ASAYİŞ - 08 Mart 2018 Perşembe 12:23

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından Kılıçdaroğlu’nun iddialarına yalanlama

A
A
A
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından Kılıçdaroğlu’nun iddialarına yalanlama

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, meclis grup toplantısında gündeme getirdiği öğretmen Gökhan Açıkkolu ile ilgili iddiaları yalanladı. Açıklamada, “Gökhan Açıkkollu’nun ‘işkence sebebi ile öldüğüne’ ilişkin tüm iddialar örgütsel propaganda amaçlı olup gerçeği yansıtmamaktadır” denildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, meclis grup toplantısında gündeme getirdiği öğretmen Gökhan Açıkkolu’nun ölümüne ilişkin iddialar üzerine yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından gözaltına alınan Gökhan Açıkkollu'nun, gözaltı sürecince şeker rahatsızlığı sebebiyle ilaçlarının temin edildiği, rahatsızlanması üzerine hastaneye kaldırıldığı ve 5 Ağustos 2016'da tüm tıbbi müdahalelere rağmen vefat ettiği aktarıldı. Gökhan Açıkkollu’nun 'işkence sebebi ile öldüğüne' ilişkin iddialar örgütsel propaganda amaçlı olduğu belirtilen açıklamada, “Bugün tarihi itibariyle bir siyasi partinin grup toplantısında ‘Gökhan Açıkkollu, 15 Temmuz'dan sonra tutuklanıyor. Gözaltı sırasında hayatını kaybediyor. Gözaltı sırasında ilaçların verilmediği bize gelen bilgiler yönündeydi. Hasta ise insülini vereceksiniz, nitekim bu adam öldü. Şimdi bu vatandaşın işkence sonucu öldüğü ortaya çıktı. İşkence sonucu hayatını kaybediyor. Bir tek Allah'ın kulu çıkıp bu ülkede 'adalet vardır' diyemez’ şekilde acıkmalarda bulunduğu anlaşılmıştır” denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:  “Konuyla ilgili yapılan incelemede; 15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından gerçekleştirilmeye çalışılan darbe teşebbüsüne katılan FETÖ mensuplarının İstanbul İlindeki eylemlerinin tespitine ilişkin cumhuriyet savcılığımızca yürütülen soruşturmalar kapsamında, Kadıköy İlçesi'nden Acıbadem istikametine giden ve darbeye katılan tanklara yol açmak isteyen FETÖ mensubu komiserler Çağlar Aydın ve Murat Bağrık'ın yakalanarak gözaltına alınması sonrasında haklarında tahkikat yürütülmekte iken, darbe teşebbüsü sürecinde FETÖ/PDY yapılanmasında bağlı oldukları, üstleri olduğunu beyan ettikleri Habib Ertürk'ün kendilerine ‘tanklara yolu açması talimatını verdiğini’ beyan etmesi üzerine şüpheli Habib Ertürk'ün gözaltına alındığı, gözaltı süresince emniyet mensuplarına ilettiği bu talimatın da, ‘kendisinin üst yöneticisi/abisi konumundaki şüpheli Gökhan Açıkkollu tarafından verildiğini’ beyan ettiği, bu tespitler doğrultusunda 24.07.2016 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığımızın talimatıyla şüpheli Gökhan Açıkkollu İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nce gözaltına alındığı, soruşturma esnasında şüphelinin aynı zamanda Fetullahçı Terör Örgütü'nün örgütsel yazışma programı olan ByLock kullandığı anlaşılmıştır. Gözaltı sürecinde beyan ettiği şeker hastalığı sebebi ile ilaçları temin edilmiş ve kullanması sağlanmıştır. Gerek şüpheli Gökhan Açıkkollu gerekse diğer şüpheliler hakkında tahkikat işlemleri devam etmekte iken 28 Temmuz 2016 tarihinde tekrar rahatsızlanmış, yapılan tüm müdahalelere rağmen vefat etmiştir. Gökhan Açıkkollu'nun ölümü olayına ilişkin ayrıca Cumhuriyet Başsavcılığımızca yürütülen soruşturma kapsamında ‘kişideki şeker hastalığı ile kalp krizi arasında illiyet bağı olup olmadığına’ dair rapor tanzim edilmesi için soruşturma dosyası Sağlık Bakanlığı Yüksek Sağlık Şurası'na gönderilmiş olup görüş istenmiştir.

Açıklanan bütün bu sebepler;  Gökhan Açıkkollu isimli kişinin ‘işkence sebebi ile öldüğüne’ ilişkin tüm iddialar örgütsel propaganda amaçlı olup gerçeği yansıtmamaktadır.”  

