ASAYİŞ - 29 Haziran 2022 Çarşamba 10:29

'Hastaneye gidiyorum' diyen kadın 5 aylık bebeğini komşuya bırakıp kaçtı

A
A
A
'Hastaneye gidiyorum' diyen kadın 5 aylık bebeğini komşuya bırakıp kaçtı

Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde, 5 aylık bebeğini "hastaneye gideceğim" diyerek komşusuna bırakan kadın evi terk etti. Bebeği ile birlikte, elektriği dahi olmayan bir evde hayat mücadelesi veren 20 yaşındaki İsa Alasırt ise eşine beddua ediyor.

7 Mart Mahallesi'nde yaşayan ve küçük sanayi sitesinde bir tamirhanede çalışan İsa Alasırt, 2 yıl önce henüz 18 yaşındayken, kendisi ile aynı yaşta olan Z.A. ile evlenerek dünya evine girdi. Çiftin bu evlilikten şu anda 5 aylık olan bir de erkek çocukları oldu. 2 gün önce çocuğunu komşularına bırakan Z.A. “hastaneye gidiyorum” diyerek evden çıktı ancak bir daha geri dönmedi. Bebeği alan komşuları durumu İsa Alasırt’a bildirdi. Hastaneye giden ve eşinin hastaneye hiç giriş yapmadığını öğrenen genç adam eşinin evi terk ettiğini anladı. Bir gün sonra ise Z.A. sosyal medya hesabına el ele tutuşmuş şekilde bir fotoğraf yükleyerek “Sonunda kavuştuk hasret sona erdi” notunu düştü.

Kadirli İlçe Emniyet Müdürlüğüne giden İsa Alasırt ise eşi hakkında kayıp başvurusunda bulundu. Ev kirasını ödeyemediği için elektriksiz, eşyası dahi olmayan bir evde karanlıkta 5 aylık bebeği ile ortada kalan Alasırt, bebeğin karnını doyuramıyor. Vücudu yara bere içerisinde olan 5 aylık bebek ise sürekli ağlıyor. Eşine seslenerek “Allah senin belanı versin” diyen İsa Alasırt, “2 yıllık evliydik. Eşim hastaneye gidiyorum diye çocuğumuzu komşuya bırakarak evden çıkmış. Ben ondan sonra eve geldim komşum beni çağırdı. Komşum eşimin hastaneye gidiyorum diyerek evden çıktığını söyledi. Ben de hastaneye gittim. Hastaneye hiç giriş bile yapmamış. Sonra Osmaniye’ye gittiğini öğrendim Osmaniye’ye gittikten sonra başkasına kaçtığını öğrendim. Başkası ile el ele fotoğraf attı sosyal medya hesabına. Ev kirasını ödeyemediğim için elektriğim de kesildi. Çocuğumla birlikte bu şekilde karanlıkta kalıyoruz. Eşime de sesleniyorum. Onun Allah belasını versin başka da bir şey demiyorum kendisine” şeklinde konuştu.

Selçuk Şavran

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.