GÜNDEM - 22 Haziran 2018 Cuma 10:08

İstanbul’un toplu ulaşımdaki büyük değişimi

A
A
A
İstanbul’un toplu ulaşımdaki büyük değişimi

Kısa zamanda çevresi de çehresi de değişen İstanbul’da ulaşım olanakları açısından da hızlı adımlar atmak gerekiyordu. Dünyanın en büyük metropollerinden biri olan şehirde insanların da daha rahat ve konforlu seyahat etmesi için Mevcut toplu taşıma ağı güçlendirilmeli, alternatif tolu taşıma yöntemleri geliştirilmeliydi…

Takvimler 1994’ün 27 Mart’ını gösterdiğinde başlayan uzun maraton önce İstanbul’un sonra Türkiye’nin talihini değiştirdi. Ve İstanbul halkı bu böyle gitmez dedi ve kararını verdi. Otobüs kuyrukları İstanbullular için adeta bir işkenceye dönüşmüştü. Mevcut araçlar yetmiyor, otobüs duraklarında bitmeyen kuyruklar oluşuyordu.

1994 öncesinde sadece bin 596 aracı olan İETT’ye birbiri ardına toplu alımlar yapılarak filosu güçlendirildi ve yenilendi. İETT bugün 6 bin 223 otobüsüyle Avrupa’nın en genç ve modern araç filosuna sahip. 1994’^de kadar sadece 34 km raylı sistemi bulunan İstanbul, metro yatırımları sayesinde kısa zamanda asırlık farkı kapatıp dünyanın bu alanda önde gelen metropolleri arasına girdi.

Toplu ulaşımda her anlamda çok büyük mesafeler alındı.

* Asrın projesi Marmaray, 
* Cumhuriyet tarihinin en büyük raylı sistem yatırımı Kadıköy – Kartal Metro Hattı, 
* Türkiye’nin ilk Sürücüsüz Metrosu Üsküdar-Ümraniye-Çekmeköy Metrosu…
* Yapımı devam eden projelerle ulaşılacak raylı sistem uzunluğu 454,75 km olacak. Hedef 1100 km.
* İETT’nin araç filosunu \%390 arttı. Avrupa’nın en yeni ve modern araç filosu oluşturldu
* 24 yılda 10 gemiden, dünyanın en büyük şehir içi deniz ulaşımı filosuna ulaşıldı.

Ücretsiz internet hizmeti sunan otobüsler, cepten bakiye yüklenebilen İstanbulkart Mobil Uygulama gibi teknolojik yeniliklerle modern, konforlu bir toplu ulaşım için çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor...
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hatayspor Başkan Vekili Aydın Toksöz: "İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü kulübe haciz gönderdi" Geçtiğimiz yıl yaşanan deprem felaketi sebebiyle bir süre Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın, İstanbul Riva’da bulunan eğitim tesislerinde konaklayan ve hazırlıklarını burada yapan Hatayspor’a, İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü haciz gönderdi. Hatayspor Başkan Vekili Aydın Toksöz, il müdürlüğünün kendilerinden kullanım hakkı olarak 5 milyon TL istediğini söyleyerek, "Biz depremzede misafir olarak gitmiştik oraya. Görüşmelerimiz devam ediyor. Bizim kuruşa ihtiyacımız olduğu bir dönemde bizden para istemesine anlam veremedik" dedi. Geçtiğimiz yıl Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen ve birçok ilde olduğu gibi Hatay’da da büyük yıkıma sebep olan deprem felaketi nedeniyle Hatayspor tesisleri ve Yeni Hatay Stadyumu’nda büyük hasar oluştu. Hatayspor Kulübü de bu sebeple bir süre hazırlıklarını Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın, İstanbul Riva’da bulunan eğitim tesislerinde yaptı. "Bizden 5 milyon TL istediler" Hatayspor Kulübü, İstanbul’daki konaklamalarından dolayı ise haciz şoku yaşadı. Hatayspor Başkan Vekili Aydın Toksöz, İhlas Haber Ajansı’na (İHA) yaptığı açıklamada, İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün kulübe haciz gönderdiğini açıkladı. Toksöz, "Bizden tesisi, 10 Eylül 2023 tarihinde boşaltmamız istenmişti. Daha sonra Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü 5 milyon TL para istedi. Görüşmelerimiz devam ediyor. Bizim kuruşa ihtiyacımız olduğu bir dönemde bizden para istenmesine anlam veremedik. Biz maçları kendi stadımızda oynayamadığımız için gelirimiz yok zaten. Gençlik ve Spor Bakanımızdan yardım bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
İstanbul Wings for Life World Run’da kazananlar belli oldu Omurilik felcinin tedavisine yönelik araştırmalara fon sağlayan koşu etkinliği ‘Wings for Life World Run’da kazananlar belli oldu. Türkiye genelinde 6 bin 33 kişinin katılımıyla gerçekleşen koşuda kadınlar kategorisini Kumsal Pınargözü, erkekler kategorisini Yılmaz Tongül galibiyetle tamamladı. Omurilik felcinin tedavisine yönelik araştırmalara fon sağlamak amacıyla, Beşiktaş Belediyesi’nin katkılarıyla ve Xiaomi, Migros, adidas, Castrol, Renault, Aquasera partnerliğinde düzenlenen Wings for Life World Run, binlerce kişinin katılımıyla tamamlandı. İstanbul Kuruçeşme’de, Ankara, Isparta, Bursa, İzmir ve Mersin’de düzenlenen fiziksel koşularda kadınlar kategorisinde Kumsal Pınargözü, 32.91 km koşarak galibiyeti elde etti. Erkekler kategorisinde ise Yılmaz Tongül, 52.51 km mesafeyle zafere uzandı. İstanbul’da düzenlenen fiziksel koşuda erkekler kategorisinin birincisi 48.90 km ile Halil Yaşin oldu. Kumsal Pınargözü ve Halil Yaşin’e ödüllerini Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği Genel Başkanı Semra Çetinkaya takdim etti. Dünyanın dört bir yanında heyecanla beklenen iyilik koşusunda bu yıl Red Bull sporcuları da İstanbul Kuruçeşme’de binlerce katılımcıyla aynı anda koştu. İstanbul Kuruçeşme’de bin 558 kişinin katılımıyla gerçekleşen fiziksel koşuya motor sporları alanında ülkemizi başarıyla temsil eden Red Bull sporcuları Deniz Öncü, Can Öncü, Bahattin Sofuoğlu ve Ali Türkkan’ın yanı sıra, Kübra Dağlı ve Bora Altıntaş da katıldı. Kaykay disiplininde başarılarını sürdüren Red Bull sporcusu Berke Dikişçioğlu ise İzmir’de koşamayanlar için koştu. “Omurilik felçlileri için koştuk” Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği Genel Başkanı Semra Çetinkaya, “11 senedir bende koşuyorum. Bu sene yarışma İstanbul’da gerçekleşti. İstanbul’a gelemeyen engelli arkadaşlarım da oldu. Onların da gönlü burada, bizimle beraber koştular. İstanbul’da bu etkinliğin yapılması bizi mutlu etti. Çok güzel bir organizasyon oldu. Bu tarz etkinliklerin devam edeceğini söyleyebilirim” dedi. “Tüm bağışlar omurilik felçlileri için toplandı” Red Bull sporcusu Bora Altıntaş, “Bugünün anlam ve önemi benim için çok büyük. Bugün koşamayanlar için buradayım. Tüm gelirin omurilik felçlilerine bağışlanacağı bir koşu oldu. Bu koşu tüm dünyada aynı anda ve zamanda koşuluyor. Bu bizim için çok heyecan verici” ifadelerini kullandı. Ayrıca Wings for Life World Run’da Red Bull sporcularının yanı sıra oyuncu ve yoga eğitmeni Merve Oflaz, Rap sanatçısı Heja, ve YouTuber Burak Uzun da binlerce katılımcıyla birlikte iyilik için koştu. Fiziksel koşuların yanı sıra App Run uygulaması üzerinden de katılım sağlandı. App Run’da katılımcılar hedeflerini, kendilerini ve sanal yakalama aracının uzaklığını uygulama üzerinden belirterek koşu mesafeleri ve sürelerini kendileri yönetebildi.
