Rusya’da çalışan Trabzonlu Ömer E. (45), 6 yıl önce memleketine dönüş yaptı. Kuyumculuk yapan ve memleketinde bir lokanta açarak esnaflık yapmaya başlayan Ömer E., restoranı kızlarının işletmesini istedi. Pandemi dönemine kadar kızlarının işlettiği restoranın hesaplarına bile bakmadığını öne süren adam, iddiaya göre bir süre sonra incelediği hesaplarda açık olduğunu gördü. Yaptığı hesaplarda 4 milyon TL gibi bir açığın olduğunu iddia eden Ömer E., paranın nereye gittiğini araştırmaya başladı. Paranın restoranı işleten kızları tarafından eşi B.E.'ya verildiğini tespit ettiğini söyleyen Ömer E., iddiaya göre evinde eşi ve çocukları ile konuşmak istedi. Eve gittiğinde konuşmak için çocuklarını ve eşini çağıran Ömer E., paranın nereye gittiğinde sorduğunda ailesinden tepki aldığını öne sürerek, evini kayındeperi, kayınbiraderi ve eşinin dayısının silahla bastığını iddia etti. Eşine boşanma davası açan, kayındeperi, kayınbiraderi ve eşinin dayısından da şikayetçi olan Ömer E., bir süre önce ise evinde 7, iş yerinde ise 2 tane muska bulduğunu söyledi.
“Evimde 7, iş yerimde 2 tane muska bulduk”
6 yıl önce Türkiye’ye geri dönüş yaptığını belirten Ömer E., bütün hesaplarının çocuklarının elinde olduğunu söyledi. Pandemi sürecinde hesapları incelediğini ve karşısında dağ gibi bir borç olduğunu gördüğünü söyleyen Ömer E., “Benim hesabım kitabım eşim ve çocuklarımdaydı. 3 yıl önce bir şeyleri fark etmeye başladım. Sonrasında eşimin babasını ve kardeşlerini evden uzaklaştırdım. 1.5 yıl önce evlatlarımdan birini kaybettim. Hastanede 17 gün boyunca çocuğumun yanındayken bana yaklaşma fırsatı buldular. Pandemi sürecine kadar benim hiçbir şeyden haberim yoktu. Gelirin, giderin hiçbir şeyin hesabını yapmıyordum. Bütün hesaplar çocuklarımın elinde. Nasılsa onlara kalacak hesabındaydım, çok umursamadım. Pandemi sürecinde hesapları inceledim. Bir baktım ki karşımda dağ gibi bir borç var. Giden paranın haddi hesabı yok. Sonrasında eşim ve çocuklarım evi terk etti. Evimde 7 tane muska, iş yerimde 2 tane muska bulduk” dedi.
“Belinde silah ile evime geldiler”
24 yıllık evliliği olduğunu anlatan Ömer E., 4 milyon TL dolandırıldığını ileri sürerek, “Ne yapacağımı şaşırdım. Benim yuvam yıkılıyor diye düşündüm. Bir akşam eve gittim çocuklarıma ve eşime ‘Gelin bakalım sıkıntı ne’ diye sordum. Aradan bir dakika bile geçmeden kayınpederim ve eşimin kardeşi evime geldiler. Belindeki silahlarla geldiler. Beni döveceklerdi. Eşim, çocuklarım ve onlar evimi terk ediyorlar. 24 yıllık evliyim. Eşimi cinci ve muskacılara imam kardeşi getirdi. Eşim bana Şiran’da dedemin mezarına gidiyorum dedi, sonrasında öğrendim ki Erzurum'a cinciye gidiyor. Kardeşimle beraber Giresun’a gideceğiz diyor, öğreniyorum ki Eynesil’de hocaya gidiyor. Bütün hesaplarım kızlarımdaydı. Benim gelirim ve giderim belli. En az 4 milyon TL dolandırıldım” şeklinde konuştu.
“Para kesilince kapıma tabanca ile dayandılar”
Eşi ve çocuklarının evi terk etmesinin ardından paranın kesilmesiyle evine tabanca ile geldiklerini iddia eden Ömer E., “Benim kız kasadan aldığı parayı annesine veriyor. Annesi de ailesine getiriyor. Haberim yoktu. Para kesilince kapıma tabanca ile dayandılar. Kızımla konuştuğumda 'Niye böyle?' diye soruyorum, cevap bile vermiyor. Arkamdan ‘Ben kesinlikle öyle bir şey yapmadım, babam beni hırsız yaptı’ diyor. Çocuklarımda saygı kalmadı, ben saçlarının telini bile incitmedim. 3 tane kızım var. Saçlarının teline zarar gelir diye korkmuşumdur. Çocuklarımla konuştuğumda ‘Ben anlamadım, ben aldım anneme verdim’ diyorlar. Sonra bu iş açığa çıkınca ‘Ben babama öyle bir şey demedim’ diyorlar. Ben bugüne kadar çocuklarım için çalıştım ama bu saatten sonra sizin için çalışmıyorum. Boşanma davası açıldığında babamdan bana 72 tane tapum kaldığını eşimin imam kardeşinden öğreniyorum. Eşimle boşanma davamız devam ediyor” diye konuştu.
“Bir kadın babamla olan fotoğrafını ‘Aşkla’ etiketiyle paylaştı”
Akçaabat İlçe Jandarma Komutanlığına giderek ifade veren Ömer E.'nin kızı Ş.E. ise, tartışmanın yaşandığını geceyi anlattı. Babasının bir kadın ile çekilmiş fotoğrafını ‘Aşkla’ etiketiyle gördüklerini ve tartışmanın bu şekilde ilerlediğini söyleyen Ş.E., “Annemle balkonda otururken, annemde numarası kayıtlı olan kadın babamla olan fotoğrafını Whatsapp durumunda ‘Aşkla’ etiketiyle paylaşmış, bizde bunu gördük. Babam uyuduğu ve saat de çok geç olduğu için sabahı bekleyelim dedim. Sabah ne yapacağımızı bilmediğimiz için biz konuyu babama açamadan babam işe gitti. Ben babama fotoğrafı atıp ‘Bu ne? İş arkadaşındı hani’ yazdım, babam da ‘Fotoğrafı nereden buldunuz?’ dedi. Babam eve geldiğinde kardeşim dayımı arayarak gelmesini istemiş. Biz de o sırada evin alt katında babamla konuşuyorduk. Babam annemi ‘Yıllar önce senin ailen benim aleyhimde ifade vermişti’ diyerek konuyu saptırmaya çalışıyordu. Annem de ‘Fotoğrafı soruyorum dün geceyi’ diyerek bağırmaya başladı. Tam üzerimize yürüyorken ben yardım çağırmak için evden çıktım. Yardım edin diye bağırırken, annemin dayısı geldi. Beraber eve girdik. ‘Ömer sen ne yapıyorsun, niye böyle yapıyorsun’ diyerek anneme kalk gidelim dedi. Annemle beraber dışarı çıkmak için hazırlanırken dayım geldi. ‘Ömer abi ne yapıyorsun yetmedi mi?’ dedi. Babam ‘Ne yapıyorum, tamam çıkın hepiniz’ dedi. Hep beraber evden çıktık. Dışarıda dedem bekliyordu. Annem, ‘Hadi baba gidelim’ dedi, oradan ayrıldık” ifadelerine yer verdi.
Ozan Köse - Ersen Küçük
