GÜNDEM - 14 Şubat 2016 Pazar 20:32

'Evlilik Ehliyeti' projesi onaylanırsa eş adayları ehliyetle evlenecek

A
A
A
'Evlilik Ehliyeti' projesi onaylanırsa eş adayları ehliyetle evlenecek

Köşe yazarı Leyla Liman Oruç, hazırladığı "Evlilik ehliyeti", bir başka adıyla "Evlilik Sertifikası" projesini Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na sundu.

Proje onaylanırsa bundan sonraki evlilik sürecinde kadın ve erkek adaylardan ehliyet veya sertifika istenebilecek. Proje, kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesini amaçlıyor.
Nitelikli bir toplum olabilmenin tek yolunun nitelikli bireylerin artarak çoğalmasıyla mümkün olduğunu ifade eden Leyla Liman Oruç’un yıllardır yazdığı ve 6 yıl önce de gündeme getirdiği, birçok insana da ütopik gelen 2 projesinden biri olan ve büyük ilgi gören "Evlilik Ehliyeti", bir başka deyişle “Evlilik Sertifikası”nın hayata geçmesi için ilk adım atıldı.

İLGİLİ BAKANLIK PROJENİN İNCELENMESİNE ONAY VERDİ

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yakın ilgi gösterdiği proje, incelendikten sonra hayata geçirilip geçirilmeyeceğine karar verilecek. Kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesini amaçlayan proje onaylanırsa evlilik hazırlığı yapan adaylar evlenebilmek için Evlilik Ehliyeti veya sertifikası almaları zorunlu olacak.
Projenin öncüsü Leyla Liman Oruç nitelikli bir toplum olabilme hayalinde hala ısrarcı olduğunu tekrar tekrar ifade etmekten kaçınmıyor. "Nitelikli bir toplum olabilmenin tek yolu nitelikli bireylerin artarak çoğalmasıyla mümkündür. Aksini iddia eden olursa bizden değildir" diyen yazarımız Oruç projesini şöyle anlatıyor:
“Ülkemiz kadın cinayetlerinde neredeyse dünya şampiyonuna aday. Ne yazık ki durum bu… Peki neden? Bir yastığa baş koyup bir ömür boyu beraber olmak için imza atan adamlar bir süre sonra eşlerinin celladı oluveriyorlar? Sizce kadınlar nerede hata yapıyor? Evlenmeden önce sadece uzman kişilerin anlayabilecekleri potansiyel suçlu kocalarını tanıyamamalarından mı kaynaklanıyor bu vahim tablo? Nişanlılık döneminde eş adayları birçok rahatsızlıklarını, kötü alışkanlıklarını, sorunlu hallerini gizleyebilecekleri için bu durumun yaratacağı olumsuzlukları ortadan kaldırabilme veya azaltabilmek ancak konuya hakim uzmanların incelemeleriyle mümkün olacaktır. Hiç kimse kocası tarafından vahşice katledilmek için evlilik cüzdanına imza atmıyor. Suça eğilimli insanların evlilik öncesi tespiti mutlak suretle yapılmaya çalışılmalıdır.”

Suça yatkın kişilerin genetik yapısına dikkat çeken Oruç, “Bazı ülkelerde suç işleyen suça yatkın olan kişilerin mutlak suretle genetik yapıları incelendiğini yapılan çalışmalarda görmekteyiz. Adam öldürmenin bir bağımlılık olduğuna ve kalıtım yoluyla geçtiğine inananlar olduğu gibi DNA’nın yapısını aydınlatanlardan biri olan Nobel ödüllü James Watsan, ‘Kaderimizin büyük ölçüde genlerimizde yazılı olduğunu biliyoruz’ dediği gibi bize ışık tutacak bunca tespit varken, hatta 1968’de ünlü tıp dergisi The Lancet’te yayınlanan bir araştırmada normal erkek kromozomunun XY olması gerektiği halde bir yerine iki 'Y' kromozomu taşıyan erkekler 'daha fazla erkek' olduğu, bu kalıtımsal kusurun kişiyi, elinde olmadan şiddet göstermeye ve suç işlemeye yönlendirdiği şeklinde yorumlanmıştır. XYY ile suçluluk arasında mutlak bir ilişki olduğuna inanan ve bu kromozomu taşıyor diye doğmamış oğlunun yaşamına son veren çok sayıda kadın olduğuna kayıtlarda rastlıyoruz. Bir başka husus ise, çocukluklarında anne şefkatinden yoksun dövülerek büyütülenlerin büyüdüklerinde suça yatkın oldukları kanıtlanan örnekler arasında. Bununda genlerle ilgili bağlantısını araştırdığımda 'MAOA' genine rastladım. MAOA geninin 2 çeşidi varmış. Kısa ve Uzun olarak. Uzun şeklini taşıyanlar çocukluklarında fena muameleyle karşılaşsalar bile ileride şiddet göstermiyorlar. Kısa genini taşıyanlar ise risk altında. Dünya’da bazı mahkemelerin MAOA geninin suçlularda araştırılmasına izin vermediğini de araştırmamı yaparken öğrendim. Geni bozuk diye suç indirimi almasınlar gibi bir mantık geldi aklıma. Hele hele çocuk istismarında gözlemlenen anti sosyal kişilik bozukluğu olan insanların tespiti çok önemli. Yaşamı boyu kendini ifade edememiş, sorunlu bir çocukluk yaşamış, sevgiden yoksun ve toplumda var olmak isteyip kendine mutlu olabileceği bir yer edinememiş insanlara baktığımızda dahi suça meyilli halleri çok net göze çarpmaktadır” ifadelerini kullandı.

