GÜNDEM - 21 Aralık 2015 Pazartesi 13:42

Hollanda'nın 2014 yılı insan hakları karnesi çıkarıldı

A
A
A
Hollanda'nın 2014 yılı insan hakları karnesi çıkarıldı

Hollanda’nın insan hakları karnesini çıkaran rapor, çok sayıda hak ve özgürlük ihlalini gözler önüne serdi. Ayrımcılıkla ilgili şikâyet başvurularının 2014 yılında iki katına çıktığını gösteren rapora göre; başörtülü ve sakallı Müslümanlar, ‘uyumlu’ olmayacakları gerekçesiyle iş arama sürecinin başında eleniyor, camiler saldırıya uğruyor, her üç Türk öğrenciden biri ayrımcılık dolayısıyla staj yeri bulamıyor ve Türk gençlerinin büyük çoğunluğu IŞİD sempatizanı olarak damgalanıyor.

Hollanda İnsan Hakları Raporu, 2014 yılında ülke genelindeki göçmen ve azınlıklara karşı uygulanan hak ihlallerine ışık tuttu. İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ) tarafından hazırlanan rapor, 11 Eylül sonrasında Müslüman kişi ve kurumlara saldırıların en fazla olduğu ülkelerin başında gelen Hollanda’daki gelişmeleri, insan hak ve özgürlükleri perspektifinden yorumladı. Hollanda’da 2000’li yılların başından itibaren aşırı sağın hızla geliştiği bir sürece girildiğini gözler önüne seren raporun odak noktasını; özelde Türkiye kökenli azınlıklar, genelde ise diğer göçmen ve azınlıklar oluşturdu. İZÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kadir Canatan direktörlüğünde çıkan rapor, Hollanda’daki insan hakları ihlallerinin temelde 11 Eylül, uluslararası terör ve göç hareketlerinden beslendiğini gösterdi.

AYRIMCILIK 2 KATINA ÇIKTI
2014 yılında Hollanda’da ayrımcılıkla ilgili şikâyet başvurularının iki katına çıktığını gösteren raporda dikkat çekici sonuçlara ulaşıldı. Ülke genelinde çok farklı alanlarda ayrımcılık uygulamaları yaşandığını vurgulayan raporun en çarpıcı sonuçlarından biri de başörtülü ve sakallı Müslümanların ‘uyumlu’ olmayacakları gerekçesiyle iş arama sürecinin başında elenmeleri oldu. Eğitim alanında görece yumuşak olan ayrımcılığın; iş pazarına ve ekonomi alanına bakıldığında daha somut olarak kendini gösterdiği de dikkat çekti. Rapor ayrıca, 2000’li yıllardan itibaren devam eden Müslüman kişi ve kuruluşlara saldırıların devamı olarak, 2014 yılında 5 cami baskını yaşandığını da gösterdi. Ayrımcılık şikâyetinin en fazla, yaş ve etnik köken üzerinde yoğunlaştığını gösteren rapora göre iş arayan göçmenlerin yüzde 20 ile 40’ı ayrımcılığa uğradığını belirtildi. Araştırma kapsamında yer alan üç Türk öğrenciden birinin, ayrımcılık dolayısıyla staj yeri bulmakta zorlanması ve Hollanda’daki Türk gençlerinin büyük çoğunluğunun IŞİD sempatizanı olarak damgalanması da raporun önemli sonuçları olarak göze çarptı.

Hollanda'nın 2014 yılı insan hakları karnesi çıkarıldı

AŞIRI SAĞ NASIL YÜKSELDİ?
Avrupa’da aşırı sağın yükseliş serüveninde terör olaylarının bilinçli şekilde İslam ile ilişkilendirildiğini vurgulayan Kadir Canatan, “11 Eylül olaylarının etkisi, uluslararası terör olaylarının periyodik olarak sürmesi ve göç olayının 60’lardan bu yana devam etmesi; bölgedeki azınlıklara yönelik olumsuz bir tavrı da beraberinde getirdi. Terör olayları bilinçli şekilde İslam ile ilişkilendirildi. Tüm bu faktörler, 2000’li yıllarda Belçika ve Hollanda gibi küçük ve çok sayıda göçmen alan ülkelerde aşırı sağın yükselmesine sebep oldu. Bu ülkelerde işsizlik, yoksulluk ve ekonomik krizle mücadele eden çok sayıda Türk ve Kuzey Afrikalı var” dedi.

