GÜNDEM - 07 Kasım 2019 Perşembe 18:09

İl Tarım ve Orman Müdürü Karaca: 'Vatandaşlar gönül rahatlığıyla ıspanak yiyebilir'

A
A
A
İl Tarım ve Orman Müdürü Karaca: 'Vatandaşlar gönül rahatlığıyla ıspanak yiyebilir'

İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Yavuz Karaca, geçtiğimiz günlerde ıspanaktan kaynaklandığı iddia edilen zehirlenme vakalarıyla ilgili çalışmaların tamamlandığını ve vatandaşların artık gönül rahatlığıyla ıspanak yiyebileceklerini söyledi.

İstanbul’da paniğe yol açan zehirlenme vakalarına ilişkin son açıklama, İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Yavuz Karaca’dan geldi. İhlas Haber Ajansı’na konuşan İl Müdürü Karaca, numuneler üzerindeki incelemelerin tamamlandığını ve bilimsel veriler ışığında tüm vatandaşların gönül rahatlığıyla ıspanak yiyebileceklerini kaydetti. Karaca, “Bizim tüm incelemelerimiz bitti. Ispanaktan kaynaklandığı iddia edilen zehirlenme haberleri gelir gelmez, hızlı bir şekilde ıspanakların satın alındığı işletmelerden resmi numuneler, evlerden de yemek numuneleri aldık. Numunelere önce mikrobiyolojik analiz yaptık. Fosseptik karışımı ya da herhangi bir mikrobiyolojik sıkıntı var mıdır. Buradan negatif sonuç çıktı. Aynı anda 620 çeşit pestisit ve herbisit denilen zirai ilaç kalıntısıyla ilgili bunlara da baktık. Bunlarla ilgili de bir problem yaşamadık. Akut zehirlenmeye yol açacak bir bulguya rastlamadık burada da. Zaten akut zehirlenmeye sebep olacak kadar zirai ilaç kullanılmış olsaydı, içerisinde bulunan yabancı otlar kesinlikle olmazdı. Çünkü çiftçimiz zirai ilaçları yabancı otlar için de kullanıyorlar. Gübre kaynaklı olabilir mi diye nitrat nitrit analizlerini yaptık. Orada da negatif sonuç elde ettik. Basında maalesef, donmayı engellemek için antifiriz kullanıldığı söylendi. Bu ihtimali göz ardı etmedik, ona da baktık, orada da negatif sonuç elde ettik. Ağır metaller yönünden baktık, orada da aynı sonucu aldık. Bu incelemeleri yaptığımız sırada İl Sağlık Müdürlüğü ile iletişim halindeydik. İletişimimiz sırasında bize zehirlenme belirtilerinin atropin zehirlenmesiyle bire bir uyumlu olduğu belirtildi. Bunun üzerine, rutinimizde olmamasına rağmen atropinle ilgili bir analiz yaptık. 7 numunemizden 3 tanesinde atropin maddesine rastladık. Bunun nereden kaynaklandığını araştırdığımızda, ıspanağın içerisinde iki çeşit otun olduğunu gördük. Bu otları ayrı, ıspanakları ayrı yaptığımız incelemeler sonucunda, ıspanaklarda atropin ve skopalamin maddesine rastlamazken, bu otlarda yoğun miktarda, insanlarda bu semptomları gösterecek düzeyde bu iki maddeye rastladık. Bunun üzerine tespitimiz de bu yönde oldu” dedi.

