GÜNDEM - 19 Temmuz 2021 Pazartesi 11:13

Genç kaptan gemide geçirdiği kaza sonrası hayatını kaybetti

A
A
A
Genç kaptan gemide geçirdiği kaza sonrası hayatını kaybetti

Kuru yük gemisinde üçüncü kaptan olarak çalışan Uğur Kır, gemide geçirdiği bir kazadan 15 gün sonra Güney Afrika’da hayatını kaybetti. İstanbul’da çocuğunun cenazesini bekleyen acılı anne Nurgül Kır, olayda ihmalkârlık olduğunu düşünüyor.

23 yaşındaki Kaptan Uğur Kır, Vanuatu bayraklı ERKUL- S adlı gemide üçüncü kaptan olarak işe başladı. İddiaya göre, Kaptan Uğur Kır, 2 Temmuz günü gemi güvertesinde bir kaza geçirerek sıkıştı. Sıkışmadan dolayı göğüs kafesi ezilen Kır, en yakın limanda bulunan bir hastaneye sevk edildi. Hastanede doktora muayene olan genç kaptan gemiye geri getirildi. Doktordan aldığı 1 haftalık istirahati gemideki kamarasında geçirdi. İstirahatin ardından gemideki görevine dönen Uğur Kır’ın ağrıları geçmedi ve durumu ağırlaştı. Bunun üzerine Kır, yetkililere gemiden ayrılmak istediğini söyledi. Ancak genç kaptan, ilk limana gelemeden hayatını kaybetti.

Geminin bağlı olduğu şirket, acılı haberi Uğur Kır’ın annesi Nurgül Kır’a verdi. Oğlundan günlerden beri haber alamayan Nurgül Kır, haberi büyük bir üzüntüyle öğrendi. Yaşanan olayda ihmalkârlık olduğundan şüphelenen anne Kır, oğlunun cenazesinin en kısa zamanda ülkeye getirilerek otopsi yapılmasını istiyor.

“Kaburgasının zedelendiğini söylediler”

Gözyaşları içinde yaşananları anlatan Nurgül Kır, “Şirketten bir kadın beni aradı. Uğur vefat etti’ dedi. ‘Nasıl olur, ben onu sağlam yolladım’ dedim. ‘Onun hiçbir şeyi yoktu’ dedim. Kaburgasının zedelendiğini söylediler. Sonra güverteye çıktığını söylediler. ‘Kafasına tank vurdu’ dediler. ‘Güney Afrika’ya götürdük. Doku zedelenmesi olmuş. Doktor rapor verdi. 7 gün istirahatte yattı. Ondan sonra tekrar işe başladı ve tekrar kötüleşti’ dediler." ifadelerini kullandı.

“Uğur’u istiyorum”

Oğlunun ihmalkarlık nedeniyle öldüğünü dile getiren anne Kır, “Bu işin içinde iş var. Ne olduğunu bilmiyoruz. Büyüklerime sesleniyorum. Ayaklarının altlarını öperim. Benim oğlumu bana getirsinler. Benim organlarımı söksünler, ona nakil etsinler. Beni gömsünler. Ben başka bir şey istemiyorum. Uğur’u istiyorum” dedi.
“Buzdolabına koymuşlar”

Oğlunun söylenen tarihten daha önce öldüğünden şüphelenen Kır, “Zaten belki 2 hafta önce öldü. Kimse doğruyu söylemiyor. Buzdolabında yaşıyormuş. Yemek yediğimiz buzdolabına koymuşlar. Neyin ne olduğunu bilmiyorum. İhmal var bu işin içinde. Ben bittim. Benim oğlumu bana getirin. O daha 23 yaşındaydı. Onun halleri vardı. Ona araba aldım. Daha sürecekti. Onun uçak paralarını ben kredi çekip ödeseydim. Gelseydi. Ben devlete öderdim” şeklinde konuştu.

“Oğlum gelene kadar sokakta bekleyeceğim”

Cenaze gelene kadar sokakta bekleyeceğini dile getiren Kır, “Otopsi istiyorum. Savcılar, hakimler duysun. Oğlumun neden öldüğünü öğrenmek istiyorum. Ondan sonra oğlumu köye, dedesine götüreceğim. Giresun’a memlekete götüreceğim. Ben yalvarıyorum. Oğlum gelene kadar sokakta bekleyeceğim. Beni kimse eve sokamaz. Kapılarda yatacağım” dedi.

“Otopsi raporu istiyoruz”

Ağabeyinin 6 ay önce İzmir’den bir gemiye katıldığını söyleyen Uğur Kır'ın kardeşi Umutcan ise, “Batı Afrika’ya doğru gidiyorlardı. Kuru yük gemisiydi. 6 ay boyunca hiçbir sorun olmadı. Olduysa da bize bildirilmedi. 2 Temmuz’da bir kaza ya da olay oluyor. İş kazası geçiriyor. Her kafadan farklı bir ses geliyor. Ne olduğunu bilmiyoruz. Otopsi raporu istiyoruz. Bize denilen güvertede göğüs kafesi sıkışıyor. Afrika’da hastaneye götürüyorlar. Götürdükleri hastanedeki doktorlar doku zedelenmesi teşhisi koyuyor. Emar gibi şeyler çekilmiyor” diye konuştu.

