GÜNDEM - 29 Mayıs 2023 Pazartesi 11:37

Hukuk Genel Kurulu'ndan uzun süren boşanma davalarını tarih edecek emsal karar

A
A
A
Hukuk Genel Kurulu'ndan uzun süren boşanma davalarını tarih edecek emsal karar

Kayseri Baro Avukatı Ali Kızılay, Hukuk Genel Kurulu tarafından emsal olarak verilen karar ile boşanma davasında boşanma kararının kesinleşmemesi, dolayısıyla eşlerin sadakat yükümlülüğünün uzun sürdüğü davaların tarih olacağını söyledi.

Özel ve genel boşanma sebeplerine dayalı olarak açılan davalarda özellikle boşanmanın ferileri yönünden istinaf kanun yoluna gidildiğini söyleyen Avukat Ali Kızılay, “Müvekkilimizin tarafımıza başvurusu üzerine evlilik birliğinin temelden sarsılmış olması sonucu açmış olduğumuz bir boşanma davası var. Nitekim davalı tarafın bir karşı davası da vardı bu dosya çerçevesinde. Evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle açılmış davalar mevcuttu. İlk derece mahkemesince tarafların boşanma davasının karşılıklı olarak kabulüne karar verilmesiyle birlikte, bu karara karşı boşanmanın ferileri ile ilgili istinaf kanun yoluna taraflarca başvuruldu. Ancak boşanma kararı yönünde tarafların herhangi bir başvurusu söz konusu değildi.

Bununla birlikte ilk derece mahkemesinden kararın boşanma yönünde kesinleştirilmesi tarafımızca talep edildi. Ancak istinaf kanun yoluna boşanmanın ferîleri ile ilgili başvuru yapıldığından dolayı bu kesinleşme işleminin yapılamayacağı ve bu nedenle talebin reddi gerektiği tarafımıza izah edildi. Bununla birlikte istinaf kanun yolunda biz bu süreçle ilgili tekrar talepte bulunduk. İstinaf merci de talebimizi kabul edip boşanma yönüyle kısmi kesinleşme yapılması gerektiğini belirtti” dedi.

Kızılay, Hukuk Genel Kurulu tarafından verilen karar ile boşanan eşlerin kararın kesinleşmemesi nedeniyle uzayan süreçteki sorunların ortadan kalktığını söyleyerek, “Ancak buna rağmen özellikle müvekkilimizin bu süreçte boşanmanın kesinleşmesine bağlı olarak kurmuş olduğu yeni bir hayat mevcuttu ancak davalı taraf boşanmanın kesinleşmediğinden eşin sadakat yükümlülüğünün devam ettiğinden bahisle karşı bir dava daha açtı. Bu davadan kaynaklı olarak da Yargıtay bu davaların birleşerek görülmesi gerektiğini, dolayısıyla kısmi kesinleşmenin yapılmaması gerektiği yönünde bozma kararı vermiş oldu. Bu karara karşı istinaf merci tekrar direnme yönüyle yani kesinleşmenin olduğundan bahisle sadakat yükümlülüğünün devam etmediği, kesinleşmenin yerinde olduğu hususunda bir direnme kararı verdi. Bu karar da Hukuk Genel Kurulu’na taşındı.

Hukuk Genel Kurulu'ndan uzun süren boşanma davalarını tarih edecek emsal karar

Hukuk Genel Kurulu talebimiz doğrultusunda burada kısmi kesinleşmenin yapılmış olduğu yani boşanma yönüyle istinaf ve temyiz kanun yoluna bir başvurunun mevcut olmadığı yönünde tazminattır, nafakadır, kusur oranıdır bunlarla ilgili hususlarda yapılan başvuruların boşanmanın kesinleşmesini etkilemeyeceği yönüyle bir emsal karar verdi. Bu emsal kararla birlikte boşanma kararlarının ferileri ile ilgili yapılan başvurulardan dolayı uzun süren bu süreçlerin bir an önce sonuçlanması, eşlerin yeniden bir hayat kurmaları, sadakat yükümlülüğü çerçevesinde yaşamış olduğu kısıtlamaların kaldırılması anlamı taşımaktadır.

