POLİTİKA - 13 Şubat 2014 Perşembe 08:47

İdris Güllüce: 'Kanal İstanbul olmasın diye uğraşıyorlar'

A
A
A
İdris Güllüce: 'Kanal İstanbul olmasın diye uğraşıyorlar'

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, 'Kanal İstanbul’da projeler çiziliyor. Uluslararası dünya, Kanal İstanbul olmasın diye uğraşıyor' dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, “Kanal İstanbul’da projeler çiziliyor. Uluslararası dünya, Kanal İstanbul olmasın diye uğraşıyor. Kanal İstanbul olduğu zaman İstanbul daha bir güzelleşecek, daha bir hoş olacak. Şuanda projeler üzerinde hızla çalışılıyor. Ben bu projeleri konuşurken gurur duyuyorum. Mühendislik damarım da kabarıyor” dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın sunuculuğunu yaptığı Ankara’nın Gündemi programına konuk oldu. Programda gündeme ilişkin önemli açıklamalar yapan Güllüce, Fikirtepe’de yapılacak olan kentsel dönüşüm çalışmaları ile ilgili, “Ben Fikirtepe’yi sokak sokak bilirim. Orası 70’li yıllarda oluşan, sağlıksız bir yapılaşmanın, çirkin binaların olduğu bir mekandı. Önce Büyükşehir Belediyesi orada bir dönüşüm alanı yapmaya kalktı, sonra 6306 sayılı yasa çıkınca bakanlığa devredildi. Bakanlık da tam yapmak üzereyken devir teslim işlemi oldu. Sonra biz ilgilileri çağırdık, oturduk ve birlikte bir karar verdik. Sonuçta alan projesi ve kentsel tasarımı Büyükşehir’de olmak kaydıyla ruhsatını bizim vermemiz şeklinde uzlaştık. Yani en güzel ve hızlı nasıl olacağını birlikte kararlaştırdık. Sonra gazeteciler sordu ve ben de, ‘Bunu 48 saat içerisinde imzalayacağım, inşallah 15 güne kadar da temel atarız’ dedim. 36 saat sonra imzaladım. Ben imzaladıktan sonraki iş müteahhitlerle ilgiliydi. Bunlar Büyükşehir Belediyesi’ne müracaat ettiler. Alan projelerini ve kentsel tasarım projelerini onaylattılar. Sonra bizim İstanbul’daki müdürlüğümüze müracaat ettiler. Bunları tek cümleyle anlatıyorum ama aslında uzun işler. Cuma günü harçlarını yatıran müteahhitler ruhsatını almış olacak. Ondan sonra top bizde değil. İsterlerse kazmayı gecenin 24.00’ünde, isterlerse sabahın 06.00’sında vururlar. Bazı vatandaşlar bana mesaj atıyor, ‘Hani 15 gün demiştiniz, 6 saat geçti’ diye. Bunlar güzel sıkıştırmalar tabi ama ben 15 günü evrakların tam olması şartıyla söyledim. Evraklar eksikse ruhsat vermemiz mümkün değil” ifadelerini kullandı.

“BİZİM KÜLTÜRÜMÜZDE HAYVAN HAKKI İNSAN HAKKINDAN ÖNCE GELİR”

Güllüce, Eskişehir’de bir öğrencinin bulduğu bir kediyi işkence ederek öldürdüğü iddialarını, “Bizim inancımızda, kültürümüzde hayvan hakkı insan hakkından önce gelir. İsteyenler bunu ilahiyatçılarımızla konuşsun. Bizim kültürümüzde böyledir. Çok eğitimli olmayan, 2000 rakımda yaşayan ‘Hatice abla’ bile birisi bir köpeğe taş attığında aynen bunu söyler. Bizde böyle bir şey olmaz. Toplumumuzun hayvanlara bakışıyla ilgili çok destansı güzellikler vardır. Dağda karnı doymayan hayvanlar için kışın insanlar vakıflar kurmuştur. Bu asır, insan psikolojisinin çok savrulduğu bir asır. Bu olayın, hayvan haklarından çok ruhsal yönünün incelenmesi gerektiğine inanıyorum. Sağlam bir ruh yapısındaki bir insanın böyle bir şey yapabileceğine ihtimal vermiyorum” şeklinde değerlendirdi.

