SAĞLIK - 30 Haziran 2022 Perşembe 11:40

Kalp ve damar cerrahisi uzmanları varis hastalığına karşı vatandaşları uyardı

A
A
A
Kalp ve damar cerrahisi uzmanları varis hastalığına karşı vatandaşları uyardı

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanları Prof. Dr. Mustafa Şırlak ve Prof. Dr. Tankut Akay, vatandaşları varis hastalığına karşı uyardı. Şırlak varisin birçok etkileri olabileceğini söylerken, Akay ise hastalığın tedavi edilmediğinde pıhtı, kanama gibi sonuçlarla karşı karşıya kalınabileceğini belirtti.

Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Derneği tarafından 29 Haziran Çarşamba günü varis hastalığına dikkat çekmek amacıyla “Sağlıklı Bacaklar, Gülen Gözler” mottosuyla Farkındalık Günü etkinliği düzenlendi. Ankara’da bir AVM’de düzenlenen etkinliğe çok sayıda kalp ve damar cerrahisi uzmanı, varis hastalığına maruz kalan kişiler ve vatandaşlar katıldı. Uzman doktorlar katılımcılara ünlü sunucu Özlem Yıldız’ın soruları eşliğinde varis hastalığının nedenleri, tedavi yöntemleri, dikkat edilmesi gerekenleri ve risk faktörleri gibi merak edilenleri anlattı. Etkinlikte Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Derneği tarafından farkındalık amaçlı tişört dağıtımı da gerçekleştirildi.

Etkinlik çerçevesinde varis hastalığı hakkında bilgilendirmeler yapan Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Şırlak, “Varis toplar damarların hastalığı. Toplar damarlar bildiğiniz gibi kirli kanı vücudumuzdan temizlemek üzere yukarıya taşıyan damarlar. Bu damarların görevini yapamaması sonucu kan tekrar aşağıda göllenme yapıyor. Daha çok görsel sonuçları ortaya çıktığı zaman farkına vardığımız bir hastalık diyebiliriz. Ama bunun yanında birçok etkileri olabilen bir hastalık” diyerek hastalığı tanımladı.

Kalp ve damar cerrahisi uzmanları varis hastalığına karşı vatandaşları uyardı

“Hareketsizlik ya da uzun süre oturma önemli risk faktörleri”

“Maalesef kadınlar varis yönünden biraz daha şanssız. Çünkü yaklaşık 3 kadından biri ve 4 erkekten birinde, orta yaş grubunda varis görülüyor. Yaş ilerledikçe de hastalığın görülme sıklığı artıyor” diyerek varis hastalığının kadınlarda daha sık görüldüğünü kaydeden Prof. Dr. Şırlak, hastalığın risk faktörleri arasında hareketsizlik, fazla kilo gibi etmenlerin bulunduğunu belirterek, “Bu farkındalık gününün en önemli amaçlarından birisi hareketsizlik, fazla kilo gibi önlenebilir risk faktörlerini açıklamak. Ama bunun yanında genetik faktörler, uzun süre ayakta hareketsiz kalma ya da uzun süre oturma gibi faktörler de önemli risk faktörleri arasında” dedi.

“Damarlar dışarıdan görüldüğü zaman bize başvuruyorlar”

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Şırlak, hastaların ne gibi durumlarda kendilerine başvurduklarını da anlattı. Şırlak, varisin bulgularını “Hastaların çoğu özellikle hanımefendiler kılcal damarların açığa çıkması şeklinde görsel problemlerle karşılaştıklarında bize başvuruyorlar. Bunun yanında bacaklarda yorgunluk hissi, dolgunluk hissi, zonklama, karıncalanma, huzursuz bacak sendromu. Bunlar hep varisin bulguları” sözleriyle açıkladı.

Kalp ve damar cerrahisi uzmanları varis hastalığına karşı vatandaşları uyardı

Prof. Dr. Akay varisin tedavi yöntemlerini anlattı

Özellikle yaz aylarına girildiğinde varis şikayetlerinin arttığını söyleyen Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Tankut Akay, sıcak havalarda hastaların ağrı, kramp, yanma gibi şikayetlerinin arttığını kaydetti. Varis tedavisini üçe ayıran Akay, şöyle konuştu:
“Biri medikal tedavi. Yani hastaların ağrı, kramp, yanma, karıncalanma gibi şikayetlerini giderecek ilaç tedavisi. Diğer tedavi endovasküler dediğimiz yani hastaya çok bir ameliyat yükü yüklemeden basit radyofrekans, lazer ya da yapıştırıcı gibi yöntemlerle varisli damarlara sebep olan ana damarın kurutulması. Üçüncü tedavi yöntemi de kozmetik tedavi. Kılcal damar dediğimiz, yani ameliyata gerek göstermeyen ama görüntü olarak problem oluşturan damarların poliklinik şartlarında yakılarak ya da içine bir madde zerk ederek buradaki damarların kurutulması.”