“Bize olaylar olduktan 14 gün sonra haber verildi”

1 haftalık istirahatin ardından abisinin gemiye tekrar katıldığını söyleyen Umutcan Kır, “Gemi seyir halindeyken abimin durumu ağırlaşıyor. Biraz bilincini kaybediyor. Kendi kendine konuşmaya başlıyor. Biz ve şirket iç kanamadan şüpheleniyoruz. İhmal var. Gerekli tedbirler alınmadı. Gerekli önlemler alınmadı. Bize olaylar olduktan 14 gün sonra haber verildi. Neden olay olunca bize haber veriyorlar? GPS’i kapatıyorlar. Neden gemiyi takip edemiyoruz” dedi.

Caner Sönmez - İsmet Aktaş
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Selçuklu mirası bin 100 yıllık tarihi kale turizme kazandırılıyor Tarihi eserlerin ihyası ve restorasyonu konusunda önemli çalışmalar yürüten Çorum Belediyesi, tarihi kalenin restorasyon çalışmalarına devam ediyor. Çalışma kapsamında kalenin bedenlerinin restorasyonu, aydınlatma çalışması ve kale etrafının drenaj hattı yapılacak. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın’ın Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yaptığı görüşmeler neticesinde hazırlanan protokol, geçtiğimiz temmuz ayında Çorum Valiliği ve Çorum Belediyesi arasında imzalanmıştı. Protokole göre restorasyon maliyetinin yarısı bakanlık, yarısı da Çorum Belediyesi tarafından karşılanacak. Şehrin en önemli tarihi yapıları arasında yer alan Çorum Kalesi’nin restorasyon ihalesini kazanan yüklenici firma çalışmalarına devam ediyor. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, şehrimizin kültürel varlıklarının korunması adına çok önemli bir adımı attıklarını belirterek, Selçuklu mirası olan 1100 yıllık Çorum Kalesi’nin şehrimizin en önemli tarihi eserlerinden birisi oldu olduğuna vurgu yaptı. Tarihi kalenin Çorum’un kimliği ve geleceği açısından son derece önemli bir yapı olduğunu ifade eden Başkan Aşgın, “Şu anda beden yüzeylerinde derz temizliği yapılıyor, özgün derz içeriği ve görseline ulaşmak için numuneler hazırlandı. Danışman hoca ile 1 numune üzerinde mutabık kalındı, derzi temizlenen yerlerde taşlarda eksiklik yok ise derz imalatı yapılacak. Eksiklik olan yerlerde taş onarımı yapılacak.” dedi. Başkan Aşgın, restorasyonunun yüzde 50’sinin Çorum Belediyesi, yüzde 50’sinin ise Kültür ve Turizm Bakanlığı hibesiyle karşılanacağını sözlerine ekledi.
Manisa Özgür Özel’e 9 yaşındaki adaşından sürpriz Manisa’nın Alaşehir ilçesinde vatandaşlarla bir araya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kalabalığın içinde ulaşan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı hayatının en mutlu gününü yaşadı. Doğum öncesi kan uyuşmazlığı tespit edilen ve Özgür Özel’in girişimleriyle kan değişimi sağlanan minik bebeği 9 yıl sonra karşısında adaşı olarak gören Özel, çocukla yakından ilgilendi. Manisa’nın Alaşehir ilçesi Şahyar Mahallesi’nde oturan 9 yaşındaki adaşı Özgür Sarı, kalabalığa rağmen, Özgür Özel’e ulaşıp ’hoş geldin’ demeyi başardı. Özgür Özel’in milletvekili olduğu dönem olan 31 Aralık 2015 yılında doğan Özgür Sarı, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde dünyaya geldi. Kan uyuşmazlığı nedeniyle, doğar doğmaz kanının değişmesi gereken ve 31 Aralık Yılbaşı tatili nedeniyle doktorların tatilde olabileceğini düşünen anne Raziye ve baba Serkan Sarı’nın, Özgür Özel’e ulaşıp yardım istemesiyle sağlıklı bir şekilde dünyaya gelen ve Özgür adını verdikleri evlatları 9 yıl sonra kendisinin hayata bağlanmasına vesile olan adaşıyla buluşmanın mutluluğunu yaşadı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Alaşehir’e geleceğini duyan anne Raziye ve dede Osman Sarı, tüm kalabalığı delerek, Özgür Özel’e ulaşmayı başardı. Özgür Özel de adaşıyla yakından ilgilenerek sevdi. Anne Raziye Sarı, "Oğlum karnımdayken kan uyuşmazlığı tespit edildi. Çocuk doğar doğmaz kanının değişmesi gerekiyordu. Doğum 31 Aralı gününe denk geldi. 31 Aralık yılbaşı olduğu için doktor bulamayacağız diye korktuğumuz için eşim Serkan ve dedemiz Osman Sarı, Özgür Özel’e telefon ederek yardım istedi. Özgür Özel bize hemen hastaneye gitmemizi ve danışmanının yardımcı olacağını söylemiş. Bizde hemen yola çıktık. Doktorlar bizi kapıda karşıladı. Hemen hastaneye yatırdılar ve öğlen üzeri doğum oldu. Çocuğumun kanı değişti. Eğer kanı değişmeseydi, bu gün belki hayatta olmayacaktı. Biz telefonla konuştuktan sonra yolda giderken, çocuğumuzun adını ’eli bol, ikram’ anlamına gelen Kerem adını verecektik. Özgür Özel’in ilgisi ve yardımlarından dolayı, çocuğumun sağlıklı bir şekilde doğması üzerine adını Özgür koymaya karar verdik. Çocuğumuz sağlıklı doğdu, kanı değişti, hayata tutundu, bizde adını Özgür koyduk. Bu günde Özgür Özel’le buluşturduk." dedi. Özgür Sarı da adını aldığı CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e kavuştuğu ve konuştuğu için çok mutlu olduğunu söyledi.