POLİTİKA - 11 Mayıs 2018 Cuma 13:15

İçişleri Bakanı Soylu: '531 bin 7 personelimiz seçim günü görev başında olacak'

A
A
A
İçişleri Bakanı Soylu: '531 bin 7 personelimiz seçim günü görev başında olacak'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Seçim Bölge Güvenlik Toplantısı'nda yaptığı konuşmada seçim günü bakanlıkta görevli kolluk kuvvetlerinin izinlerinin kaldırılacağını belirterek, "531 bin 7 personelimiz seçim günü görev başında olacak” dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Beyoğlu'nda bir otelde gerçekleşen Seçim Bölge Güvenlik Toplantısı’na katıldı. Toplantıda seçimde alınacak tedbirleri anlatan Soylu, "Dünyanın her noktasından uluslararası toplum tarafından takip edilen bir seçim. Her zamankinden daha ağır bir sorumluluk bizi bekliyor. Her zamankinden daha dikkat ve özen göstermeliyiz. Bakanlık olarak pozisyonumuz net. Seçim halkın seçimdir. Siyasi anlamda sonuçları farklıdır. Bizim görevimiz vatandaşların özgür iradesini sağlıklı bir şeklide herhangi bir aksiliğe meydan vermeyecek şekilde bir güvenlik zafiyetine meydan vermeden sandığa yansıtabilecek ortamı oluşturmaktır” dedi.

"Seçim güvenliğini 3 başlıkta ele alıyoruz”

Seçim güvenliğini üç noktada ele aldıklarını söyleyen Bakan Soylu, "Birincisi kampanya ve propaganda, ikincisi seçim günü oy verme güvenliği, üçüncüsü ise seçim sonuçlarının evrak ve pusulaların güvenli bir şekilde il kurullarına gönderilmesi. Sosyal medya ortamında da güvenliği temin etmek için özellikle sosyal medyada terör örgütleri propagandası dijital seçim çalışmalarını engelleme yönelik siber suçları takibini yapmak maksadıyla ilgili birimlerimiz görevimizin başında. Dikkat edeceğimiz en önemli konu güvenliği bahane edip ifade özgürlüğünün önüne geçmemektir. Alınan tedbirleri dışarıdan kontrol edecek birimler oluşturacağız” diye konuştu. 

Görevli tüm personelin izinlerinin kaldırılacağını söyleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Kolluk kuvvetlerinin bütün izinleri kaldırılacak. 264 bin 526 polisimiz başta olmak üzere, 531 bin personelimiz görevinde olacak. 74 helikopter, 18 insansız hava aracımız, tüm araçlarımız gerek seçim günü gerek kampanya döneminde güvenliği sağlayacak. Seçim günü üzerinde silah bulunan kişilerin seçim sandıklarının olduğu yere girişini izin verilmeyecektir” ifadelerini kullandı. 

"Seçim güvenliği ve seçim alışkanlığı konusu Türkiye’nin en başarı olduğu konudur" diyen Bakan Soylu şunları kaydetti: 

"Bakanlığım bu işle ilgili büyük bir tecrübeye sahip. Amerika seçim meselesini eline yüzüne bulaştırmış bir ülkedir. Türkiye’de herkes özgür ve hür iradesiyle oy kullanır. Ancak iki seçimi ayrı tutmak lazım. Birincisi 1946 seçimleri açık oy gizli tasnif. İkincisi 1982 anayasa referandumudur. Hangi yöne tercih edileceğinin hür ve özgür iradeyle oy kullanmanın engellendiği, herkesin gözetim ve denetiminde oy kullanılmıştır."
İçişleri Bakanlığının 16 Nisan referandumunda iyi bir sınav verdiğini söyleyen Bakan Soylu, "24 Haziran seçimleri de bütün vatandaşlarımızın huzur içerisinde kardeşlik içinde sandığa gidecekler. Bir bayram havasında geçecek olan bu seçim sonunda kazan demokrasi, ülkemiz ve asil milletimiz olacaktır” şeklinde konuştu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman İsias Otel Davası’nda yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ diyerek tepki gösterdi. Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, saat 10.00’da başlayan ve saat 18.15’de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız’ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.’nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00’da görülmesine karar verildi. KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ tepkisi 6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi. Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt’un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi’ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC’de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi’yle Gazi Üniversitesi’nin ‘kardeş üniversite’ olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi. Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, ‘Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al’ dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC’de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi. Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, ‘Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin’ dediğini söyledi. Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı. Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, “Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum” dedi. Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, “Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs’taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, “Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur” şeklinde konuştu.