EKONOMİ - 09 Aralık 2016 Cuma 14:08

Gedikli ekonomi destek paketine ilişkin açıklama

A
A
A
Gedikli ekonomi destek paketine ilişkin açıklama

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Bülent Gedikli, dün açıklanan ekonomi destek paketine ilişkin eleştirilere yanıt vererek, "Büyüme seviyeleri istediğimiz oranda değil bunu zaten dile getiriyoruz. Bu önlemlerin alınmasının temel nedeni piyasaların likit ihtiyacını hızlıca karşılamak ve istihdam kaybına engel olmak" dedi.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gedikli, Başbakan Binali Yıldırım tarafından dün açıklanan Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda (EKK) alınan ekonomik tedbirle ilgili yaptığı açıklamada, “Kararlar dün açıklanmadan önce bazı çevreler hemen bunun büyümeye etkisi olmaz, doları düşürmez, özel sektöre bir faydası olmaz seklinde daha doğmadan boğmaya kalktılar. Büyüme seviyeleri istediğimiz oranda değil bunu zaten dile getiriyoruz bu önlemlerin alınmasının temel nedeni piyasaların likit ihtiyacını hızlıca karşılamak ve istihdam kaybına engel olmak. Türkiye de bir kesim var ki ne yapsanız beğenmeyen ve sadece yıkıcı eleştiri yapan. Hadi sen bir öneri de bulun dediğimizde ise OHAL i kaldır, teröristleri serbest bırak,hatta sen git istifa et diyen akla ziyan bir küresel çete söz konusu .Ancak buna müsaade etmeyecek olan bir liderimiz Sayın Erdoğan ve onu yalnız bırakmayan gerçek yol arkadaşları var. Türkiye’nin yurtiçi ve yurtdışı kaynağının önemli risklerle karşı karşıya kaldığı bu dönemde bütçe açığı, kamu borç stoku, cari açık, bunların milli gelire kıyasla oranları gibi temel makro ekonomik göstergelere bakıldığında tablonun iyi olduğunu net görebiliyorsunuz. Ancak 13-14 Aralık FED faiz toplantısı başlarken yine bir volatilite yaratmaya çalışacaklar ve çoktan fiyatlanmış olan FED’in faiz artışını etkisini arttırmaya çalışacaklar.Tüm bunlar neden yapılıyor neden istikrar bu kadar rahatsız ediyor bazı çevreleri derseniz Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda geleceği noktayı bildiklerinden dolayı. Yeni Anayasa ve Başkanlık ya da partili cumhurbaşkanlığı ki bence tam başkanlık sistemi daha uygun,bu reformların hepsi önümüzdeki döneme Türkiye’yi hazırlamayı amaçlıyor” ifadelerini kullandı.

“‘FAİZ ARTTIR TASARRUF ARTAR’ DEMEK SADECE HALKIN ALGISINA YÖNELİK BİR OPERASYONDUR"

Faiz indirimlerini bireye, tüketiciye ve esnafa yönelik yani yaşanan sürecin daralan şartlarından en fazla etkilenen kesimlerine yönelik olması için istediklerini kaydeden Gedikli, “Tekrar tekrar aynı şeyleri anlatıyorum anlatmaya da devam edeceğim. Faiz ile tasarruf arasında ilişki yoktur. ‘Faiz arttır tasarruf artar’ demek sadece halkın algısına yönelik bir operasyondur. İktisat tarihinde yok böyle bir şey. Türkiye ekonomisi için yeni bir modelle seferberlik başlattık. Sıcak para gelsin faiz verelim öyle büyüyelim diye bir büyüme sürdürülemez bunu istemiyoruz. Doğrudan yatırım gelsin, katma değeri yüksek ürün üretimi için teknoloji transferi yapalım ihracat ürünlerimizi çeşitlendirelim yükte hafif pahada değerli üretim yapabilelim. Reel faizi cazip bir seviyede tutalım FED faizi arttırınca para kaçmasın kampanyası yapılıyor. Faiz 0 olan dünyada Avrupa eksi faiz uygularken bizim faiz seviyemiz fazla fazla cazip, Türkiye’nin cazibesi faizden değil dinamizminden sağlam bankacılık sisteminden, üretim alt yapısından, demokrasi kültüründen, siyasi istikrarından verimli topraklarından geliyor” açıklamasında bulundu.

