DÜNYA - 15 Eylül 2021 Çarşamba 19:06

Fransa'daki 2015 terör saldırılarının baş şüphelisi Abdeslam saldırıları açıkça üstlendi

A
A
A
Fransa'daki 2015 terör saldırılarının baş şüphelisi Abdeslam saldırıları açıkça üstlendi

Fransa’da Kasım 2015'te başkent Paris'te düzenlenen saldırılarla ilgili görülen davanın baş şüphelisi Salah Abdeslam, diğer sanıklarının aksine terör saldırısını açıkça üstlendi ve saldırıların Fransa'nın DEAŞ’e yönelik askeri müdahalesine karşı gerçekleştirildiğini ifade etti. Abdeslam, "Fransa ile savaştık, Fransa'ya saldırdık, halkı ve sivilleri hedef aldık. Ama gerçekte onlarla (saldırıda ölenler) kişisel hiçbir şeyimiz yoktu. Sadece Fransa’yı hedefledik" dedi.

Fransa'nın başkenti Paris'te 13 Kasım 2015'te gerçekleştirilen terör saldırılarına yönelik geçtiğimiz 8 Eylül'de özel bir ağır ceza mahkemesinde başlayan dava sürüyor. 11'i tutuklu, 3'u serbest, 6'sı gıyaben olmak üzere toplam 20 kişinin yargılandığı davanın bugün yapılan duruşmasında 14 sanık, ilk kez kendilerine yöneltilen suçlamalara ilişkin görüşlerini dile getirdi. Tüm gözler saldırıyı gerçekleştiren ve saldırganların hayatta kalan tek üyesi olan Salah Abdeslam'a yöneldi. Abdeslam, saldırıları kınayan veya habersiz olduklarını dile getiren diğer sanıklarının aksine terör saldırısını açıkça üstlendi.

"Çektiğimiz acıların aynısını Fransa'nın da çekmesini istedik"

Saldırıları Fransa'nın terör örgütü DEAŞ’e yönelik askeri müdahalesini gerekçe göstererek savunan Abdeslam, "Fransa ile savaştık, Fransa'ya saldırdık, halkı ve sivilleri hedef aldık. Ama gerçekte, onlarla kişisel hiçbir şeyimiz yoktu. Sadece Fransa’yı hedefledik. DEAŞ'ı bombalayan Fransız uçaklarının bombaları kadın, erkek ve çocuk ayrımı yapmadığı için Fransa'yı hedef aldık. Bizim çektiğimiz acıların aynısını Fransa'nın da çekmesini istedik" ifadelerini kullandı. Abdeslam, "François Hollande (eski Fransa Cumhurbaşkanı) DEAŞ’a saldırma kararı aldığında, kararının riskler içerdiğini biliyordu" dedi.

"Bazı sözlerim şok edebilir"

Kendisinin bir provokatör olmadığını iddia eden Abdeslam, "Bazı sözlerimin özellikle hassas insanları şok edebileceğini biliyorum. Amacım yaraya bıçak saplamak değil, tarifsiz acılar içindeki tüm bu insanlara karşı samimi olmak" diye konuştu. Abdeslam geçtiğimiz günlerde kendisinin DEAŞ’ın askeri olduğunu söylemişti.

Farid Kharkhach saldırılardan haberdar olmadığını iddia etti

Sahte belge hazırlamaktan suçlanan Farid Kharkhach ise, "Hazırladığım sahte belgelerin bu katliama yol açabileceğine asla inanmazdım" diyerek terör saldırılarından haberdar olmadığını savundu. Mohamed Abrini, saldırıya küçük bir katılımının olduğunu kabul ederken, "operasyonların beyni olmadığını" ifade etti.

Serbest yargılanan Abdellah Chouaa ise saldırılardan dolayı "şok" olduğunu söyleyerek, "Bana karşı yapılan tüm bu suçlamalardan dolayı hastalandım. Ailemi, çocuklarımı hasta etti. Umarım adalet yerini bulur çünkü ben tamamen masumum” dedi. Suçsuz olduğunu savunan Yassine Atar, "Kendimi açıklamaya hazırım, tüm sorularınızı yanıtlamaya hazırım, ben masumum" ifadelerini kullandı.

Osama Krayem ve Sofien Ayarı ise söz almak istemedi.

