GÜNDEM - 14 Aralık 2018 Cuma 15:36

İyilik Varsa ‘Umut’ var

A
A
A
İyilik Varsa ‘Umut’ var

İstanbul Bilgi Üniversitesi, umut vadeden hikâyeleri desteklemek amacıyla ilk kez ‘Bilgi Umut Var’ı hayata geçirdi. Öğrenciler, onlara umut veren iyilik hikâyelerini seçti. Projenin ikinci aşamasında yapılan halk oylaması sonucu belirlenen 10 iyilik hikâyesinin kahramanı, santralistanbul’da düzenlenen gecede duyuruldu.

İstanbul Bilgi Üniversitesi, insanlığa umut ve cesaret veren, ilham kaynağı olan iyilik hikâyelerinin fark edilmesi ve artarak çoğalması için bu yıl ilk kez ‘Bilgi Umut Var’ı düzenledi. Ekim ayında başlayan projenin ilk aşamasında öğrenciler kendilerine ilham olan iyilik hikâyelerini aday gösterdi. Birleşmiş Milletler 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi baz alınarak belirlenen 33 hikâye, bilgiumutvar.com web adresi üzerinden halk oylamasına sunuldu. 5 Kasım 2018’de başlayan ve 15 gün süren oylama sonucunda en çok oy alan 10 hikâyenin kahramanı, “BİLGİ Umut Var”da buluştu. 

“Umudumuzu yeşerttiler” 

Gecede konuşan Bilgi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkan Yardımcısı Dr. Ecmel Ayral, “Bu okulun adı Bilgi olmasaydı her halde ‘Umut Üniversitesi’ olurdu. Umut olmadan bilgi bir işe yaramıyor. Her hangi bir umudunuz yoksa elde ettiğiniz bilginin sizi bir yere götürmesi mümkün değil” dedi. 57 projenin tamamının da kıymetli olduğuna değinen Ayral, “Bugün burada bizimle olan projelere umudumuzu yeşerttikleri teşekkür ediyorum. Hayatın içinde atılan her umut tohumu toplumun genelini etkisi altına alıyor. Biz bunu her gün öğrencilerimizle yaşamaya ve yaşatmaya gayret ediyoruz” diye konuştu.

“Umut kalıcı üç şeyden biri” 

Bilgi Umut Var’ın hayata geçirilmesinde önemli rol oynayan Bilgi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr Itır Erhart ise Eski Ahit’e göre kalıcı olan üç şeyden birinin umut olduğunu söyleyerek, “Diğer ikisi ise inanç ve sevgi. Bu akşam bu umudunu, inancını kaybetmeyen, kendine benzemeyen canlıları seven, onların ıstırabını yatıştırmak için çalışan insanların öykülerini dinleyeceğiz. Onları dinlerken şunu düşünmenizi rica ediyorum: Siz de bir sorunu sırtlanmak isteseydiniz bu hangisi olurdu?” diye konuştu.

Def Rap sahne aldı 

Akademisyenlerin, sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin ve Bilgi’li öğrencilerin katıldığı gecede, işitme engellilerin sorunlarına dikkat çekmek için kurulan Def Rap müzik grubu sahne aldı. İşitme engelli sanatçılardan oluşan müzik grubu “Kaldır Elleri” adlı parçalarını seslendirdi.

Ardından gecede, halk oylaması sonucu belirlenen 10 iyilik hikâyesinin kahramanları sahneye davet edilerek tanıtıldı. 

“Bize bu duyguları yaşatan herkese teşekkür ederiz” 

Gecede ‘Atma! Tamir Olsun, Çocuklara Umut Olsun’ projesiyle 10 iyilik hikayesinden biri olarak seçilen Muammer Kavazoğlu annesi Şükriye Kavazoğlu ile birlikte sertifikalarını aldılar. Anne Kavazoğlu gecede duygu dolu anlar yaşarken “Bize bu duyguları yaşatan herkese teşekkür ederiz” diye konuştu. Muammer Kavazoğlu ise “Bizi bu ödüle layık gören herkese çok teşekkür ediyorum. Bu ikinci ödülümüz ve bizi çok mutlu ettiler” şeklinde konuştu.

İyilik hikâyelerinin kahramanları 

AHBAP 

AHBAP, Haluk Levent'in kurucusu olduğu ve tüm Türkiye’ye yayılan bir iyilik hareketi. Toplumda yardımlaşma ve dayanışma bilincini güçlendirmek, bilim ve sanat faaliyetlerinin yaygınlaşmasını sağlamak üzere yola çıktı. 18 ayda, 58 şehirde ve 7 bine ulaşan gönüllüsüyle çalışmalarına devam ediyor. Bugüne kadar 231 öğrenciye burs verdi. 1400 ailenin ihtiyaçlarını giderdi. 75 kez sokak hayvanlarının yardımına koştu. 139 kez kan ve kök hücre kampanyası düzenledi. Ayvalık ve Tire Ormanları için binlerce fidan dikti.

