GÜNDEM - 11 Aralık 2021 Cumartesi 07:20

İSİPAB 16. Konferansı İstanbul Deklarasyonu yayınlandı

A
A
A
İSİPAB 16. Konferansı İstanbul Deklarasyonu yayınlandı

TBMM Başkanı Mustafa Şentop'un ev sahipliğinde İstanbul'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Üyesi Ülkeleri Parlamento Birliği (İSİPAB) 16. Konferansının kapanışında, üye ülkelerin imzaladığı, ‘İstanbul Deklarasyonu’ yayınlandı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop’un ev sahipliğinde İstanbul’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği (İSİPAB) Konferansı 16. Oturumu sona erdi. Kapanış oturumunun ardından İSİPAB Türk Grubu Başkanı Orhan Atalay, üye ülkelerin imzaladığı 22 maddelik ‘İstanbul Deklarasyonunu’ okudu.

İstanbul Deklarasyonu’nun girişindeki açıklamada maddeler halinde şu ifadeler kullanıldı:

“İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Üye Devletlerinin Meclis Başkanları, Delegasyon Başkanları ve Üyeleri olarak bizler, İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği’nin (İSİPAB) 09-10 Aralık 2021 tarihinde ‘Paylaşım, Vicdan ve İslam: Filistin, Göç ve Afganistan’ teması ile İstanbul’da düzenlenen 16. oturumunda bir araya geldik. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Zât-ı Âlileri Sayın Mustafa Şentop’a bu Konferansın yüksek himayelerinde düzenlenmesi nezaketini göstermesi; böylece İslam dünyasını ilgilendiren güncel küresel meseleler üzerine verimli ve kaliteli bir tartışmanın yürütüldüğü müzakerelerin başarısı için tüm koşulları sağlaması nedeniyle en derin teşekkür ve şükranlarımızı ifade ederek;
İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İİT) kurucu ilkelerine, özellikle diğer Devletlerin içişlerine karışmama,
Devletlerin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine saygı gösterme ve ihtilafların diyalog ile barışçıl yollarla çözülmesi ilkelerine bağlılığımızı yineleyerek;
Birleşmiş Milletler ve uzman kuruluşlarının, özellikle dünya barışının, bölgesel güvenliğin ve insan haklarına ve devlet egemenliğine saygının tesis edilmesine yönelik çalışmalarının geliştirilmesine olumlu ve verimli katkımızı sürdürme kararlılığımızı yeniden teyit ederek;
İnsan haklarına saygının ve demokrasinin güçlendirilmesinin toplumlarımızın kalkınması, uyumu ve refahındaki asli rolünü yeniden teyit ederek;
Parlamentolarımızın insan haklarına saygıyı, hoşgörüyü ve ayrımcılık yapmamayı ulusal ve uluslararası düzeyde teşvik etmedeki önemli rolünü ve sorumluluğunu hatırlatarak;
Bölgesel ve küresel mesele ve krizleri vicdan ve paylaşımı ön planda tutan İslami bir anlayışla çözme çabalarının yararlılık ve gerekliliğine inanarak;
Uluslararası toplumun, Arap-İsrail çatışmasının çözümünde özellikle Filistin halkının tüm meşru haklarından yararlanmasını ve başkenti Kudüs-ü Şerif olan bağımsız bir Devlet kurmasını ve böylece Filistinli mültecilerin Birleşmiş Milletlerin ilgili kararlarına uygun olarak anavatanlarına geri dönüş koşullarını sağlamadaki sorumluluğunu hatırlatarak;
Afganistan'daki kritik insani durumun yanı sıra, devam eden terör tehdidi ve yüksek istikrarsızlık riskinden derin endişe duyarak;
Süregelen bölgesel ve küresel sığınmacı krizinin ağır sonuçlarının bilincinde olarak ve mültecilere insanî yardım sağlamanın sadece ev sahibi ülkelere ve bölgedeki ülkelere yüklenemeyecek kadar büyük bir külfet olduğunu akılda tutarak;
Irkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamofobi ve nefret söyleminin dünya genelindeki rahatsız edici yükselişinden ve toplumlarımızın barış ve uyumuna karşı oluşturduğu büyük tehditten derin endişe duyarak;
Kovid-19 salgınının, bu tehlikeli tehditlerdeki artışı şiddetlendirmek suretiyle halihazırda savunmasız durumdaki kişilere yönelik damgalama ve şiddetin artmasına yol açan olumsuz etkisinin farkında olarak;