Yusuf Melikoğlu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenyurt’ta escort ile pazarlık kavgasında kaza ile kardeşini öldürdü Esenyurt’ta iddiaya göre eve eskort çağıran ve fiyat konusunda anlaşamayan ağabey kardeş, kadının arkadaşları ile kavga etti. Ağabey, kavga ettiği kişilere karşı bıçağını kullanmak isterken yanlışlıkla kardeşini şah damarından yaralayarak ölümüne neden oldu. Olay, bugün sabah saatlerinde Esenyurt Sultaniye Mahallesi’ndeki lüks bir rezidansta meydana geldi. İddiaya göre, Uğur Ş. ile kardeşi Engin Ş., eve internet üzerinden para karşılığı eskort çağırdı. Ağabey kardeş ile eve gelen kadın arasında ilerleyen dakikalarda para nedeniyle tartışma yaşandı. Tartışmanın büyümesi üzerine eskort kadın, kendisini eve getiren korsan taksi şoförüne haber verdi. Aşağıda bekleyen korsan taksi şoförü, bunun üzerine yukarı çıkarak iki kardeş ile tartışmaya başladı. Kadın, ardından yaşanan tartışmayı arkadaşlarına da haber verdi. Lüks rezidansa gelen bir grup, ağabey kardeşin bulunduğu evi bastı. Bu esnada Uğur Ş., eline aldığı bıçakla gelen şahısları rezidansın koridorunda kovaladı. Uğur Ş.’nin arkasından kardeşi Engin Ş. koşarak kavgayı ayırmaya çalıştı. Uğur Ş., arbede esnasında yanlışlıkla kardeşi Engin Ş’yi şah damarından bıçaklayarak ölümüne neden oldu. Uğur Ş.’nin de aralarında bulunduğu 5 kişi gözaltına alınırken, olaya ilişkin soruşturma sürüyor.
Bolu Bolu Belediye Başkanı Özcan: "Konuyu TBMM’ye de taşıyacağım" BOLU (İHA) – Bolu’da çam ormanlarıyla dikkat çeken Pirahmetler köyü ve At Yaylası’nda maden aranması için ruhsat verildiği iddiasına ilişkin açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Tanju Özcan, "Pirahmetler bölgesinde altın var mı bilmiyorum ama At Yaylası’nda Türkiye’nin en değerli torfu olduğu noktasında bilgim var. Pirahmetler bölgesinde siyanürle asla altın aratmam" dedi. Uydu fotoğrafları üzerinden ruhsat verildiği öne sürülen alanları göstererek süreci anlatan Özcan, "Pirahmetler köyü bölgesinde 2021 yılında bir firmaya altın arama ruhsatı verilmiş. Daha sonra da ’Altın aranacağı henüz belli değil’ gibi söylemler oldu. ’Bu işin peşini bırakmayacağım’ demiştim. Bizi çok şaşırtan ve üzen bazı gelişmeler oldu" dedi. "Pirahmetler bölgesinde siyanürle asla altın aratmam" Başkan Tanju Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şu anda At Yaylası bölgesinde çok kıymetli bir torf madeni var. Türkiye’nin en kıymetli torfu olduğu söyleniyor. Hatta bununla ilgili Bolu’ya daha önce gelenler olmuştu. Köylüler sadece bu konu hakkındaki duyumları üzerine ayaklanmışlardı. Birbirine çok yakın iki alana maden arama ruhsatı verilmiş. Pirahmetler bölgesinde altın var mı bilmiyorum ama At Yaylası’nda Türkiye’nin en değerli torfu olduğu noktasında bilgim var. Değeri belki de 100 milyonlarca doları bulan torf madeni var. Pirahmetler bölgesinde siyanürle asla altın aratmam. Buraya her gün zabıta ekibi gönderiyordum. Orada yaşayan vatandaşlar lütfen dikkat etsinler. At Yaylası ve Pirahmetler bölgesinde herhangi bir sondaj çalışması olursa bizim haberimiz olsun." "Bu konuyu TBMM’ye de taşıyacağım" Konunun takipçisi olacağını dile getiren Başkan Özcan, "At Yaylası’nda torf madeni var diye bu alanı talan etmelerine izin vermememiz lazım. Bu konuyu TBMM’ye de taşıyacağım. Cevap gelmezse çevreci örgütleri Bolu’ya davet edeceğim" şeklinde konuştu.
Isparta Kazada şehit olan polisin cenazesi törenle memleketine uğurlandı Isparta’da görevi başında otomobilin çarpması sonucu şehit olan polis memuru Yonuz Turan’ın cenazesi, düzenlenen törenin ardından memleketi Afyonkarahisar’a gönderildi. Isparta-Eğirdir karayolunun 3. kilometresinde meydana gelen kazada, Eğirdir Dağ Komando Okulu’nda görevli askeri personel İlker A. idaresindeki 17 UY 843 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yolda radar uygulaması hazırlığı yapan Trafik Denetleme Müdürlüğünde görevli polis memuru Yonuz Turan’a ve ardından 32 A 5953 plakalı trafik aracına çarpmıştı. Çarpışmanın şiddeti ile polis aracı ve polis memuru şarampole savrulmuştu. Kazada yaralanan Yonuz Turan, sürücü İlker A. ve otomobilde yolcu olarak bulunan Ali K., Yunus Y. ve Murat E., Isparta Şehir Hastanesine kaldırılmıştı. Turan, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu. Şehit polis memuru Yonuz Turan’ın cenazesi, Isparta İl Emniyet Müdürlüğünde düzenlenen törenin ardından memleketi Afyonkarahisar’a gönderildi. Törende şehit polisin eşi Aynur Turan ve çocukları güçlükle ayakta durdu. Anne babası ise sağlık ekipleri tarafından sakinleştirildi. Şehidin cenazesi cenaze aracına konulurken mesai arkadaşları gözyaşlarına hakim olamadı. Törene Isparta Valisi Aydın Baruş, Garnizon Komutanı Kıdemli Albay Mehmet Kahraman, Isparta Cumhuriyet Başsavcısı Doç Dr. Aydın Turhan, Eğirdir Dağ Komando Okulu Komutanı Tuğgenaral Ahmet Aşık, Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay İlker Şimşek, şehidin ailesi, akrabaları ve mesai arkadaşları katıldı. Şehit polis Turan’ın Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesindeki Alacamii’nde kılınacak cenaze namazının ardından defnedileceği öğrenildi.