Özellikle Anayasamızda 20. ve 41. maddede evlenme hakkı güvenceye alınmış olmakla birlikte boşanma davaları uzun sürmektedir. Boşanma davalarındaki bu sürüncemede kalma, boşanmaların kesinleşmemesinden kaynaklı eşlerin belki 3 yıl belki 5 yıl yeni bir hayat kuramamaları, arkadaşlarıyla birlikte bir ortamda oturup beraber zaman bile geçirememeleri, sosyalleşememeleri gibi büyük sorunların ortadan kalkmasına vesile oldu” ifadelerini kullandı.

Hukuk Genel Kurulu'ndan uzun süren boşanma davalarını tarih edecek emsal karar

Verilen kararla birlikte boşanmalarda ilk derece mahkemesince verilen boşanma kararına taraflar itiraz etmemiş ise eşlerin sadakat yükümlülüğünün devam etmediğine işaret edildiğini söyleyen Kızılay, sözlerini şu şekilde tamamladı:

“Hukuk Genel Kurulu, bu kararıyla birlikte boşanma davalarında boşanma kararı yönüyle üst kanun yoluna başvurulmadığında boşanma yönünden kararın kesinleştiğini, dolayısıyla eşlerin sadakat yükümlülüğünün de devam etmediğine işaret etmektedir. Ancak bu kararların anlaşılması ve yorumlanması yine kolay olmayacaktır. Devam eden sorunların çözülebilmesi açısından ilgili maddelerde bu düzenlemelerin yani kesinleşme işlemleriyle ilgili üst kanun yollarına başvuru yapılmadığında sonuçlarının ne olacağının açık bir şekilde düzenlenmesi gerekmektedir.”