“ULUSLARARASI DÜNYA KANAL İSTANBUL OLMASIN DİYE UĞRAŞIYOR”

Programda Kanal İstanbul Projesi’ne de değinen Güllüce, şöyle konuştu:

“Kanal İstanbul’da projeler çiziliyor. Uluslararası dünya, Kanal İstanbul olmasın diye uğraşıyor. Kanal İstanbul olduğu zaman İstanbul daha bir güzelleşecek, daha bir hoş olacak. Şuanda projeler üzerinde hızla çalışılıyor. Ben bu projeleri konuşurken gurur duyuyorum. Mühendislik damarım da kabarıyor. İstanbul Boğazı, şuanda bir petrol borusu. Akşama kadar geçen tankerlerin haddi hesabı yok. Uluslararası anlaşmalar gereği oradan geçiremiyorsunuz. Bir bu yanı var. Bir de bu güzel bir projedir. İyi anlatılabilirse ben herkesin beğeneceğine inanıyorum.”

"ÇİVİ YAPAMAYAN ÜLKE, DÜNYAYA MEYDAN OKUYOR"

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, mahkeme kararı ile durdurulan üçüncü havalimanı için, “Çevre duyarlılığı başka bir şey, havaalanı inşaatının durdurulmasını istemek başka şey. Üçüncü havalimanının yapılmaması için bir lobi var gibi görünüyor. Çiviyi İngiltere’den alan, çivi yapamayan bir Türkiye’den dünyanın en büyük havaalanını yapan bir ülkeye gelmişiz. Dünyaya meydan okuyoruz” dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın sunuculuğunu yaptığı Ankara’nın Gündemi programına konuk oldu. Programda gündeme ilişkin önemli açıklamalar yapan Güllüce, ülkenin büyümesine karşı olan gruplar olduğunu kaydetti. Üçüncü havalimanı inşaatının idari mahkeme tarafından durdurulmasını değerlendiren Bakan Güllüce, "Yargı raporu, ’10 iş günü kuralına riayet edilmedi’ diyor. Jeolojik ve jeoteknik raporların hatalı olduğunu iddia ediyor. İlgili bütün tarafların toplandığı 15 kişilik bir komisyon oluşturup uygulamayı görüşmüştük, aykırı bir durum yoktu. 12 iş günü, 15 takvim gününde çalışmalar ilan edilmişti zaten. Hiçbir usulsüzlük yoktu. Mahkeme kararı isabetli bir hüküm değil. Ben, Çevre ve Şehircilik Bakanı olarak ’çevre duyarlılığı’ konusunda taahhüt veriyorum. Bu yönde bütün çalışmalar takip ediliyor, bundan sonra da takip edilecek. Çevre duyarlılığı başka bir şey, havaalanı inşaatının durdurulmasını istemek başka şey. Üçüncü havalimanının yapılmaması için bir lobi var gibi görünüyor" ifadelerini kullandı.

"ÇİVİ YAPAMAYAN ÜLKE, DÜNYAYA MEYDAN OKUYOR"

Bakan Güllüce, durdurulan üçüncü havaalanı inşaatına yönelik açıklamalarına devam ederek, "Gazetelerde bir sevinç görüyorum; tuhafıma gidiyor. Neredeyse zil takıp oynayacaklar. Sevinçten çıldırmalarını anlamıyorum. Ne yapalım yani, yapmayalım mı yeni bir havaalanı? Öyle bir şey yok da, varsayalım ki bakanlık hata yapmış, buna üzülmemiz lazım. Cumhuriyetin en büyük eseri yapılıyor; bu gerçekleşmiyorsa dertlenmeliyiz. Giyecek çarığı yokken, süngüsünü bileyecek taşı yokken Kurtuluş Savaşı vermiş, çiviyi İngiltere’den alan, çivi yapamayan bir Türkiye’den dünyanın en büyük havaalanını yapan bir ülkeye gelmişiz. Dünyaya meydan okuyoruz. Havaalanının yapılamaması konusunda ’eyvah’ diye hayıflanmamız lazım oysa" dedi.