Dava 9 ay sürecek

Bin 800 davacı, 330 avukat, 141 medya kuruluşunun katılımıyla başlayan tarihi davanın 9 ay sürmesi bekleniyor. 28 Eylül'den itibaren 5 haftalık sürede saldırılardan kurtulanların ve kurbanların yakınlarının bir kısmı ifade verebilecek. Kasım ayında ise mahkemede bulunan 14 sanık sorguya çekilecek. Avukatlar davacıları nisan ayı başlarında savunmaya başlarken, sanıkların savunmasının ise 6-23 Mayıs tarihleri arasında yapılması planlanıyor. Bu aşamada mahkeme hükmünün 24 ve 25 Mayıs 2022 tarihlerinde verilmesi bekleniyor.

Savcılık 12 sanık hakkında ömür boyu hapis cezası talep ediyor

Davada 11'i tutuklu, 3'u serbest, 6'sı gıyaben toplam 20 kişi yargılanacak. Savcılık 12 sanık hakkında ömür boyu hapis cezası talep ederken, tüm gözler davanın en bilinen ismi ve saldırıyı gerçekleştiren saldırganların hayatta kalan tek üyesi olan Salah Abdeslam'a çevrildi. Salah Abdeslam, Muhammed Abrini, Muhammed Amrı, Yassine Atar, Sofien Ayarı, Osama Krayem, Muhammed Bakkalı, Ali El Haddad Asufi, Adel Haddadı, Muhammed Usman, Farid Kharkhach tutuklu, adli kontrol altına olan Hamza Attou, Ali Oulkadı ve Abdullah Chouaa ise tutuksuz yargılanıyor.

Sanıklardan biri Türkiye'de cezaevinde

Sanık listesinde bulunan 6 kayıptan 5'i olan Ousama Atar, Fabien ve Jean-Michel Clain kardeşler, Omar Darif ve Obeida Aref Dibo'nun ise Irak ve Suriye'de olduğu tahmin ediliyor. Sanıklardan Ahmed Dahmanı de, aldığı 10 yıl hapis cezasını doldurmak için Türkiye'de cezaevinde yatıyor. Antalya'da 16 Kasım 2015'te yakalanan Dahmanı'nın Paris saldırısından sadece birkaç saat sonra Antalya'ya gittiği belirlenmişti.

