SPOR - 21 Ekim 2014 Salı 15:24

Galatasaray-Borussia Dortmund maçı ne zaman, hangi kanalda, saat kaçta?

A
A
A
Galatasaray-Borussia Dortmund maçı ne zaman, hangi kanalda, saat kaçta?

Galatasaray'ın Borussia Dortmund ile Devler Ligi'nde oynayacağı kritik maç ne zaman, hangi kanalda, saat kaçta?

Spor Toto Süper Lig’de Fenerbahçe galibiyeti ile moral bulan Galatasaray, UEFA Şampiyonlar Ligi 3. maçında 22 Ekim Çarşamba gecesi 21:45'te Türk Telekom Arena’da Borussia Dortmund’u konuk edecek.

Almanya temsilcisi oynadığı iki maçıda galibiyetle tamamlayarak D grubunda liderliği üstleniyor. Temsilcimiz ise 2 maçta bir puan topladı ve 3. sırada bulunuyor.

Sarı-kırmızılı kulübün oynayacağı bu kritik karşılaşma D-Smart platformundaki Smart Spor’dan canlı olarak yayınlanacak.

GALATASARAY’IN AKLI 3 PUAN’DA

Galatasaray, bu zorlu mücadele karşısında 3 puan alarak gruptaki iddiasını sürdürmek istiyor. Sarı-kırmızılı takım, Şampiyonlar Ligi D Gurubu'nda oynadığı ilk 2 maçın ardından aldığı 1 puanla 3. sırada yer alıyor. Aslanlar gruptaki ilk maçında kendi evinde Belçika temsilcisi Anderlecht’i konuk etti. Mücadele karşılıklı atılan gollerle 1-1'lik beraberlikle sonuçlandı. Sarı-kırmızılılar ikinci maçında ise Emirates Stadı’nda İngiliz devi Arsenal’e konuk oldu ve maçı 4-1’lik net bir skorla kaybederek büyük hayal kırıklığı yaşattı. Galatasaray 2 maçta yediği 5 gole karşılık, rakip filelere 2 gol gönderebildi.

AVRUPA’DA 258. MAÇ
Galatasaray, Avrupa Kulüpler Kupası'na ve UEFA Şampiyonlar Ligi’ne 24 kez katıldı. Galatasaray, oynadığı 153 maçta 55 galibiyet, 38 beraberlik ve 60 mağlubiyet aldı. Sarı-kırmızılı takım bu karşılaşmalarda rakip fileleri 199 kez havalandırırken, kalesinde ise 226 gol gördü. Aslanlar, Avrupa kupalarında ise 258. kez boy gösterecek. Mücadele ettiği bu karşılaşmalarda 97 galibiyet alan sarı-kırmızılılar, 67 maçta berabere kalırken, rakiplerine 93 kez boyun eğdi. Bu müsabakalarda Galatasaray 359 gol atarken, kalesinde ise 373 gol gördü.

DİŞE DİŞ REKABET
Galatasaray'ın Alman takımlarıyla şimdiye kadar oynadığı 25 karşılaşmada beraberlikler ön plana çıkarken, sarı-kırmızılılar bu maçlarda 7 galibiyet, 11 beraberlik ve 7 mağlubiyet aldı. Aslanlar, bu maçlarda rakip takım kalelerine atılan 30 gole karşılık, 36 gol yedi. Galatasaray, Borussia Dortmund ile daha önce 4 kez karşı karşıya geldi. Oynanan bu maçlarda sarı-kırmızılı takım 1 galibiyet, 1 beraberlik ve 2 yenilgi alırken, attığı 3 gole karşılık 5 gol yedi. Galatasaray, Alman ekiplerinden son olarak 2012-2013 UEFA Şampiyonlar Ligi 2. Turu'nda Schalke 04’le karşılaştı. Sarı-kırmızılılar Schalke 04 ile İstanbul'da oynanan mücadelede 1-1 berabere kalırken, deplasmanda 3-2 kazanarak çeyrek finale yükselen taraf oldu.

PRANDELLI’NİN AVRUPA KARNESİ
Galatasaray Teknik Direktörü Cesare Prandelli, Devler Ligi’nde 4 sezon sonra boy gösterirken, sarı-kırmızılı takımın başında 3. maçına çıkacak. İtalyan teknik adam, kariyerinde 3. kez Şampiyonlar Ligi heyecanı yaşayacak. Prandelli, Fiorentina takımını çalıştırdığı dönemlerde Devler Ligi’nde bir kez gruplardan çıkmayı başardı. Tecrübeli teknik adam, Avrupa kupalarında toplam 28 karşılaşma gördü. Başında bulunduğu takımlar bu müsabakalarda 11 galibiyet, 11 beraberlik ve 6 mağlubiyet aldı.

