ASAYİŞ - 27 Haziran 2019 Perşembe 15:10

Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davada dosyası ayrılan sanıklar hakkında mütalaa verildi

A
A
A
Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davada dosyası ayrılan sanıklar hakkında mütalaa verildi

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin ana davadan dosyası ayrılan 9 sanık hakkında Cumhuriyet Savcısı mütalaa verdi. Cumhuriyet Savcısı, sanıklardan Erhan Tuncel’in kasten öldürme ve çeşitli suçlardan 148 yıl, Yasin Hayal’in silahlı suç örgütü kurmaktan 9 yıl, Ogün Samast’ın ise silahlı suç örgütüne üye olmaktan 3 yıl hapsini istedi.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin ana davada, birtakım suçlar yönünden zaman aşımının dolması ihtimali bulunduğu gerekçesiyle aralarında Yasin Hayal ve Ogün Samast’ın da bulunduğu 9 sanığın dosyası ayrılmıştı. Dosyası ayrılan sanıkların ilk duruşması görüldü.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Yasin Hayal ile Ogün Samast ile tutuksuz sanıklar Osman Hayal, Ersin Yolcu, Zeynel Abidin Yavuz ve Erhan Tuncel SEGBİS yoluyla katıldı. Dink ailesi avukatları ile sanık avukatları da duruşmada hazır bulundu.

Cumhuriyet Savcısı mütalaayı açıkladı

Cumhuriyet Savcısı, duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıkladı. Cumhuriyet Savcısı, sanıklardan Yasin Hayal’in ‘Silahlı suç örgütü kurma ve yönetmek’ suçundan 2,5 ile 9 yıl arasında hapisle cezalandırılmasını istedi. 

Sanık Erhan Tuncel’in Trabzon’daki Mc Donald’s bombalamasında 6 mağdura karşı ‘ tasarlayarak ve bomba kullanarak kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 78 yıldan 120 yıla kadar, ‘Mala zarar vermek suçundan’ 1,5 yıldan 3,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilirken, sanığın Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin ‘yardım’ suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar, ‘silahlı suç örgütüne üye olmak’ suçundan da 1 yıl 3 aydan 4,5 yıla kadar hapis cezası verilmesi istendi. Sanık Ogün Samast’ın ‘silahlı suç örgütüne üye olmak’ suçundan da 10 aydan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilen mütalaada, sanıklardan Zeynel Abidin Yavuz ve Tuncay Uzundal’ın ‘Hrant

Dink’in öldürülmesine yardımda bulunmak’ suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar, ‘silahlı suç örgütüne üye olmak’ 1 yıl 3 aydan 4,5 yıla kadar, sanıklar Ahmet İskender ve Ersin Yolcu’nun ‘silahlı suç örgütüne üye olmak’ suçundan 1 yıl 3 aydan 4,5 yıla kadar hapse mahkum edilmesi istendi.
Sanık Salih Hacısalihoğlu’nun ‘ateşli silahlar kanununa muhalefet’ suçundan, sanık Osman Hayal’in ise ‘Hrant Dink’in öldürülmesine yardımda bulunmak’ ve ‘silahlı suç örgütüne üye olma’ suçlarını işlediklerine dair somut, kesin delil bulunamadığı gerekçesiyle beraat talep edildi.

Cumhuriyet Savcısı, Yargıtay incelemesinden geçmiş sanıklar yönünden FETÖ iddiasının bulunmadığı, kamu görevlilerinin ihmali ve bu görevlilerin FETÖ/PDY bağlantısı iddialarının da bu mahkemenin diğer Dink cinayeti davasında görüldüğü belirtilerek ‘Bu dosya bakımından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığımızca da FETÖ yönünden herhangi bir değerlendirmeye gidilmemiştir’ şeklinde değerlendirme yaptı.

Kardeşinin adil yargılanmadığını söyledi

Mütalaaya karşı savunması sorulan sanık Osman Hayal, 12 buçuk senedir gizli tanık olduğunu, kardeşinin de aynı davada yargılandığını ve kendisinin burada olmasının kardeşinin adil yargılanmamasına neden olduğunu söyledi. Hayal, mütalaa için ise, “Teşekkür ediyorum” diyerek cevap verdi.
Mütalaaya ilişkin savunması sorulan sanık Ersin Yolcu ise 2007’den beri cezaevinde yattığını, davadan daha önce hüküm giydiğini ve denetimli serbestlikle dışarıya çıktığını söyleyerek beraatini talep etti.

“Tetikçi değilim”

12 senedir yargılandığını söyleyen sanık Zeynel Abidin Yavuz, “Beraber yargılandığım insanlar mahalleden arkadaşlarım olur. Kendi aramızda bu konuya ilişkin konuşmuşuzdur. Ancak silahlı terör örgütü olarak değerlendirilebilecek bir şey yoktur. Ben olaya yardım etmedim. Tetikçi sıfatıyla itham edildim ama ben tetikçi değilim” dedi. Sanık Ogün Samast, mütalaaya karşı savunmasını hazırlamak için süre talep ederken, Yasin Hayal, “Benim söyleyeceğim bir şey yoktur” şeklinde konuştu.

