EĞİTİM - 20 Haziran 2022 Pazartesi 09:23

Gerçeği aratmayan eğitimlerle itfaiyeci olmak için yarışıyorlar

A
A
A
Gerçeği aratmayan eğitimlerle itfaiyeci olmak için yarışıyorlar

Gümüşhane Üniversitesi Kürtün Meslek Yüksekokulu Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Bölümü öğrencileri, büyükşehir belediyelerinin itfaiye eğitim programlarını aratmayacak zorluktaki parkur ve tatbikatlarla mezun olmadan mesleklerine hazır hale geliyor.


Türkiye’de Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Bölümü olarak uygulamalı eğitim veren okullardan birisi olan Gümüşhane Üniversitesi Kürtün Meslek Yüksekokulu Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Bölümü geleceğin itfaiyecilerini yetiştiriyor. İtfaiyeci duası ile derslerine başlayan erkek ve kız öğrenciler, ikametgah yangınları, mutfak yağ yangınları, işyeri bodrum kat yangınları, yangında doğru davranış şekil ve müdahale yöntemleri, araç yangınlarına müdahale yöntemleri gibi birçok eğitime girerek, meslek hayatlarına hazırlanıyor.
Arama kurtarma dersi kapsamında yüksekte çalışma, kuleden tırmanış ve iniş, sedye ile yaralı taşıma, yatay geçiş çalışmaları, trafik kazalarına müdahale yöntemleri, yangında yaralı kurtarma gibi birçok tehlikeli tatbikata katılan geleceğin itfaiyecileri, parkur koşuları, ısınma, mekik, şınav, barfiks, ve voleybol ile birlikte sürekli zinde kalıyor.

Kentsel arama kurtarma dersi kapsamında uygulamalı olarak köpekle arama kurtarma eğitimi veren Türkiye’deki tek okul olan Kürtün Meslek Yüksekokulu Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Bölümü, öğrencilerinin mezun olduktan sonra meslek hayatlarında yaşayacakları tüm zorlukları henüz mezun olmadan yaşatıyor.

Gerçeği aratmayan eğitimlerle itfaiyeci olmak için yarışıyorlar

“Dışarıda bizi bekleyenleri ve içeride kurtarılmayı bekleyenleri düşünerek yangına giriyoruz”
Uygulamalı eğitimlere ilk başladığında korktuğunu daha sonra ise bu korkusunu yendiğini söyleyen Gümüşhane Üniversitesi Kürtün Meslek Yüksekokulu Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Bölümü 2. sınıf öğrencisi Onbaşı Emre Kala,” Biz buraya gelerek yangına nasıl müdahale edilmesi gerektiğini, yangınla karşılaştığımızda nelere dikkat edilmesi gerektiğini, içerde nasıl davranışlar sergilememiz gerektiğini öğreniyoruz. Sadece yangın değil, araç kazaları ve iniş, kurtarma gibi birçok çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Buraya ilk geldiğimizde yangınlara korkarak giriyorduk şu an içeriye girdiğimizde sadece kendimizden sorumlu değiliz, badimizden de sorumlu olduğumuz için yangına ekip ruhuyla müdahale ediyoruz. Dışarıda bizi bekleyen ve içeride kurtarılmayı bekleyen hayatları düşünerek müdahale ediyoruz. İtfaiye deyince aklıma ateş savaşçısı geliyor, içeriye girdiğinde sen bir kurtarıcı oluyorsun” dedi.

 

“İtfaiyecilik benim için bir aşk”

