GÜNDEM - 19 Nisan 2022 Salı 13:05

Havalar ısınıyor, karlar eriyor, Trabzon kayıyor

A
A
A
Havalar ısınıyor, karlar eriyor, Trabzon kayıyor

Trabzon’da mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıkları ile karların erimesi sonucu özellikle son bir ayda 100’ün üzerinde heyelan meydana gelirken, riskli olduğu tespit edilen yaklaşık 30 ev ise boşaltıldı.

Trabzon’da son günlerde hava sıcaklığının artması yüksek kesimlerdeki karların hızla erimesine neden oldu. Yamaç eğiliminin ve killi kayaçların fazla olması nedeniyle Türkiye’de en çok heyelanın yaşandığı illerden biri olan Trabzon’da son bir ayda 100’ün üzerinde heyelan meydana geldi. Riskli görülen yaklaşık 30 evin ise boşaltıldığı kentte tarım alanları, yollar ve yerleşim birimleri zarar gördü. Karların ani erimesinden kaynaklı toprağın yumuşaması ile oluşan heyelanlarda can kaybı yaşanmazken, uzmanlar dik arazilerdeki tarım arazilerine dikkat çekti.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Mühendisliği Bölüm Başkanı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Kara, ilkbahar aylarında bölgede heyelanların arttığına dikkat çekti. Kara “Heyelanın sebeplerini bir çok başlık altında sıralayabiliriz. Bunlar birincisi topografik yapımız çok eğimli olması. Buna bağlı olarak da yamaçların stabilitesinin kritik bir noktada olması. Ayrıca iklim ve buna bağlı olarak yağışlar ve jeolojik yapı bunlar heyelan olaylarında önemli etkenler. Özellikle yağışlara bağlı olarak toprak içerisindeki suyun miktarı arttığında ve altta da kaymaya elverişli bir jeolojik tabaka olduğu zaman heyelanlar kaçınılmaz oluyor. Özellikle geçiş dönemlerinde yani ilkbaharda heyelanlarda bir artış var. Bunun da sebebi, havaların ısınmasına bağlı olarak karların erimesi ve buna bağlı olarak ta yamaç içerisindeki suyun sızarak bir basınç oluşturması ve buna bağlı olarak ta heyelanlar sıklıkla görülüyor” dedi.

Yanlış arazi kullanımının heyelanları beraberinde getirdiğini vurgulayan Kara, “Heyelanların oluşumunda insanların da etkisi var. Özellikle yanlış arazi kullanımı, ormanların kaldırılarak çay, fındık tarımına döndürülmesi bunlar da yine heyelanları tetikliyor dolayısıyla arazinin kaymasını elverişli hale gelmesine sebep oluyor. İnsanların diğer etkisi de; özellikle yol yapıldığı zaman topuk tarafı kazıldığında artık yamacın aşağıya doğru hareketi kolaylaşıyor. Yine üzerine yerleşim yapılarak yamaca ek yük bindirildiği için bu da yine heyelanları etkileyen önemli unsurlardan birisi” şeklinde konuştu.

“Eğimli arazilerin orman olması gerekiyor”

Eğimli arazilerde tarımdan ziyade orman ve mera olması gerektiğini ifade eden Kara, “İki başlık üzerinde durmamız lazım. Birincisi topografik yapısı, eğimli arazilerin olması ikincisi de yağışlar. Üstteki toprak suyu sızdıracak seviyede drenajı yüksekse, o suyu alarak aşağıda geçimsiz bir tabaka üzerinde adeta bir balon gibi biriktiriyor. Kayma yüzeyinde yukarıdan aşağıya doğru hareket ediyor. Yani Doğu Karadeniz’de topografik yapı ve iklimi ön planda ele almak gerekiyor ve bunların etkisi kaçınılmaz. Türkiye’nin AFAD haritasına baktığımız zaman oralarda da kısman meydana geliyor ancak Doğu Karadeniz’deki kadar yoğunlukta değil. Bu da tabi ki yağışlar ve topografik yapı ve çok dik eğimli arazilerin olması. Yanlış arazi kullanımını da buna ekleyebiliriz. Özellikle eğimli arazilerde tarımdan ziyade devamlı bitki örtüsüyle kaplı olması lazım, ya da orman olması lazım ya mera olması lazım. Buraları açarak çay tarımına fındık tarımına dönüştürdüğümüz zaman bu yağışların bu eğimin olduğu yerde de tabi kaçınılmaz olarak heyelanlar görülüyor” diye konuştu.

