GÜNDEM - 16 Ekim 2017 Pazartesi 14:38

Kansere karşı farkındalık yürüyüşü

A
A
A
Kansere karşı farkındalık yürüyüşü

Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı dolayısıyla “farkında olalım, kanserden korunalım” yürüyüşü büyük bir katılımla Lefkoşa Dereboyu’nda gerçekleştirildi.


“1-31 Ekim meme kanseri bilinçlendirme ayı” kapsamında Sağlık Turizmi Konseyi organizasyonu ile Sağlık Bakanlığı, Turizm ve Çevre Bakanlığı desteği ve Yakın Doğu Üniversitesi, Lefkoşa Türk Belediyesi ile Kanser Hastalarına Yardım Derneği işbirliği ile gerçekleşen yürüyüş dün Lefkoşa Dereboyu’nda yapıldı.

Savaşan: Amacımız, doğru bilinen yanlışlardan kurtarmak

“Farkında olalım kanserden korunalım” temasıyla yapılan ve yoğun ilgi gösterilen yürüyüşün, kanserle ilgili farkındalık ve bilinç düzeyinin artmasını sağlamak, kansere karşı mücadelede önemli bir adım olan doğru bilinen yanlışlardan kurtulmak ve doğruların herkese ulaşması gerektiği algısının oluşturulması için yapıldığını söyleyen Konsey Başkanı Ahmet Savaşan, kanserin herkesi farklı şekillerde etkilediğini, hastalığın bireylerin, ailelerin ve toplumun üzerindeki etkisini azaltmak için başta devlete, sivil topluma, uluslararası kuruluşlara, üniversitelere, hastalara ve yakınlarına önemli görevler düştüğün altını çizdi.

Harmancı: Kimyasal kullanmadan haşere mücadelesi yapıyoruz

Günümüzde bu tür etkinliklerin geliştiğine dikkat çeken Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı da konuşmasında Kuzey Kıbrıs’ın kanser bakımından çok ciddi riskler taşıdığını söyleyerek, son üç yılda Lefkoşa’da kimyasal kullanmadan haşere mücadelesi yaptıklarını ve başarılı sonuçlar aldıklarının belirtti.

Dana: 2018 yılında ülke genelinde kanser taraması yapılacak

Sağlık Bakanlığı’nın hem farkındalık hem de önleyici tedbirler alınması ve tedavilerin yapılması konusunda pek çok görevi olduğunu ifade eden Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Kemal Deniz Dana ise, kanserin teşhis ve tedavisinde Devletin ile Yakın Doğu Üniversite Hastanesi’nin imkanlarının Dünya’nın en gelişmiş ülkeleri seviyede olduğunun altını çizdi. Ulusal Kanser Danışma Kurulu’nun 15 aylık süreçte yaptığı çalışmalar hakkında da bilgiler veren Dana, kurulun kanserin önlenmesi, erken teşhis ve gıda denetimleri gibi pek çok konuda faaliyet gösterdiğini söyledi. 2018 yılında ülke genelinde kanser taraması yapılmasını hedeflediklerini belirten Dana, ülkenin kanser haritasının hazırlanması için de proje hazırladıklarını söyledi.

Kocaismail: Erken teşhis hayat kurtarır

Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail de yaptığı konuşmada toplumda farkındalık ve duyarlılığın son yıllarda geliştiğini ve birçok etkinliğin hayat bulduğunu söyleyerek, Sağlık Turizmi Konseyine kanser konusuna verdiği özel önemden ötürü teşekkür etti. Kanserden korkmamak gerektiğini söyleyen Kocaismail, özellikle meme kanserinde erken teşhisin hayat kurtardığının ifade etti.