GALATASARAY’DA UMUT VAR
Galatasaray’da yarın oynanacak Borussia Dortmund karşılaşması öncesi tek eksik futbolcu Burak Yılmaz. Başarılı futbolcunun sağlık durumunun iyiye gittiği öğrenilirken, Cesare Prandelli’nin bu zorlu karşılaşmada milli futbolcuya forma şansı verip vermeyeceği ise belirsizliğini koruyor. Burak Yılmaz’ın oynayamaması durumunda, Prandelli’nin en büyük kozu Umut Bulut olacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Trump’ın Venezuela hamlesi küresel ticareti geriyor Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) Donald Trump yönetiminin Venezuela’ya uyguladığı baskılar, Karayip Havzası’nda tansiyonu yükseltirken, Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nden Doç. Dr. Berat Akıncı, yaşananların bölgesel bir gerginliği küresel krize dönüştürebileceğini belirterek, ülkelerin güvenlik ve ticaret planlarını yeniden gözden geçirmek zorunda kalacağını söyledi. Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) Trump yönetimi Aralık 2025’te Venezuela’nın petrol ticaretine karşı baskıyı sertleştirerek, yaptırımlı petrol tankerlerinin Venezuela’ya giriş-çıkışına ‘tam ve eksiksiz abluka’ emri verdiğini açıkladı. Bu kapsamda ABD’nin, Venezuela açıklarında uluslararası sularda bir tankeri durdurup denetlediği ve bunun "gölge filo" üzerinden yaptırımları delmeye karşı bir hamle olduğu aktarıldı; Venezuela ise adımı "uluslararası korsanlık" diye niteledi. Bölgede ABD’nin sadece Venezuela değil Karayip Havzası’ndaki birçok ülkede de yaptırımları arttırıyor. Ayrıca Trump, Venezuela petrolü ithal eden ülkelere yüzde 25’e kadar ek tarife uygulanabilmesini öngören kararnameyi de devreye alarak üçüncü ülkeler üzerinden ticareti caydırmayı amaçladı. Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Berat Akıncı, konuyla ilgili İhlas Haber Ajansı muhabirine açıklamalarda bulundu. "Bölgesel kriz, küresel krize dönüşüyor" Doç. Dr. Akıncı, ABD Başkanı Donald Trump’ın Birleşmiş Milletler’e üye olan bir ülkeye dahi tehditler savurduğunu belirterek, "Trump’ın Amerikan dış politikasında Venezuela ile yaşadığı gerginlik, bölgesel gerginlik ortamından çıkarak küresel bir boyut kazandı. Artık Amerika’nın dış politikası, Trump’ın baş aktör olarak bu dış politikayı güç ekseninde değerlendirmesi ve Amerika’nın hegemonik gücünü diğer ülkelere baskılamasıyla bölgesel bir krizi küresel bir krize dönüştürme evresindeyiz" dedi. "Ülkeler ticaret ve güvenlik planlarını yeniden gözden geçiriyor" Trump’ın son dönemde içerik ve kullanılan ifadeler açısından bağımsız, Birleşmiş Milletler üyesi bir ülkeye müdahale niteliği taşıyan bir yaklaşım sergilediğini anlatan Akıncı, "Küresel olarak düşünüldüğünde ülkelerin kendi güvenlik ve kendi ticaret altyapılarını, ikili ticaret ilişkilerini yeniden baştan dikkate alacağı konuma eviriliyoruz. Bütün ülkeler artık Amerika Birleşik Devletleri’nin istemediği, onların kendi çıkarlarına uygun olmayan durumda biz ikili ticaret ilişkilerimizi nasıl dengeye oturacağız. Bu şu an ciddi anlamda belirsizlik oluşturuyor" ifadelerini kullandı. "Venezuela’nın rezervi büyük, payı sınırlı" Venezuela’nın küresel ölçekte en büyük petrol rezervlerine sahip ülkeler arasında yer aldığını, ancak istikrarsızlık nedeniyle pazardan sınırlı pay aldığını söyleyen Akıncı, "Her ne kadar Venezuela, küresel anlamda petrol ihracatçısı olmasa da aslında en büyük rezervlere sahip. Ancak bölgenin istikrarsızlaştırılması sonucu Venezuela minimize bir pay alıyor" diye konuştu. "Ticaret anlayışı ‘haydut devlet’ çizgisine evriliyor" Trump’ın "kural tanımayan ve belirsiz" dış politika anlayışının hem bölgesel hem