“Savcının görüşüne katılmıyorum”

Sanık Erhan Tuncel ise savunması için süre talep ederek, “Savcının hiçbir görüşüne katılmıyorum. Mütalaanın son bölümüne bakarsanız, 2007 yılında hazırlanan iddianame ve Yargıtay’ın bozma ilamındaki cümlelerle aynı olduğunu göreceksiniz. Yasin Hayal aynı suçtan yani yaralamadan 5 yıl 6 ay ceza almıştır. Dosya kapanmıştır. Mc Donald’s olayındaki aleyhime olan deliller hukuka aykırı olarak elde edilmiştir. Mahkemenin ceza yargılaması amacından saptığı kanaatindeyim. Mağdurların hepsi basit yaralanmış ve yaralanmaları ayakta tedavi edilebilir niteliktedir. Yaralamanın mahiyetine bakıldığında suçun basit yaralama olduğu anlaşılmaktadır” ifadelerini kullandı.

“Kamu vicdanında beraat ettim”

Savunmasını sürdüren sanık Tuncel, “Yargıtay’ın bozma ilamını onaylayan mahkeme heyeti üyeleri de tutukludur. Hakkımda savcılığın toplayacağı deliller vardır. Olaya ilişkin ayrılan dosyanın sanıkları beni tanımaktadır. AİHM’nin bu davayla ilgili kararları vardır. Benim hakkımda verilecek karar, yürüttüğünüz ihmal ve kasıt suretiyle öldürme suçlarını etkileyecektir. Ayrılan dosyadaki birçok belge direkt şahsımla alakalıdır. Savcı lehime olan birçok hususu mütalaasına almamıştır. Benim vicdanım rahattır. Kamu vicdanına beraat ettim. Vereceğiniz hükme saygı duyuyorum” şeklinde konuştu.

Sanık beyanlarının ardından söz alan avukatlar, mütalaaya karşı beyanda bulunmak için süre talep etti.
Mahkeme heyeti, firari sanıklar hakkında yakalama kararının infazının beklenmesine hükmetti. Mahkeme, esasa ilişkin mütalaaya karşı savunmaların hazırlanması için süre vererek, duruşmayı 17 Temmuz tarihine erteledi.  