Dr. Gardiyanoğlu: Meme kanseri erkeklerde de görülüyor

Kanser hastalığında en önemli noktanın erken tanı olduğunun altını çizen Serbest Çalışan Hekimler Birliği Başkanı Dr. Remzi Gardiyanoğlu ise meme kanserinin yüzde 5 dolayında erkeklerde de görüldüğüne vurgu yaptı. Kanser taramalarının ihmal edilmemesi gerektiğini söyleyen Dr. Gardiyanoğlu, ailesinde meme kanseri olanların genç yaşlardan itibaren taramalara başlaması ve takiplerini düzenli olarak yaptırmalarının önemine dikkat çekti.
  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Düzenli egzersiz yapmak cildin yaşlanmasını geciktiriyor Cildimiz; tükettiğimiz besinlerden, stres ve uyku durumumuza kadar her şeye tepki gösterir. Çoğumuzun isteği her zaman sağlıklı ve parlak bir cilde sahip olmaktır. Uzm. Dr. Ayşegül Alpay, “Cilt bakım ürünleri, canlı ve parlak bir cilde ulaşmaya yardımcı olsa da cilt sağlığını korumanın en doğal ve etkili yollarından biri düzenli egzersiz yapmaktır. Egzersiz sırasında kan dolaşımının artmasıyla dokular beslenir, toksinler temizlenir. Düzenli spor, cildin kolajen üretimini artırır ve yaşlanmayı geciktirir” dedi. Spor yaparken kan dolaşımı artar, dokular beslenir Cildimiz, genel sağlığımızın bir yansımasıdır. Günlük yaşamda egzersize yarım saat ayırmak bile, genel sağlığımız için olduğu kadar cilt sağlığımız için de çok faydalıdır. Parlak, genç, sıkı ve lekesiz bir cildin yanı sıra sağlıklı saç ve tırnaklara ulaşmada düzenli spor yapmanın büyük faydası olduğunu söyleyen Medicana Bahçelievler Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Ayşegül Alpay, şunları söyledi: “Egzersizin cildimiz için en önemli faydalarından biri kan dolaşımının artması ve hızlanmasıdır. Doğal olarak vücudumuzdaki tüm organlar gibi cildimize de daha fazla kan pompalanır, bu da dokuların daha iyi beslenmesi ve oksijenlenmesini sağlar. Biriken zararlı maddeler, yani toksinlerin vücuttan uzaklaştırılmasına yardımcı olur. Düzenli egzersiz; cildin canlı, parlak, genç ve diri görünmesinde, saç ve tırnakların daha canlı ve dayanıklı olmasında etkilidir”dedi. Terlemek, ciltteki yağı ve kiri temizler Egzersiz sırasında terlemenin doğal bir temizleyici görevi görerek, gözeneklerdeki kiri ve yağı temizlemeye yardımcı olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Ayşegül Alpay, şu bilgileri verdi: “Bu temizleme etkisi, cildin taze görünmesini sağlayarak sivilce riskini azaltabilir. Ancak egzersizden sonra cildi düzgün bir şekilde temizlemek şarttır. Egzersiz; ciltte sebum [yağ] üretimini arttıran, gözeneklerin tıkanması ve komedon oluşumunu takiben sivilceleri arttıran ve cilt kalitesini bozan testosteron ve kortizol gibi hormonların seviyelerinin düzenlenmesine yardımcı olur. Cilt sağlığı ve sivilce oluşumunda etkili bir diğer hormon olan insülin hormonunun düzeyinin azalmasında da etkilidir. Böylece sivilce tedavisinin daha etkili olmasını sağlar.” Endorfin salınımını tetikler Stresin cilt üzerinde de önemli negatif etkileri vardır. Yüksek stres seviyeleri sivilce, egzama, sedef gibi cilt rahatsızlıklarını kötüleştirebilir. Egzersiz, doğal ruh halini iyileştiren endorfin salınımını tetiklediği için daha sağlıklı bir cilde ulaşmaya yardımcı olabilir. Düzenli spor, kolajen üretimini artırarak yaşlanmayı geciktirir Kolajenin; cildin elastikiyeti ve sıkılığını korumada çok önemli rol oynayan bir protein olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Ayşegül Alpay, “İlerleyen yaş, stres, kötü beslenme, sigara gibi nedenlerle zamanla kolajen üretimi azalarak kırışıklıkların ve ince çizgilerin oluşmasına yol açar. Düzenli egzersiz, cilde ulaşan kan akımının artması, toksinlerin daha iyi temizlenmesi, stres hormonlarının salgılanmasının azalması gibi etkilerle kolajen üretimini teşvik ederek cildinizin daha genç görünümünü korumasına yardımcı olur. Yaşlanma sürecini tamamen durdurmasa da kesinlikle yavaşlatmaktadır” diye konuştu.
İstanbul Yeni doğan bebeğini 3. kattan atarak ölümüne neden olan şüpheliye ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi Şişli’de yeni doğurduğu bebeğini 3. kattaki banyonun penceresinden apartman boşluğuna atan ve bebeğin cesedini çürümeye bırakan şüphelinin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Şişli’de 18 Aralık 2023’de yaşadığı evin banyosunda kendi başına doğum yaptığı ve ardından 3. kattaki banyonun penceresinden bebeğini aşağıya atarak ölümüne neden olduğu iddia edilen şüpheliye yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Kader K. (23) ‘şüpheli’ sıfatıyla, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ‘müşteki’ sıfatıyla, şüphelinin yeni doğan kızı ise hüviyeti meçhul bebek olarak ‘maktul’ sıfatıyla yer aldı. Yeni doğan bebeğini çürümeye bırakmış Hazırlanan iddianamede, polis ekiplerine yapılan ihbar üzerine olay yerine gidildiği ve 2 bina arasındaki boşlukta, yerde tamamen çıplak bebek cesedi bulunduğu belirtilerek soruşturma işlemlerine başlandığı aktarıldı. Bebeğin bulunduğu zeminin beton olduğunun aktarıldığı iddianamede, bebeğin baş bölgesinde parçalı kırık olduğu değerlendirilen derin yaralanmanın olduğu, kordon bağının bulunduğu ve bebeğin cesedinin çürümeye başladığı kaydedildi. Aile ve yakınlarının hoş karşılamayacaklarından korktuğu belirtildi İddianamede, şüpheli Kader K.’nın uzaktan akrabası ile evlilik dışı gönül ilişkisi olduğu, şüphelinin bu birliktelik nedeniyle gebe kaldığı, gebe olduğunu ailesine ve yakınlarına hoş karşılamayacaklarından korkması nedeniyle söyleyemediği, banyoda kendi başına doğum gerçekleştirdikten sonra ise durumu kimseye açıklamayacağını düşünerek içinde bulunduğu 3 kattaki evin banyo penceresinden yeni doğan bebeğini aşağıya, beton zemin üzerine attığı kaydedildi. ‘’Attıktan sonra baktığımda kanlı vaziyette yerde yatıyordu, sonrasında daha çocuğa hiç bakmadım’’ Şüpheli Kader K.’nın ifadesine de yer verilen iddianamede, doğumdan sonra bebeğin hiç yaşam belirtisi göstermediğini söyleyerek, ‘’Çocuğu olduğu haliyle banyonun camından aşağıya attım ve tekrar odama gittim. Attıktan sonra camdan baktığımda çocuk kanlı vaziyette yerde yatıyordu. Sonrasında daha çocuğa hiç bakmadım. Bu durumdan dolayı pişmanım’’ dediği anlatıldı. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi Hazırlanan iddianamede şüpheli Kader K.’nın ‘beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan altsoya karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Şüphelinin yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanacak.