EKONOMİ - 10 Ağustos 2020 Pazartesi 14:02

Faiz düştü, kredili konut satış rekor kırdı

A
A
A
Faiz düştü, kredili konut satış rekor kırdı

Kamu bankalarının normalleşme sürecinde sosyal hayatın desteklenmesi için uygulamaya koyduğu konut kredisi kampanyası ipotekli satışlarda tarihi rekora imza atılmasını sağladı. Demand Grup Yönetim Kurulu Başkanı Atalay Demirbaş konu ile ilgili ''Konut satışlarındaki bu rekorda; kredi faiz oranlarının düşmesi, ödemelere bir yıl sonra başlama ve gayrimenkul sektörü temsilcilerinin de kendi bünyelerinde başlattıkları kampanyaların çok önemli bir etkisi oldu'' dedi.

Çevre ve Şehir Bakanlığı'nın geçtiğimiz açıkladığı verilere göre, 2019'un temmuz ayında 14 bin 348 adet olan olan kredili konut satışı, bu yılın aynı döneminde yüzde 1000 artarak 141 bin 434 adete çıktı. Böylece, bugüne kadar yapılan en yüksek aylık kredili konut satışı gerçekleştirildi.

Kredi faizlerinin düştüğü 1 Haziran'dan itibaren gerçekleşen kredili konut satışı ise 243 bine ulaştı. Kredili konut satışlarından ayrıca Hazine'ye 1 milyar 428 milyon 968 bin lira kazanç sağlandı. Gayrimenkul sektörü temsilcilerine göre, bu ivme yıl sonuna kadar devam ederse konut satışlarında tarihi rekor kırılacak.

Kamu bankalarının, 1 Haziran'da hazırladığı finansman paketinin ilk ayağında, birinci el-sıfır konutlar için azami 12 ay ödemesiz dönemli, 15 yıla kadar vade ve aylık yüzde 0.64 faiz oranı ile finansman sağlandı. İkinci el konutlar için de azami 12 ay ödemesiz, 15 yıl vade ve aylık yüzde 0.74 faiz oranı ile kredi verildi. Kamu bankalarının bu hamlesi ile mayıs sonunda 211.3 milyar TL olan konut kredisi hacmi, 24 Temmuz itibarıyla 257.6 milyar liraya çıktı. Bu dönemde kullanılan konut kredisi 46.3 milyar TL oldu.

En çok konutun satıldığı iller İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Kocaeli oldu. İstanbul'da temmuzda 27 bin 424 kredili konut satıldı. En çok konut satışı yapılan ilçe geçen ay olduğu gibi bu ay da Esenyurt oldu. Esenyurt'ta geçen ay toplam 2 bin 680, Pendik'te 1880, Sancaktepe'de ise 1.560 kredili konut satıldı. Temmuzda en çok kredili konutun satıldığı ikinci il ise 18 bin 566 adetle Ankara oldu.

Kamu bankalarının avantajlı konut kredisi paketi sıfır ve ikinci el konutlar için yeniden güncellendi. Yapılan düzenlemeyle önceki gün ikinci el konutlarda yüzde 0.87'ye çıkarılan faiz oranı sıfır konutta da uygulanacak. Buna göre, 0.64 faiz oranı 500 bin liraya kadar olan konutlar için yüzde 0.87, 500 bin ve üstü için 180 ayda yüzde 0.99 olarak değişti. Tüm konutlar için geçerli olan 12 aylık ödemesiz dönem uygulaması ise tamamen bitti.

