SAĞLIK - 26 Temmuz 2021 Pazartesi 12:13

'Glutatyonla fibromiyalji ve kronik yorgunluk sendromuna dur diyebilirsiniz'

A
A
A
'Glutatyonla fibromiyalji ve kronik yorgunluk sendromuna dur diyebilirsiniz'

Glutatyonun yaşla birlikte azaldığını belirten Doç. Dr. Didem Sezgin Özcan, “Sağlıklı kalmak, yaşlanmayı yavaşlatmak, hasarlı hücreleri onarmak, bağışıklığı güçlendirmek için glutatyon yeterli düzeyde tutulmalıdır. Glutatyon seviyelerinin arttırılması vücut enerjisinin ve kas performansının artmasını sağlar. Eklem ve kaslarda oluşan ağrıları, insülin direncini azaltır. Karaciğer yağlanmasında tedaviyi kolaylaştırır. Uyku kalitesini arttırır, zihinsel odaklanmayı sağlar” dedi.

Medipol Mega Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümünden Doç. Dr. Didem Sezgin Özcan, son yıllarda popüler hale gelen glutatyon tedavisine ilişkin açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Didem Sezgin Özcan, glutatyonun tüm hücrelerde doğal olarak üretilen ve 3 tane aminoasidin birleşmesiyle oluşan güçlü bir antioksidan olduğunu belirterek, “Vücudumuzda aslında hem kendi hücrelerimizde üretilen hem de dışardan takviye olarak alınabilen çok çeşitli antioksidanlar mevcut. Fakat kendi hücrelerimizde sentezlenen glutatyonun bunlar arasındaki önemli antioksidan olduğunu söyleyebiliriz. Vücudumuzda hücresel düzeyde besinlerin oksijenle yakılması ve çeşitli metabolik işlemler sonucu serbest radikaller oluşur. Antioksidanların görevi, hücrelerde açığa çıkan serbest radikalleri etkisiz hale getirmek ve oluşturabileceği hasarı engellemektir. Hücrelerin enerji santralleri olan mitokondrilerin sağlıklı bir şekilde çalışması için vücudumuzda ihtiyacı karşılayacak düzeyde antioksidan bulunması gerekir” diye konuştu.

"Et, sarımsak, soğan ve maydanozu eksik etmeyin"
Vücutta sentezlenen glutatyon miktarına da değinen Doç. Dr. Didem Sezgin Özcan, sözlerine şöyle devam etti: "Vücudumuzda doğal olarak üretilen glutatyon miktarı yaşlanma ile birlikte azalır. Özellikle serbest radikal üretiminde artışa neden olan iç ve dış faktörler nedeniyle ihtiyacın arttığı durumlarda da yetersiz hale gelebilir. Glutatyon seviyesinde azalmaya neden olan durumlara örnek olarak stres, kötü beslenme, alkol, sigara, ilaçlar, toksik maddeler, ağır metaller, uyku bozukluğu, otoimmün hastalıklar ve romatizmal hastalıklar gibi kronik hastalıkları sayabiliriz. Bu durumda da serbest radikaller, doku ve organ zedelenmesi ile sonuçlanan protein, DNA ve lipid hasarına yol açarak hücrelerin hasarlanmasına veya ölümüne neden olur. Hasarlı hücreler de, yaşlanmanın, hastalıkların ve tümöral oluşumların kapısını açar. Glutatyon seviyesini arttırmada sentez için gerekli olan aminoasitlerden zengin bir beslenme öneriyoruz. Ayrıca glutatyon ve çeşitli mineral ve vitaminleri içeren besin takviyelerinden de faydalanabiliriz. Bu anlamda et, yumurta ve balık gibi hayvansal kaynaklı besinlerin yanı sıra; özellikle kükürt içeren sarımsak, soğan, brokoli, lahana, su teresi, karnabahar gibi sebzeler diyetimizde yer almalıdır. Folat, biotin, B6 ve B12 vitaminlerini içeren karaciğer, ıspanak, brüksel lahanası, fındık, mercimek, kuşkonmaz, avokado, börülce ve maydanoz gibi besinler de tüketilmelidir. Yine kurkumin içeren zerdeçal, selenyum, N- asetil sistein, alfa lipoik asit, magnezyum, çinko, C ve E vitaminleri de glutatyon seviyelerini arttırmada bize destek sağlar. Bunların yanı sıra düzenli yapılan aerobik egzersizin de glutatyon seviyelerini arttırmada olumlu etkisi bulunur".

"Etkili yol damardan glutatyon takviyesi"
Doç. Dr. Didem Sezgin Özcan, glutatyon takviyelerinin oral ya da damar yoluyla da alınabildiğine dikkat çekerek, “Oral formdaki takviyelerden lipozomal glutatyon formu haricindekilerin, midede sindirime uğradığı için emilimi yeterli olmamaktadır. Genel olarak vücuttaki glutatyonu arttırmanın ve aktif kullanılmasını sağlamanın etkili yolunun glutatyonu damar yoluyla almak olduğunu söyleyebiliriz. Damardan yapılan glutatyon uygulamaları, genellikle haftada bir seans olmak üzere toplam 5 uygulama şeklinde yapılır. Glutatyon tek başına uygulandığında her 1 seans 10-15 dakika kadar sürmektedir. Fakat C vitamini ya da alfa lipoik asit ile kombine halde uygulanacaksa uygulama süresi artış gösterir” değerlendirmesinde bulundu.