de küresel ticareti sorgulattığını kaydeden Doç. Dr. Berat Akıncı, "Uluslararası ticaret hukukunu ve ulus devletlerinin bağımsız ticaret yapabilme özgürlüğünü de sınırlayan bir hale dönüştü. Burada özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin ticaret anlayışını ‘haydut devlet’ üzerine kurduğu bir noktaya eviriliyoruz. Bu aslında Birleşmiş Milletlere üye bütün ulus devletlerinin sorunu haline geliyor. Şu anda Latin Amerika’da, Karayip Denizi’nde veya bize uzak gibi gözüken bölgesel krizler, bir bakışa uluslararası ticaret hükümlerini yeniden dizayn eden bir noktaya evriliyor" dedi. "Kısa vadede petrol fiyatlarında sert etki yok" Bölgeye yönelik yaptırımların şimdiye kadar petrol fiyatlarında ciddi bir sıçrama üretmediğine işaret eden Akıncı, "Bu bölgeye yönelik yapılan yaptırımların çok etkisini görmedik. Petrol fiyatlarının çok artmadığını görüyoruz. OPEC üyelerinin bu tür şoklara karşı üretimi arttırma kapasitesi var. Venezuela’nın rezervi çok ama bunları işleyip satma noktasında küresel pazardan çok pay alamıyor. Özellikle petrol rezervlerinin talebi karşılamasından dolayı şu anda bölgede oluşan savaş tehdidi fiyatları etkilemiyor. Kısa vadede böyle ama orta ve uzun vadede OPEC üyeleri petrol rezervlerini arttırma kapasitesine sahip. Tedbir alacaklardır" şeklinde konuştu. "Küresel sistem belirsizlik dönemine giriyor" Uluslararası ortamda ülkelerin ardı ardına yaşanan krizlerden yorulduğunu vurgulayan Doç. Dr. Akıncı, daha sonra şunları söyledi: "Orta Doğu’daki gelişmeler, Ukrayna-Rusya savaşı ve son yaşanan bu olaylar ulus devletlerinin istemediği durumlar. Ticaretin önündeki engellerin kaldırılması konuşulması lazımken küresel sistemin oyuncusu olan Amerika Birleşik Devletleri’nin ulus devletlerinin serbestçe yapabileceği ticareti de kendi çıkarları doğrultusunda evrimleştirilebildiği ve küresel ticaret anlamında bir belirsizlik dönemine ilerliyoruz."
Ankara 14 ilde göçmen kaçakçılığına yönelik operasyonlarda 156 şüpheli göçmen kaçakçısı yakalandı, 112’si tutuklandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 14 ilde son 2 haftada jandarma tarafından göçmen kaçakçılığına yönelik düzenlenen operasyonlar ile 156 şüpheli göçmen kaçakçısının yakalandığını ve 112’sinin tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Jandarma Genel Komutanlığı Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticareti ile Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; Edirne, Muğla, Aydın, Balıkesir, İzmir, Çanakkale, Tekirdağ, Antalya, Mersin, Van, Şanlıurfa, Erzurum, Hatay ve Gaziantep olmak üzere 14 ilde göçmen kaçakçılığına yönelik operasyonlar düzenlendi. Son 2 haftada Jandarma İnsansız Hava Araçları (JİHA) ile havadan, İl Jandarma Komutanlıklarınca karadan yapılan çalışmalar sonucu düzenlenen operasyonlarda 156 şüpheli göçmen kaçakçılığı organizatörü yakalandı. Şüphelilerden 112’si tutuklanırken 44’ü hakkında ise adli kontrol hükümleri uygulandı. Ayrıca yapılan operasyonlar sonucu 120 adet araç ile 13 adet bot ele geçirildi. Bakan Yerlikaya yaptığı paylaşımda göç yönetimine dikkati çekerek, "Göç yönetiminin güvenlik boyutunu; insan ticareti, düzensiz göç ve göçmen kaçakçılığı ile mücadele alanlarında hukuk devleti ilkeleri ve insan haklarına riayet temelinde yürütülen etkin çalışmalar oluşturmaktadır. Bu kapsamda sınır güvenliği, üstün teknolojilerden ve gelişmiş izleme-denetim sistemlerinden yararlanılarak güçlendirilmekte; yasa dışı göç yollarını teşvik eden ve organize eden yapılara karşı hem sahada hem de hukuki zeminde güçlü ve caydırıcı mekanizmalar işletilmektedir" ifadelerine yer verdi.