“EVLENMEK İSTEYEN EŞ ADAYLARI MUTLAK SURETLE ‘EVLİLİK EHLİYETİ’ ALMAK ZORUNDALAR”

Oruç, şöyle devam etti: “Bu ve benzeri araştırma ve istatistikler o kadar çok ki. Ben de diyorum ki; evlenmek isteyen eş adayları mutlak suretle 'Evlilik Ehliyeti' almak zorundalar. Kişinin ruhsal ve bedensel yapıları uzmanlar tarafından incelenerek tespitler yapılmalı. Kişilerin cinsel eğilimleri, cinselliğe bakış açıları da dikkatlice incelenmeli Kişilerin sosyo-ekonomik boyutları tespit edilmeli Kişilerin gerektiği durumlarda genetik detaylarına bakılmalı burada yazmadığım daha birçok yönden incelenilerek sağlıklı bir aile için uygun olabilme puanlamaları yapılmalı... Hem kadın hem erkek için. Sonuçlar uzmanların bilgi ve önerilerine göre açıklanmalı veya saklanılmalı. Nasıl ki sürücü belgesi alamayanlar trafiğe çıkamıyor 'Evlenebilme Ehliyeti' veya 'Evlenebilme Sertifikası' olmayanlar da bu kuruma adım atmamalı. Hatta belli yıl aralıklarıyla bu ehliyetlerin kontrollü yenilenmesi de mümkün kılınmalı. Aksi takdirde işlenen cinayetlerin devamı artarak gelecektir.”

“DİLEĞİMİZ VE HEDEFİMİZ; EVLİ, MUTLU, ÇOCUKLU, UZUN VE GÜZEL BİR YAŞAM”

"Dileğimiz ve hedefimiz; evli, mutlu, çocuklu, uzun ve güzel bir yaşam" diyen Leyla Liman Oruç, “Nitelikli, sağlıklı çocuk yetiştirebilmenin ilk aşamasının sağlıklı ruhlara sahip anne ve baba olmaktan geçtiğini hiç kimse unutmamalıdır. Bazılarınızı duyar gibiyim. Ruh sağlığı yerinde insanların sayıları ne kadar az ise bekar yaşamlar o kadar çok mu olacak? diye... Karar sizin! Evli ama katledilip ölecek! Bunu mu seçersiniz yoksa; bekar ama özgür ve huzurlu bir yaşamı mı? Tabii ki dileğimiz ve hedefimiz; evli, mutlu, çocuklu, uzun ve güzel bir yaşam... Haydi nitelikli bireyleri çoğaltmak için büyük projeme kulak verin ve hayata geçirelim. 'Evlilik Ehliyeti' ya da 'Evlilik Sertifikası' için çalışalım… Kısaca 'EE' ya da 'ES'diyelim” dedi. 