"Vücuttan ağır metal ve toksinlerin atılmasını sağlar"
Doç. Dr. Sezgin Özcan, damardan glutatyon uygulamasının önerildiği hastalıkları ise şu şekilde açıkladı: "Sağlıklı kalmak, hastalıklardan korunmak, yaşlanmayı yavaşlatmak, hasarlı hücreleri onarmak, bağışıklığı güçlendirmek, enflamasyonu kontrol etmek, ağır metal ve toksinleri etkisiz hale getirip atabilmek için glutatyonun vücudumuzda yeterli düzeyde tutulması gerekir. Glutatyon seviyelerinin arttırılması vücut enerjisinin ve kas performansının artmasını sağlar. Eklem ve kaslarda oluşan ağrıları azaltır. İnsülin direncini azaltır ve karaciğer yağlanmasında tedaviyi kolaylaştırır. Uyku kalitesini arttırır, zihinsel odaklanmayı sağlar. Glutatyon uygulamalarının kronik yorgunluk sendromu, depresyon, fibromiyalji, iltihaplı romatizmal hastalıklar (romatoid artrit, ankilozan spondilit, vb.), ağır metal ve toksik yüklenmeler, Parkinson ve Alzheimer gibi dejeneratif nörolojik hastalıklar, insülin direnci ve diyabet, sporcu desteği olarak, kanser tedavisi sonrası destek tedavisi ve çeşitli cilt hastalıklarında olduğu gibi yaygın bir kullanım alanı mevcuttur".

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.
Samsun 631. Geyikkoşan Hıdırellez Şenlikleri ve Yağlı Pehlivan Güreşleri nefes kesti SAMSUN (İHA) – Bu yıl 631.’si düzenlenen Geyikkoşan Hıdırellez Şenlikleri ve Yağlı Pehlivan Güreşleri büyük beğeni topladı. Alaçam Belediyesi tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen Geyikkoşan Hıdırellez Şenlikleri ve Yağlı Pehlivan Güreşleri’nde başpehlivanlığı finalde Bekir Eryücel’i yenen Yıldıray Pala kazandı. Güreşlerde 600 güreşçinin mücadelesi nefes kesti. Protokol üyeleri şenlik alanına mehteran eşliğinde çalınan marşlarla girdi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açılış konuşması yapan Alaçam Güreş Ağası İbrahim Deniz, "Burada atalarımızdan devraldığımız bu değerli geleneği sürdürüyor, kültürümüzü ve tarihimize olan bağlılığımızı gösteriyoruz. Hep birlikte Alaçam’ımızın, Samsun’un ve Türkiye’mizin kültürel zenginliklerini yaşatmaya devam edelim" dedi. Alaçam Belediye Başkanı Ramazan Özdemir ise, "Tarihi bir geçmişe sahip olan etkinliğimizi bu yıl bütün kurum ve birimlerimizin destekleriyle artırarak daha kapsamlı bir şekilde gerçekleştirmeye çalıştık. Amacımız ilçemizin süregelen geleneğini daha iyi yerlere taşımaktır. Geyikkoşan güreşlerinin tarihi olarak ülke çapında önemli bir yere sahip olduğunu da vurgulamak istiyorum. Tarihi olarak Candaroğulları döneminde, bundan tam 631 yıl önce başlayan bir geleneği sürdürmenin onurunu yaşıyoruz” diye konuştu. Alaçam Kaymakamı Fatih Kayabaşı da konuşmasında birlik ve beraberlik mesajları verdi. Yapılan ağalık yarışmasını 2 milyon 555 bin TL ile mevcut Alaçam Güreş Ağası iş adamı İbrahim Deniz kazandı. Şenlikte ayrıca "Keşkek Kazanı" açılış programı düzenlendi. Şenlikte mesire alanında seyyar tezgahlarda helvadan çereze kadar çeşitli ürünler satıldı. Şenliğe protokol üyeleri, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, İstanbul’da yaşayan Alaçamlı iş adamları ve vatandaşlar katıldı.
Antalya İbrahim Üzülmez: "Son 3 haftada karakterimizi göstererek alkışlanmak istiyoruz" Pendikspor Teknik Direktörü İbrahim Üzülmez, Antalyaspor deplasmanında aldıkları 3 puana ilişkin, “Bizim için tamam mı, devam mı niteliğinde maçtı. Kazandığımız için mutluyuz. Son 3 hafta karakterimizi göstererek alkışlanmak istiyoruz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Pendikspor, deplasmanda Antalyaspor’u 2-1 mağlup etti. Karşılaşmanın ardından basın toplantısında maçı değerlendiren Pendikspor Teknik Direktörü İbrahim Üzülmez, 3 puanı aldıkları için mutlu olduklarını söyledi. Üzülmez, "İhtiyacımız olan bir galibiyet aldık. Mutluyuz. Daha önce de bu mücadeleyi gösteriyorduk. Şansızlığımızdan kazanamadığımız maçlar vardı. Tamam mı, devam mı niteliğinde bir maçtı. Kolay değil Antalya deplasmanında önce 1-0 yenik başlayıp skoru 2-1’e getirmek. Biz pes etmeyen bir takımız. Üzüldüğümüz noktalardan birisi 33 puan yaptık ama 4-5 puan daha fazla alabilirdik. Bu maçta o direnci gösterdik. Bu maçta 23’e yakın pozisyonumuz var. 3 veya 4’ü bulabilirdik ama sonuna gitmede sıkıntı yaşıyoruz" dedi. Sergen Yalçın’ın ikinci yarının başında 2 oyuncu değişikliği sonrası baskı hissettiklerini aktaran Üzülmez, "Sonuna kadar mücadele eden bir takımız. Ne olursa olsun karakterimizi bundan sonraki 3 haftada göstererek alkışlanmak istiyoruz. Son 3 mata bu yarışın içerisinde olacağız. Galibiyet moral oldu” diye konuştu.