Havalar ısınıyor, karlar eriyor, Trabzon kayıyor

“Toprakların kaybı ülkemiz açısından olumsuzluk arz ediyor”

“Tarımsal faaliyetleri yaparken kesinlikle ormanları doğal bitki örtüsünü korumamız lazım” diyen Kara, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“Önce yamaçtan akan toprak erozyonda da aynı şekilde dereye ulaşıyor. Dereye ulaştıktan sonra dere suyu ile birlikte denize aktarılmış oluyor. Sel ve heyelan bunlar birbirleriyle at başı hareket ediyor. Örneğin bir sel olduğu zaman dere aşağıda kısmı oyduğu zaman yukarıdan aşağıya doğru toprak kayması ve heyelan birlikte görülüyor. Heyelanda verimli topraktan ziyade oradaki bütün malzeme taşınmış oluyor. Erozyonu ele alacak olursak yukarıdan aşağıya doğru tabi ki üstteki verimli toprak taşınıyor ama heyelanda bunu söyleyemeyiz. Toprak kaybı erozyon ile dereye, dereden denize taşınan toprak miktarıyla ilgili olarak önceki yıllarda bir Kıbrıs adası büyüklüğünde yıllık 500 milyon ton toprak taşınması olduğu ifade ediliyordu. Ancak son yıllarda Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü’nün bir çalışması neticesinde bunun daha küçük olduğu 160-170 milyon ton civarında olduğu söyleniyor. Dolayısıyla bu rakamlar yüksektir özellikle topraklarımızı üst toprak taşındığı için tarıma elverişli verimli toprak olduğu için bunların kaybına tahammülümüz yok. Çünkü ülke genelinde son zamanlarda gıda önemli bir konu haline geldi. Verimli tarım yapabilmemiz için bu toprakları yerinde tutmamız gerekiyor. O nedenle erozyonla, heyelanla, sellerle birlikte toprakların kaybı ülkemiz açısından olumsuzluk arz ediyor. Bu dönemler kritik dönemler. Sel, heyelan olayları olma ihtimali yüksek. O nedenle riskli alanlardan kaçınmak gerekiyor. Tarımsal faaliyetleri yaparken kesinlikle ormanları doğal bitki örtüsünü korumamız lazım. Ormanı korumak aynı zamanda toprağı korumak aynı zamanda suyu korumak demektir. Ormanlara gerekli duyarlılığı gösterirsek aynı zamanda sel ve taşkınları heyelanları önlemiş oluruz.”

