SPOR - 02 Ağustos 2020 Pazar 11:02

Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan 19 kente portatif yüzme havuzu

A
A
A
Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan 19 kente portatif yüzme havuzu

Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Türkiye’nin dört bir yanında başlattığı spor seferberliği devam ediyor. Bakanlık 19 ilde 100 adet portatif yüzme havuzlarının yapım çalışmalarını başlattı.

Gençlik ve Spor Bakanlığı Türkiye'nin dört bir yanına inşa ettiği portatif yüzme havuzları ile gençlere yüzme imkanı sunuyor.

Bakanlık, son olarak 19 ilde hayata geçireceği portatif yüzme havuzlarıyla gençlere ücretsiz ve hijyenik şartlarda uzman eğitmenler eşliğinde yüzme dersi almasına da olanak sağlıyor. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın hayata geçirdiği portatif yüzme havuzları, özellikle yaz aylarında hem serinlemek hem de sportif faaliyetlerin yapılması açısından oldukça ilgi görüyor.

Bakanlık’tan "Yüzme Bilmeyen Kalmasın" projesi

Gençlik ve Spor Bakanlığı öncülüğünde hayata geçirilen "Yüzme Bilmeyen Kalmasın" projesi de tüm Türkiye'de başarıyla devam ediyor. Öğrenciler tarafından oldukça ilgi gösterilen projede öğrencilerin tamamına, insan sağlığına birçok faydası bulunan özellikle de gelişim çağındaki çocuklarımızın fiziksel ve ruhsal gelişimlerine destek olan yüzme sporu öğretilerek sağlıklı bir neslin yetiştirilmesi hedefleniyor. 81 ilde devam eden projede 2020 yılı sonuna kadar 1 milyon kişiye yüzme öğretilmesi hedefleniyor.

“Sporun tabana yayılabilmesi için erişilebilir olmalı”

Bakanlık olarak "Yüzme Bilmeyen Kalmasın" dediklerini söyleyen Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, "19 ilde hayata geçireceğimiz portatif yüzme havuzlarımız hayırlı olsun. Halkın yüzmeye erişimi ve yeni sporcular yetişmesi için çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Sporun tabana yayılması için erişebilir olması gerekiyor ve bizler de bu bilinçle çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

Portatif yüzme havuzlarının inşa edileceği iller ise şöyle:

"Adana, Ankara, Antalya, Balıkesir, Batman, Bursa, Çankırı, Diyarbakır, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Kütahya, Manisa, Mardin, Mersin, Şanlıurfa."

Yunus Emre Kartal
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.