Yanlış bilgilendirme, dezenformasyon ve yalan haberlerin endişe verici oranda yayıldığı gerçeğini not ederek ve özellikle sosyal medya platformları üzerinden yayılan dezenformasyon ve yalan haberlerin halkı yanlış yönlendirmek, kutuplaştırmak, nefret suçları ile ayrımcılığı teşvik etmek için kullanıldığını ve İslamofobi, popülizm, ırkçılık ve yabancı karşıtlığının yükselişini artırdığını ve İSİPAB’a üye olmayan ülkelerdeki Müslüman azınlıklara yönelik şiddeti kışkırttığını endişeyle kaydederek;
İslamofobinin, ırkçılığın en yaygın biçimleri arasında yer almasından derin endişe duyarak;
İSİPAB'a üye olmayan ülkelerdeki Müslüman azınlık toplulukların maruz kaldığı insan hakları ihlallerinin, İSİPAB gündemine daha fazla dahil edilmesine ve kurumsal izlemeye ihtiyaç duyulduğunu vurgulayarak;
Terör musibetinin kolektif güvenliğimize, istikrarımıza ve refahımıza yönelik risklerini ve İslam Dünyası’nın imajı üzerindeki haksız etkisini hatırlatarak ve terörizmle mücadelenin, terör örgütleri arasında ayrım yapılmaksızın kapsamlı bir strateji ile yapılması gerektiğini yeniden ifade ederek;
İklim ve çevreye ilişkin eşi benzeri görülmemiş zorluklar ve bunların risk çarpanı olan doğasını derin endişeyle kaydederek;
Kovid-19 salgınının insanlığa yönelik en hayati ve acil tehditlerden biri olduğunun ve herkes güvende olana kadar kimsenin korona virüse karşı güvende olmayacağının bilincinde olarak;
Korona virüs hastalığına karşı tüm ülkelerin aşılara eşit, uygun maliyetle, zamanında ve evrensel erişiminin sağlanmasının önemini yineleyerek.”
Deklarasyonun devamında maddeler halinde şunlar kaydedildi;
“Filistin Davasının; Birliğimizin, ülkelerimizin ve halklarımızın kaygıları ve savunuculuk faaliyetlerindeki merkezi konumunu ve Birleşmiş Milletlerin ilgili kararları uyarınca, başkenti Kudüs-ü Şerif olan bağımsız bir Devlet kurmak amacıyla meşru haklarını arayan Filistin halkıyla dayanışmamızı yeniden teyit eder;
Şehrin karakterini ve kimliğini değiştirmek amacıyla işgal kuvvetleri tarafından İslami ve Hıristiyan yerleşim yerlerinde ve Kudüs-ü Şerif sakinlerine yönelik yerleşim faaliyetlerini ve ihlallerini kınar;
Birleşmiş Milletleri ve uzman kuruluşlarını, Filistin halkının yanı sıra işgal altındaki topraklarda bulunan anıtlar, mimari ve kültürel alanlar için gerekli korumayı sağlamaya ve işgalci İsrail kuvvetlerini Filistin halkına uygulanan haksız ablukayı kaldırmak için zorlamaya çağırır;
Afganistan halkını oluşturan tüm etnik grupların temel insan haklarını koruyan kapsayıcı ve herkesi temsil eden bir siyasi sisteme yönelik desteğimizi vurgular;
Uluslararası toplumu, etkin, şeffaf ve hesap verebilir mekanizmalar aracılığıyla Afganistan’a acil insani yardım sağlama çabalarını artırmaya ve Afgan halkının geçim kaynaklarını korumak için önlemler almaya çağırır;
Kronikleşen mülteci durumlarını hafifletmek üzere adil yük ve sorumluluk paylaşımı çağrısı yapar;
Üye devletler üzerindeki göç baskısını azaltmak ve yerinden edilmiş kişilerin güvenli, gönüllü ve onurlu bir şekilde geri dönüşleri için gösterdikleri çabaları desteklemeye yönelik ortak politikalar geliştirme ihtiyacını vurgular;
Uluslararası toplumu, kaynak ülkelerdeki sığınmacı krizinin temel nedenlerini çözmek için ortak eylemlerde bulunmaya ve düzensiz göç akışlarının sürdürülebilir bir biçimde önlenmesi adına menşe ülkelerde asgari ekonomik, siyasi ve sosyal yaşam koşullarını sağlamaya yönelik politikalar geliştirmeye teşvik eder;
İnsan ticareti ve göçmen kaçakçılığı ile mücadelede ve uluslararası koruma ihtiyacı olmayan kişilerin geri dönüşüne yönelik çabalarda operasyonel iş birliğinin geliştirilmesi gerekliliğinin altını çizer;
Yanlış bilgilendirme, dezenformasyon ve yalan haberlerle uluslararası düzeyde mücadele edilmesinin önemini vurgular, uluslararası toplumun tüm aktörlerini bu sınamaların üstesinden gelmek için uluslararası standartlar ve mekanizmalar üzerinde çalışmaya çağırır;