ADNAN SULAR
İSTANBUL 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri AUS Zirvesi’nde ‘KAYBİS’ ilgi odağı oldu Ankara’da Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri Zirvesi’nde (AUS) Kayseri Büyükşehir Belediyesi Ulaşım A.Ş. tarafından geliştirilen Akıllı Bisiklet Paylaşım Sistemi KAYBİS, ilgi odağı oldu. Akıllı Ulaşım Sistemleri alanında sektöre liderlik edenler başta olmak üzere birçok kamu ve özel sektör kuruluşunca desteklenen Uluslararası AUS Zirvesi’nde bisiklet paylaşım sistemi KAYBİS, dikkatleri üzerine çekti. Ankara Hacettepe Üniversitesi Kongre Merkezi’nde düzenlenen ve 3 gün süren zirveye, Kayseri Büyükşehir Belediyesi Ulaşım A.Ş. tarafından katılım sağlandı. Türkiye Akıllı Ulaşım Sistemleri Derneği (AUS Türkiye) tarafından düzenlenen etkinlikte, start-uplarla, sektör uzmanlarıyla buluşma, görüş alışverişinde bulunma, ülkemizdeki başarılı AUS projelerini ve saha uygulamalarını yerinde görebilme imkânı sağlandı. Türkiye’nin ilk bisiklet paylaşım sistemi olma unvanına sahip KAYBİS, burada sergilenirken, birçok kamu ve özel sektör kuruluşlarının dikkatini çekti. Tüm kesimin yoğun ilgi gösterdiği KAYBİS, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Başkanı Adil Karaismailoğlu, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, bisiklet paylaşım sistemi hakkında bilgiler aldı. KAYBİS’in zirvedeki bu başarılı performansı, Akıllı Ulaşım Sistemleri alanındaki yenilikçi çözümler arayan şehirlerin dikkatini çekti ve sektördeki lider konumunu pekiştirdi.
İstanbul Sultangazi’de çay ısmarlatıp 30 bin lira değerindeki 2 cep telefonunu böyle çaldılar Sultangazi’de bir telefon mağazasına müşteri gibi giren biri kadın 2 hırsız, 30 bin lira değerindeki 2 cep telefonu çaldı. İş yeri sahibinin çay bile ısmarladığı 36 suçtan aranan hırsızların, cep telefonlarını çaldıkları anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Olay, 17 Mart’ta Sultagazi Yunus Emre Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, cep telefon mağazasına müşteri gibi gelen biri kadın 2 hırsız, tezgahta bulunan cep telefonlarını incelemeye başladı. Dükkana daha önce müşteri olarak gelen kadını tanıyan iş yeri sahibiyle muhabbet etmeye başlayan hırsızlar, telefonları incelerken kendilerine ısmarlanan çayları içtiler. Toplam 30 bin lira değerindeki 2 cep telefonunu beğenen hırsızlar, üzerlerinde nakit paralarının olmadığını belirterek IBAN ile ödeme yapacaklarını söylediler. IBAN paylaşan dükkan sahibini yaklaşık 20 dakika oyalayan hırsızlar, iş yerinde telefon çekmediğinden dolayı dışarı çıktılar. Dükkandan dışarı çıkan hırsızlar, iş yeri sahibinin dalgınlığından faydalanarak kapının önünde bulunan araçlarına binerek uzaklaştılar. Olay anı kamerada Telefon mağazasına müşteri gibi gelen 2 hırsızın cep telefonlarını çaldıkları anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde, dükkan sahibinin ısmarladığı çayları içen hırsızların daha sonra telefonlarla birlikte iş yerinden çıktıkları ardından kapının önünde bulunan araçla olay yerinden uzaklaştıkları görülüyor. “Güvendiğim için telefonları verdim” Yaşanan olayı anlatan iş yeri sahibi Emre Kaynak, “Biri kadın, biri erkek 2 kişi dükkanıma geldiler. Benden 2 tane telefon istediler. Ben de 2 adet telefon verdim bunlara. Bayan eski müşterimdi, kontör falan yüklüyordum. Güvendiğim için telefonları verdim. Bir de tanıdığım bir insanın ismi söylediler. Nakit paralarının olmadığını belirterek İBAN istediler. Whatsapptan ibanı attım. Burada şebeke çekmediğinden dolayı dışarıya çıktılar. Dışarıya çıkınca arabaya binip bir anda kaçtılar. Bende telefon numarası olduğu için bunları aradım. Nereye gittiklerini sordum. Onlarda acil bir işleri çıktıklarını, parayı ibana göndereceklerini söylediler. Telefonu kapattım 5 dakika kadar sonra tekrar aradım. Bu defa ulaşamadım. Ulaşamayınca dolandırıldığımı anladım. Direkt suç duyurusunda bulundum. Şahısların 36 suçtan arandıklarını söylediler. Bunlar dolandırıcılık ve hırsızlık yapıyorlarmış. Bu nedenle suç dosyaları bayağı varmış. Bizde suç duyurusunda bulunduk zaten. Biz burada 200 - 300 TL ile dönen esnafız. Küçük esnaf olduğumuzdan dolayı 30 bin TL bizim için büyük bir meblağ. Bizim başımıza geldi başka kimsenin başına gelmesin’’ dedi.