“DÖVİZİNİ SATMA KAMPANYASININ ASIL ÖNEMLİ OLAN ETKİSİNİ SÖYLEYEYİM; PSİKOLOJİK OLARAK TOPLUM AÇISINDAN ÖNEMLİ ETKİSİ OLDU"

Yerli parayla ihracatla ilgili ise Gedikli, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Sayın Cumhurbaşkanımızın başlattığı yerli paraya dönelim kampanyasının en önemli ve stratejik hamlesi yerli parayla ticaret. Sayın Cumhurbaşkanımız bu süreci başlattığında uluslararası birçok kuruluş raporlarından anladığımız kadarıyla panik oldular ve bunun domino etkisi yapmasından korktuklarını dile getirdiler. Rezerv para olması dolayısıyla tüm ülke ekonomilerinin at oynatıcısı olan doların tahtını sallayabilir bu hamle dediler. 2008’den bugüne yaşanan ekonomik krizin etkilerinin sonucu olarak zaten bölgesel ve ikili serbest ticaret anlaşmaları, yerli para kullanımları ortaya çıkmaya başladı. Şöyle de söyleyebiliriz kendi tasarımları olan küreselleşmenin finans çağının sonuna geldik. Trump seçildiğinde de dile getirmiştim ’küresel finans çağının sonuna geldik mavi yakalıların zaferi bu aslında’ dedim. Gelir adaletsizliği yüzünden yaşanan bir buhran var dünyada tüm savaşların kaosun milli iktidarlara ve liderlere yapılan operasyonların arkasında yatan neden budur. Aya bak derken parmağa bakanlardan değil, Türkiye ileriye bakıyor ona göre hamleler yapıyoruz. Gelelim yerli parayla ihracata dolara karşı pozisyon alma gerekliliğini azaltarak ticaret maliyetlerini düşürür ve karşılıklı ticareti daha avantajlı hale getirir. TL’nin rahatça el değiştireceği piyasalar oluşması gerekiyor. Bunun sağlanması içinse ülke merkez bankalarının birbirleriyle para takası yapması ya da yerli para cinsi ticari krediler verilmesi gibi adımlar gerekiyordu bunu da Çin’le geçtiğimiz gün Yuan takası yaparak gerçekleştirdik. Dediğim gibi bu bir süreç önemli olan harekete geçmek önem almak ve vizyon oluşturmak. Dövizini satma kampanyasında asıl önemli etkisini söyleyeyim; psikolojik olarak toplum açısından önemli etkisi oldu. Halk 15 Temmuz da nasıl ‘darbeye dur’ diyebildi ve demokrasiye sahip çıktı, istediğinde ekonominin iplerini de elinde tutabileceğini yön verebileceğini gördü. Birilerinin söylediği gibi öyle dünya batıyor Türkiye de batar hiç bir şey yapamazsın kaderine razı ol denilmesinin doğru olmadığını gördü. Milli irade diye boşuna söylemiyoruz hep Türkiye’nin en büyük serveti böyle bir milleti olması.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi’nden sempozyum Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu Hukuk, Bilişim İnovasyon ve Teknoloji Merkezi’nin (HUBİTEM Merkezi) düzenlediği Hukuk Bilişim ve Teknoloji Sempozyumu’nda (HUBİTSEM) akademik dünya ile iş hayatı buluştu. Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi işbirliğiyle Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi ev sahipliğinde akademik dünya ile iş hayatının bir araya geldiği sempozyumda atölye çalışmaları yapıldı. Dr. Pınar Yaşar Şatıroğlu, sempozyuma ilişkin İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bilişim hukuku, hukuk, yapay zeka ve kişisel verilerin korunmasına ilişkin olarak bütün bilgi sahiplerini bir araya getirmeyi amaçladık. Klasik bilimsel toplantılardan farklı olarak hem hakemli tedbirlere yer verilmesi, hem farklı kamu kurum temsilcilerinin gelmesi hem özel sektörde çalışanların özellikle de yöneticilerin yer aldığı bir etkinlik yapılacak. Bu etkinlik bizim ana etkinliğimiz. Ana ve yan etkinlik olarak ikiye ayırdık bu sempozyumu” dedi. Atölye çalışmaları hakkında bilgi veren Dr. Şatıroğlu, gerçekleştirilecek çalışmalarda spesifik olarak o alanda uzmanlaşmış akademisyenler ile kurum temsilcilerinin olacağını belirterek, şunları söyledi: “Şu ana kadar üç ana oturum gerçekleştirildi. Bir tane de atölye çalışmamız gerçekleştirildi. Bu sempozyumla aslında amaçladığımız şey bütün partnerleri bir araya getirmek. Yani Ankara Barosu ve Atılım Üniversitesi konuyla ilgili olabilecek olan öğrenci, avukat, stajyer avukat, kurum çalışanı ve akademisyenleri bir araya getirerek, yeni bir bilgi üretim noktası oluşturmak amaç aslında. HUBİTSEM de aslında bu amaca hizmet ediyor diyebiliriz. Akademik hayat ile iş hayatını tanıştırmayı çok istiyoruz. Çünkü hukuk fakültesi öğrencileri mezun olmadan önce genelde biraz daha kapalı bir toplumda okuyorlar. Aslında dışarıda başka bir dünya var ve o dünya her geçen gün gelişiyor ve ilerliyor. Bu gelişen ve ilerleyen dünyanın bir parçası olmak istiyorsanız eğer hem akademik donanıma sahip olmanız lazım hem de özel sektöre ilişkin olarak çalışma prensiplerini bilmeniz gerekiyor. Bizde bu ikisini bir araya getirebilecek bir ışık yakmak istedik aslında.” Avukat Cenk Levent Eroğlu ise HUBİTSEM’in ulusal çapta yapılmış bir sempozyum olduğunu ifade ederek, “Toplamda 4 barodan, 8 farklı ilden, 15 farklı üniversiteden 18 şirket ve 8 kamu kurumundan katılımcılar bugün buradalar. Burada teknoloji hukukunun, bilişim hukukunun detaylarını inceliyoruz. Güncel meseleleri konuşuyoruz. İnsanların ve kurumların birbiri ile bağ kurmasına vesile olmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Yapay zeka ve hukuk konularının da tartışılacağı oturumların yer aldığı sempozyum, 4 ve 5 Mayıs tarihlerinde gerçekleşecek.
