinliği olacak. Binlerce yıl toplantı, bayramlaşma, tahta çıkış törenleri yapıldığı alay meydanı, aynı zaman da tekrar Diyarbakır için toplantıların yapıldığı bir meydan haline gelecek" ifadelerinde bulundu.