Eren Kan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van YYÜ’de “Kürdiyat Sempozyumu” düzenlendi Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaşayan Diller Enstitüsü tarafından bu yıl 5’inci kez “Kürdiyat Sempozyumu” düzenlendi. Van YYÜ Prof. Dr. Cengiz Andiç Kültür Merkezi’nde bugün başlayan sempozyumda, Molla Mahmud-i Bayezedi ve Alekssandre Auguste Jaba ile ilgili tebliğler sunulacak. Farklı ülkeler ve üniversitelerden akademisyenlerin katıldığı ve iki gün sürecek sempozyumun açılış konuşmasını yapan Yaşayan Diller Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yakup Aykaç, sempozyumun amacının Kürdoloji alanında önemli isimleri konuşup ve bu isimleri ileri tarihe taşımak olduğunu ifade etti. Bu yıl 5’incisini düzenledikleri Kurdiyat’ın bu yılki dizisinin Molla Mahmud-i Bayezedi ve Alekssandre Auguste Jaba temalı olduğunu vurgulayan Aykaç, “Kürdoloji alanında önemli çalışmalar yapmış iki önemli ismi konuşuyoruz. 19’uncu yüzyıl dediğimiz Osmanlının gerileme dönemidir. Sömürgeci devletlerin bu yönde faaliyetlerini geliştirdikleri bir yüzyıl oldu. Dönemin büyük devleti olan Rusya’nın klasik tarih kitaplarında okuduğumuz sıcak denizlere inme politikasında yol güzergâhında Karadeniz’in doğusunda bulunan en büyük milletlerden biri olan Kürtlerdir. Batılı bir akla sahip olan Rusya’nın önceden bu milleti etnografı olarak, kültürel, dilsel, tarihi olarak bütün yönleriyle tanıması gerekiyordu. Bu sırada Alekssandre Auguste Jaba, Erzurum Başkonsolosu oluyor. Erzurum’da bulunan Alekssandre Auguste Jaba’nın topladığı materyaller istihbarı doküman materyalleridir” dedi. Alekssandre Auguste Jaba’nın Molla Mahmud-i Bayezedi ile yollarının kesiştiğini söyleyen Aykaç, “Kürtlerin tanınması ile beraber Avrupa’da Kürtçe’nin akademik anlamda Farsça, Arapça ve Türkçeden farklı bir dil olduğu, tartışmaların alevlendiği bir dönemde Alekssandre Jaba’nın Molla Mahmud-i Bayezedi’nin Avrupa’da yayınladığı Kürtçe sözlükler ve kitaplarla Kürt dilini Avrupa’ya tanıtan önemli çalışmaların başından geliyor. Bundan dolayı Alekssandre Jaba, Kürt dili ve edebiyatında önemli bir yere sahiptir. Sempozyumun amacı da bu koleksiyonları birer birer gün yüzüne çıkarmak olacaktır. Bugün burada bulunan bütün paydaşları ve hocalarımıza şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Kayri, Van YYÜ Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Abdulhadi Timurtaş’ın da birer konuşma yaptığı sempozyumun 2 gün süreceği belirtildi.
Bursa Bağımlılıktan kurtulmayı balon uçurarak kutladılar Denetimli serbestlikten faydalanan 15-18 yaş arası suça sürüklenen çocuklar, bağımlılıktan kurtulmanın özgürlüğünü temsilen balonları gökyüzüne bıraktı. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve Nilüfer Belediyesi işbirliğinde ’Artık Bağımlı Değilim’ projesi tamamlandı. Proje çerçevesinde Nilüfer Belediyesi Bağımlılıkla Mücadele Birimi işbirliği ile denetimli serbestlik tedbiri altında bulunan ve madde kullanımı olan çocukların rehabilitasyonuna yönelik çeşitli çalışmalar yürütüldü. Bu çerçevede Psiko-Sosyal danışmanlık hizmeti ile çocuklara bireysel mentörlük hizmeti verilerek sorun çözme becerileri ve madde kullanımı ile baş edebilme stratejilerine yönelik becerileri geliştirildi. Kültürel geziler, tiyatro, ritim atölyesi gibi sosyal ve kültürel etkinlikler vasıtasıyla boş zamanları yapılandırılan gençlerin alternatif hayat becerileri geliştirilerek madde kullanımından uzaklaşmasına katkı sağlandı. 