GÜNDEM - 31 Temmuz 2020 Cuma 17:26

HDP önündeki ailelerin buruk bayramı

A
A
A
HDP önündeki ailelerin buruk bayramı

Diyarbakır’da HDP önünde eylem başlatan ailelerin evlat nöbeti 333'üncü günde de sürerken, aileler Kurban Bayramı'nı da buruk geçirdi. HDP önünde çocuklarından gelecek mutlu haberi beklemeye devam eden aileler, "HDP’liler çocuklara bayram şekeri dağıtıyor, sonra da onları dağa kaçırıyor" diyerek HDP’lilere tepki gösterdi.

Çocukları terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan ve 3 Eylül 2019’dan bu yana HDP Diyarbakır il binası önünde eylemlerini sürdüren aileler, bir bayramı daha buruk geçirmenin acısını yaşıyor. Hakkari'nin Şemdinli ilçesinden gelen Necibe Çiftçi, oğlu Roşat Çiftçi'nin 5 yıl önce terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını ve büyük oğlu 4 çocuk babası Sami Çiftçi'nin de (21) terör örgütüne destek vermediği gerekçesiyle kaçırılarak şehit edildiğini belirterek, 333 gündür eylemde olduklarını söyledi. Kurban Bayramı'nda da evlat nöbetine devam ettiklerini belirten Çiftçi, "Biz çocuklarımızdan bir haber almadan buradan gitmiyoruz. Bugün gördüğünüz gibi aileler çocuklarının fotoğrafı kucaklarında gözleri HDP binasında kim gelirse oradan evlatlarımız nerede diye sormak için bekliyoruz, ama kimse gelmiyor. Biz burada oturup çoğu kez ağlıyoruz, onlar da arka kısımda geçip binaya giriyorlar, oturup eğleniyorlar, yiyip içip sonra da camlara girip bizlere bakarak gülüyorlar. Oğlum kardeşin için geri dön, gel kardeşinin çoluk çocuğuna bak, biz burada garip" dedi.

HDP önündeki ailelerin buruk bayramı

"Anneler sabah çocuklarının kıyafetlerini koklayıp sarılmıştır"

Eyleme destek veren ve dağa kaçırıldığı iddia edilen 17 yaşındaki Süleyman Çetinkaya'nın yakını Aysel Bozkurt da kuzeninin kendilerine teslim edilmesi için oturma eylemi başlattıklarını söyledi. Bozkurt, burada bulunan ailelerin buruk bir bayram geçirdiğini belirterek, “Biz tekrar buruk bir bayram geçiriyoruz. 41 yıldır bu coğrafyada dökülen kan ve dökülen gözyaşı bizlerin yüreğini kavuruyor. Gönül isterdi ki ailelerin evlatları ile güzel bir bayram geçirmesiydi ama öylesine buruk bir bayram ki bu bayram eminim ki 41 yıldır olduğu gibi sabah yine anneler uyanıp ilk işleri mezarlığa koşarak evlatlarının mezar taşlarına sarılarak ağıt yaktılar ve ben eminim ki yine anneler sabah uyanıp evlatları yerine kıyafetlerine sarılıp akın akın ah çekerek çocuklarının kokusu gelir diye kıyafetlere sarılmıştır" diye konuştu.

HDP önündeki ailelerin buruk bayramı

Oğlundan ayrı 10'uncu bayram

4 yıl önce kaçırılan oğlu Özkan (20) için 9 Eylül 2019'dan beri HDP il binası önünde oturma eylemini sürdüren Diyarbakırlı Süleyman Aydın da oğlunu 10 bayramdır görmediğini belirterek, oğlu olmadığı için bayramı da kutlamadıklarını söyledi. HDP’lilere tepkide bulunan Aydın, "10 bayramdır ben burada mağduriyet yaşıyorum ve 10 bayramdır ben oğlum olmadan kutlamıyorum. HDP milletvekillerinde vicdan var ise artık oğlumuzu bize göndersinler. Çocuklarımızı bize göndersinler ve bunlar artık nereye kadar yalan atacaklar. Bunlar diyorlar biz Kürt için mücadele veriyorlar, inanın ki yalandır. Artık herkes bunların iç yüzünü görsün. Benim oğlum Kürt, asker ve polis ailesi Kürt hani bizim için mücadele veriyordunuz. Çocuklarımızın ne işi var dağda, kendi çocuklarınızı niye göndermiyorsunuz? Sizin çocuklarınız Avrupa'da lüks yerlerde, bizim çocuklarımız da taşların üzerinde yatıyorlar. Artık yeter herkes bunların iç yüzünü görsün. Biz eylemimizde de kararlıyız. Çocuklarımızı bize vermeden biz asla buradan gitmeyeceğiz" şeklinde konuştu.

İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen Bitlisli Fahrettin Akkuş, 2015'te Sultangazi ilçesinde 19 yaşındayken kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Erkan için 333 gündür eylemde olduklarını belirterek, HDPlilere sert tepki gösterdi. HDP’li milletvekillerinin sokak sokak dolaşarak çocuklara bayram şekeri dağıttığını vurgulayan Akkuş, “Çocuklara şeker dağıtıyorlar, sonra çocukları dağa kaçırıyorlar. Ben onların Kurban Bayramı'nı kutlamıyorum ve Allah'a havale ediyorum" ifadelerini kullandı.

Sedat Irmak - Rıdvan Kılıç

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Adalet Bakanı Tunç, çocuklarla birlikte tezahürat yaptı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın’da AK Partili belediye başkanlarını ziyaretti. Bakan Tunç, kendisini karşılayan sporcu çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaptı. Bakan Tunç’a futbolcu olmak istediklerini söyleyen çocuklardan bazıları Kerem Aktürkoğlu, bazısı da irfan Can gibi futbolcu olmak istediklerini söyledi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ulus ilçesini ziyaretinin ardından önce Abdipaşa beldesine ardından Kumluca beldesine geçti. Tunç, Abdipaşa Belediye Başkanı Belediye Başkanı Yaşar Dönmez ve Kumluca Belediye Başkanı Mustafa Bozkurt’u makamında ziyaret etti. Belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini tebrik eden Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlarla da tek tek tokalaşarak, destekleri nedeniyle teşekkür etti. Daha sonra ise Kozcağız beldesine geçen Yılmaz Tunç, burada meşalelerle karşılandı. Tunç, kendisini karşılamaya gelen Kozcağız Belediyespor Futbol Okulu oyuncuları ile de bir süre sohbet etti. Çocuklarla sohbet eden Tunç, sporculara taleplerini sordu. Bakan Tunç’un, "Neye ihtiyacınız var" sorusuna ise bir çocuk ise "Her şeye" cevabını verdi. Bu cevap Bakan Tunç’u, beraberindekileri güldürdü. Bakan Tunç, çocuklara yapmak istedikleri meslekleri de sordu. Bakan’ın, "Futbolcu olmak isteyen var mı" sorusuna ise tüm çocuklar el kaldırdı. Bir çocuk, "Kerem Aktürkoğlu gibi olacağım", başka bir çocuk da ’’Ben de İrfan Can" dedi. Zonguldakspor’un lisanslı futbolcusu olan bir çocuğu örnek gösteren Bakan Tunç, "Olmaz, öncelikle okulunuzu bitirmelisiniz. Okulu bitirip meslek sahibi olmak lazım, ayrıca sporcu da olursunuz" şeklinde konuştu. Tunç, çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaparak, onlara hem derslerini çalışmaları hem de spor yapmaları konusunda tavsiyelerde bulundu. Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlara yönelik yaptığı konuşmada destekler için teşekkür ederek, Kozcağız Beldesi’ne ilçe belediyelerinden daha fazla hizmet gelmesi için çalışacaklarını ifade etti. Bakan Tunç, seçilen tüm belediye başkanları, meclis üyeleri ve muhtarlara görevinde başarılar dileyerek, "Zorlu bir seçim süreci, büyük bir rekabet içerisinde Kozcağız’da bu Ak Partili belediyecilik anlayışı devam etsin dediniz. Buradaki ışık hiç sönmesin dediniz. Biz de sizin o güven layık olabilmek için gece gündüz çalışacağız inşallah" diye konuştu
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" dedi. Türkiye Kreatif Ekonomi Zirvesi, Ankara’da gerçekleştirildi. TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen zirveye Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu, Ticaret Bakanı Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, TOBB Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Başkanı Ali Ata Kavame ve Meclis Başkan Yardımcısı Berat Kuzu katıldı. Zirvede konuşan Hisarcıklıoğlu, Türkiye’deki dizi sektörü potansiyelinin ekonomiye katkısı için harekete geçilmesi gerektiğini kaydetti. Konuşmasında, "Kreatif endüstriler sadece dizi ve film sektöründen