''Rekor satış bizim için sürpriz olmadı''
Konut sektöründeki hareketliliği değerlendiren Demand Grup Yönetim Kurulu Başkanı Atalay Demirbaş, ''Kredili konut satışlarında kırılan tarihi rekor bizim için sürpriz olmadı. Çünkü haziran ayındaki gidişat temmuz ayını da bu ivmede tamamlayacağımızı gösteriyordu. Konut satışlarındaki bu artışta; kredi faiz oranlarının düşmesi, ödemelere bir yıl sonra başlama ve de gayrimenkul sektörü temsilcilerinin de kendi bünyelerinde başlattıkları kampanyaların çok önemli bir etkisi oldu. Haziran ayından bu yana çok ciddi ve rafine bir kitleyle karşılaştık. Bu hareketlilik satışlara da yansıdı. Satışlardaki bu olumlu tablonun devam etmesini umuyoruz. Konut satışı oldukça gayrimenkul sektöründen beslenen 250 sektöre de bu yüksek moralin halka halka yayıldığını göreceğiz. Bu noktada gayrimenkul sektörü, geçmiş dönemden aldığı öğretilerle de gelecekte yapacağı yatırımlarda çok daha dikkatli, istikrarlı ve isabetli kararlar alarak sürdürülebilir bir büyümeyi yakalama yönünde gelişim göstermeli'' dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Alerjik reaksiyonlar gün geçtikçe artıyor Özel Ümit Batıkent Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Murat Yüzüak, göğüs hastalıkları ve alerjik reaksiyonların nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Alerjik reaksiyonlar ile göğüs hastalıklarının sağlık alanında oldukça önemli ve birbiriyle sık sık ilişkilendirilen konular olduğunu belirten Dr. Yüzüak, “Günümüzde alerjik reaksiyonlar, insanların yaşamlarını derinden etkileyen yaygın sağlık sorunlarından biridir. Alerjiler, bazen yaşamı tehdit eden ciddi durumlara yol açabilirken, bazen de günlük yaşamı rahatsız eden belirtilerle kendini gösterebilir” diye konuştu. "Bu reaksiyonlar dünya genelinde oldukça yaygındır ve giderek artmaktadır" Alerjiyi bağışıklık sisteminin, zararsız maddelere karşı normalde tepki vermemesi gereken bir şekilde tepki vermesi durumu olarak tanımlayan Dr. Murat Yüzüak, “Bu tepki, alerjik reaksiyon olarak adlandırılır ve vücutta çeşitli semptomlara yol açabilir. Alerjik reaksiyonlar dünya genelinde oldukça yaygındır ve giderek artmaktadır. Özellikle besin alerjileri ve alerjik astım gibi durumlar sık görülmektedir. Bunun arkasında yatan nedenler arasında genetik yatkınlık, çevresel faktörlerin etkisi ve modern yaşam tarzı yer almaktadır” dedi. Göğüs hastalıkları ve alerjik reaksiyon ilişkisi Dr. Yüzüak, göğüs hastalıkları ile alerjik reaksiyonlar arasında sıklıkla bir ilişki olduğunu belirterek şöyle devam etti: “Alerjik astım, solunum yollarını etkileyen ve astım semptomlarına neden olan bir durumdur. Alerjenlere maruz kalmak, astım ataklarına yol açabilir. Ayrıca, alerjik rinit (saman nezlesi) ve bronşit gibi durumlar da göğüs hastalıklarıyla ilişkilendirilmiştir. Alerjik reaksiyonlarla en sık ilişkilendirilen göğüs hastalıkları arasında alerjik astım, alerjik rinit, kronik bronşit ve KOAH gibi solunum yolu hastalıkları yer alır. Bu hastalıkların çoğu alerjenlere maruz kalmanın tetiklediği semptomlara sahiptir. Alerjik reaksiyonlar, göğüs hastalıklarının semptomlarını şiddetlendirebilir ve kontrol altına alınmasını zorlaştırabilir. Örneğin, alerjik astımı olan bir kişi, alerjenlere maruz kaldığında solunum problemleri yaşayabilir ve astım atağı riski artabilir. Alerjik rinit ise burun tıkanıklığı, hapşırma ve burun akıntısı gibi semptomlara neden olarak yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir." Nasıl mücadele edilir? Alerjik reaksiyonlarla mücadele etmek için hangi tedavi seçeneklerinin kullanıldığına ilişkin konuşan Yüzüak, konuşmasının devamında, "Alerjilerle başa çıkmak için ilk adım, alerjenlerden kaçınmaktır. Alerjik reaksiyonların tedavisinde birkaç farklı yöntem kullanılabilir. İlaçlar, semptomları hafifletmek ve kontrol altına almak için kullanılır. Ayrıca, immünoterapi (alerji aşıları) alerjik reaksiyonların altında yatan immünolojik mekanizmaları hedefleyerek uzun vadeli tedavi seçeneği sunar" ifadeleri kullanıldı. Yanlış bilinen doğrular Alerjilerle ilgili yanlış bilinen birçok şeyin olduğuna dikkat çeken Dr. Yüzüak, sözlerini şöyle sürdürdü: "En yaygın yanlışlardan biri, bir alerji testinin mutlaka gerekliliği üzerinedir. Ancak alerji testleri, semptomlara neden olan belirli alerjenleri belirlemekte yardımcı olabilir, ancak her zaman kesin bir tanı koymak için tek başına yeterli değildir. Bu nedenle, bir uzmana danışmadan önce kapsamlı bir değerlendirme yapılması önemlidir. Alerjiler, günümüzde yaygın ve ciddi sağlık sorunlarından biridir. Ancak doğru bilgi ve uygun tedavilerle, alerjik reaksiyonlarla başa çıkmak mümkündür.”
Adıyaman İsias Otel duruşmasına ara verildi Adıyaman Adliyesinde görülen İsias Otel davasının ikinci duruşmasına ara verildi. Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen, 72 kişinin hayatını kaybettiği İsias Otel davasında 3’ü tutuklu 11 sanığın yargılaması sürüyor. Birleşik dosya kapsamında sanıklar, müştekiler, sanık ve müşteki avukatlarına söz veren mahkeme heyeti daha sonra müşteki avukatlarının özel olarak hazırlattığı ve mahkemeye sunulan uzman raporlarıyla ilgili raporu hazırlayan uzmanları dinledi. Doğu Akdeniz Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yonca Hürol, “40 yıldır mimarlık öğrencilerine taşıyıcı sistemlerin nasıl tasarlanması gerektiğini öğretiyorum. İsias Otel binasının ilk projesi, mimarı projede öncelikle yönetmeliklere uyulmadığını düşünüyorum. 1975 yönetmenliğine göre daha fazla perde duvar kullanılmalıydı. İnşaat mühendisinin otel sahibini uyarması gerekiyordu. İlk projede mal sahibi, belediye görevlileri, mühendislerin sorumluluğu var. İkinci projede ise 5 yılı bittiği için tekrar inşaat projesi yapılması gerekirdi. Karkas yapı 1998 yönetmeliğine uymamıştır. Projede çok duvar yükü bindirilmiştir. Zaten zayıf olan kirişleri ve döşemelere çok fazla yük bindirilmiş. Özellikle inşaat projesine uyulmadığını düşünüyorum. Sonuç olarak bütün ekibin hatalı kusurlu olduğu kanısındayım” dedi. Doğu Akdeniz Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serhan Şensoy, “Ortada 1993 yılında yapılmış ve bununla ilgili statik hesapların olduğunu, ancak 2001 yılında yapılan projede sadece mimari proje olduğunu gördük. Biz projede tartışma konusu olabilecek hiçbir kusuru dikkate almadık. Kolon etriyelerinde sıklaştırma yapılmadığı, tadilat mimari projesinde mevcut asansörün arkasına iki asansör eklendiğini gördük. O bölgede kiriş olduğunu, ancak bununla ilgili sabit mi değil mi bilmiyoruz. Otele çevrilirken ek duvarlar yapıldığı, binanın kendi ağırlığında bir artış var. 2016 yılındaki ek bir kat yüklendiği biliyoruz. Buraya kat ekliyorsanız, ek yüklerde koymak zorundasınız" ifadelerini kullandı. İnşaat Mühendisi Prof. Dr. Haluk Suçuoğlu rapora ilişkin, “Deprem yönetmenliğinin hazırlanmasında görev yaptım. 1993 yılında yapılan İsias Otel 1975 deprem yönetmenliğine göre yapılmış. Binanın uygulaması projeye uygun olmamış. 2003 yılında otele dönüştürüldüğünde deprem yönetmenliği değişmesine rağmen binada değişiklik yapılmamış. Bu binanın sıkılaştırmasında ana ve tali unsurlar var. Ana unsur, ilk yapılan projeye göre inşa edilmemiştir. 1998 yönetmenliğinde daha ilave hükümler gelmesine rağmen binada değişiklik yapılmamış” ifadelerini kullandı. Cumhuriyet Savcısı, tutuklu bulunan sanıkların tutukluluk halinin devamı, adli kontrol olanların adli kontrolünün devamı şeklinde mütalaa verdi. Ardından müşteki yakınlarına söz verildi. Müşteki avukatlarından biri, tutuksuz sanık Efe Bozkurt’un, mahkemeye mazeretsiz gelmemesinden dolayı tutuklanması için yakalanmasını talep etti. Sanık avukatlarının mütalaasına geçilmeden mahkeme heyeti duruşmaya 45 dakika ara verdi.