SAĞLIK - 14 Şubat 2019 Perşembe 15:32

Geç menopoz ile kadınların ömrü arasındaki ilişki

A
A
A
Geç menopoz ile kadınların ömrü arasındaki ilişki

Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Fatih Şendağ, geç menopoza girmenin daha uzun bir ömür yaşanacağı anlamına gelmediğini belirterek, "Daha uzun bir ömür yaşayacağınız anlamına gelmez. Menopoz ile bağlantılı bir durum değildir" dedi.

Bir kadının adet döngüsünün bittiği döneme menopoz, bu noktaya yaklaşmış dönemlere ise menopoza geçiş dönemi adı verildiğini belirten Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Fatih Şendağ, menopoz döneminin ergenlikle başlayan üreme yıllarının bittiği dönem olduğunu ifade ederek, menopoza geç girmenin kadın ömrüne etkisi hakkında bilgiler sundu. 

Prof. Dr. Fatih Şendağ, "Yumurtalıklar tarafından üretilen hormona 'östrojen hormonu' denir. Yumurtalıklar ergenlik döneminden menopoz dönemine kadar östrojen hormonu üretirler. Östrojen bütün adet döngüsü sırasında üretilir ve endometriumun her ay kalınlaşmasına sebep olan hormon budur" dedi.

"Yumurta döllenmezse gebelik oluşmaz"
Adet döngüsünün yaklaşık 14'üncü gününde yumurtalıklardan bir yumurtanın salıverildiğini, bu yumurtanın tüplerden birine doğru yol aldığını anlatan Prof. Dr. Fatih Şendağ, "Eğer yumurta döllenmez ise gebelik oluşmaz. Bu durumda, hormon düzeyleri düşer. Bu durum, uterusa dökülmesi sinyalini verir, bu da adet olmanın sebebidir" şeklinde açıkladı.

Östrojen ve menstural değişiklikler
Menopoz dönemi yaklaştıkça, yumurtalıkların daha az östrojen hormonu üretmeye başladığına dikkat çeken Prof. Dr. Fatih Şendağ, menopozun yaklaştığını gösteren en önemli belirtinin ise adet döngüsündeki değişiklikler olduğunu dile getirdi. 

Bu dönemde bir veya daha çok adet döngüsünün atlanabileceğini, adetlerde yoğunluk bakımından bir azalma veya çoğalma olabileceğini ve adet kanamasının normalden uzun veya kısa olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Fatih Şendağ, "Menopoz dönemine yaklaşırken adet kanamalarında değişiklikler olabilir ancak, normal olmayan kanamalar konusunda yine de dikkatli olmakta fayda vardır. Adet döngünüzde değişiklik, pıhtılı ve aşırı kanamanız, kanamanın normalden uzun sürmesi, 3 haftadan daha kısa sürelerde kanama meydana gelmesi, cinsel ilişkinin ardından kanama oluşması gibi durumlarda mutlaka uzman bir hekime başvurulmalıdır. Bir noktada yumurtalıklar endometriumu kalınlaştıracak yeteri miktarda östrojen üretmemeye başlarlar. Bu, menstural siklusların bitmesidir" ifadelerini kullandı.

Ortalama yaş 51
Menopoz sonrası diğer salgı bezlerinin ve vücut tarafından az bir miktarda östrojenin üretilmeye devam edildiğinin altını çizen Prof. Dr. Fatih Şendağ, aşırı kilolu kadınlarda menopoz belirtilerinin yaşanmayabileceğini, çünkü ekstra vücut yağları sayesinde yumurtalıkların çalışamamaya başladıktan sonra dahi östrojen üretilmeye devam edilebileceğini belirtti. 

Prof. Dr. Şendağ, menopoza girmek için ortalama yaşın 51 olduğunu, erken ya da geç menopoza girmenin farklı nedenleri olabileceğini ifade etti.

"Geç menopoz uzun ömür demek değildir"
Geç menopoza girmenin daha uzun bir ömür yaşanacağı anlamına gelmediğini anlatan Prof. Dr. Fatih Şendağ, ‘’Konu hakkında doğru bilinen yanlışlardan birisi de budur. Nitekim daha uzun vadede yüksek östrojen etkisi altında kalmak, bir nebze genç görünmenizi sağlasa da kısacası daha uzun bir ömür yaşayacağınız anlamına gelmez. Menopoz ile bağlantılı bir durum değildir’’ diyerek sözlerini noktaladı.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.