Bursa Bursa’nın coğrafi zenginlikleri güç birliğiyle değerini buluyor Bursa Pideli Köfte ve Bursa Havlusu’na coğrafi işaret tescili alarak, kentin marka değerlerine sahip çıkan Bursa Ticaret Borsası, Coğrafi İşaretli Ürünler İstişare Toplantısına ev sahipliği yaptı. Türkiye’nin en önemli gastronomi kentleri arasında yer alan Bursa’nın tarihi, kültürel ve yöresel değerlerine sahip çıkan Bursa Ticaret Borsası (Bursa TB), coğrafi işaretli ürünlerin ekonomik değerini artırmak hedefiyle çalışmalarını sürdürüyor. Bursa TB’nin ev sahipliği yaptığı Coğrafi İşaretli Ürünler İstişare Toplantısı, Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) Başkanı Prof. Dr. M. Zeki Durak, Bursa İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Acar, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Bursa İl Koordinatörü Bilal Tunç, Bursa TB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Özhan, Meclis Başkan Yardımcıları Mustafa Aksu ve Hasan Çetin, Meclis Üyeleri Erdinç Bayrakçı, İlhan Öztürk, Sercan Alagöz, Mehmet Korkmaz ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Meclis Üyesi Irmak Aslan’ın katılımıyla düzenlendi. Bursa TB’nin proje okulu Hamidiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Bursa TB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Özhan, Pideli Köfte ve Bursa Havlusu’na coğrafi işaret tescili aldıklarını hatırlatarak, hedeflerinin kurulacak stratejik iş birlikleri sayesinde Bursa markalı ürünleri küresel pazarlara açmak olduğunu söyledi. Dünya üzerinde coğrafi işaretli yaklaşık 10 bin ürün ve 200 milyar doları aşan bir pazar büyüklüğünün olduğunu kaydeden Özhan, “Diğer ürünlere kıyasla katma değeri çok yüksek olan coğrafi işaretli ürünler, ihracat payının yüksekliği dolayısıyla da ülke ekonomileri için büyük önem taşıyor. Bu noktada çalışmalarımızı kentimizin ve ülkemizin coğrafi işaret pazarından hak ettiği payı alması odağında sürdürüyoruz” dedi. “Coğrafi işaretli ürün sayımız 1577’ye yükseldi” Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. M. Zeki Durak ise, son yıllarda coğrafi işaretlerin hem ulusal hem de uluslararası boyutta hak ettiği değeri elde edebilmesi noktasında yürütülen yoğun çalışmalar sonucunda, bugün ülkemizde coğrafi işaretli ürün sayısının 1577’ye, başvuru sayısının ise 654’e çıktığını söyledi. Türkiye’nin Avrupa Birliği nezdinde tescillenen ürün sayısının 21 olduğunu, 7’si ilan aşamasında bulunan 51 ürünün de başvuru sürecinin devam ettiğini kaydeden Durak, “Coğrafi işaretli ürünlerin korunması kadar, tanıtımı ve ekonomik değere dönüşmesi de oldukça büyük önem taşıyor. Coğrafi işaretler konusunda son derece zengin kaynaklara sahip ülkemizin, coğrafi işaret ürün pazarından hak ettiği değeri almasını istiyoruz. Bunu sağlamak adına TÜRKPATENT olarak tüm paydaş kurumlarımızla iş birliği içinde çalışıyoruz” diye konuştu. "Coğrafi işaretli ürünlere yönelik denetimlerimiz sürüyor" Bursa İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Acar, coğrafi işaretli ürünlerin üreticilere katma değer sağladığını vurguladı. Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü olarak, ürünlerin uygun şartlarda üretilmesine ve coğrafi işaret standartlarına uygunluğuna büyük önem verdiklerini dile getiren Acar, “Bu kapsamda, üretim yerlerini ve tesisleri düzenli olarak denetliyoruz. Çiftçimizi, tarımımızı, toprağımızı ve ürünlerimizi koruyan bir politikayla hareket ediyoruz” dedi. BTSO Meclis Üyesi Aslan’dan çalıştay önerisi Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Meclis Üyesi Irmak Aslan, coğrafi işaretli ürünlerin Bursa ekonomisi için büyük bir potansiyel taşıdığını ve bu potansiyelin en üst düzeyde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. BTSO olarak Bursa’da coğrafi işaretli ürün sayısını artırmaya yönelik çalışmalara devam ettiklerini kaydeden Aslan, coğrafi işaretli ürünlerin farkındalığını artırmak, kullanımını yaygınlaştırmak ve ihracat hedeflerini belirlemek için kentin tüm dinamiklerinin yer alacağı bir çalıştay düzenlenmesi önerisinde bulundu. Toplantıda, coğrafi işaretli ürünlerin tescilinin sağladığı avantajlar ve bu ürünlerin ulusal ve uluslararası pazarlarda daha etkin bir şekilde tanıtılması için yapılabilecek çalışmalar ele alındı.