GÜNDEM - 11 Eylül 2019 Çarşamba 10:44

HDP önünde eylem yapan ailelerin sayısı 9'uncu günde 24'e yükseldi

A
A
A
HDP önünde eylem yapan ailelerin sayısı 9'uncu günde 24'e yükseldi

Çocuklarının dağa kaçırıldığı iddiası ile HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi başlatan ailelerin sayısı 9'uncu gününde 24'e yükseldi.

Çocuklarının dağa kaçırıldığı iddiası ile 3 Eylül'de oturma eylemi başlatan ailelerin sayısı, eylemin 9'uncu gününde 24'e yükseldi. Bugün HDP il binası önüne gelen baba Mehmet Kahraman, oğlu Ercan Kahraman’ın 1999 yılında PKK tarafından kaçırıldığını ve bugüne kadar bütün kurumları dolaştığını fakat haber alamadığını belirterek oturma eylemine katıldı. Oğlunun şu anda 40 yaşında olduğunu belirten acılı baba, 20 yıldır oğluna hasret yaşadığını ifade ederek, oğlunun bulunmasını istediğini söyledi.

Er Sedat'ın teyzeleri de eyleme katıldı

Van’da vatani görevini yaptığı sırada akrabalarını görmek için Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesine giden ve buradan Erzurum’a giderken Lice ilçesi Fis Ovası mevkiinde PKK’lılar tarafından sözde yol kontrolü yapıldığı sırada minibüsten indirilerek kaçırılan er Sedat Uslu'nun (28) teyzeleri Halime Şehitoğlu ile Macide Uslu da, 2015 yılından bu yana yeğenlerinden haber alamadıklarını ifade ettiler. Halime Şehitoğlu ve Macide Uslu, Sedat’ın annesi olmadığı için HDP il binası önüne geldiklerini ve yeğenlerine kavuşmadan buradan gitmeyeceklerini söylediler.

Kızını internetten gördü, yıkıldı

Fatma Akkuş, kızı Songül Akkuş'un (16) 2015 yılında terör örgütü PKK'nın Suriye kolu YPJ'ye katıldığını ve kızını internet sitelerinde gördüğünü söyledi. HDP önündeki ailelere destek verip oturma eylemine katılan Fatma Akkuş, "Kızım geri dön, ne olursa olsun kızımsın, bağrıma basıyorum geri dön. Geri dönmesini istiyorum. Baban hastadır ne olur geri dön" diyerek gözyaşlarına hakim olmadı.
HDP Diyarbakır il binası önünde ailelerin bekleyişi 9. devam ediyor.

'Bunlar partilidirler, kızımı göndermişler'

Bugün HDP il binası önüne gelen Nihan Çiçek, kızı Hatun Çiçek’in 5 yıl önce kocasının akrabaları tarafından kandırılarak dağa kaçırıldığını söyledi. Kızının hasretinden bittiğini, bir gözünün pencerede, bir kulağının kapıda olduğunu belirten anne Çiçek, “Gönderen E.A., T.A.; kızımı gönderen bunlardır. Hepsi biliyorlar, bunlar kocamın akrabasıdır. Bunlar partilidirler, kızımı göndermişler. Kızım 19 yaşında, 5 yıldır gitti. Bir senesi bitti, bana telefon geldi, yaralanmıştı. Onlar bana haber verdi, parti bana haber verdi. Bir tane kız kapıya geldi, bana haber verdi. Dedi 'Anne, beni gönderen Eliftir, Tuba da biliyor.

'Her gün gezip milleti kandırıyorlar'

Ben gönderen bunlardır. Kandırıp gönderdiler.’ Rica ediyorum, kızımı istiyorum. Kızımı 3 ay öncesinde ağabeyimin oğluna verdim, nişanlıydı. Kızım dedi, ‘bunlar beni kandırdılar’, aynı gün kızımı kandıranlar evi terk ettiler. Diyarbakır’dalar bu kızlar. Her gün gezip milleti kandırıyorlar. Kızımı gönderen demiş, ‘Ben de doktorluk kazanayım, yaralı olduğunda gelir seni pansuman yaparım.' Hastayım, kimsem yoktur. Çocuklarım cezaevinde. Rica ediyorum, onlardan kızımı getirmelerini rica ediyorum. Onlarla bir ilgim yoktur. Kandıran bu kızlardır. 15 yıldır eşimi kaybettim. Kızımı babasız büyüttüm" dedi. Anne Nihan Çiçek, daha sonra diğer annelerle oturma eylemine katıldı.

Sedat Irmak - Rıdvan Kılıç

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Türk iş insanı Ferhat Süleyman Çınar’ın başarı öyküsü Dünyada birçok ülke ile güçlü bağlantıları bulunan, NATO ve Birleşmiş Milletler Diplomatlığı gibi görevler yapan 46 yaşındaki iş insanı Ferhat Süleyman Çınar, başarı öyküsünü anlattı. Birleşmiş Milletler ve NATO’da önemli görevler üstlenen, Türkiye ve Birleşmiş Milletler arasındaki ilişkide önemli bir konuma sahip Ferhat Süleyman Çınar, 1978 yılında Ankara’da, üç çocuklu memur bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Çocukluğu, dönemin zorlu şartları altında geçti ve Ankara’da memur bir ailenin ferdi olarak yaşamak ona mücadeleci bir ruh kazandırdı. Çınar, henüz ortaokul çağlarındayken, ailesinin beklentileri ve kendi davranışları arasında bir denge kurmaya çalıştı. Ailesi, onun abisi ve ablası gibi iyi bir eğitim alıp üniversiteye gitmesini ve kendileri gibi memur olmasını istiyordu. Ancak, Çınar, kendi geleceğini belirleme konusunda oldukça kararlıydı ve daha farklı bir yol izlemeye karar verdi. 80’ler ve 90’lar, Türkiye’nin ve dünyanın önemli dönüşümler yaşadığı yıllardı. Bu dönemde, Çınar, çevresindeki değişimleri yakından gözlemledi ve bu değişimlerin etkilerini bizzat deneyimledi. Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve küresel sistemin dönüşümü gibi büyük olaylar, onun dünya görüşünü şekillendiren önemli faktörler oldu. “13 yaşında geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı” Çınar, sadece 13 yaşında olmasına rağmen, geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı. Geleneksel eğitim sistemi yerine gerçek okul olarak iş hayatını gördüğü için daha genç yaşlarda iş dünyasının içine adım attı. İş dünyasında içindeki erken deneyimleri, ona farklı bir bakış açısı kazandırdı. Matbaa sektöründe çalışmaları, ona sadece bir iş kolunun ötesinde, büyük bir resim olduğuna inanıyor ve küresel pazarın önemli bir parçası olarak görüyordu. Matbaacılığı, sadece basılı malzemelerin üretimi olarak görmek yerine, toplumun derinliklerine etki eden bir araç olarak değerlendiriyordu. Bu süreçte Ankara da Türk Siyasetinin kalbinde tanıştığı ve ortaklık kurduğu önemli kişiler başta Süleyman Demirel olmak üzere Ali Çetin Şener, Şahbettin Çimen, Cavit Çağlar gibi isimlerde onun Türk ve Dünya siyasi yapısını okumasında büyük önem taşıdı. “Sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıdı” Zamanla sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıyan Ferhat Süleyman Çınar, bu süreçte, uluslararası alanda geniş bir ağ oluşturdu ve işlerini küresel bir perspektifle genişletti. Ferhat Süleyman Çınar, insanlığı bir bütün olarak ele aldı ve küresel işbirliğinin, içinde bulunduğumuz sorunların tek çözümü olduğuna inandı. Ona göre insanlar kalıplarını devletler ise sınırlarını aşmalıydı, bu kaçınılmaz bir sondu ve elbet ki olacaktı. Bu gün bu amaca ulaşmak için Birleşmiş Milletler ve çeşitli STK’larda önemli misyonlar üstlenen Ferhat Süleyman Çınar bunun yanı sıra Orta Doğu’daki küresel işbirliğini geliştirmeye ve bölgede barış ve istikrarı sağlamak amacıyla Bölgedeki önemli Kraliyet Ailelerine danışmanlık yapmakta. ’’Ülkemiz ve dünya adına çok çalışıyoruz” Türkiye ve Dünya adına çok çalıştıklarını söyleyen Ferhat Süleyman Çınar ’’Ülkemiz Ekonomik, sosyal, kültürel ve insani nitelikteki uluslararası sorunları çözme düsturuyla, ırk, cinsiyet, dil veya din ayrımı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygının geliştirilip güçlendirilmesinde uluslararası işbirlikleri ile gelişmekte olan ülkelerin desteklenmesi ilkeler ile yola çıktık. Türk İş İnsanlarının Dünya’da temsili için güçlü lobilerde aktif rol alıyoruz. Birleşmiş Milletler misyonun gerçekleşmesi ve Türkiye’nin Misyon içerisindeki rolünün daha aktif olması için buradayız. Her zaman dediğimiz gibi bizler Türkiye ile Dünya arasında bir köprü görevi görüyoruz’’ ifadelerine yer verdi.