Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Memur-Sen ve HAK-İŞ tarafından düzenlenen ‘3. Uluslararası Sendikalar ve Mesleki Örgütler Kudüs İçin El Ele Konferansı”na katıldı. Oktay, yaptığı konuşmada bugün Ortadoğu’da DAEŞ, El Kaide ve YPG gibi terör örgütlerinin palazlanabiliyor olmasının Filistin’de terör ilk oluştuğu zaman durdurmayanların ürünü olduğunu belirtti. Türkiye’nin uzun yıllardır terörden büyük acılar çekmiş ve terörle mücadelede önemli yol almış bir ülke olduğunu vurgulayan Oktay, “Hem ülkemizde hem de dünyanın dört bir tarafında haktan hakikatten yana duruş sergiledik; her türlü terörün ve radikalleşmenin karşısında dimdik mücadele ettik. Bu mücadelede, hakkaniyet sahibi tüm dost ve kardeş ülkeler ile uluslararası toplumun Türkiye’nin yanında olması gerekmektedir. Türkiye’nin güçlü olması demek bölgede ve dünyada barışın güçlenmesi, mazlumların acılarının sona ermesi demektir” diye konuştu.
Barış Pınarı Harekatı sürecinde Türkiye’nin beklenilen ülkelerden yeterince destek göremediğini aktaran Oktay, “Bunun da niye olduğunu anlıyoruz. Terör örgütlerinin arkasında kimlerin olduğunu, terör devleti kurdurmak isteyenlerin kimler olduğunu çok iyi anlıyoruz ve çok iyi biliyoruz. Bize destek vermek isteyenlerin seslerini kısmak isteyenlerin kimler olduğunu çok iyi biliyoruz. Bize düşen kısılmak istenen bu seslere rağmen dimdik ayakta durmaktır. Dimdik terörle mücadele etmektir, dimdik teröristleri yok etmektir. Biz bugüne kadar hiçbir teröriste senin teröristin ya da benim teröristim demedik. Hiçbir terör örgütüne de iyi terör örgütü, kötü terör örgütüdür demedik. Hiçbir teröristle ve terör örgütüyle hiçbir şekilde masaya oturmadık. Bundan sonra da yapmayız” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin kökleri sağlam bir devlet olduğunun altını çizen Oktay, “Devlet ne demek çok iyi biliriz. Devlet refleksi ne demek çok iyi biliriz. Gerektiği zaman, gerektiği yerde teröristin de terörün de başı nasıl ezilir çok iyi biliriz. Şu anda da bunu yapıyoruz. 120 saatlik ara istediler, biz de buyurun dedik. Bugün göreceğiz süre 22.00’de doluyor. Eğer o süre dolduğunda verilen sözler yerine getirilirse zaten Barış Pınarı Harekatı amacına ulaşmış demektir. Değilse de kaldığımız yerden çok daha kararlı şekilde devam ederiz. Türkiye’nin güçlü olması demek, bölgede ve dünyada barışın güçlenmesi, mazlumların acılarının sona ermesi demektir. Barış Pınarı Harekatı’ndan dolayı bize ambargo uygulamaya kalkanlar, Filistin’de de öldürülen çocuklara, kadınlara sağır ve dilsiz durumdalar. Buna rağmen biz her türlü terörün kökünü bölgeden kazımaya kararlıyız. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtlarında olduğu gibi Barış Pınarı Harekatı'nı da başarıyla tamamlayacak, bölgede hukuksuzluğa, haksızlığa ve teröre geçit vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Mustafa Apaydın - Neşra Durmaz
