GÜNDEM - 08 Mart 2018 Perşembe 01:41

Kadın urgancının meslek aşkı

A
A
A
Kadın urgancının meslek aşkı

Tokat'ta urgancılık yaparak geçimini sağlayan Ayşe Darende, "Bu meslek biraz daha erkeklerin yatkın olduğu bir meslek ama ben işimi severek yapıyorum" dedi.

Anadolu'nun unutulmaya yüz tutmuş mesleklerinden birisi olan urgancılık mesleğini Tokat'ta yaşatmaya çalışan 2 çocuk annesi 44 yaşındaki Ayşe Darende azmi ile örnek oluyor. Taşhan'da açtığı iş yerinde Darendere, eşi Cemil Darendere'nin dede mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Yaklaşık 20 yıldır el işi hayvan yularları, köpek tasması ve el işi ürünleri yurt içi ve yurt dışına satışa sunan Darendere, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla kadına şiddet olaylarının azalması temennisinde bulundu. Urgancılığa 22 yaşında kocasından öğrenerek başladığını ifade eden Darendere, 10 yıldır Taşhan'da urgancılık yapıyor. Evinde urgan üretimi yaparken dükkan açmaya karar verdiğini ve 10 yıldır da iş yerinde urgan yaparak yurt içi yurt dışına eşinin yardımı ile sattığını belirten Darendere, "Her türlü büyük küçük hayvan yuları, köpek tasması, büyükbaş hayvanlar, binicilik hayvanları, koruma hayvanlarının hepsinin tasmasını, yularını, bağını, süsünü her şeyini yapıyorum. Biraz daha erkeklerin yatkın olduğu bir meslek ama ben işimi severek yapıyorum, seviyorum işimi. İplerle oynamak, bir şeyler üretmek çıkartmak, farklı olan bir şey yapmak bana göre daha güzel" dedi. 

"Bayan için zor olan bir meslek"
Mesleğinde kendini çevresine kabul ettirdiğini söyleyen Darendere, "Ben artık kendimi bu meslekte kabul ettirdim. Yani herkes biliyor ki burada bir bayan var ve bu işi yapıyor, yaptığı işte tutuyor. Geliyorlar sağ olsunlar, onlar beni kabul etti, ben de onlara ürünlerimi kabul ettirdim. Biraz da bayan için zor olan bir meslek. En başta toz, evine düzgün temiz kıyafetlerle dönemiyorsun. Burada elin ayağın akşama kadar is oluyor, pas oluyor. Ama güzel bir meslek, ekmek kazandırıyor. Tek sıkıntısı bu mesleği tercih eden genç yok. Çırak, eleman yetiştiremiyoruz. Ben bu işi tek yapmıyorum, 20 tane, 25 tane de bayan arkadaşım var. Onlara evde iş veriyorum, dantel yapacaklarına bu işlerden yapıyorlar harçlıklarını kazanıyorlar. Onlarla birlikte güzelce geçinmeye çalışıyoruz" diye konuştu. 

6-7 yıl ara verdikleri urgancılık işini Şanlıurfa ziyareti sonrasında tekrar yapmaya karar verdiklerini belirten Darendere, "Ben yapamam diye bir şey yoktur. Benim mesleğimde de öyle, yapmak isteyen gelsin öğretirim, yaparız beraber, çalışırız. Rakiptir, şudur budur diye bir şey yok. Bu meslekler unutulmasın, yapılsın yani" ifadelerini kullandı.

"Kadına şiddet olaylarının azalmasını diliyorum"
Son yıllarda artan kadına şiddet olaylarının 8 Mart Kadınlar Günü'nden sonra azalması dileğinde bulunan Darendere, şunları söyledi: 