İstanbul İtfaiyesi’nde farklı departmanlarda 10 yıldan fazla görev yapan ve mesleği ile ilgili tüm bilgi birikimini öğrencilere aktarmak için çalıştığını söyleyen Kürtün Meslek Yüksekokulu Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Bölümü Öğr. Gör. Erdem Soylu, “Şu anda okulumuzda tamamen itfaiye ve arama kurtarma birliklerinin beklentilerine göre eğitim vermekteyiz. Alanımızda uygulamalı ağırlıklı eğitimler vermekteyiz. İtfaiyecilik benim için bir aşk. Bende olan bu aşkı ve tutkuyu öğrencilerime aktarmak için buradayım. Burada bugün yapmış olduğumuz eğitimler bir tatbikat değil esasında. Tamamen öğrencilerimize burada fazlasıyla, belki de bugün gördüğünüz bir kısmıydı, zaman mekan fark etmeksizin her alanda eğitim veriyoruz. Ben itfaiyenin siren sesini duyduğumda heyecanlanıyorum. Ben de bu şekilde heyecanlanacak öğrencilerin yetişmesini istiyorum. Biz o arkadaşları ilk indirdiğimizde bacaklarının titrediğini, renk değiştirdiklerini gördük. Önce bacakları titreyerek inen öğrenciler daha sonra zıplaya zıplaya inmeye başladı. Önce birlikte giriyoruz öğrencilerle yangında, dumana yada havalandırmaya dikkat edildiğinde yada sıka sıka değil de kontrollü bir şekilde yangına müdahale ettiğimizde yangının kaynağını bulup daha sonra havalandırmayla birlikte dışarı çıkıldığında aslında çok basit olduğunu, dışardan çok zor gibi görünen şeyin çok basit olduğunu hissettiriyoruz, öğrencilerimiz daha sonra o yangına girdiklerinde söndüreceklerinden emin oluyorlar ve bu şekilde mezun ediyoruz. Biz bu eğitimleri İstanbul İtfaiyesi eğitim departmanında aldık.” diye konuştu.

Gerçeği aratmayan eğitimlerle itfaiyeci olmak için yarışıyorlar

“Kadın olduğumuz için daha az eğitim alma gibi bir lüksümüz yok”

Eğitimlerde kadın erkek ayrımı olmadığını vurgulayan Gümüşhane Üniversitesi Kürtün Meslek Yüksekokulu Sivil Savunma ve İtfaiyecilik Bölümü 2. sınıf öğrencisi Selin Önver, “Burası sadece bir bölüm değil burası bir aile, her şeyi öğretiyorlar ve bu bölüm bana ilk çıktığında herkesin bakışı kadınlar bu işi yapabilir mi? Elinin hamuruyla bu işi yapamazsın şeklindeydi. Elimin hamuruyla da birçok işi yapabilirim. Az önce yangına girdim bu benim ikinci yangına girişimdi. 10 yıl sonra belki 100’üncü yanına girişimde de aynı heyecanı yaşayacağımı biliyorum. Çünkü içerde çok farklı duygular içerisinde oluyorum. Çünkü sen burada ne kadar sakin girsen de içerideki heyecanı bir türlü atamıyorsun. Aslında dışardan bakılınca yapılması çok zor bir şey gibi görünüyor ama biz artık işin içinde olduğumuz için bize o kadar da zor gelmiyor. Alıştık diyebilirim. Hayır deme lüksüm yok, ileride atandığımda bir yangın çıksa giremem deme lüksüm yok. Burada biz erkek ve kadın eşit eğitim alıyoruz biz kadın olduğumuz için daha az eğitim alma gibi bir lüksümüz yok. Kadınların her işi yapabileceğini düşünüyorum ve atamaların arttırılmasını istiyorum” ifadelerini kullandı.