Uluslararası toplumu, özellikle Müslümanların giderek daha fazla şiddet içeren ayrımcılık, ırkçılık, İslamofobi ve nefret söylemine maruz kaldığı gayrimüslim ülkelerdeki tehlikeli eğilimlere karşı ortak somut adımlar atmaya çağırır;
İslam İşbirliği Teşkilatı’nın 15 Mart tarihini “Uluslararası İslamofobi ile Mücadele Günü” olarak belirleyen kararını memnuniyetle karşılar ve uluslararası toplumu bahse konu günü tanımaya ve anmaya çağırır;
Siyasi İşler ve Dış İlişkiler Komitesine İSİPAB üyesi olmayan ülkelerdeki Müslüman azınlık toplulukların yaşadıkları insan hakları ihlallerini ve karşılaştıkları zorlukları izlemek üzere özel bir komite oluşturması için yetki verir;
İnsan haklarına, dinlere ve inançlara saygıya dayalı bir hoşgörü ve barış kültürünün her düzeyde desteklenmesi amacıyla küresel çaplı bir diyaloğu teşvik etmek üzere güçlendirilmiş uluslararası çabaların gösterilmesi çağrısında bulunur;
Uluslarımızın ve diğer uluslararası ortakların mevcut ve gelecekteki güvenliği, istikrarı ve refahına yönelik büyük bir tehdit olmaya devam eden terörizmle mücadelede bölgesel ve küresel düzeyde ortak çabaların önemini vurgular;
Terör propagandası, terör örgütlerinin finansmanı ve üye kazandırma faaliyetlerinin uygun şekilde üstesinden gelinebilmesi için terörizme karşı kapsamlı bir strateji benimsenmesi ihtiyacını kabul eder;
Terör örgütlerinin kötü emellerine ulaşma amacıyla hak ve özgürlükleri kötüye kullanmasının önüne geçilmesinin önemini vurgular;
Terör örgütlerine yönelik çifte standarttan kaçınma gereğini yineler;
İklim değişikliğinin yıkıcı etkileriyle mücadele çabalarını arttırmak ve küresel iklim eylemine aktif bir şekilde katkıda bulunmak için ülkelerimiz arasında yakın iş birliği çağrısında bulunur;
Güçlendirilmiş küresel iklim eylemine desteğimizi yineler ve iklim değişikliğine uyum ve dayanıklılık için iş birliğimizi ve ortak eylemlerimizi geliştirme taahhüdümüzü beyan eder;
Uluslararası topluma, başta tüm insanlığın COVID-19 aşılarına ve tıbbi malzemelere zamanında erişimini sağlama bağlamında olmak üzere, dayanışma içinde daha eşgüdümlü çabalar göstermesi için çağrıda bulunur;
Mükemmel çalışma koşulları, sıcak misafirperverliği ve konuk heyetlere gösterilen yoğun ilgiden dolayı Türkiye Büyük Millet Meclisine en derin şükranlarımızı sunarız.“

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gümüşhane Gümüşhane’de 322 bin 398 sebze fidesi toprakla buluşacak Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projesi (TAKE) kapsamında, Gümüşhane’deki küçük aile işletmeciliğinin geliştirilmesi için “Fide Bizden, Üretmek Sizden” projesi kapsamında yüzde 50 hibeli toplam 322 bin 398 adet sebze fidesi dağıtımı başladı. Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüz tarafından son yıllarda sayısı hızla artan ve kırsal kesimdeki vatandaşlara gelir kapısı olan gerek örtü altı yetiştiriciliğine destek olmak ve küçük ve parçalı tarım arazilerini üretime kazandırmak için hazırlanan projenin bedeli 1 milyon 768 bin TL. “Fide Bizden, Üretmek Sizden Projesi” projesi kapsamında Merkez, Kelkit, Şiran, Köse, Torul ve Kürtün ilçelerinde üreticilere 322 bin 398 adet sebze fidesi dağıtımına başlandı. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü bahçesinde yapılan fide dağıtım programında proje hakkında bilgi veren İl Müdürü Dr. Ahmet Mesut Kıraç, Gümüşhane’nin coğrafi konumunu ve kendine has iklim özelliklerini tarımsal üretiminde avantaja çevirmek istediklerini belirterek, Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğümüz tarafından desteklenen ve bütçesi 1 milyon 768 bin TL olan “Fide Bizden Üretmek Sizden Projesi”nin küçük aile işletmeciliğinin geliştirilmesi için hazırlanan bir proje olduğunu, proje ile Gümüşhane genelinde bulunan küçük ve parçalanmış arazileri karlılığı yüksek üretimlerle ekonomiye kazandırılmasının amaçlandığını ve proje kapsamında üreticilere 156 bin 870 adet domates, 115 bin 868 adet biber, 34 bin 440 adet hıyar ve 15 bin 120 adet patlıcan fidesi olmak üzere toplam 322 bin 398 adet sertifikalı sebze fidesi dağıtımı yapılarak, örtü altı ve açık alanlar olmak üzere yaklaşık 100 dekar alanda sebze üretimi gerçekleştirileceğini kaydetti. Gümüşhane’nin iklim özellikleri nedeniyle her ne kadar zor şartlarda üretim yapılsa da üretilen ürünlerin renk, tat ve aroma gibi kalite özelliklerinin çok iyi olduğunu, bu nedenle üretilen ürünlerin gerek İl içinde gerekse komşu illerde çok tercih edildiğini ve pazar değerinin yüksek olduğunu belirten Kıraç, sebze üretimini geliştirmek için farklı proje çalışmalarının da devam ettiğini söyledi. Fide dağıtımına ilk olarak örtü altı yetiştiricilerinden başladıklarını, diğer dağıtımlarının Mayıs ayı içerisinde yapılacağını ifade eden İl Müdürü Kıraç, projenin çiftçilere hayırlı olmasını dileyerek, projede emeği geçenlere teşekkür etti.
Edirne Edirne’de üniversite öğrencilerinden Gazze’ye destek protestosu Edirne’de Trakya Üniversitesi öğrencileri tarafından İsrail’in Gazze’yi işgalini kınamak amacıyla “Gazze İçin Ses Ol” isimli protesto gerçekleştirildi. Trakya Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Trakya’dan Geçerken Topluluğu öncülüğünde Balkan Yerleşkesi’ndeki kampüs cami inşaatı önünde gerçekleştirilen protestoda Türk ve Filistin bayrakları ile "Bebek katili İsrail" yazılı pankartlar açıldı. Topluluk üyesi öğrenciler, İsrail’in Gazze’yi işgalini protesto etmek amacıyla basın açıklamasında bulundu. Gazze’ye ses olmak, bu durumu normalleştirmemek, unutturmamak için tek yürek olan üniversite öğrencileri, sessiz protesto gerçekleştirdi. Program ilk olarak ilahiyat son sınıf öğrencisi Muhammet Bostancı’nın Vera, hemşirelik 3. sınıf öğrencisi Mehmet Sait Esin’in, Filistinli Enes’in Dersi isimli şiirleri okuması ile başladı. Basın açıklamasını tıp fakültesi 3. sınıf öğrencisi Enes Büyükçetintaş okudu. Son günlerde Filistin ve İsrail arasında yaşanan çatışmalardan dolayı çok sayıda can kaybının yaşanması ve bölgede barış ve güvenliğin bozulmasının küresel vicdanı derinden yaraladığını söyleyen Büyükçetintaş, "Gazze’nin yoğun bombardımana tabi tutularak orantısız güç kullanılmasından ötürü bölgede ağır bir insanlık trajedisi yaşanmaktadır. Son yaşanan olaylar İsrail ve Filistin arasında 1948 yılından bu yana devam eden çatışmaların kronikleşmiş bir hal aldığını ortaya koymaktadır. Gazze’de 16 yıldır kadınlar, çocuklar ve yaşlılar başta olmak üzere milyonlarca insan temel gıda, su, ilaç-tıbbi gereçler, akaryakıt ve enerji kaynaklarına erişememiş bölge adeta ablukaya alınarak açık hava hapishanesine çevrilmiştir. Tarihi süreç içerisinde milyonlarca insanın vatanından sürgün edilmesi, binlerce sivilin katledilmesi ve yüzlerce yerleşim yerinin tahrip edilmesi savaş suçu olmakla birlikte, olağanüstü önlemlerin alınmasında geç kalınmış bir insanlık suçudur" ifadelerine yer verdi. "İnsani yardım koridoru oluşturulmalı" İnsancıl hukuk kapsamında alınacak önlemlerin en başında sivil halk için insani yardım koridoru oluşturulmasının geldiğini söyleyen Büyükçetintaş, "Pratikte süregelen çatışmalar, bu topraklar üzerinde yaşayan insanların temel hak ve özgürlükler başta olmak üzere, güvenliklerini ve temel yaşam ihtiyaçlarının kesintiye uğramasına yol açmaktadır. Gazze’ye sağlanan temel gıda, enerji ve insani yardımların kesilerek sivil yerleşimlerin hedef gözetilmeksizin vurulması, uluslararası hukukun açık ve ağır biçimde ihlali olarak karşımızda durmaktadır" dedi. "Hayati öneme sahip sağlık ve gıda yardımları bölgeye ulaştırılmalı" Bölgede yaşayan siviller için acilen güvenli bir bölgeye geçiş sağlanması ve insani yardım koridoru vasıtasıyla hayati öneme sahip sağlık ve gıda yardımlarının bölgeye ulaştırılması gerektiğine değinen Büyükçetintaş, İsrail-Filistin arasındaki çatışmanın daha fazla insanlık dramına yol açmadan bir an önce sona erdirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Düzenlenen etkinlik, İl Müftü Yardımcısı Fatih Samet Okumuş’un dua ettirmesinin ardından sona erdi.