Varis hastalarına uyarılarda bulunan Prof. Dr. Akay, hareket edilmesi gerektiği vurgusunu yaparak, “Hastaların sıcaktan kaçınmaları, bacaklarına soğuk suyla masajlar yapmaları, duş aldırmaları, yürütüş yapmaları, ayaklarını yukarıya doğru kaldırmaları, çok dar kıyafetler giymemeleri, kilo almamaları, yürüme, bisiklete binme gibi sporları alışkanlık haline getirilmesi önerilmekte” dedi.

Kalp ve damar cerrahisi uzmanları varis hastalığına karşı vatandaşları uyardı

“Varis tedavi edilmezse pıhtı oluşabilir, kanama olabilir”

Varis hastalığının tedavi edilmediğinde ortaya çıkabilecek sonuçları açıklayan Akay, erken dönemde çözüm oluşturmak gerektiğinin altını çizerek, "Varis tedavi edilmezse hastanın şikayetleri devam eder. Yani konforsuz bir yaşam sürebilir. İlerleyen dönemlerde daha da ilerlemiş varisler hastada ayak bilekleri etrafında yara açılmasına, çok büyük varisler de bazen pıhtı oluşmasına ve bazen de tansiyonunun yükselmesine bağlı olarak kanamalara yol açabilir. Bu yüzden bunlar olmadan önce erken dönemde çözüm oluşturmak gerekiyor. Bizim de bugün dikkat çekmeye çalıştığımız nokta tedavi edilemez noktaya gelmeden önce buna dikkati çekerek çözümleri erken bulabilmek, tanıyı erken koyabilmek” diye konuştu.

Varis hastalığı yaşayanların beslenmeye dikkat etmesi gerektiğini hatırlatan Prof. Dr. Tankut Akay, insanların hayatına hareket kattığı sürece hem daha kaliteli bir hayata sahip olabileceğini hem de varislerin oluşmasını engelleyebileceklerini söyledi. Varis hastalığının önemli bir sağlık sorunu olduğunu hatırlatan Akay, “Varis, kişinin hayat konforunu son derece etkileyen bir hastalıktır. Uyku problemi oluşturmasının yanında ağrı ve krampla uyanmasını, ayaklarında yanma şikayeti oluşturmasını sağlar. Bunun dışında tedavi edilmezse ilerleyen evrelerde ayakta renk değişikliği ve yara oluşmasına sebep olan önemli bir sağlık sorunudur” ifadelerini kullandı.