"KİMSE HEVESLENMESİN, İNŞAAT DEVAM EDECEK"

“Havacılıkta gelişen bir Türkiye var; bugün bile hava trafiğinde aksamalar oluyor” diyen Güllüce, "İstanbul’a iki havalimanı yetmiyor. 5 sene sonra uçağın kalkmasını beklerken iki film bitireceğiz neredeyse. Buna bir çözüm bulmamız lazım. Bu havaalanı, cumhuriyetimizin iftihar ettiği bir eser olacaktır. Kimse heveslenmesin, inşaat durmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hiçbir kalkınma hamlesi durdurulamayacaktır. Bu millet buna müsaade etmez, hukuk da, vicdanlarımız da buna müsaade etmez. Rus atasözü diyor ki; ’Bir an durduğunuzda başkalarının sizi fersah fersah geçmesini önleyemezsiniz.’ Türkiye’nin yükselmesinin durmasına izin vermeyeceğiz. 100 sene bunu ıskalamışız. Bu açığı koşarak kapatacağız. Bir Hollandalı’dan, bir Danimarkalı’dan bir Kastamonulu’nun, bir Zonguldaklı’nın nesi eksik? Bu inşaatın durması ya da iptal edilmesiyle kim kazançlı çıkıyor diye düşünmek lazım. Bu havaalanı açılışının 1 saat, 1 gün, 1 yıl gecikmesiyle bu ülke ne kaybediyor, kim kazanıyor bunu milletin düşünmesi gerekiyor" diye konuştu.

"MİLLETİN DERİN AKLI BUNU DA ÇÖZER"