İstanbul Hikmet Karaman: “Üç puan aldığımız için mutluyuz” Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, İstanbulspor maçının ardından yaptığı açıklamada, uzun zaman sonra deplasmanda galibiyet alınmasının sevindirici olduğunu söyleyerek, “Üç puan aldığımız için mutluyuz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Adana Demirspor, deplasmanda karşılaştığı İstanbulspor’u 1-0’lık skorla mağlup etti. Müsabakanın ardından Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Uzun zaman sonra deplasman galibiyeti alınmasının sevindirici olduğunu aktaran Karaman, “Maçın 10. dakikasında golü bulduk. Sonrasında farkı açabilirdik Ancak müsabakanın son 15 dakikasında İstanbulspor bizden üstün oynadı. Daha organize olabilseler veya son pası verebilseler golü bulabilirlerdi. Uzun süre oynamayan, şans bulamayan arkadaşlarımız vardı. Bazen hamle gücü bazen de bu gibi durumlarda ikinci golü atabilen oyuncularımız eksikti. Üç puan aldığımız için mutluyuz. Osman Zeki Korkmaz hocayı ve takımını tebrik ediyorum. Hakemlere de teşekkür ediyorum. Temiz bir maç yönettiler. Önümüzdeki hafta içeride oynayacağımız önemli bir maç var. Sakat ve cezalı oyuncularımız da aramıza katılacak. Rekabet ortamı biraz daha artacak. Galatasaray maçında müthiş bir taraftar topluluğu vardı. Adana Demirspor taraftarı maç öncesi ve içinde bizi çok iyi bir şekilde destekledi. Haftaya güzel futbolla alacağımız skorla onları da mutlu etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Antalya Köpeklerden kaçarken otomobilin çarptığı genç canından oluyordu Antalya’da başıboş köpeklerden kaçarken otomobilin çarptığı 15 yaşındaki genç yüzünden yaralandı. Kaza güvenlik kamerasına yansırken, beyninden sarsıntı yaşadığını belirten yaralı genç, “Sadece köpeklerin saldırdığını hatırlıyorum. 15 dakika baygın kalmışım, kalktığımda kanlar içerisindeydim. Ailem geldi yanıma, onları bile hatırlamadım” dedi. Olay, dün 09.30 sıralarında Kadriye Mahallesi Turizm Caddesi’nde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, öğretmenlerinden izin alıp istediği otele staj başvurusu yapmak için yola çıkan Hamitcan Haber’e (15) sokak köpekleri saldırdı. Kaçmaya başlayan Haber, refüjü aşıp yola çıktığı sırada otomobil çarptı. Çarpmanın şiddetiyle yola savrulan Haber yüzünden yaralandı. Sağlık ekipleri tarafından özel bir hastaneye kaldırılan genç burnundaki kesi nedeniyle ameliyat edildi, yüzündeki yaralar için de tedavi uygulandı. 1 gün hastanede tedavi altında kalan genç, ardından taburcu edildi. "Ailemi bile hatırlamıyordum” Yaşadıklarını anlatan Hamitcan Haber, köpeklerin kendisine saldırdığını ve kaçmaya başladığını belirterek, “Sadece bana köpeklerin saldırdığını hatırlıyorum, sonrasını hiç hatırlamıyorum. Kaza sonrası beynimde sarsılma olmuş. 15 dakika baygın kalmışım. Kalktığımda kanlar içerisindeydim, ailemi bile hatırlayamıyordum. Köpeklerin toplanmasını istiyorum. Benim başıma geldi, bir başkasının başına gelmemesini istiyorum” dedi. "Duyduğumda beynimden kaynar sular döküldü" Anne Safiye Haber ise olayı duyunca çok tedirgin olduğunu dile getirerek, “İnsanın çocuğundan böyle bir haber alması çok kötü bir şey. Duyduğumda beynimden kaynar sular döküldü. Neye uğradığımı şaşırdım. Benim çocuğumun hayatı, köpeklerin hayatından daha ucuz değil, daha üstün. Görüntüleri izleyince çok kötü oldum, bununla kurtulduğuna şükrettim. Bunu yaşamayan bilmez. İnsan başına gelince anlayabiliyor. Barınak yapsınlar, sokak köpeklerini toplasınlar. Hayvan hakları diyerek karşımıza çıkanlar barınak yaptırsın. Bu köpeklerin sokaktan toplanmasını istiyoruz” diye konuştu. "Sokak köpekleri toplansın" Baba Hasan Haber de, oğlunun otele evrak vermek için gittiği sırada sokak köpeklerinin saldırdığını ve bu olay yaşandığı için üzüntü duyduğunu ifade etti. Hasan Haber, sokak köpeklerinin toplatılması gerektiğinin altını çizdi. Olay anı güvenlik kamerasında Öte yandan gencin köpeklerden kaçarken otomobilin çarpması güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde koşarak refüjden yola çıkan gence otomobilin çarpması ve gencin yola savrulma anları yer aldı.
