GÜNDEM - 17 Mart 2023 Cuma 15:16

Eskişehir’de başörtü zulmü iddiası

A
A
A
Eskişehir’de başörtü zulmü iddiası

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen kurucusu olduğu ve halen başkanlığını yaptığı Eğitim Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları Vakfı'na (ESBAV) bağlı Özel Çağdaş Okulları'na deprem bölgesinden gelen bir öğrencinin başörtüsü gerekçe gösterilerek alınmadığı iddiası üzerine Eğitim-Bir-Sen okul önünde eylem gerçekleştirdi.

Yaşanan olayın ardından okul önünde toplanan Eğitim-Bir-Sen üyeleri, açıklama yaparak uygulamaya tepki gösterdi. Eğitim-Bir-Sen 1 Nolu Şube Başkanı İbrahim Akar’ın açıklamalarının ardından üyeler, okul kapısına siyah çelenk bırakarak eylemlerini sona erdirdi.

Eskişehir’de başörtü zulmü iddiası

“28 Şubat sürecini anımsatan bu tavır akıllara durgunluk veriyor”

Yapılan basın açıklamasında konuşan Eğitim-Bir-Sen 1 Nolu Şube Başkanı İbrahim Akar, şu ifadeleri kullandı:

“Özel Çağdaş Okulları’, kayıt için gelen, Hatay’da deprem afetini yaşamış, T.İ. isimli 9’uncu sınıf öğrencisini sırf başörtülü olduğu gerekçesiyle okula kabul etmiyor. Aile kayıt için okula geldiğinde, ‘Okula bu şekilde mi geleceksin?’ sorusuna maruz kalıyorlar. Böyle çağdışı bir durum akıllarına bile gelmediği için sorunun okul üniforması olduğunu düşünüyorlar ve üniforma alacaklarını ifade ediyorlar.

Eskişehir’de başörtü zulmü iddiası

Fakat çok geçmeden okul müdürünün ‘Başındakiyle mi geleceksin?’ sorusuyla kastettiği şeyin başörtüsü olduğunu hayretler içerisinde kalarak anlıyorlar. Okul Müdürü İsmail Samur gerekçe olarak, ‘Bu okulda hiç başörtülü öğrenci yok. Burada zorlanırsın’ diyor ve 28 Şubat’tan zihinlerimize kazınan ‘ikna odası’ taktiğiyle öğrenciyi başka bir okula göndermeye çalışıyor. Öğrenci ve velisi yaşadıkları olayın üzüntüsü ve şaşkınlığıyla okuldan ayrılıyor. Kendisiyle görüştüğüm öğrenci velisi konu hakkında Eskişehir Valiliği’ne gereken şikâyette bulunduğunu ifade etti. ‘Depremde onlarca yakınımızı kaybettik, ama bu olay bize çok daha acı geldi’ diyor. Bir depremzede çocuğa başındaki başörtüsünden dolayı 28 Şubat sürecini anımsatan böylesi bir tavrın takınılması akıllara durgunluk verecek derecededir. Bu çirkin davranışın sorumlularını şiddetle kınıyoruz”.