Havalar ısınıyor, karlar eriyor, Trabzon kayıyor


Ozan Köse - Bekir Koca
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Gökhan Değirmenci: "Kupa kulübün genlerinde var" Kocaelisporlu kaleci Gökhan Değirmenci, Ziraat Türkiye Kupası’nda 3-1 kazandıkları Erzurumspor FK maçının ardından, "İyi mücadele ettik, net skorla galip geldik. Camianın beklentisine karşılık vermek, önce gruptan çıkmak istiyoruz. Sonra inşallah final görürüz. Kupa kulübün genlerinde var" dedi. Ziraat Türkiye Kupası C Grubu’nda Kocaelispor, kendi sahasında ağırladığı 1 Lig ekibi Erzurumspor FK’yı 3-1 mağlup etti. Maçta kaleyi koruyan deneyimli eldiven Gökhan Değirmenci, "Bu kulübün genlerinde olan Türkiye Kupası’nı müzemize katmak için elimizden geleni yapacağız" dedi. Bu maçın onlar için önemli olduğunu vurgulayan Gökhan Değirmenci, "İçeride iyi bir oyun oynadığımızı düşünüyorum. İyi mücadele ettik. 3-1 gibi net skorla galip geldik. Camianın beklentisine bu yıl Türkiye Kupası’nda karşılık vermek; öncelikle gruptan çıkmak istiyoruz, sonra da çeyrek final, yarı final ve inşallah finali görürüz. Bu kulübün genlerinde olan Türkiye Kupası’nı müzemize katmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız" diye konuştu. Son olarak 2025 yılıyla alakalı konuşan Değirmenci, "2025 yılına biz galibiyetle başlamıştık burada, geçen senenin ikinci yarısının ilk maçıydı. Bugün de galibiyetle 2025 yılını bitirdik. Bir tane de şampiyonluk kazandık. Kocaelispor camiası için 2025 yılı çok güzel geçti diye düşünüyorum. Kulübün tarihinde unutulmaz senelerden bir tanesi olacaktır diye düşünüyorum" sözlerini kaydetti.
Kocaeli Selçuk İnan: "Yenilmez olmak istiyoruz" Ziraat Türkiye Kupası C Grubu ilk maçında Erzurumspor FK’yı 3-1 mağlup eden Kocaelispor’da Teknik Direktör Selçuk İnan, "Biz sadece maç kazanmak, seyircimizle birlikte yenilmez olmak istiyoruz. Maç kazanıp Süper Lig’de kalıcı ve önemli olmak istiyoruz. Bu olduğu sürece zaten Avrupa’yı yakalayacağız" dedi. Ziraat Türkiye Kupası C Grubu’nda ilk maçını oynayan Kocaelispor, 1. Lig ekibi Erzurumspor FK’yı 3-1 mağlup etti. Maçın ardından Kocaelispor Teknik Direktörü Selçuk İnan oyunu değerlendirdi, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Selçuk İnan, "Bizim için çok önemli maçtı. 2025 yılının son maçıydı. İlk yarının da son maçıydı. Böyle maçlara konsantre olmak biraz zordur ama bugün iyi mücadele etik ve kazandık. 2026 yılının herkese sağlık ve mutluluk getirmesini diliyorum" dedi. "Jo’nun gol atmaya ihtiyacı vardı" Bugün karşılaşmada performanslarıyla dikkat çeken Joseph Nonge ve Darko Churlinov ile ilgili sorulara Selçuk İnan, "Bireysel olarak Jo da, Darko da çok iyi maç çıkardı. Ön oyuncuların skora katkı sağlaması onların özgüveni açısından çok önemli. Jo’nun attığı gol de çok önemliydi. Oynamadıkları zaman oyuncuların mutsuz olmaları gayet normal. Ama ne olursa olsun kendilerini maça hazırlamalarına engel değil. Her maç yeni bir sayfa, böyle bakmak gerekiyor. Jo adına mutluyum. Uzun zamandır ihtiyacı olan ve istediği bir şeydi bu gol. Darko da bireysel olarak bugün çok önemli performans sergiledi. 2 gol attı. Her oyuncu hızlı bir şekilde ligimize adapte olamayabiliyor. Hayatım boyunca buna şahit oldum. Darko çok karakterli bir oyuncu. Bizleri ya da seyircileri bazen skor olarak mutlu etmese de her maçta sahanın belki de en çok koşan, mücadele eden ismi. İkinci yarıda skor anlamında da bize daha fazla katkı sağlayacağına inanıyorum. Ondan memnunum" şeklinde konuştu. "Sadece maç kazanmak ve yenilmez olmak istiyoruz" Kulübün Avrupa hedefi konusunda lig ya da kupa üzerinden izlenecek yola dair Selçuk İnan, böyle bir ayrım yapmadıklarını belirtti. İnan, "Kişilerin ya da camiaların hedef koyması güzel ve önemli. Takımın başındaki hoca olarak oyuncularımla hep paylaşıyorum ki; ben hedef koymuyorum ve sadece maç kazanmak istiyorum. Bu sene lige çıktık. İşimiz hiç de kolay değildi. Süper Lig’de kalıcı ve önemli bir takım olmak istiyorum. Hedeflerimizi gerçekleştirdiğimiz sürece zaten Avrupa’yı yakalayacağız. Bunun için lig ya da kupa ayırt etmeye gerek yok. Böyle bir hedef baskısını camiaya kurmak istemiyoruz. Böyle bir hedef koyduğunuzda insanları bir yöne itiyorsunuz ve her olumsuzlukta bütün camia oyunculardan hesap sormaya başlıyor. Bu başlayınca oyuncu performansı yavaş yavaş düşmeye başlıyor. Ne bunu sürekli dile getirmek ne de bu baskıyı kurmak lazım. İyi durumdayız ve maç kazanmak istiyoruz. Kendi sahamızda, seyircimizle birlikte yenilmez olmak istiyoruz" ifadelerini kullandı. "Şu an sadece 1 Türk oyuncu transfer edebiliyoruz, cezamız