‘HOLLANDA’NIN 11 EYLÜL’Ü ALGISI’ OLUŞTURULDU
2000’lerin başında Hollanda’da işlenen iki cinayetle beraber toplumda ‘Hollanda’nın 11 Eylül’ü’ algısının oluşturulduğunu belirten Kadir Canatan, “Hollanda’da aşırı sağ parti lideri Pim Fortuyn ve film yönetmeni Van Gogh’un öldürülmesi olayları çok kritikti. Pim Fortuyn cinayetini, Müslümanlarla ilgisi olmayan bir insan hakları eylemcisi işlerken, Theo Van Gogh ise Fas kökenli bir Müslüman tarafından öldürüldü. Hollanda bu iki olayı İslam dünyasına mal ederek ‘Hollanda’nın 11 Eylül’ü’ olarak yorumladı. Medya, siyaset ve istihbarat örgütleri de kamuoyunda İslam karşıtı bir söylem oluşturmak için işbirliği yaptı. Bugün de bunun sonuçları ortaya çıkıyor. Zaten Hollanda da 2010 yılından itibaren ülkede insan hakları sorunu olduğunu kabul ediyor” dedi.

“AVRUPA, İÇ DÜNYASINI KONTROL EDEMİYOR”
Batı dünyasının toplumsal, siyasi, psikolojik ve kültürel boyutları olan bir kriz yaşadığına dikkat çeken Kadir Canatan, “Avrupa’nın yaşadığı krize yerleşik partiler cevap veremedikleri için aşırı sağ partiler anti-İslami propaganda yürütüyorlar ve halk da buna inanıyor. Aşırı sağın yükselişiyle beraber toplumda kutuplaşmalar, etnik ve dini temelde ayrımcılıklar, saldırılar ve terör hareketleri ortaya çıktı. Artık Avrupa ülkeleri kendi iç dünyalarını kontrol edemiyor. Avrupa’da bazı şeyler çığırından çıktı” ifadelerini kullandı.