"Kadına şiddet olaylarının azalmasını diliyorum, azalmasından ziyade yok olmasını diliyorum. Ama maalesef bir anda sihirli değnek yok. Yok olmayacağı için azalmasını diliyorum. Kendi büyüttüğümüz çocuklarımız yüzünden bizleri büyüten, dünyaya getiren annelerimizin yetiştirdikleri yüzünden babalar, kardeşler, ağabeyler, herkes, erkeklerin hepsi kadınlara düşman gibi davranıyorlar. Aslında kadınlar olmasa kendileri bir hiç, yoklar. Ama bunu bir türlü anlamıyorlar. Lütfen 8 Mart Kadınlar Günü'nden sonra bu şiddet olaylarını artık hiçbir yerde duymayalım. Bu seneki 8 Mart Kadınlar Günü buna vesile olsun istiyorum."
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne Tunca Nehri’nde çöp topladılar Edirne’de Tunca Nehri ve çevresinde bir araya gelen çevre gönüllüleri onlarca çöp toplayarak, vatandaşlara daha duyarlı olmaları konusunda uyarıda bulundu. Edirne’de kuraklıkla boğuşan Tunca Nehri ve çevresinde özellikle plastik ve cam atıklarına karşı temizlik çalışması yapan üniversite öğrencileri ve çevre gönüllüleri onlarca çöp topladı. Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarım Bölümü öğretim görevlisi İspanyol Begona Rodriguez öncülüğünde bir araya gelen gönüllüler hem nehir içerindeki canlıları olumsuz etkileyen atıkları hem de nehrin çevresinde biriken çöpleri toplayarak vatandaşların çevre kirliliği konusunda duyarlı olması gerektiğini belirtti. Ayrıca, çevre gönüllüleri yetkililerin nehrin etrafında çöp konteynırları koymaları gerektiğini ifade etti. Kano ile nehrin içindeki atıkları temizleyen vatandaşlardan Barbaros Vardar, nehre atılan attıkların balıkların ölümüne yol açtığını belirtti. İspanyol öğretim görevlisi Begona Rodriguez, Tunca Nehri’nin temiz tutulması gerektiğini ve piknik yapanların çöplerini topladıklarını vurguladı. Çevre gönüllüsü Elif Özdemir, çok fazla attığın olduğunu ve önüne geçemediklerini kaydetti. Üniversite öğrencisi Beste Acar, “Genel olarak bugün cam ve plastik topluyoruz. Çevremiz için en zararlı atıkların başında plastik geliyor. İnsanlar tabi ki hiçbir şekilde çöplerini buraya atmamalı ama belediyede buraya hiç çöp kutusu koymamış. Burada en azından çöp kutusu olsa insanlar için bir teşvik olur. Bu alanda yetkililerin çöp kutularını biraz daha fazlalaştırmasını isterim. Bu tür çevre temizlik etkinliklerinin daha çok yapılamasını isterim” dedi. Vatandaşlardan Gamze Kurt, insanların bilinçsiz olduğu konulardan biri de çöpleri bir araya toplayarak yakıyorlar. Bu doğru bir çözüm değil çünkü öyle de hava kirliliğine sebep olunuyor. İnsanların doğanın nasıl işlediğiyle alakalı olarak biraz daha bilinçlendirilmesi gerekiyor. Çöp kutusunun buralara koyulması belediyece zaten yapılaması gerekir ” şeklinde konuştu. Üniversite öğrencisi Rana Güneş, “Genellikle çok fazla plastik atık var. İnsanları pikniklerini yaptıktan sonra çöplerini bırakıp gitmişler. Plastik atıklar karışması en zor atıklardır. Yetkililerin çöp konteynırları yapması gerekir” diye konuştu. Biyoloji bölüm öğrencisi Ece Güler, Tunca Nehri’nde çöp toplama etkinliği düzenlediklerini ve çevre insanların bilinciyle güzelleşeceğini ifade etti. Havva Demir de çok fazla çöp topladıklarına değinerek, “Burada insanları bilgilendirmek ve bilinçlendirmek ile ilerledik. Yetkililerin çevreye çöp kovası ve kamelyalar yapması gerekiyor. Çöp atma alanlarına çöplerimizi atmamız gerekir. Edirne bizim ve bu çöpleri biz topluyoruz” ifadelerini kullandı. (MB-
Denizli TFF 2. Lig: Denizlispor: 4 Uşakspor: 1 TFF 2. Lig Kırmızı Grup’ta ligden düşmesi kesinleşen Denizlispor ve Uşakspor’un karşı karşıya geldiği karşılaşmada, gülen taraf ev sahibi ekip oldu. Maçı 4-1 kazanan Denizlisporlu futbolcular, ceza sahası önüne oturarak protesto ile karışık ilginç bir gol sevincine imza attı. Ligden düşmeleri kesinleşen Ege’nin köklü iki takımın karşılaştığı 37. hafta maçında Denizlispor, Uşakspor’u 4-1yenerek, kendi sahasındaki son maçı farklı kazanarak seyircisine veda eti. Ev sahibi Denizlispor’un gollerini Alaattin, Emirhan, Samet Emre ve Gökhan kaydederken, Uşakspor ise tek golünü Tan’ın ayağından kazandı. Denizlispor alınan farklı galibiyetle puanını 32’ye çıkarırken, Uşakspor ise 5 puanda kaldı. Haftalardır antrenman boykotlarıyla gündeme gelen Denizlisporlu futbolcular, ceza sahası önüne oturarak protesto ile karışık ilginç bir gol sevincine imza attı. Stat: Denizli Atatürk Hakemler: Erdem Temel xxx, Servet Bozkurt xxx, Gökmen Çambel xxx Denizlispor: Ertuğrul xx, Emre Sağlık xxx, Muhammet Özkal x ( Emre Ak dk 90 x), Emirhan xx, Gökhan xx, Alaattin xxx (Yusuf Emre dk 75 xx), Emre Yıldırım xx, Emir Toprak xx, Samet Emre xxx (Alihan dk 75), Oktay xx (Muhammed Eren dk 90), Mustafa Kaçan xxx (Mehmet Eren dk 82 xx) Uşakspor: Mehmet Akif x (Yusuf Can dk 16 xx), Değer Mehmet xx, Yusuf xx, Oğulcan xx, Tan xx, Necati x (Mustafa Kemal dk 60 x), Berkay xx, Soner xx (Halil dk 46 x), Eren xxx, Emre Pehlivan x (Arda dk 73 x), Emre Can x (Enes dk 46) Goller: Alaattin (dk 13), Emirhan (dk 38), Samet Emre (dk 45+1) Gökhan (dk 79) (Denizlispor) Tan (dk 25) Uşakspor, Sarı kartlar: Muhammet Özkal (Denizlispor) Yusuf (Uşakspor)