İstanbul TBMM Başkanı Kurtulmuş: “İsrail’in zulmü karşısında söylenecek sözlerin neredeyse tamamı söylenmiştir, bundan sonra eylem zamanıdır” Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, “İsrail’in zulmü karşısında söylenecek sözlerin neredeyse tamamı söylenmiştir. Bundan sonra eylem zamanıdır” dedi. Bahçelievler’de "Filistin için Özgürlük ve Bağımsızlık" temalı 5’inci Parlamenterler Arası Kudüs Platformu Konferansı düzenlendi. Bir otelde düzenlenen konferansa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu Başkanı Hamid Abdullah Al Ahmar, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu Türkiye Başkanı Nureddin Nebati, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve yerli ve yabancı 600’e yakın milletvekilinin yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Program, Kur’an-ı Kerim tilaveti ve ardından videolu tanıtım gösterimi ile başladı. Kur’an-ı Kerim, Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi İmamı Bünyamin Topçu tarafından okundu. Parlamenterler Arası Kudüs Platformu Türkiye Başkanı Nureddin Nebati, yaptığı konuşmada bugüne kadar çok büyük katılımlı toplantılar düzenlendiğini kaydederek, teşekkür etti. Nebati, “Biz kurtuluşu kadimde özde ararken, Batı hoyrat, içi boşaltılmış bir ilerlemeler taahüttünden medet ummaktadır. Her zaman katliamlar, soykırımlar, acılar ve savaşlar olmuştur. Toplumları geride kalanlar olarak görerek kendilerinden sözde ilkel toplumlara güç kullanarak istediği şekli verme hakkı gören sapkınların gideceği yer tarih çöplüğüdür. Onlar istedikleri kadar tarihin sonunun geldiğine inansınlar. Bizler tarihin döngüler halinde ilerlediğini en yakından bilenlerdeniz” dedi. Nebati’nin ardından sahneye çıkan Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, Filistin’de insanlık tarihinin yakın zamanlarda gördüğü en büyük soykırım ve katliamın yaşandığını ifade ederek, İsrail Başbakanı Netanyahu’yu ve ona destek verenleri eleştirdi. Kurtulmuş, “Bu toplantının bizim tahminimizden çok daha güçlü sonuçlar doğurabilecek bir toplantı olabileceğinin altını çizmek isteriz. Dünyanın hemen her yerinde halklar sokaklara çıkıp Filistin halkının haklı davasına destek vermek üzere meydanları ve caddeleri doldururken, üniversite kampüslerinde kendi ülkelerinin yönetimlerine rağmen hakkın ve adaletin sesini yükseltmeye devam ederken, bazı yönetimlerin halen İsrail’deki siyonist işgalci Netanyahu ve çetesine destek olmaya devam ettiklerini ne yazık ki üzülerek takip ediyorum” diye konuştu. “İsrail’in zulmü karşısında söylenecek sözlerin neredeyse tamamı söylenmiştir, bundan sonra eylem zamanıdır” Kurtulmuş, konuşmasında Filistin’e destek mesajları vererek, “Güney Afrika Cumhriyeti’nin Uluslararası Adalet Divanı’na başvurusu ile birlikte Filistin davası bakımından da, İsrail’in bölgedeki siyaseti bakımından da yeni bir dönem başlamıştır. Uzun yıllar sürecek mücadeleye hazır olmak zorundayız. Şimdiye kadar İsrail’in zulmü karşısında söylenecek sözlerin neredeyse tamamı söylenmiştir. Bundan sonra eylem zamanıdır. Bundan sonra mücadele etme zamanıdır. Netanyahu ve çetesinin ve buna bağlı olarak siyonist emperyalizminin uluslararası sistem içerisinde yalnızlaştırılmasının sağlanmasıdır. 2’ncisi başta İslam ülkeleri olmak üzere yeryüzünde mazlumlardan yana olan bütün milletlerin bir araya gelerek işbirliğini artırmasıdır” şeklinde konuştu.