Osmanlı’yı bıraktığı güzel vatan için minnetle yad eden Güllüce, dünyanın kilidi noktasında yaşadığımızı belirterek, "Dünyada ulaşım akışı Doğu’ya kayıyor. Ekonomi Asya’da oluşmaya başladı. İstanbul’da bu havaalanı bittiği zaman Avrupa’daki birçok havacılık dağıtım merkezinin değeri de bitecek. Transit yolcu geçişi İstanbul’da oluşacak. Dünya nüfusunun büyük kısmına ulaşmış oluyoruz. Ekonomik olarak da bize katkısı olacak. Bu büyümenin önüne geçilmesine izin vermeyeceğiz. ’Uzanırsa buda, kurursa sula’ tekniği uygulandı yıllarca Türkiye’ye. Artık öyle olmayacak. ’Ne ölsün, ne de büyüsün’ dendi. Ülke sürünsün istediler. ’Bunlar uzamasın, çok da kısalmasın’ dediler. Ara bir kod belirlediler sene besene. Artık başkalarının ne istediği değil, bizim ne istediğimiz önemli. Bu milletin derin aklı bunu da çözecek" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uçağın düştüğü gören vatandaşlar, o anları anlattı Libya Genelkurmay Başkanı Al-Haddad’ı taşıyan uçağın düşmesin ardından vatandaşlar o anları anlattı. Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad’ı taşıyan 9H-DFJ kuyruk numaralı Falcon 50 tipi uçağın Haymana ilçesi Kesikkavak köyü yakınlarında düşmesi sonrası köylüler gördüklerini anlattı. Evinde istirahat ettiği sırada bir patlama sesi geldiğini ifade eden vatandaş, "İkinci patlama sesi gelince herkes sokağa döküldü. Biri trafo patlamış dedi. Sonradan uçağın düştüğünü durduk. Zaten parçaları hep görünüyordu. Sonra Jandarma ekipleri gelince bizleri oradan çıkarttılar. Oradan sağ çıkma ihtimalleri yok, kötü bir patlama oldu. Herkese geçmiş olsun" dedi. Gazi Özgür’se saat 20.00-21.00 sıralarında yüksek bir patlama sesi duyduğunu ifade ederek, "Bir de yoğun bir sis ve hafif bir yağmur vardı. Patlamanın neticesini bilemediğimizden dolayı anlık haberler yayılmaya başladı. Haberler yayılmaya başlayınca arabaya bindim. Bölgede Jandarma ekipleri dronlarla arama yapıyorlardı. Deprem oluyor ve depremden önce gelen patlama sesi gibi bir ses geldi. Kalıntıları ilk gençler görünce Jandarmaya haber vermişler. Jandarma da olay yerine geldi ve herkesi uzaklaştırdı. Uçağın enkazı bulundu" diye konuştu. Olayı anlatan Gökhan Tekin ise, "Otelde teknik servis olarak çalışıyorum. Bir patlama sesi duydum. Otelde doğalgaz patlaması oldu diye bizim otelin ismini verdiler. Bizim otelde öyle bir patlama olmadı. Sonra uçak düştüğünü söylediler. Uçak parçaları vardı, ceset vardı jandarma sokmadı bizi oraya. Ses büyüktü, deprem oldu ya da bomba patladı sandık ama sonradan uçağın düştüğünü öğrendik" şeklinde konuştu.
Ankara İletişin Başkanı Duran’dan düşen uçakla ilgili açıklama İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Libya Genelkurmay Başkanını taşıyan uçağın düşmesi ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, uçağın elektrik arızası nedeniyle acil durum bildirdiğini belirterek, "23 Aralık 2025 günü Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan bir özel jet, 20:17’de Esenboğa havalimanından kalktıktan sonra 20:33’te hava kontrol merkezine elektrik arızasından kaynaklı acil durum bildirmiş ve acil iniş talebinde bulunmuştur. Uçak hava kontrol merkezi tarafından tekrar Esenboğa havalimanına yönlendirilmiş ve havalimanında gerekli önlemler alınmaya başlamıştır. Acil iniş için alçalmaya başlayan uçak 20:36’da radar ekranından kaybolmuş ve sonrasında irtibat kurulamamıştır" ifadelerine yer verdi. Olay yerinde gerekli çalışmaların devam ettiğini ve sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar edilmesi gerektiğini vurgulayan Duran, "İçişleri Bakanlığımıza bağlı ekiplerce başlatılan arama faaliyetleri sonucunda düştüğü anlaşılan uçağa ait enkaza ulaşılmış olup, ilgili tüm kurumlarımızca gerekli çalışmalar titizlikle sürdürülmektedir. Bu süreçte başta basın-yayın kuruluşlarımız olmak üzere kamuoyumuzun sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmesi; bunun haricinde sosyal medyadaki teyitsiz bilgi, spekülasyon ve komplo teorilerini dikkate almaması, dezenformasyon girişimlerine prim verilmemesi adına oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.
Kars Masalsı yolculuğun son durağı: Turistik Doğu Ekspresi Kars’ta coşkuyla karşılandı Türkiye’nin en prestijli demiryolu rotalarından biri olan ve Ankara’dan yola çıkan Turistik Doğu Ekspresi, kış sezonunun en yoğun seferlerinden birini tamamlayarak son durağı olan Kars’a ulaştı. Yaklaşık bin 300 kilometrelik etkileyici bir parkuru geride bırakan tren, Kars Garı’nda büyük bir coşkuyla karşılandı. Yolcuları Kars Garı’nda karşılayan Vali Ziya Polat, yolculara hoş geldin dileklerini ileterek karanfil takdim etti. Kars’a Ankara’da geldiğini ifade eden İrem Büğrü, "Ankara’da Kars’a turistik tren ile geldik. Her şey çok güzeldi. Çok güzel karşılandık. Kars halkına teşekkür ediyorum" dedi. "Sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik" Turistik Doğu Ekspresi ile Kars’a gelen TCDD Taşımacılık Genel Müdür Yardımcısı Şems Çakıroğlu, "Biz Kars’a trenimizi dün Ankara’dan 13.55’de yola çıkardık. Yüzlerce kişiyle beraber inanılmaz keyifli, neşeli bir yolculukla buraya kadar geldik. Öncesinde Erzincan’a uğradık. Erzurum’a uğradık. Kars’a geldik, inanılmaz sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik. Çok teşekkür ediyorum" diye konuştu. Kars’ın marka şehir olduğunu dikkat çeken Vali Ziya Polat, "Kars’ın soğuk gecesinde sıcak bir karşılama ile Turistik Doğu Ekspresi Kars’a, Kars’ta Turistik Doğu Ekspresi’ne kavuştu. Tabi Kars’ın en önemli turizm markalarından biri olan Turistik Doğu Ekspresi buraya yolcu edenlere teşekkür ediyoruz. Gazi Kars’ımız Ani, Çıldır, Sarıkamış, Şehitler diyarı Baltık mimarisi ile bu bölgenin, ülkemizin en önemli turizm destinasyonlarından biri artık, bu turizm merkezi olma yolunda tabi ki Turistik Doğu Ekspresi başlangıç noktası, buraya çok büyük bir marka kattığını hepimiz biliyoruz. Kars’a gelen misafirlerimize hoş geldiniz diyoruz" şeklinde konuştu. Daha sonra gar binasına geçen yolcuları burada aşıklar türküleriyle karşıladı. Yolcular son olarak çıkıştı ateşle yakılan Kars yazısıyla otellerine uğurlandı. Öte yandan, Turistik Doğu Ekspresi’nin şehre gelişiyle birlikte Kars’taki otellerde doluluk oranları yüzde 100 seviyesine ulaştı. Geceyi Kars’ta geçirecek olan yolcular sabahın ışıklarıyla sırasıyla UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki tarihi şehir Ani Ören Yerini gezecek. Donmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak keyfi yapacak. Kars Mutfağının olmazsa olmazı Kaz eti ve gibi yöresel lezzetlerin tadına bakacak.