Isparta Başkan Başdeğirmen: “Altyapıdan gelen gençlerimizin istek ve hırsları bizi daha ileri götürecektir” Isparta32 Spor U19 takımının yönetici, teknik heyet ve sporcuları, pazar günü Antalya’da saat 18.00’da İzmir Buca ile oynayacağı yarı final karşılaşması öncesinde Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’ı ziyaret etti. Başkan Başdeğirmen, müsabaka öncesinde sporculara başarı dileklerini iletti. Isparta32 Spor U19 takımının yönetici, teknik heyet ve sporcuları, Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’i ziyaret etti. Sporcularla bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Başdeğirmen, “Futbol tabii ki sporun en önemli dallarından bir tanesi. Bir çok sporun dalları var ama futbol en önemlisi en önde gelen, insanların en çok değer verdiği bir kol. Gençlerimiz haliyle orada çok daha başarılı olmak için bir mücadele veriyorlar. Sizler nereye giderseniz her şeyden haberim var. Sizlerle beraber gidip geliyorum sanki. Amaç sizlerin başarılı olup şehrimizin ismini üst planlara çıkarması. Bu bir sevgidir, bu gönülden gelir herkes yapamaz. Futbol sevgisi spor sevgisi farklı bir şey. Herkesin yapacağı bir şey değil. Sağ olsun böyle bu işe gönül veren abilerimiz olduğu sürece de sporumuz çok daha ileri gidecektir. Tabii sizlerin burada başarılı olması hocalarımızın ve başkanımızın göğsünü daha çok kabartacak, bizleri mutlu edecek. Ispartaspor’da sizler oynarsanız biz çok gurur duyacağız. Ispartaspor maçını izlerken içerisinde bir tane bile Ispartalı varsa Ispartalı seyirci ona karşı farklı bir duygu hissediyor. Benim memleketimin çocuğu diyor. Yani Ispartalı derken Isparta’da doğmuş anlamını düşünmeyin. Burada yaşayan bir gencimiz o takımın içerisindeyse biz farklı bir heyecan duyuyoruz. Avrupa’da da böyle. Avrupa maçlarını izlerken eğer o oyuncuların içerisinde bir tane Türk oyuncu varsa o maçı izliyorum, diğer maçlarına bakmıyorum. Niye orada Türk olduğu için değer veriyorum. Benden birisi. Ispartaspor’un içerisinde de bu memlekette yaşayıp büyüyen bir çocuğumuz varsa, benden birisi diye farklı bakıyorum” dedi. Yarı finale kalan U 19 takımını tebrik eden Başkan Başdeğirmen, “Tebrik ediyorum. Çok büyük bir başarı. Ispartaspor’da güzel başarılı maçlardan sonra böyle kıl payı play-off’u kaybetti. Bugünkü geldiği yerde çok önemli ve çok başarılıydı. Bu başarıyı biz sizlerle daha ileriye götürmek istiyoruz. Altyapıdan gelen gençlerimizin istek ve hırsları bizi daha ileri götürecektir. Hem maddi hem manevi bu çok değerli bir şey. Kendi çocuğumuzun olması kendi bölgemizin evladı olması bizi çok daha farklı bir coşturuyor. Şimdi sizlerin Buca maçınız var. Antalya’da inşallah o maçı kazanarak finale kalacaksınız. Ondan sonra da finali yapacağız. Dileğimiz şampiyon olmak. Sizleri inşallah orada o şampiyonluk kupasını kaldırırken görmek istiyoruz. Nasip olursa şampiyonluk maçınızda bizler de orada olmak isteriz. Biz de Isparta Belediyesi olarak aslında spora en yakın kişilerden birisiyiz. Sporu yapan kişilere ve gençlerimize bugüne kadar amatör kulüplere verilmediği kadar desteği, profesyonel takıma verilmediği kadar desteği veren bir yönetim olarak bulunuyoruz ve bundan sonra da aynı şekilde her türlü hizmeti vereceğiz. Bu başarılı çalışmalarından dolayı arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Buca maçında başarılar diliyorum, o maçı alacağınıza inanıyorum, inşallah finalde beraber olacağız” dedi.