Denizli CHP Genel Başkanı Özel, Pamukkale Belediye Başkanı Ertemur’u tebrik etti Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Denizli ziyareti kapsamında Pamukkale Belediye Başkanlığı’nı ziyaret etti. Özel, “Ali Rıza Başkanımız, tüm belediyelerimizde olacağı gibi, temel belediyecilik hizmetlerinin en iyisini, üzerine sosyal belediyecilik ile de vatandaşlarımızın yaşadığı ekonomik sorunlar karşısında toplumumuza sahip çıkacaktır” dedi. CHP Genel Başkanı Özel, Denizli ziyaretleri kapsamında Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Merkezefendi Belediye Başkanlığı ve Pamukkale Belediye Başkanlığı’nı ziyaret etti. Özel’in ziyaretinde Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur, CHP Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum, CHP Pamukkale İlçe Başkanı Uğur Coşkun hazır bulundu. “Tarımın, sanayinin ve turizmin birlikte ayağa kaldıracağı bir ilçe Pamukkale” Pamukkale Belediye Başkanlığı ziyaretinde hem belediye personeli hem de vatandaşlar tarafından yoğun ilgiyle karşılanan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’i, Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur makamında ağırladı. Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur, “Genel Başkanımız Özgür Özel’i, Denizli halkımızla birlikte yürekten bir coşku ve heyecanla bekliyorduk. Türkiye’mize gelen bahar Denizli’mizde de filizlerini verdi. Ülkemizde başlayan baharın Denizli’de temsilcisi olarak bizlere ve örgütümüze güveni ve desteği için kendisine çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu. Pamukkale ilçesinin gerçek değerini Ali Rıza Ertemur Başkan ile kazanacağını belirten CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise “Ali Rıza Başkan milletvekilliği yaptığı dönemde de özellikle Denizli’nin Pamukkale’nin sesini mecliste duyurmuş, halkta karşılığı olan bir başkan. Çok önemli bir seçim başarısı elde etti. Tüm başkanlarımızla birlikte kendisinin başarısından çok mutluyuz. Ali Rıza başkanla görüşmemizde de çok iddialı bir konuşması oldu ‘gelecek dönemde karşımıza rakip dahi çıkmayacak, biz o kadar iyi çalışacağız’ dedi. Kendisinin siyasi geçmişinde ve ticari geçmişinde bu başarılar var. Başarılarla dolu bir hayatı var. Yine böyle başarılarla dolu bir dönem geçirmesini diliyorum. Pamukkale, Türkiye’nin kötü politikalar yüzünden geçmişteki önemine ulaşamayan Pamukkale travertenlerine de sahip bir yer. Tarımın, sanayinin ve turizmin birlikte ayağa kaldıracağı bir ilçe Pamukkale. Sayın belediye başkanımız bu öngörüye, bu vizyona sahip bir başkan. Büyükşehir belediyemizde olacağı gibi burada da temel belediyecilik hizmetlerini vererek üzerine sosyal belediyecilik ile vatandaşlarımızın yaşadığı ekonomik sorunlar karşısında toplumumuza sahip çıkacaklardır. Bunun yanında da hem turizmi hem tarımı destekleyerek burada çok önemli bir başarıyı elde edeceğimize eminim” dedi. Ziyaret sonunda, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, hatıra defterine günün anısına duygularını yazdı. Ardından da, Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur, Özel’e hediye takdim etti. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, sevgi gösterileri eşliğinde Denizli’den ayrıldı.