ASAYİŞ - 25 Ekim 2016 Salı 07:21

FETÖ’cülerin inanılmaz kaçış planı

A
A
A
FETÖ’cülerin inanılmaz kaçış planı

FETÖ/PDY Terör Örgütü üyesi 3 kişinin inanılmaz planını Kuşadası polisi ortaya çıkardı.

Yasa dışı yollardan yurt dışına kaçmaya çalışan Suriyeli 62 mülteci arasına karışıp, kendilerini Suriyeli göçmen olarak gösteren FETÖ/PDY Terör Örgütün Hatay’daki üst düzey 3 yöneticisi Kuşadası’nda polisin inanılmaz takibi sonucu yakalandı. 

Edinilen bilgiye göre, Suriyeli 62 mültecinin yasa dışı yollardan Yunanistan’ın Sisam adasına kaçma hazırlığı içerisinde olduğu ihbarını alan Kuşadası Sahil Güvenlik Bot Komutanlığı ile Kuşadası Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Grup Amirliği ekipleri ortak bir operasyon düzenledi. Sahil Güvenlik ekipleri tarafından yakalanan 62 göçmen sorgulanmak üzere Kuşadası KOM Amirliği’ne getirildi.

PARMAK İZLERİ ELE VERDİ
Göçmen kaçakçılığı suçundan haklarında soruşturma yapılan ve Suriyeli olduklarını beyan eden 62 kişi içerisinde bulunan 3 kişinin durumlarından şüphelenen Kuşadası KOM ekipleri şahısların parmak izini alıp tarama yaptı. Yapılan parmak izi incelemesinde çok iyi Arapça konuşan ve kendilerini de Suriyeli süsü veren 3 şahsın Suriyeli göçmen değil Türk vatandaşları olduğu belirlendi. Polis Syriyeli kılığına bürünmüş ve Türkçe konuşmasını bilmelerine rağmen kesinlikle Türkçe konuşmayan şahısların Hataylı M.P, A.S.D ve A.U. olduklarını belirledi. Ayrıca, M.P, A.S.D ve A.U ile ilgili soruşturmayı derinleştiren polis ekipleri, bu üç kişinin Hatay 2. Sulh Ceza Mahkemesince FETÖ/PDY Terör Örgütüne Üye Olmak, Örgüt Kurmak ve Yönetmek, Finansmanın Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalafet suçlarından arandıklarını tespit etti.
Kendilerini Suriyeli diye tanıtıp kaçak göçmen kılığına girdikleri ortaya çıkan ve çok iyi Arapça konuşan 3 kişi sorgulamalarında suçlarını itiraf ederek, FETÖ sorgulamalarından dolayı Hatay’dan arandıklarını ve kaçak Suriyeli göçmenlerin arasına karışıp, Yunanistan’a kaçmayı planladıklarını itiraf ettiler. Soruşturmayı derinleştiren polis ekipleri, M.P, A.S.D ve A.U’nun FETÖ/PDY Terör Örgütünün Hatay yapılanmasında önemli isimler olduğunu da belirledi. 

Zafer Hacısalihoğlu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.