ibaret değil. Diğer 15 alt sektörü de aynı önemle dikkate almalı ve desteklemeliyiz" diyen Hisarcıklıoğlu, küratörler, sanatçılar ve içerik üreticiler gibi alanlarda da Türkiye’nin önemli bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşmenin iş yapma şekillerini tamamen değiştirdiğini aktaran Hisarcıklıoğlu, yenilikçi endüstrilerin bu dönüşümün merkezinde yer aldığını söyledi. Yenilikçi endüstrilerin ihracatının 30 milyar dolar seviyesine taşınması gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, hedefin oyun ve yazılım sektörüyle birlikte kreatif endüstrilerin ihracatını 30 milyar dolar seviyesine taşımak olmasını gerektiğini vurguladı. "Eğitim ve destek programları ön planda" Yenilikçi endüstrilerin gelişmesi için eğitim ve destek programlarının ön plana çıkarılması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi: "Bu potansiyeli daha da yukarı taşımak için eğitim ve destek programlarını ön plana çıkarmalıyız. Özellikle dijital iletişim kanallarıyla, dünya geneline yayılan içerik ekonomisinin lideri olmak için, eğitim ve destek programlarına odaklanmalıyız." "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Devletin öncülük ettiği ve desteklediği dizi ve sinema sektörlerindeki projelerin başarılı olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, Yeni Zelanda’dan Brezilya’ya kadar 150 ülkede, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" diye konuştu. Dizi ve filmlerin, dünyanın en büyük platformlarında rahatlıkla kendine yer bulduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Hızla gelişen teknoloji ve yapay zeka, kreatif endüstrilerin değer zincirini önemli ölçüde farklılaştırdı. Diğer bir ifadeyle, yeni ürün ve iş modeli geliştirme, yeni dağıtım kanalı, pazar fırsatları keşfetme ve daha düşük maliyetle üretim için kullanılan dijital teknolojiler, kreatif endüstriler sektörümüze çok önemli fırsatlar sunmaya başladı. Dünyanın her yerinde Türk küratörler, sanatçılar, içerik üreticiler görüyoruz. Kreatif endüstrilerin alt sektörlerin tamamına devlet desteklerini yönlendirerek, sektörün ürettiği katma değeri artırmalıyız. Zira bu sektörler, soyut varlıklardan elde edilen katkıyla ekonomimizi çeşitlendiriyor" dedi. Küresel ekonomide çevreyi kirletmeyen ve katma değerli ürünler üretmeyi sağlayan, fikri mülkiyet, telif, patent gibi unsurların öneminin her geçen gün arttığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bakın dünya genelinde sektörün toplam büyüklüğü 2 trilyon doları geçiyor. Türkiye kreatif endüstriler sektörü ise büyüklük olarak gelişmekte olan ülkeler arasında 8. Sırada yer alıyor. Yani bizim dünya pazarından aldığımız pay, okyanusta bir damla. Bir diğer önemli husus da şu. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşme, iş yapma şekillerimizi tamamen değiştirdi. Ne yapıyorsak yapalım, işimizi mutlaka dijitale taşımak zorundayız. Bütün şirketler artık dijitalde var olmak zorunda" ifadelerini kullandı. Bu zirvenin her girişim gibi bir hayalle başladığını söyleyen TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı Ali Ata Kavame, "Biz inandığımız bir hikaye anlatmaya karar verdik. Hikaye anlatıcılığı ne kadar güzel şey. ’Hikaye anlatma bana’ diye başlayan cümleler duyarsınız hayatınızda. Bu kürsü bugün hikayeni anlat diyenlerin. Bu salon bu hayatta bir hikayesi olanların. En ön sıradan son koltukta oturana kadar sorsak neler anlatır. Bizim hikayemiz bu ülkenin geleceği ile ilgili. Bu kadar kreatif zekanın buraya toplanmasının sebebi bu. Türkiye’nin iş dünyasının kalbinde bize burayı açmalarının sebebi bu, devletin en önemli kurumlarının zamanlarını ayırıp bize kıymet vermelerinin sebebi bu. Tek bir hikayeyi beraber örmek için birlikteyiz" dedi.