Huzeyfe Tarık Yaman - Cem Geçim - Nurullah Geylani

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Muş’ta yeni yıl öncesi gıda denetimleri artırıldı Muş Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekipleri, yılbaşı öncesinde vatandaşların güvenli ve sağlıklı gıdaya ulaşmasını sağlamak amacıyla il genelinde gıda denetimlerini sıklaştırdı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, yaklaşan yeni yıl öncesinde gıda güvenliğinin sağlanması amacıyla denetim çalışmalarını artırdı. İl Müdürlüğüne bağlı resmi gıda kontrolörleri tarafından il genelinde gıda üretimi ve satışı yapılan işletmelerde denetimler aralıksız sürdürülüyor. Yılbaşı döneminde tüketimi artan ürünler başta olmak üzere her türlü içecek, kuruyemiş, beyaz et ve kırmızı et satışı yapan işletmeler ile şekerleme, pastane ve benzeri gıda işletmeleri denetim kapsamına alındı. Denetimlerde ürünlerin hijyen, muhafaza ve satış şartları ile mevzuata uygunluğu titizlikle kontrol ediliyor. İl Müdür Yardımcısı Muhammed Şen, denetimlere ilişkin yaptığı açıklamada, "Halk sağlığının korunması ve güvenilir gıda arzının sürdürülebilirliği amacıyla yılbaşı sürecinde denetimlerimiz artırılarak devam edecektir. Tüketicilerimizin sağlıklı, güvenilir ve kaliteli gıdaya en hızlı şekilde ulaşması sağlanacaktır" dedi. Vatandaşların da gıda güvenliği konusunda duyarlı olmalarının önemine dikkat çeken Şen, "Karşılaşılan her türlü gıda güvenliği ihlali, hijyen eksikliği veya şüpheli durumların Alo 174 Gıda Hattı’na bildirilmesi, hızlı ve etkin müdahale açısından büyük önem taşımaktadır" ifadelerini kullandı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerinin yeni yıl öncesinde denetimlerini hız kesmeden sürdüreceği bildirildi.
Bartın BARÜ’de "Bartınlı Bir Akademisyenin Hayatından Kesitler" söyleşisi düzenlendi Bartın Üniversitesinde (BARÜ) Türkiye’nin idare hukuku alanının önde gelen akademisyenlerinden biri olan Prof. Dr. Turgut Tan’ın bağışta bulunduğu kitaplık açılırken akademik yaşamı, bilimsel çalışmaları ve mesleki deneyimleri konuşuldu. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Kütüphane Dokümantasyon ve Daire Başkanlığı tarafından Türkiye’nin idare hukuku alanının önde gelen akademisyenlerinden biri olan Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turgut Tan’ın konuk olduğu "Bartınlı Bir Akademisyenin Hayatından Kesitler" başlıklı bir söyleşi düzenlendi. Kütüphane Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programa Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Bartın Belediye Başkanı M. Rıza Yalçınkaya, BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı. Bartın’da geçen çocukluk yıllarını anlatan Prof. Dr. Tan, "İlkokul ve ortaokul yıllarım Bartın’da geçerken liseyi İstanbul’da okudum. Ankara Üniversitesi o dönem Mülkiye olarak geçen Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdim. Mezun olduktan sonra kabul aldığım burslarla Fransa’da bulundum. Türkiye’de özellikle idare hukuku alanında ders verdim. Bugün Bartın’a geldiğimde yıllar önce dersine girdiğim başarılı bir öğrencimi memleketimin mülki idaresinin başında vali olarak görmekten mutluluk duyuyorum. Diğer bir mutluluğum ise benim zamanında devam edebileceğim bir lisenin olmadığı memleketime bugün Bartın Üniversitesinin kazandırılmış olmasıdır" dedi. BARÜ Merkez Kütüphanesinde "Prof. Dr. Turgut Tan Kitaplığı" açıldı Ayrıca Bartınlı Prof. Dr. Tan, uzun yıllardır biriktirdiği yaklaşık bin 400 kitabı ve süreli yayını kendisinden sonraki nesillere fayda sağlaması için bölgenin en büyük kütüphanesi olarak bilinen BARÜ Kütüphanesine kitap bağışladı. Söyleşi programı kapsamında, bağışlanan eserlerden oluşan "Prof. Dr. Turgut Tan Kitaplığı"nın da açılışı yapıldı. Bağışlanan eserlerin bir referans niteliğinde olduğunu vurgulayan Kütüphane Dokümantasyon ve Daire Başkanı Burak Beygirci, "Bu koleksiyon idare hukuku, anayasa hukuku, vergi hukuku ve kamu yönetimi alanlarında büyük bölümü klasikleşmiş eserlerden oluşmaktadır. Bu alanların dışında ekonomi, siyaset bilimi, tarih ve edebiyat gibi konularda Türkçe ve Fransızca olmak üzere eşsiz eserleri kütüphanemize bağışlamıştır. Yapılan teknik işlemler esnasında koleksiyonda yer alan pek çok eserin kütüphanemiz tarafından ilk kez girişinin yapıldığı ve ülkemizde ilk kez BARÜ Merkez Kütüphanesine tarafından kataloglandığı tespit edilmiştir. Koleksiyon erişime açıldıktan sonra farklı üniversite kütüphanelerinden bu eserler için kütüphaneler arası ödünç taleplerinin gelmesi söz konusu bağışın eşsiz ve referans niteliğinde bir koleksiyon olduğunu ortaya koymuştur" dedi.
Bartın BARÜ’de farklı kültürler bir araya geldi Bartın Üniversitesinde (BARÜ) eğitimlerine devam eden uluslararası öğrenciler "Kültür Buluşması" etkinliğinde geleneksel giysilerini, yöresel yemeklerini ve danslarını tanıttı. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Türkçe Öğretim Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) ile Uluslararası Öğrenci Kulübü tarafından kültürler arası etkileşime katkı sağlamak amacıyla "Kültür Buluşması" etkinliği düzenlendi. Kütüphane Konferans Salonu’nda yapılan programda Türkmenistan, Kazakistan, Yemen, Azerbaycan ve Endonezya’ya ait kültürler; geleneksel giysileri, yöresel yemekleri, müzikleri ve danslarıyla tanıtıldı. BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya da etkinliğe katılarak uluslararası öğrencilerin kültür buluşmasına ortak oldu. Öğrencilerin hazırladığı gösterileri ilgiyle izleyen Rektör Akkaya, kültürel çeşitliliğin üniversite yaşamına kattığı değere dikkat çekerek "Bugün dünyanın farklı coğrafyalarından gelen öğrencilerimizin kendi kültürel değerlerini tanıtmalarına eşlik ediyoruz. Burada Türk kültürünü öğrendiniz. Her ne kadar başka diyarlardan gelmiş olsanız da Anadolu kültürünü buradan yaşayıp dostluklar edindiniz. Biz Bartın Üniversitesi olarak dili kültürün bir taşıyıcısı olarak görüyoruz. Hepiniz birer Bartın Üniversitesi ve Bartın elçisisiniz. Gittiğiniz ülkelerde Türkiye’nin bir sesisiniz. Burada yaşanmışlıklarınız sizlere rehberlik sunacaktır. Bu vesileyle kültürler arası etkileşimi güçlendiren etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Uluslararası öğrencilerin kültürel zenginliklerini tanıttığı stantların yoğun ilgi gördüğü program, hatıra fotoğraflarının çekilmesiyle sona erdi.