“Fosseptik kaynaklı olsaydı daha fazla kişi etkilenirdi”

Gelen ıspanakların nereden geldiği ve hangi yolu izlediğinin bilindiğini kaydeden Karaca, “Kaynağında da ilgili il müdürlüğümüz gerekli çalışmalarını başlattı, onlar da orada analiz yaptı. Onların yaptığı analizle de aynı şekilde örtüştü. Halk arasında güzelavratotu olarak bilinen bir ot ve şeytanelması olarak bilinen bir ot. Bu iki otta atropin ve skopalamin çok yoğun miktarda bulunmaktadır. Yaptığımız bütün analizlerde ıspanak temiz çıktı. Bir de lokal olarak, bir bölgeden kaynaklı bir enfeksiyon. Bazı uzmanlarımız diyor ki ‘Hayır, biz inanmıyoruz.’ Laboratuvarımız uluslararası akredite bir laboratuvar. Uluslararası kabul gören, ülkenin en güzide laboratuvarlarından birinde yaptık. Buyursunlar, şahit numunelerimiz elimizde. İstedikleri laboratuvarlarda analiz yapabilirler. Bizim laboratuvar ortamımızda, analizi hep beraber de yapabiliriz. Buna da açığız. Bu kadar açık ve net bir şekilde kendimizden emin, bilimsel verilerle konuşuyoruz. Elimizde analiz raporları var. Bilimsel olarak kanıtlamışız bunu. Eğer ilaç, fosseptik kaynaklı olsaydı daha fazla kişi etkilenirdi” ifadelerini kullandı.

“Halkımız güvenle, içleri rahat bir şekilde ıspanak yiyebilirler”

“Biz İstanbul Gıda ve Tarım Müdürlüğü olarak 7 gün, 24 saat halkımızın güvenli gıdaya ulaşması için denetimlerimizi gerçekleştiriyoruz” diyen Karaca, “İstanbul’a gelen sebze ve meyveleri giriş noktaları olan hallerden, marketlerden hem de diğer tüm satış noktalarından her gün numuneler alınarak, ilgili laboratuvara gönderilerek ona göre işlem yapıyoruz. Birincil üretim noktası olan tarlalarda da bizim arkadaşlarımız analizlerini yapıyor. Burada sadece, yetiştiricimiz hasat ederken işçi hatası olabilir, gözden kaçmış olabilir, lokal olarak tarlanın bir bölümündeki ıspanaklara yabani ot karışması. Maalesef böyle bir olay yaşadık. Ama tekrar söylüyorum, halkımız güvenle, içleri rahat bir şekilde ıspanak yiyebilirler. Bunu tüm bilimsel veriler ışığında, bütün analizler sonucunda biz gönül rahatlığıyla söylüyoruz. Niye, çünkü ıspanak demir, folik asit ve birçok vitamin yönünden zengin bir bitki. Bu sebzeden çocuklarımızı mahrum etmeyeceğiz. 7’den 70’e bütün insanımızın yemesi gereken bir sebze. Eğer bu şekildeki haberler devam ederse, üreticimiz zor durumda, gelecek sene yiyecek ıspanak bulamayız. Biz üreticileri memnun etmezsek tüketiciler ne yapacağız? Gerekli ayıklamayı, iyice gözden geçirerek, temizleyerek, gerekli hijyenik şartları yerine getirerek ıspanağı gönül rahatlığıyla yesinler. Kendileri de yesin, çocuklarına da yedirsinler. Ispanakta problem yok. Problem içine karışan yabancı otta” diye konuştu.

Ispanak içindeki yabancı otların vatandaşlar tarafından nasıl ayırt edebileceğini anlatan Ahmet Yavuz Karaca, “Bu otlar normalde ıspanaktan çok daha büyük oluyor. Ergin formları ise ıspanak ile çok benziyor. Ispanak köklü ve birbirinden ayrı bir şekildedir, tek kök üzerine birden fazla dal halindedir. Buna dikkat ederlerse, her otu şifadır diye yememeleri lazım. Biz denetimlerde 7 gün 24 saat çalışıyoruz fakat en iyi denetçi tüketicinin kendisidir, halkımızdır. Halkımızdan herhangi bir olumsuzluk gördükleri takdirde Alo 174, TİMER, CİMER, her türlü ihbar hattını aradıkları takdirde biz 15 gün içinde denetimi yapıp onlara dönmek zorundayız” dedi.

Caner Evyapan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.