GÜNDEM - 22 Nisan 2019 Pazartesi 07:07

Huzur veren gazete 49 yaşında

A
A
A
Huzur veren gazete 49 yaşında

Doğru haber ve sağduyudan hiç uzaklaşmayan Türkiye gazetesi, Ahmet Mücahid Ören’in önderliğinde, Enver Ağabey’imizin çizdiği istikamette yürümeye devam ediyor.

Başarılarla bir yaş daha büyümenin mutluluğunu yaşıyoruz…

Gazeteniz Türkiye, müstesna konumuyla ve değişmeyen sahibi ve yayın çizgisiyle medya sektörünün en istikrarlı yayın organıdır. Gazetemiz, ülkemizin büyük sıkıntılarla karşı karşıya kaldığı en zor zamanlarda bile, itidalli yayın politikasıyla topluma güven telkin eden bir moral kaynağı oldu.
Son yıllarda bu durumun en çarpıcı örneklerini peş peşe yaşadık. Evet, Türkiye gazetesi sorumlu yayıncılık anlayışı ile toplumsal barışa daima büyük katkıda bulunuyor.
22 Nisan 1970’te, mütevazı ekonomik imkânlarla yayın hayatına başlayan Türkiye gazetesi, medya sektöründeki zorlu rekabet şartlarına rağmen, 49 sene boyunca, istikrarlı ve kaliteli bir yayıncılık anlayışı ile Türk halkına başarıyla hizmet verdi.
Adını güzel ülkemizin isminden alan, 49 yıllık tarihi boyunca bu milleti incitecek tek satır yazmamış olan bu gazetenin sloganı, okuyucusunun ona verdiği en değerli paye:
“Huzur Veren Gazete”
Çünkü bu gazete hiç tahrik, kavga ve kışkırtıcı haber peşinde koşmadı.
Prensibi net:
Büyüklerin küçüklere rahatça uzatabileceği bir gazete olmak…
Türkiye’de gazeteler ne yazık ki “muhalif olma” ya da “kavga ederek” prim yapma peşinde…
Huzur ve sükûnet arayan insanımız, medyanın oluşturduğu yüksek tansiyon sebebiyle her geçen gün gazetelerden uzaklaşıyor.
Gelişmiş ülkelerde iki kişiye bir gazete düşerken nüfusu 80 milyonu geçen ülkemizde toplam gazete tirajı dört milyonu bulmuyor. Yani 20 kişiye bir gazete zor düşüyor.
Biz bu gerçeğin farkında olarak insanımıza istediği şeyi sunuyoruz; doğru haber, sağduyu ve huzur.
Şunu önemle belirtelim ki, Türkiye gazetesi 49 yıl boyunca âdeta bir okul gibi, sayısız bilimsel ve kültürel yayın hizmetleri sundu. Gençlerimizin iyi yetişmesi için, gazetemizin verdiği seçkin kitap, dergi ve ansiklopedi ciltleri, bugün ülkenin dört bir tarafında evlerin kitaplığını doldurmaktadır. Büyük âlim ve rehber insanların hayatını doğru biçimde anlatan kasetler, bambaşka bir eğitim kaynağı oldu. Türkiye gazetesinin yayımladığı kitap, ansiklopedi, dergi ve yöresel ekler başlı başına bir kütüphane teşkil edecek çaptadır.
Türkiye Çocuk dergisi ile büyüyen çocuklar, günümüzde yetişkin ve nitelikli, donanımlı insanlar olarak bu ülkenin her yerinde ve her alanında çok önemli hizmetler vermekte...
Türkiye Gazetesi Takvimi, her sene milyonlarca vatandaşımızın duvarında, masasında; dakik bir rehber misali, zamanını programlamaktadır.
Türkiye gazetesinin doğması, büyümesi ve bugünlere gelmesinde en fazla emeği ve hizmeti geçmiş olan müessesemizin kurucusu, merhum Dr. Enver Ören’i bu vesile ile bir kere daha rahmetle ve şükranla yâd ediyoruz.
Yarınlarımıza dönük olarak, Türk toplumuna daha iyi hizmetler vermek için, Ahmet Mücahid Ören’in önderliğinde, Enver Ağabey’imizin çizdiği istikamette yürümeye devam edeceğimize söz veriyoruz.
Hep beraber nice yıllara…

Huzur veren gazete 49 yaşında

Türkiye gazetesinin yayın ilkeleri

Ülkemizin adını taşımaktan her zaman büyük şeref duyan Türkiye gazetesi, yürekten bağlı olduğu demokrasiyi korumayı asli görev addeder.
Milletimize gerçekleri ulaştırmak misyonunu icra ederken yönlendirme yapmaz, haber değerlendirmeyi millet ve devletinin menfaatine uygun yapar.
Bir aile gazetesidir.
Farklı fikirlere tahammülün gelişmesine katkı sağlar.
Haberi haber ölçüsünde verir.
Objektif ve doğru habercilik anlayışına sahip, basın yayın ahlak ve ilkelerine taviz vermeden uyan, evrensel ve çağdaş değerlere bağlı yayıncılık çizgisini benimser.
Çeşitli sosyal kesimlere ve yaş gruplarına hitap edebilen, huzurla okunabilen, bütün haberleri tarafsız ve anlaşılır biçimde aktarmayı hedefleyen bir yayın politikası izler.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bağımsızlığı ve bölünmez bütünlüğünü savunan yayınlar yapar.
Türkiye’nin kültür değerlerini taşıyan yayın ilkelerini, ülkesine olan bağlılığını, halkımıza olan sevgisini, toplum kültürüne olan yakınlığını, sorumlu ve ilkeli yayın anlayışı ile birleştirip, devlet-millet kaynaşmasına katkı sağlar.
Olumlu haberin de haber olduğuna inanır.
Habercilik anlayışını her türlü çıkar ve nüfuz ilişkisinin dışında tutar.
Yayınlarda hiç kimseyi ırkı, cinsiyeti, dinî inançları, dili, sosyal düzeyi veya fiziki kusurları sebebiyle aşağılamaz.
Suçlu olduğu yargı kararıyla belirlenemedikçe hiç kimseyi “suçlu” ilan etmez, aşağılayıcı, tahkir edici lakap ve ifadeler kullanmaz.
Kişilerin özel hayatına müdahil olmaz. Gizli tutulması kaydıyla verilen bilgileri yayınlamaz.
Kişi ve kurumların cevap hakkına saygılıdır.

Huzur veren gazete 49 yaşında

Huzur veren gazete 49 yaşında

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.