kalkarsa iş değişir" Transfer yasağı konusundaki bilgi kirliliğine noktayı koyan Kocaelispor Teknik Direktörü Selçuk İnan, şu an Josip Vukovic dosyasından dolayı Türk oyuncu transferinde tedbir olduğunu, 14 yabancı konusunda da ancak giden olursa yerine yeni transfer yapılabileceğini kaydetti. İnan, "Türk oyuncu konusunda cezamız var ve kadroda sadece 9 oyuncu tutabiliyoruz. Tarkan’ın gittiğini düşünürsek şu an 1 oyuncu transfer edebiliyoruz. Cezamız kalkarsa zaten durum değişir ve sizlerle paylaşırız. Yabancı konusunda ise giden olursa yenisini alabiliyoruz. Şu an gerçek bu. Bu değişirse 3-4 transfer yapmak istiyoruz" dedi. "Artık hafta içi oynamak dünyada kabul görüyor" Kupa maç takvimiyle ilgili konuk takım teknik direktörü Serkan Özbalta’nın eleştirileri ve çağrılarına katılıp katılmadığı konusunda ise Selçuk İnan, "Geçen yıl bununla ilgili eleştirilerim oldu. Ama bu yıl planlamayla ilgili yapabileceğimiz eleştiri yok. Ama bazı takımlar üst üste maç yaptığı zaman zorluklar yaşayabiliyor. Serkan Hoca bunu dile getirmiştir. Hafta içi maç oynamak dünyada kabul görüyor artık. Bunu bir şekilde becerebilmek lazım" sözlerini kaydetti.
Rize Çayeli Bakır’da 3. seviye acil durum tatbikatı gerçekleştirildi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı koordinasyonunda, kamu kurumları ve özel sektörün katılımıyla Çayeli Bakır İşletmeleri’nde 3. Seviye Acil Durum Tatbikatı başarıyla gerçekleştirildi. Tatbikatla, kamu ve özel sektör kurumlarının muhtemel maden kazalarına yönelik müdahale kapasitesi, kurumlar arası koordinasyon ve iletişim altyapısı test edildi. Tatbikat kapsamında, yeraltı çalışma alanında hafif aracın üzerine göçük düşmesi sonucu katın kapanması ve telsiz ile iletişim hatlarının devre dışı kalması senaryosu canlandırıldı. Senaryo üzerinden acil müdahale ekiplerinin koordinasyon yetkinliği, iletişim altyapısının dayanıklılığı ile kurtarma ve tahliye süreçleri uygulamalı olarak gözlemlendi. Kurumlar arası koordinasyon kusursuz çalıştı Tatbikatın temel hedefleri arasında; Çayeli Bakır Acil Durum Kontrol Grubu ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Acil Durum Merkezi arasındaki koordinasyonun sağlanması, teknolojik iletişim altyapısının test edilmesi ve Acil Durum Yönetim Ekibi’nin (ADKG) eşgüdüm kabiliyetinin geliştirilmesi yer aldı. Ayrıca AFAD, Valilik ve yerel kurumlarla ortak müdahale uyumunun ölçülmesi, kurtarma, tahliye ve tıbbi müdahale süreçlerinin değerlendirilmesi ile paydaşlara yönelik doğru ve güvenilir bilgilendirme kapasitesinin güçlendirilmesi hedeflendi. Kamu ve özel sektörün geniş katılımıyla gerçekleştirildi Tatbikata Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG), AFAD, UMKE, Jandarma, JAK ve İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri katıldı. Bunun yanı sıra Çoruh EDAŞ, Çayeli Bakır ve Artmin Madencilik gibi özel sektör temsilcileri ile TTK, TKİ, Eti Maden ve MTA da tatbikatta yer aldı. Bakanlık ve MAPEG temsilcileri ise video konferans yöntemiyle sürece dahil olarak tatbikatı eş zamanlı takip etti.
İstanbul Yeni yıl akşamının lezzeti kestaneli bademli Sahan yılbaşı hindisi Sahan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Tekin Öztan her yıl olduğu gibi bu yıl da yeni yıl akşamının vazgeçilmez lezzetinin Hindi olacağını belirtti. Öztan, Sahan farkı ve kalitesi ile bu yıl da sofralarda fark oluşturacaklarını belirtti. Sahan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Tekin Öztan, keyifli bir yılbaşı akşamı geçirmek için heyecanlı bir hazırlık sürecinin olacağını belirterek yılbaşı akşamı sofraların en lezzetli detayının her yıl olduğu gibi Sahan farkı ve lezzeti ile hazırlanan yılbaşı hindisi olacağını belirtti. Öztan, "Biz sahan olarak bademli, kestaneli iç pilavı ile nar gibi kızaran hindileri hazırlarken kendimizi bir anlamda yeni yıl sofralarını özenle hazırlayan ve bu keyifli akşamı sevdikleri ile daha da güzel ve paylaşılabilir hale getiren ev sahipleri gibi düşünüyor, kendimizi onların yerine koyuyoruz. Bir anlamda empati kuruyoruz. Her detayı, her ince ayrıntısı ve lezzetine kadar misafirlerimize en iyisini sunmak için çaba gösteriyoruz" dedi. Hindi pişirmenin çok ince ve detaylı teknikleri olduğunu belirten Tahir Tekin Öztan, seçtikleri hindilerden hazırladıkları iç pilava kadar her konuda her detaya dikkat ettiklerini ve yıllardır aynı lezzet ve kalite üzerinden ilerlediklerini belirtti. Öztan, yılbaşı hindisinin üzerindeki sosun ve pişirme derecesinin yanı sıra hazırlanan kestaneli bademli iç pilavının pişirme teknikleri ile baharatlarının da oldukça önemli olduğunu söyledi.