Fransa tarihinin en büyük terör davası

13 Kasım 2015'teki terör saldırıları Fransa'nın en ölümcül saldırısı olarak tarihe geçti. Fransa Stadyumu, Bataclan Tiyatrosu ve farklı noktalarda eş zamanlı olarak gerçekleştirilen saldırılarda 132 kişi hayatını kaybetmiş, 350'den fazla kişi yaralanmıştı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Nebi Hatipoğlu: “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi ve kurumsallaşması lazım” AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu, Eskişehirspor İstişare Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi ve kurumsallaşması lazım. Eskişehir FK fikri ciddiye alınacak şeyler değildir” dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Odunpazarı Belediyesi ve Tepebaşı Belediyesi öncülüğünde Eskişehirspor istişare toplantısı düzenlendi. Basına kapalı olarak yapılan toplantı, kentin ileri gelenlerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıya belediye başkanları, siyasi partilerin il başkanları, milletvekilleri, Eskişehirspor yönetimi katıldı. “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi, kurumsallaşması lazım” Düzenlenen toplantının ardından açıklama yapan Nebi Hatipoğlu, Eskişehirspor’un şirketleşmesi ve kurumsallaşması gerektiğini ifade etti. Hatipoğlu, “Eskişehirspor’un önümüzdeki ay kongresi var. Kongre öncesi Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarımız bir istişare toplantısı düzenleyerek, bizi de davet ettiler. Ben fikirlerimi anlattım. Daha önce söylediğim gibi Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi lazım, kurumsallaşması lazım. Bu doğrultuda biz de gerekli destekleri vereceğimizi söyledik. Milletvekillerinin, başkanların hangi partiden olduğunun çok bir önemi yok. Eskişehirspor partiler üstüdür. Ben AK Parti Milletvekili olarak diğer milletvekillerimizle birlikte, hükümetimiz, spor bakanlığımız Eskişehirspor’un daha önceki yıllarda hep yanındaydık, bundan sonra da yanında olacağız. Başkan kim olursa olsun, oraya yakışan bir başkan olduktan sonra biz hangi partiden olduğuna bakmayız. Eskişehirspor’un hak ettiği yere gelmesi için çalışmalarımı yaparız. Burada da bunları söyledik. İnşallah başkanlar da elini taşın altına koyar. Böylelikle Eskişehirspor hak ettiği yere gelir diye düşünüyorum” dedi. “Eskişehir FK fikri ciddiye alınacak şeyler değildir” Nebi Hatipoğlu, düzenlenen toplantı sonrasında kendisine yöneltilen "Eskişehir FK fikirleri hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna, “Eskişehirspor’un geçmiş dönemlerden kalan borçları var. Bu borçları ödememek adına yeni bir futbol kulübü kuralım, bunun arkasında bir yapı oluşturalım gibi bazı söylemler oldu. Tabi bunlar ciddiye alınacak şeyler değildir. Çünkü Eskişehirspor arması ve kulüp önemli. Yeni bir kulüp kurduğun zaman onun bir anlamı kalmıyor. Peşinden kimse koşmaz. Daha önce Eskişehir Basket’te bu yapıldı. Yarım bırakıp gittiler. Eskişehir Basket’i de kapattılar. Biz bu borçları ödemeyelim, gidip yeni kulüp kuralım falan bunlar Eskişehir’de işlemez. Belki başka şehirlerde işler. Bunu söyleyen Eskişehirlinin Eskişehirsporluluğundan şüphe ederim” diye cevap verdi. “Eskişehir FK düşünülemez” Eskişehirspor’un bulunduğu mevcut durumun tersine çevrilmesi ve eski günlerine dönebilmesi için düzenlenen toplantıdan sonra konuşan Eskişehirspor Başkanı Erkan Koca ise şunları söyledi: “İlk oturum gerçekleşti. Öncelikle açılış konuşmasını biz yaptık ve bu toplantıyı organize edenlere teşekkür ettik. Bugün burada gerçekten çok önemli isimler var. Eskişehirspor’un kurtuluşu da aslında bu isimlerden geçiyor. Fakat buraya gelen birkaç kişi ve üyenin Eskişehirspor FK, Yeni Eskişehirspor demeleri bizi oldukça üzdü. Bunlara karşı gündemimizde böyle bir durum olmadığını, eğer böyle bir gündemle devam ederse toplantıda olmayacağımızı açıkça söyledim. İçeride basın mensupları da olsaydı, taraftarlardan da bir heyet kurulup toplantıyı izlemeleri için imkan olsaydı. Burada böyle bir imkan da olmadı. Herkes herkesi tanıyor, basın içeride yok. Taraftar bu kulübün sahibi. Taraftarın kendi içinden seçeceği bir heyet burada olabilirdi. Hayırlısı olsun, inşallah hayırlara vesile olur. Bugün burada buluşmak, Eskişehir’in önemli isimleriyle, siyasetçileriyle, il başkanları, milletvekilleri, belediye başkanları ile Eskişehirspor’u konuşmak, Eskişehirspor FK ve Yeni Eskişehirspor konuları haricinde ümitlendirdi ve umutlandırdı. İnşallah iyi olacak.”
Balıkesir Kapıdağ Turizm Geliştirme Komisyonu’ndan ilk ziyaret Bandırma Ticaret Odası ve Erdek Ticaret Odası arasında imzalanan iş birliği protokolü ile oluşturulan “Kapıdağ Turizm Geliştirme Komisyonu” ilk ziyaretini Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı’ya gerçekleştirdi. Yeni oluşan komisyonunun ilk hedefinin sezon öncesinde Erdek ile ilgili farkındalığı en üst seviyeye getirerek, turizmde verimli bir sezon geçirmek olduğunu belirten Erdek Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Uz, bundan sonraki süreçlerde akademi ve turizm sektörünün aktörleri ile iş birliği içerisinde bölgenin tanıtımına yönelik gerekli adımların atılması gerektiğini belirtti. Komisyonun yol haritası ile ilgili Prof. Dr. Mustafa Sarı’ya bilgi veren Bandırma Ticaret Odası Başkanı Adem Yılmaz ise bölgenin turizm payının artması için her türlü iş birliğine hazır olduklarını dile getirdi. “Erdek Körfezi Marmara Denizi’nin En Temiz Körfezi” Komisyon üyelerine Marmara Denizi ile ilgili son bilgileri veren Prof. Dr. Mustafa Sarı; Marmara Denizi’nde bulunan körfezler içerisinde en temiz körfezin Erdek Körfezi olduğunu, dünyada yaşayan tek pinaların bu bölgede bulunduğunu ve pinaların dünya koruma listesinde olan çok özel bir canlı türü olduğunu belirtti. Denizi temizlemede doğaya muhteşem katkıları olan pinaların korunarak bu alanda çoğalmasının sağlanması gerekliliğine işaret eden Prof. Dr. Mustafa Sarı, işletmelerin bu konuda azami dikkat göstermesi gerektiğini dile getirdi. Yapılan bu iş birliğinden duyduğu memnuniyeti de ifade eden Prof. Dr. Mustafa Sarı, protokol kapsamında yapılacak etkinliklere destek vereceğini belirtirken, bundan sonra gerçekleştirilecek etkinlikler ile ilgili fikir alışverişinde bulunuldu.