Uğur Bulut - Uğur Aydın

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Marmaris’te bir kadını bıçaklayarak öldüren şahıs adliyeye sevk edildi Muğla’nın Marmaris ilçesinde 35 yaşındaki İlknur Çetin, erkek arkadaşı olduğu iddia edilen bir şahıs tarafından bıçaklanarak hayatını kaybederken, ayağı kırık ve alçıdayken olayı gerçekleştiren ve polis ekipleri tarafından kaçtığı motor ile yakalanıp gözaltına alınan A.İ.K. emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Olay, dün sabah saatlerinde bir otelde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, erkek arkadaşı olduğu iddia edilen A.İ.K. (38), İlknur Çetin’in iş yerine gelerek Çetin’i konuşma bahanesi ile dışarı çağırdı. Çetin’in dışarı çıkması ile kadına saldıran A.İ.K., birden fazla yerinden ölümcül darbeler ile kadını bıçaklayarak ağır yaraladı. Olayı görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontrollerde Çetin’in hayatını kaybettiğini tespit etti. Olayın ardından geldiği motora binerek olay yerinden kaçan A.İ.K. ise polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı. Ayağı kırık şekilde saldırmış Saldırgan A.İ.K.’nin bir ayağının kırık olduğu ve platin takılı olduğu halde Çetin’in iş yerine gelerek olayı gerçekleştirdiği bilgisine ulaşılırken, ayağı alçıda olan şahıs emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Kastamonu Devlet desteği ile kuruldu: Kadınlar modern serada üretime başladı Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde Kaymakamlık tarafından Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle kurulan serada kadın kooperatiflerine üye kadınlar, üretime başladı. Serada üretilen ürünler kadınların ekonomik kazanç elde etmelerini sağlayacak. Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde, İnebolu Kaymakamlığı ve Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın (KUZKA) iş birliğinde yürütülen “Serada Üreten Kadınlar” projesinde desteklenen kadın kooperatiflerine üye kadınlar, serada ekim yaptı. İnebolu Kaymakamlığı tarafından ilçede kurulumu gerçekleştirilen seralarda günlerde çilek fidesi dikildi. Akabinde kadın kooperatiflerine üye kadınlar, topraklı alanda da domates, fasulye, biber ve salatalık fidesini toprakla buluşturdu. Yetiştirilecek ürünlerin satışından elde edilecek gelirle, kadınların ekonomik gelir elde etmesi sağlanacak. Aynı zamanda verilecek modern tarım eğitimleri ile ilçedeki çiftçilerin üretim kapasitesini arttırması sağlanacak. İnebolu Kaymakamı Ahmet Vezir Baycar, Kastamonu Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu ile İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hülya Karaaslan, serada fide dikimi yapan kadınları ziyaret etti. Ziyarette kadınlarla bir süre sohbet eden Kaymakam Baycar, İnebolu’da üretim yapmak isteyen her kadını eğiterek üretime kazandırmayı hedeflediklerini söyledi. "Tarıma elverişli arazinin az olması seraya olan rağbeti arttırıyor" Proje çerçevesinde ilk aşamada yaklaşık 2 dönümlük bir seranın kurulduğunu söyleyen Kaymakam Baycar, “İnebolu, Kastamonu’da sera potansiyeli en fazla olan ilçemizdir. İnebolu, 650’ye yakın sera ile iştigal eden ve 115 bin metrekare sera alanımız buluyor. Kastamonu’nun tarıma elverişli arazisinin az olması seraya olan rağbeti arttırıyor. Çünkü başka hububat noktasında herhangi bir tarım yapacak alan kıtlığımız var. Dolayısıyla da serada da ciddi bir verimlilik var. Vatandaşlarımızın geleneksel olarak böyle bir eğilimi var ve serada pazarlama sıkıntısı yaşanmıyor. Gerekse İnebolu’da köylü pazarında gerekse yerel marketlerde gerek ise İstanbul’daki İnebolu pazarında satışları çok kolay oluyor” dedi. "Bu seramızı 2 milyon 500 bin liraya mal ettik" KUZKA’nın destekleriyle İnebolu’da sera kurulumunu tamamladıklarını söyleyen Kaymakam Baycar, “Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen İnebolu Seracılık Projemizin son aşamasına geldik. İnebolu’da kurduğumuz kadın kooperatiflerimizle birlikte topraklı kesimdeki üretimde bugün son aşamasını da gerçekleştirdik. Topraklı kesime biber, domates, salatalık ve fasulye ekimlerimizi yaptık. Kadın kooperatifindeki üyelerimizle birlikte bu ekimleri gerçekleştirdik. Bundan yaklaşık 2 hafta öncesinde de topraksız kesime çileklerimizi ekmiştik. Çileklerimiz şu anda çiçek açtılar. İnşallah iki veya üç hafta içerisinde artık çilek toplama aşamasına geleceğiz. Artık iki yılın burada emekleri bulunuyor. Bu seramızı 2 milyon 500 bin liraya mal ettik. Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın ve Sayın Valimizin Özel İdareden destekleriyle bu seranın kuruluşunu gerçekleştirdik. Bugün ki bütçe ile 67-70 milyon liraya yapacağımız bir tesis var. Buradaki amacımız modern tesis yöntemlerini kullanmak. Toprak analizi olmak üzere, modern sulama, gübreleme yöntemlerini İnebolulu çiftçilerimize rehberlik niteliğinde bir uygulama kazandırıp, uygulama tarım serası alanına dönüştürmek. Çiftçilerimize aynı zamanda eğitim de veriyoruz. Burada da pratik eğitimi de gerçekleştireceğiz. Tarım Müdürlüğümüzden ziraat mühendislerimiz yaklaşık 2 aydır teorik eğitimler veriyorlar. Uygulamalı seracılık eğitimini de başlatacağız” diye konuştu. "Kadınların ekonomik değer elde etmelerini hedefliyoruz" “Tarım İnebolu” adı altında bir marka oluşturmak için çalışma başlattıklarını ifade eden Kaymakam Baycar, “Aynı zamanda Tarım İnebolu diye bir marka oluşturuyoruz. Pazarlama stratejilerini de belirleyip kadınların biraz daha ekonomik değer elde etmelerini hedefliyoruz. Buradaki konteynerlerde paketleme makineleri de olacak. Bu şekilde hem İnebolu pazarında hem de İstanbul’daki köy pazarında satışını sağlayacağız. Kadın kooperatiflerimize ve ilçemize seramızın hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.
Antalya Muratpaşa afet gönüllülerine, AFAD’dan eğitim Antalya’da Muratpaşa Belediyesi’nin kısa adı MAG olan afet gönüllüsü programına katılan 32 kişi, AFAD eğitim ve tatbikatını başarıyla tamamlayarak GEA Arama Kurtarma ekibinin üyesi oldu. Muratpaşa Belediyesi’nin Türkiye’yi sarsan ikiz deprem felaketi sonrası her mahallede afet gönüllü grubu oluşturmayı hedefleyen Muratpaşa Afet Gönüllüsü (MAG) programı devam ediyor. Felaket sonrası 297 gönüllüsüyle İskenderun ve Antakya’da arama kurtarma çalışmalarına katılan ve 40 depremzedeyi göçük altından kurtaran GEA Arama Kurtarma Antalya ekibiyle yürütülen program kapsamında 420 gönüllüye eğitimler verildi. Olması muhtemel bir doğal afet anında ilk müdahalecinin yapması gerekenlerin anlatıldığı eğitim 8 hafta devam etti. İlk müdahale, afet bilinci, afet anatomisi, gönüllülük, ilk yardım, arama kurtarma gibi teorik eğitimlerin tamamlanmasının ardından 63 MAG üyesi AFAD Eğitim ve Tatbikat alanında 6 saat süren arama kurtarma tatbikatına katıldı. MAG üyelerinden 32’si ise ulusal bir afet durumunda gönüllü olabilecek düzeye ulaşması üzerine GEA Arama Kurtarma ekibine dahil edildi. Muratpaşa Belediyesi, MAG programının yanı sıra depreme dayanıklı bir kent için Protection Civile Federation isimli Fransız sivil savunma derneğinin desteğiyle Muratpaşa’nın 10 ayrı noktasına temel arama kurtarma malzemelerinin yer aldığı ‘Dayanıklılık Merkezleri’ de kuruyor.
Nevşehir 2024 YÖKAK Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı Başladı Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından düzenlenen ‘2024 YÖKAK Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı başladı. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak’ın katılımlarıyla Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen konferansa NEVÜ’yü temsilen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mutluhan Akın, Kalite Ofisi yardımcıları Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Bengü Aksu Ataç, Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Yasin Polat katıldı. Konferansın açılış töreninde konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, evrensel düzeyde geleceğe yön veren yenilikçi ve rekabetçi bir yükseköğretim sistemi kurmayı hedeflediklerini belirterek; uluslararasılaşma ve kalite çerçevesinde üniversitelerin uluslararası görünürlüklerini artırmak, uluslararası sıralamalardaki üniversite sayısını yükseltmek, akademisyenlerin yer aldığı uluslararası projelerle nitelikli ve etki değeri yüksek yayınların sayısını çoğaltmayı amaçladıklarını ifade etti. Mevcut istatistiklere göre Türkiye’deki üniversitelerin 73’ünün kurumsal akreditasyona sahip olduğunu belirten Özvar, 2027’ye kadar üniversitelerin tamamına yakınının akreditasyon sürecini tamamlamasını beklediklerini söyledi. Ana teması ’Yükseköğretimde Kalitenin İyileştirilmesi’ olarak belirlenen ve yükseköğretimde kalite güvencesi alanındaki bilimsel gelişmeleri, yenilikleri, deneyimleri ve farklı bakış açılarını bir araya getirmeyi amaçlayan konferans çerçevesinde; ’Kalite Güvencesi Uygulamaları ve Sorunları’, ’Kalite Güvencesinin Etkileri’, ’Kalite Güvencesinde İyi Uygulama Örnekleri’ ve ’Kalite Güvencesinin Geleceği’ ana başlıklarında oturumlar düzenlenecek. 25-26 Nisan tarihleri boyunca 16 farklı oturumda bildiri ve sunumların gerçekleştirileceği konferansta; uluslararası ve ulusal düzeyde kalite güvencesi ajansları, akreditasyon kuruluşları ve yükseköğretim kurumları gibi paydaşlar bir araya gelecek.