BANU EZBER-UĞUR GÜLBOY 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Sanayide üretime kadın eli değecek Sivas’ta faaliyet gösteren ve dünya devlerine ihracat yapan ESTAŞ firması ve Sivas Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) arasında kadın personellerin istihdamına yönelik işbirliği protokolü imzalandı. Sivas’ta kam mili üretimi yapan ve dünya devi olarak adlandırılan firmalara ihracat yapan ESTAŞ, kadın personel sayısını artırıyor. ‘Sanayide Kadın Eli Kalkınmanın Temeli’ projesi çerçevesinde, Sivas Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) ile iş birliği protokolü imzalayan ESTAŞ, hem nitelikli personel ihtiyacının karşılanması hem de kadınların iş gücü piyasasında sayısını artırmayı hedefliyor. “Sanayide Kadın Eli Kalkınmanın Temeli sloganıyla yolumuza devam ediyoruz” STSO Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir, kadınların sanayi sektöründe daha aktif ve etkin rol alabilmeleri amacıyla Sanayide Kadın Eli Kalkınmanın Temeli projesini 2014 yılında tescil ettirdiklerini belirterek, kadınların iş gücü piyasasında sadece el emeği göz nuru gibi kavramlarla değil, sanayide de yer edinmesi gerektiğini ifade etti. Başkan Özdemir, “Konumuz, Sanayide Kadın Eli, Kalkınmanın Temeli. Bu sloganla yolumuza devam ediyoruz. Bu sloganımıza katkı sunan tüm mensuplarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Kadın istihdamının gelişmesi için yapılan her oluşumun, protokolün her eylemin altına imza atıyoruz, atmaya da devam edeceğiz. ESTAŞ ile imzalayacağımız bu protokolümüzün Sivas’ımıza, kadınlarımıza hayırlar getirmesini temenni ediyorum” dedi. “Sivaslı kadınlarımıza tolerans sağlayalım istedik” ESTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Timuçin, 45 yıldır sanayi sektöründe faaliyet gösterdiklerini ifade ederek, “Mevcutta bin 250 personelimiz var. Bugüne kadar 750 kişiyi ESTAŞ’tan emekli ettik. Burada Sivaslı kadınlarımıza tolerans sağlayalım dedik. Daha fazla kadın arkadaşımızı çalıştıralım istedik. Sivaslı kadınlarımıza seslenmek istiyorum; İş hayatına girip kendi ayaklarınız üzerinde durmak istiyorsanız ve emekli olmak istiyorsanız gelin ve bizim bu projemize destek olun. ESTAŞ’ta bizim iş arkadaşımız olun, birlikte çalışalım. Hem ülkemize hem de kendi ailemize katkımız olsun demek istiyorum” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından işbirliği protokolü imzalandı.
İstanbul Beylikdüzü Belediyesi kitap fuarında yerini aldı Beylikdüzü Belediyesi 41.Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nda yerini aldı. Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “Beylikdüzü’nde yaşayan tüm vatandaşların kitaba kolay ulaşabilmesi için ilçemizdeki kütüphane sayısını 24’e çıkardık. Bunlardan birine de bugün burada şahsi eşyalarını ve kitaplığını sergilediğimiz büyük ustamız Yaşar Kemal’in adını verdik. Emin olun değerlerimizi unutmamak çok önemli. Tüm komşularımı standımıza bekliyoruz” dedi. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı, 41. kez kitapseverlere kapılarını açtı. 4 numaralı salon, 422 C numaralı stantta yerini alan Beylikdüzü Belediyesi de hem hizmetlerini hem de yayınlarını ziyaretçilerle buluşturdu. 2-10 Kasım tarihleri arasında gerçekleşecek fuarın açılışına katılarak tüm İstanbulluları buraya davet eden Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “Bugün burada kitap okumayı seven insanlarla bir arada olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Biz Beylikdüzü Belediyesi olarak Beylikdüzü’nde yaşayan tüm vatandaşların kitaba kolay ulaşabilmesi için ilçemizdeki kütüphane sayısını 24’e çıkardık. Bunlardan birine de bugün burada şahsi eşyalarını ve kitaplığını sergilediğimiz büyük ustamız Yaşar Kemal’in adını verdik. Emin olun değerlerimizi unutmamak çok önemli. Tüm komşularımı standımıza bekliyoruz” dedi. Yaşar Kemal’in özel eşyaları Beylikdüzü Belediyesi’nin standında Bu yıl “Çocukluk Şenliktir” temasıyla düzenlenen, bini aşkın yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımıyla yüzlerce yazarı okurlarıyla buluşturan fuara ilgi oldukça yoğun oldu. Türk edebiyatının çınarı Yaşar Kemal’in ailesi tarafından bağışlanan şahsi eşyaların ve kitaplığının sergilendiği Beylikdüzü Belediyesi’nin standında ise belediyenin yayınları olan “Geçmişten Günümüze Beylikdüzü”, “Cumhuriyetin Yüzleri”, “Kuvayi Milliye”, “Dünyamız Nefes Alsın”, “Hazine Sandığından Çıkan Sürpriz”, “Dünyalı Çocuk Uzayda” ve “Süper Su” adlı kitapların ve Beylikdüzü Bülteni’nin dağıtımı da yapıldı.