2023 Haziran ayında başlayan projede süreci başarı ile tamamlayan çocuklarla birlikte Nilüfer ilçesi Gölyazı Mahallesinde yapılan kapanış programına Denetimli Serbestlikten Sorumlu Cumhuriyet Başsavcısı Tuncay Sümbül, Denetimli Serbestlik Müdürü Cihat Çanak, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Okan Şahin, Nilüfer Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürü Erkan Arslan, Nilüfer İlçe Sağlık Müdürlüğünden Dr. Deniz Arıkan ve Dr. Elif Soyer, Nilüfer Belediyesi Bağımlılıkla Mücadele Birimi çalışanları, suça sürüklenen çocuklar ve çocukların aileleri katıldı. Kahvaltı ile başlayan programda desteklerinden dolayı Nilüfer Belediyesi Başkan Yardımcısı Okan Şahin’e ve Nilüfer Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürü Erkan Arslan’a suça sürüklenen çocukların kendi yaptıkları Türk Bayrağı motifli Filografi eserleri hediye edildi. Nilüfer Belediyesi tarafından da çocuklara hediyeler verildi. Kahvaltı sonrası balonlar eşliğinde kortej yapılarak Gölyazı Köprüsü’ne giden katılımcılar, bağımlılıktan kurtulmanın özgürlüğünü temsilen balonları gökyüzüne bıraktı.
Ankara Saplantılısı tarafından öldürüldüğü iddia edilen kadın son yolcuğuna uğurlandı Ankara’da, kendisine saplantılı olduğu ileri sürülen adam tarafından silahla öldürülen kadın son yolcuğuna uğurlandı. Çankaya’da dün meydana gelen olayda, S.Ö. (42), iddialara göre takıntılı olduğu Serap Doğan’ı (45) tabancayla öldürdükten sonra aynı silahla intihar etti. Öldüren Doğan için Karşıyaka Mezarlığında yer alan Ahmet Efendi Camisinde ikindi namazını müteakip cenaze namazı kılındı. Öldürülen kadının cenazesi, namazın ardından gözyaşları içinde defnedildi. Vergi Başmüfettişi olan Doğan’ın cenazesinde ailesi, yakınları ve iş arkadaşları yer aldı. “Saldırgan eve balkondan gizlice girip, 3 saat boyunca kadını rehin almış” Olayla ilgili konuşan Vergi Müfettişleri Derneği Genel Başkanı Fatih Mustafa Olcay, Doğan ile S.Ö. arasındaki sevgililik durumunun gerçeği yansıtmadığını belirterek şunları dedi: “Bir katil sebebiyle üstadımızı kaybettik. Kendisi geçen sene gittiği görevden dolayı tanışmış olduğu bu takıntılı şahıs, arkadaşımızın peşini bir türlü bırakmadı. Ailesini ve kendisini öldürme tehditlerinde bulunmuş ve Serap hanımı sürekli takip etmiştir. Bununla da kalmayıp para da istemiş. Öldürülen arkadaşımızın bu konuda şikayeti de vardı. Üstadımızı korumaya gayret gösterdik. Koruma kararı son günlerde uygulanabildi. Oysa ki 4 aydır koruma kararı talebi vardı. Bu korumanın bu kadar gecikmesini acı verici olarak değerlendiriyorum. Üstadımızın, kendisini öldüren şahısla herhangi bir sevgililik durumu yoktur. Saldırgan eve balkondan gizlice girip, 3 saat boyunca kadını rehin almış. Bunun neresi sevgililik.” Vergi Müfettişleri Derneğinden olayla ilgili açıklama Vergi Müfettişleri Derneğinden olayla ilgili yapılan yazılı açıklamada ise, “Bir takım haber sitelerinde ‘Ankara’da tartışma sonucu kadın vuruldu, erkek intihar etti’ başlıklı Vergi Başmüfettişi Serap Doğan’ın acımasızca katledilmesiyle ilgili Serap Doğan’ın katilinin onun sevgilisi olduğu yönünde kamuoyunu yanlış bilgilendiren birtakım haberler yayınlanmıştır. Bu çerçevede kamuoyunun ve camiamızın doğru bilgilendirilmesi adına aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığına bağlı Ankara Vergi Kaçakçılığı-1 Denetim Daire başkanlığında görevli Vergi Başmüfettişi Serap Doğan’ı katleden şahıs onun sevgilisi değildir. Serap Doğan’ı acımasızca katleden şahıs, sürekli olarak Serap Doğan’ı rahatsız eden, onu takıntı haline getirmiş birisi olup aleyhinde uzaklaştırma kararı olmasına rağmen olay günü Serap Doğan’ın evine baskına gelmiş, ablasını rehin almış ve sonradan da Serap Doğan’ı acımasızca katletmiştir. Yapılan haberlerin içeriğinde Serap Doğan’ı katleden şahsın onun eski sevgilisi olduğu yönünde haberler yapılmışsa da bu haberlerin hiçbiri gerçeği yansıtmamaktadır. Serap Doğan kendisine takıntılı bir sapık tarafından yaşatılan bu vahşetin kurbanı olmuştur. Ülkemizde kadın cinayetleri maalesef kanayan yaramızdır. Olayla ilgili herhangi bir ihmalin olup olmadığı noktasında Vergi Müfettişleri Derneği olarak sürecin takipçisi olacağımızı bildiririz” ifadeleri yer aldı.