İrem Demir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Büyükkılıç’tan teravih sonrası esnaf ziyareti Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükklılıç, teravih namazı sonrası Melikgazi ilçesi Osmanlı Mahallesi sakinleri ile bir araya gelerek, esnaf ziyaretleri gerçekleştirdi. Ramazan ayında da vatandaşlarla ve esnaflarla buluşmaya devam eden Başkan Büyükkılıç, Ramazan-ı Şerif’in 8’inci günü akşamı Melikgazi ilçesi Osmanlı Mahallesi’nde vatandaş ve esnafla birlikte geçirdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükklılıç, Osmanlı Merkez Camii’nde kıldığı teravih namazının ardından mahalleli tarafından ‘hoş geldin başkanım, inşallah kazanırsın başkanım’ sözleri ile karşılanırken, Başkan Büyükkılıç da vatandaşlara kuru Türk kahvesi ve lokum ikram etti. Çocuklarla yakından ilgilenen Büyükkılıç, kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyen vatandaşlarla da günün anısına bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi. Başkan Büyükkılıç, cami çevresindeki esnafı da ziyaret ederek hayırlı ve bereketli işler temennisinde bulundu. Girdiği bir fırından tahinli alarak vatandaşlara ikram eden Büyükkılıç, esnaf ve vatandaşların taleplerini de bizzat dinleyerek Ramazan-ı Şerif’lerini tebrik etti. Kendisine sevgi gösterisinde bulunan gençlerle de sohbet eden Başkan Büyükkılıç, gençlere 10 GB internet kartı hediye etti. Büyükkılıç’a, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Türkmen, KASKİ Genel Müdürü Yavuz Çağan ve daire başkanları eşlik etti.
Kayseri Halil Necipoğlu, Tıpkıbasım Mushaflar Sergisi’ne hayran kaldı Talas Belediyesi tarafından Osmanlı Kültür Sokağında düzenlenen Ramazan etkinliklerinde sahne alan tasavvuf müziğinin önemli sesi ve TRT 1’de yayınlanan Kuran-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması jüri üyesi Halil Necipoğlu, Talas’ın ‘Tıpkıbasım Mushaflar ve Kur’an-ı Kerim Sergisi’ne tam not verdi. Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın tarafından 27 Nisan 2022 tarihinde Kadir Gecesi gününde ilçeye kazandırılan ‘Tıpkıbasım Mushaflar ve Kur’an-ı Kerim Sergisi’nin son ziyaretçisi ünlü sanatçı Halil Necipoğlu oldu. Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, Halil Necipoğlu’nu Tablakaya Mahallesi’ndeki Yaman Dede Kültür ve Sanat Evi’nde yer alan sergiyi gezdirdi. Hz. Osman’ın okurken şehit edildiği mushafın tıpkıbasımı başta olmak üzere Şeyh Hamdullah Efendi’nin II. Bayezid dönemine ait 1499’da istinsah ettiği eserin de bulunduğu sergiyi inceleyen Halil Necipoğlu ziyaretin sonunda değerlendirmelerde bulundu. Halil Necipoğlu, “İslam medeniyeti insanlığın varlığından itibaren aklı müstakime hitap eden bir muazzam medeniyetin sanatında da Allah’ın rızasına -onun estetiğin de oluşturucusu olmak itibariyle- yaklaştıran görselinden şu anda nasibimizi burada alıyoruz. Bu hizmeti Allah seçtiği şehre, seçtiği yöneticilere, seçtiği mekana veriyor. Bu hizmetinizin Allah katında büyük ecrine muvafık olacaksınız inşallah. Allah, Kur’an-ı eliyle diliyle gönlüyle taşıyan ve onu insanlığın hidayetine bir rehber olarak takdim sadedinde kendisini vakfeden insanların arasına sizleri de katmış.” şeklinde konuştu. “Bu, muazzam bir nimettir.” diyen Necipoğlu şunları söyledi; "Bu nimeti Kayseri’de, Talas’ta kıymetli başkanımızın önderliğinde görmüş olmak benim için başıma gelen en güzel ahvaldir. En küçüğünden en zirvesine kadar hizmet edenlere gönlüm dolayı şükranlarımızı arz ederim. Neslimize buraları göstermek lazım. Bizim neslimizin de neslinin buralardan büyümesi için bugün ki neslin buralardan istifade etmesi lazım” dedi.
Sakarya Meyve bahçelerinde artık bungalov yetişiyor, ne denetim var ne estetik Para kazanma hırsı, belediyenin denetim yapmaması, eskiden tarımla anılan Sapanca’yı adeta mahvetti. Meyvesi ile ünlü ilçede artık tarlalardan bungalov yetişiyor. Ağaçların yok edildiği Sapanca beton yığınına dönmüş durumda. Geçmişte doğası ile Türkiye’nin en güzel bölgelerinden olan Sapanca, eski güzelliğini mumla arıyor. Sosyal medyanın da gelişmesiyle daha da bilinir hale gelen Sapanca bir zamanlar meyvesi ile Türkiye’nin en önemli ilçeleri arasındaydı. İstanbul ve Ankara başta olmak üzere büyükşehirlere yakınlığıyla her yıl çok sayıda yerli ve yabancı tatilciyi ağırlayan Sapanca beton yığınına dönmüş durumda. Denetim yok, para kazanma hırsı var Zamanın meyve bahçeleriyle ünlenen ilçede şimdilerde ise bilinçsizce yapılan bungalovlar, bazı sıkıntıları da beraberinde getirdi. Ağaçların yok edilerek bungalova dönüştüğü ve bungalov dolandırıcılığının da arttığı ilçede, bölge halkı Sapanca Belediyesi’nin bu duruma bir an evvel önlem almasını istiyor. Para kazanma hırsı, Sapanca Belediyesi’nin hiç bir önlem almaması doğası ile dikkat çeken ilçeyi adeta bungalov mezarlığına çevirdi. "Eskiden buradan 12 kamyon meyve yüklenirdi" İlçede yaşayıp arsası, tarlası olan, şehir dışında yaşayıp Sapanca’dan arsa alan çok sayıda kişi para kazanma hırsı uğruna adeta ilçenin güzelliğine kurşun sıkıyor. Ağaçlar tek tek kesilirken, ormanların içine bile bungalovlar yapılıyor. Bungalovların hemen hemen her yerde yapıldığını anlatan 67 yaşındaki ilçe sakini Ahmet Memi, “Eskiden Sapanca’nın nüfusu azdı. Her taraf ağaçlarla dolu ve Sapanca, şehrin meyve merkeziydi. Eskiden buradan 12 kamyon meyve yüklenirdi hatta bir kamyon 600 kasa meyve alırdı" dedi. "Ne ormanın güzelliği ne de ilçenin güzelliği kaldı" O halden bu hale geldiklerini ifade eden Memi, "Bundan sonra istikbali hiç yok, imar falan verilmemesi lazım. Bungalovlarda herkesin bir geliri var ama bunlarda kontrol kaçtı. Yabancılara satıldı, kiraya verildi bu şekilde olmamalıydı. Sapanca’nın kendi insanı faydalansaydı kabulümdü ama geliyor adam 20 tane yapıyor, tel örgüsünü çekiyor. Geliri var, para kazanıyor ama görüntüyü de bozmaması lazım bakıyoruz her taraf doldu, geceleri ışıl ışıl oluyor. Ne ormanın güzelliği ne de ilçenin güzelliği kaldı. Tamam yapacaksan da çeki düzen vereceksin böyle olmaması lazım” diye konuştu.