Kırklareli İstanbul için tehlike kapıda Yurt genelinde yaşanan kuraklık nedeniyle İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan Kazandere ve Papuçdere barajlarında su seviyesi yüzde 8’lere düştü. Bununla birlikte Trakya’da bulunan 14 barajın su seviyesi ortalaması da yüzde 36’ya geriledi. Yaşanan kuraklık sebebiyle mega kent İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan barajlarda su seviyesinde düşüş devam ediyor. İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (İSKİ) internet sitesindeki verilere göre 10 barajın doluluk oranı 30,46 olarak ölçüldü. Kırklareli’nin Vize ilçesinde bulunan ve İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan Kazandere ve Papuçdere barajları kuruyarak, su seviyesi yüzde 8’lere düştü. İstanbul’daki barajların son doluluk oranı ise Istrancalar’da yüzde 34,14, Terkos’ta yüzde 40,67, Sazlıdere’de yüzde 41,93, Alibey’de yüzde 6,07, Büyükçekmece’de yüzde 32,46, Ömerli’de yüzde 26,83, Darlık’ta yüzde 32,24, Elmalı’da yüzde 51,93, Kazandere’de yüzde 8,27, Papuçdere’de yüzde 7,95 olarak ölçüldü. Edirne ve Tekirdağ’daki barajların su seviyesi de düştü Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’da 1 milyar 112 milyon 968 bin metreküp depolama hacmine sahip 14 barajın doluluk oranlarında düşüş yaşandı. Geçtiğimiz ağustos ayında yüzde 40 seviyelerinde olan barajların doluluk oranı 36’ya geriledi. Son verilere göre Edirne’de 6 barajın doluluk oranı 154 milyon 121 bin metreküp, Kırklareli’nde 4 barajın doluluk oranı 95 milyon 111 bin metreküp, Tekirdağ’da ise 4 barajın doluluk oranı 156 milyon 70 bin metreküp olarak kaydedildi.
İzmir Gediz Perakende’ye Sürdürülebilirlik Raporuyla LACP Vision ödülü Aydem Enerji’nin elektrik perakende şirketi Gediz Perakende, Amerikan İletişim Profesyonelleri Birliği’nin (League of American Communications Professionals-LACP) düzenlediği Vision Awards’ta sürdürülebilirlik raporuyla “Gümüş Ödül”e layık görüldü ve “En İyi 20 Türk Raporu” arasında yer aldı. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için sürdürülebilirliği iş süreçlerinin merkezine alan Gediz Perakende, kararlılıkla yürüttüğü çalışmalarını uluslararası başarılarla taçlandırmaya devam ediyor. Gediz Perakende son olarak, Vision Awards’ta, “Enerji-Ekipman ve Hizmetler” kategorisinde “Gümüş Ödül”e layık görüldü ve “En İyi 20 Türk Raporu” arasında yer aldı. Aydem Perakende de geçtiğimiz yıl Vision Awards’ta benzer başarıya imza atmıştı. Gediz Perakende ve Aydem Perakende Genel Müdürü Mustafa İren, sürdürülebilirlik alanındaki başarılarının uluslararası arenada tescillenmesinden memnuniyet duyduklarını belirterek, şunları söyledi: “Dünyanın en kapsamlı sürdürülebilirlik platformu olan Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin (UN Global Compact) katılımcısı olarak elde ettiğimiz başarılar gurur verici. Aydem Perakende ile ödül kazandığımız 2022 yılı sürdürülebilirlik raporumuzun ardından, bu konudaki kararlılığımızı ve çalışmalarımızı devam ettirerek bu yıl 2023 yılı sürdürülebilirlik raporlarımızı da yayınladık. Gediz Perakende ile 2023 Vision Awards’ta ödül alan raporumuz motivasyonumuzu güçlendirdi. İşimizi en iyi şekilde yaparak şirketimizi geleceğe taşırken; bireylere, topluma, ülkemize ve çevreye karşı sorumluluklarımızı yerine getirmekten mutluluk duyuyoruz. İklim değişikliğiyle mücadele ve döngüsel ekonomiye katkı hedefiyle sürdürülebilir fayda sağlamaya aynı hassasiyet ile devam edeceğiz.”