Erzincan Erzincan’ın 59 köyüne gece görüş ve yapay zeka destekli kamera sistemleri kuruldu Erzincan Valiliği himayelerinde başlatılan “Huzur İçin Erzincan” projesi kapsamında Erzincan İl Özel İdaresi tarafından 59 köye gece görüş ve yapay zeka destekli kamera sistemleri kuruldu. Erzincan Valiliği Sosyal Medya hesabı üzerinden yapılan paylaşımda; “ Sizin gözünüz ulağınız olmaya karalıyız. Gece, gündüz, uzak, yakın, yaz, kış demeden. Biz her şeyden önce sizin huzurunuz ve güvenliğiniz için varız. Proje kapsamında Erzincan il merkezine bağlı 59 köyün tamamında gece görüş ve yapay zeka destekli plato okuma yazılımını içeren kamera sistemi kuruldu. İlçelerde de kurulum devam ediyor. Teknolojinin tüm imkânları sizin için görevde. Can Erzincan’da asayiş Berkemal” denildi. Erzincan Merkez Hancı Çiftliği köyü Muhtarı Resul Çetin yaptığı konuşmasında; “Köyümüze Valimiz Hamza Aydoğdu’nun talimatları ile proje kapsamında yıllardır beklediğimiz gece görüş ve yapay zekâ destekli plato okuma yazılımını içeren kamera sistemi kuruldu. Valimize çok teşekkür ederiz. Malumunuz köylerimizde ki en büyük sıkıntı hayvan hırsızlıklarına karşı büyük bir önlem alınmış oldu. Bundan dolayı köylülerimiz çok memnun ve kendilerini daha iyi güvende hissediyorlar.” dedi. Saztepe köyü Muhtarı Talat Doğan ise kameraların takılmasından dolayı memnuniyetlerini belirterek, “Köyümüze giren çıkanı görüyoruz, hırsızlık olayı olduğu zaman onu belirleyebiliyor ve buluyoruz. Yola çıkan hayvanın kime ait olduğunu görüyoruz, çok güzel bir sistem. Allah devletimizden razı olsun” diye konuştu. Uluköy köyü Muhtarı Kenan Okumuş da köye kurulan kamera sistemlerinden dolayı teşekkür ederek, “Köyümüzde ki hayvan hırsızlıklarına karşı alınabilecek tedbirler açısından beklediğimiz bir projeydi. Projeyi tamamladıkları ve köyümüze getirdikleri için Valimiz Hamza Aydoğdu’ya Vali Yardımcımız ve İl Genel Meclisi Genel Sekreteri Mehmet Emre Canpolat’a birlik müdürümüze köyüm ve şahsım adına teşekkürlerimi iletiyorum” şeklinde konuştu.
Bursa Kütüphane müdavimleri ödüllerine kavuştu Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, 60. Kütüphane Haftası dolayısıyla özel bir etkinliğe imza attı. Kütüphaneyi en aktif kullanan akademisyen ve öğrencilerin açıklandığı törende, yarışmalarda dereceye girenlere de ödülleri dağıtıldı. 60. Kütüphane Haftası Ödül Töreni Prof. Dr. Fuat Sezgin Merkez Kütüphanesi’nde düzenlendi. Programa BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Cafer Çiftçi ve Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu, Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Kamil Özer, fakülte dekanları, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı. “En donanımlı kütüphanelerden birine sahibiz” Ödül töreninde konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, kütüphanenin en önemli müdavimlerinden birisi olduğunu aktardı. İmkânların genişliğinden bahseden Prof. Dr. Yılmaz, “Kütüphanemiz, ciddi bir yazılı ve görsel kaynağa sahip. Yükseköğretim kurumları arasındaki en donanımlı kütüphanelerden birisine üniversitemizde bulunuyor. Bununla gurur duyuyoruz. Kütüphanemiz kampüsümüzün merkezinde yer alıyor ve bu her anlamda büyük kolaylıklar getiriyor. Geçtiğimiz hafta itibariyle 60. Kütüphane Haftası kutlandı. Daire Başkanlığımız da bu vesileyle mini yarışmalar ve eğlenceli etkinlikler düzenledi. Dereceye girenler başta olmak üzere tüm katılımcıları ve programı organize eden herkesi tebrik ediyorum. Sponsor olarak öğrencilerimize hediye takdim etmemize vesile olan tüm iş dünyası temsilcilerimize de teşekkürlerimi iletiyorum” diye konuştu. Dereceye girenler ödüllendirildi BUÜ Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, 60. Kütüphane Haftası boyunca bol ödüllü çok sayıda yarışma düzenledi. Prof. Dr. Fuat Sezgin Merkez Kütüphanesi’ni konu alan “Kütüphanede Bir Gün Sessiz Vlog Yarışması”, “Kütüphanemi Tanıyorum Bilgi Yarışması” ve“Dudak Okuma Yarışması” finalistlerine, kütüphaneyi en çok kullananlara, talihli öğrencilere ve Kütüphane Haftası boyunca ödünç kitap alan 60. öğrenciye ödülleri takdim edildi. Kütüphaneden ödünç kitap alanların arasında çekilişin de yapıldığı program, toplu hatıra fotoğrafı çekiminin ardından sona erdi.