Atma! Tamir Olsun, Çocuklara Umut Olsun 

Bursa Orhangazi'de yaşayan Muammer Kavazoğlu, "Atma! Tamir Olsun, Çocuklara Umut Olsun" adını verdiği projesiyle oyuncakların geri dönüşümünü sağlıyor. Kiraladığı dükkanda ülkenin birçok yerinden kargoyla gönderilen eski oyuncakları tamir ediyor. Kavazoğlu'nun annesi Şükriye Kavazoğlu da pelüş ve oyuncak bebekleri onarıyor. Toplanan oyuncaklar tamir edilip ihtiyaç sahibi çocuklara hediye ediliyor.

Bir Tebessüm İçin Derneği 

Farklı hayatlar yaşayan insanların birbirlerinin yüzünde tebessüm oluşturması için yola çıkmış üniversiteli gençlerden oluşuyor. Lise yıllarında bir araya gelen ekip, İstanbul’daki üniversiteli gençlerle Anadolu’da yaşayan halkın arasında bağ kuruyor. Gençlerin sosyal yardımlaşma ve dayanışma alanında bilinçlenmelerini hedefliyorlar. Bu amaçla hayata geçirdikleri projelerden biri olan “Hayalperest Odalar” kapsamında, köy okullarında öğrencilerin kaliteli vakit geçirebilmeleri için, içinde kütüphane, oyun alanı ve oyuncakların olduğu odalar inşa ediyorlar.

Enka İyilik Projesi 

Enka İyilik Projesi, hastalıklardan korunma, tedavi ve kaliteli eğitim fırsatlarından yararlanma gibi alanlarda ihtiyaç duyan çocuklara destek sağlıyor. Çocuklara yardımlaşma kavramını erken yaşta öğreterek empati yeteneklerini güçlendiriyor, topluma faydalı ve çevresine duyarlı bir birey olarak gelişmelerine katkıda bulunuyor.

Hayat Tamircisi 

Mardin'in Derik ilçesinde yaşayan Hasan Kızıl, engelli hayvanlar için yaptığı protezler sayesinde onların yürümesini sağlıyor. “Hayat tamircisi” olarak tanınıyor. Kızıl, kendi imkanlarıyla yaptığı yürüteç ve protezlerle bugüne kadar 300’den fazla hayvanın yürümesini sağladı.

Hayata Sarıl Lokantası 

Hayata Sarıl, Ayşe Tükrükçü’nün evsiz, sokakta yaşayan, toplumun yok saydığı insanlar için iki sene önce başlattığı bir sosyal girişim. Beyoğlu’nda açtıkları Hayata Sarıl Lokantası’nda gündüz ücretli yemek servisi yapılırken akşamları evsizlere ücretsiz yemek dağıtılıyor.

Kitap Koala 

Dünyada adaptasyonu en düşük olan hayvan “Koala”, okaliptus ağacı olmayan hiçbir yerde yaşayamaz, sadece okaliptüs ile beslenir. O yüzden okaliptusa sıkı sıkıya sarılır. “Kitap Koala” projesinde Koala kitaplara sarılıyor. Kitap satışından elde edilen bütün kâr sokak hayvanlarına aktarılıyor. Yaralı sokak hayvanlarının tedavisi sağlanıyor ve hayvan ambulansı sistemi finanse ediliyor.

Leyla'dan Sonra Gönüllüleri 

İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’nde öğrenci üç arkadaş, kronik hastalığı olan çocuklara umut verip hayata bağlamak amacıyla bir iyilik projesi başlattı. Zamanla tıp öğrencileri arasında iyilik büyüdü. Bugüne kadar 4 bin 719 kronik hastalığı olan çocuğun hayallerini gerçekleştiren “Leyla'dan Sonra Gönüllüleri” umut olmaya devam ediyor.

Öğretmen Mehtap Çevik, Kız Öğrencilerin Eğitimi İçin Destek Oluyor 

Iğdır’da beden eğitimi öğretmeni Mehtap Çevik, bölgede kız çocuklarının eşit eğitim hakkından yararlanabilmesi için çalışıyor. Kız Çocuklarının Eğitimi Projesi'nin temsilcisi. Öğrencilerinden Canan Şengül, annesini kaybedince okulu bırakmak zorunda kaldı. Derslerinde çok başarılı olmasına rağmen, kardeşlerine bakması gerekiyordu. Öğretmenin desteğiyle, yeniden sınıfına döndü ve okul birincisi olarak ortaokulu bitirdi.

Yarına Umut Ol 

"Yarına Umut Ol" projesi, Berin Yıldırım ve Simay Salı'nın 2014 yılında başlattığı ve eğitimdeki fırsat eşitsizliğini azaltmak için attığı adımın adı. Köy okullarında projeler düzenliyor, çocukların yeteneklerini keşfetmelerine, geliştirmelerine ve en önemlisi geleceğe dair hayal kurmalarına yardımcı olmaya çalışıyorlar.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.