Güvenç Açaroğlu - Bahadır Turgut


 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Sahte güneş gözlüğünde görme kaybı tehlikesi Sahte güneş gözlüklerinin gözde katarakt oluşmasına sebep olduğunu ifade eden Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Lütfi Seyrek, katarakt oluşumun ise görme azlığına hatta görme kaybına kadar ilerleyebileceğini belirtti. Hangi tür malzemeden yapıldığı ve içinde ne tür kimyasal maddelerin bulunduğu bilinmeyen sahte güneş gözlüklerinin göz sağlığına kalıcı zararlar verdiğini belirten uzmanlar, bu tür güneş gözlüklerinin kullanılmamasını öneriyor. Yaz aylarının gelmesiyle beraber güneş ışınlarının etkisini daha da hissettirdiğini belirten Medicana Konya Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Güneş gözlüğü alırken birtakım özelliklere dikkat edilmesi gerekiyor. Alacağımız güneş gözlüğü mutlaka optikçiden olmalı. Özellikle artık giyim mağazalarında, kıyafet mağazalarında satılan ya da işporta dediğimiz dış merkezde satılan sahte güneş gözlükleri de olabiliyor. Bu tarz durumlara düşmemek için öncelikle mutlaka bir optikçiden güneş gözlüğü almalıyız. Güneş gözlüğü alırken temel iki özelliğe dikkat etmeliyiz. Birinci özellik Ultraviyole 400 koruma olmalı bunu optikçiye belirtmeliyiz. İkincisi ise CE sertifikası olmalı. Bu sertifikanın önemi Avrupa standartlarında üretilmiş camlar demektir. Mutlaka optikçiye belirtip alacağımız güneş gözlüğünün sertifikasını sorup buna göre alışveriş yapabiliriz" dedi. "Güneş gözlüğü alırken koruyuculuk bakımından rengin bir önemi yok" Güneş gözlüğü alırken hangi renk alınması, nasıl bir tercih yapılması gerektiğinin sıkça sorulduğunu ifade eden Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Güneş gözlüğü alırken koruyuculuk bakımından rengin bir önemi yok. Kahverengisi, siyahı, grisi, yeşili UV 400 koruma olduktan sonra hepsi gözü korur. Sadece hastaların görüş kaliteleri, kontrast duyarlılıkları değişebilir. Ama göze gelen zararlı ışınları hepsi engelleyecektir. Polarize olan güneş gözlükleri güneş yansımalarını daha çok azaltır, görüş konforu sağlar ama polarize olmayan bir güneş gözlüğü de UV 400 korumayı içeriyorsa sizi yeterince güneşten koruyacaktır" şeklinde konuştu. "Katarakt, sarı nokta hastalığının ilerleyişini artırabilir" Sahte güneş gözlüklerinin güneş ışığından, UV ışınından koruyuculuğunun olmadığını belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Hiç gözlük takmasak bile gözümüz doğal mekanizma olarak güneşe çıktığımızda göz bebeğimizi küçültür ve bizi zararlı ışınlardan korumaya çalışır. Ama sahte bir güneş gözlüğü taktığımız zaman etrafı karartacağı için göz bebeğimiz büyür gözümüzün içine daha çok güneş ışınları girer. Bu sefer koruyucu özelliği olmadığı için birtakım hasarlara neden olur. Katarakt, sarı nokta hastalığının ilerleyişini artırabilir. Kornea dediğimiz gözün yüzeyinde ışık reaksiyonları oluşturabilir, kızarıklıklara ve yaralara neden olabilir. O yüzden sahte bir güneş gözlüğü, uygun olmayan bir güneş gözlüğü alacağımıza hiç almamak veya hiç kullanmamak daha iyi bir seçenek olacaktır" diye konuştu. "Görme bulanıklığına ve görme azalmasına neden olabilir" Güneş gözlüğünün sahte olmasının katarakt gelişimine neden olabileceğini ifade eden Op. Dr. Lütfi Seyrek, "Katarakt gelişimine ve görme azlığına sebep olur. Tam olarak körlük diye ifade etmesek de görme kaybına neden olabilir. Özellikle yaşlı hastalarda sarı nokta hastalığı dediğimiz görme kaybına neden olan hastalığın ilerleyişini hızlandırabilir ayrıca gözün yüzeyinden koruyuculuğu olmadığı için yüzeye gelen ışıklar gözün yüzeyinde yara yapıp yine görme bulanıklığına ve görme azalmasına neden olabilir. Bu yüzden mutlaka optikçiden alınmış kaliteli bir güneş gözlüğü kullanmalıyız. Sahte güneş gözlüğünü kesinlikle kullanmamamız gerekiyor" ifadelerini kullandı. "Kalitesiz camlar gözü korumasız hale getiriyor" Uzun yıllardır gözlük sektöründe olan Optisyen İbrahim Acaz da güneş gözlüğü alırken camların kalitesinin çok önemli olduğunu, göz sağlığını koruması gerektiğini söyledi. Gözlüğün mutlaka optikçiden alınmasını gerektiğini ifade eden İbrahim Acaz, "Tüm optikçiler orijinal gözlük alır. Sertifikalı, garanti belgeli gözlükler alır. Dışarda satılan ürünler veya başka yerde satılan ürünler, kıyafet mağazaları gibi farklı yerlerdekiler genelde sertifikasız oluyor. Ürünlerin modelleri güzel ama camları kalitesiz oluyor. Kalitesiz camlar gözü korumasız hale getiriyor" şeklinde konuştu.