ASAYİŞ - 15 Ekim 2015 Perşembe 11:57

Karadeniz'i heyelan vurdu, evler toprak altında kaldı!

A
A
A
Karadeniz'i heyelan vurdu, evler toprak altında kaldı!

Karadeniz Bölgesi sağanak yağışın etkisi altında.Trabzon ve Rize'de etkili olan yağış heyelana yol açtı, evler toprak altında kaldı.

Karadeniz'i etkisi altına alan yağış Trabzon ve Rize başta olmak üzer birçok ilde hayatı durma noktası getirdi.Bir yandan evleri heyelan nedeniyle toprak altında kalan vatandaşlar zor anlar yaşadı.

TRABZON

 Trabzon'un Sürmene ilçesi Yeniay mahallesinde şiddetli yağış sonrası oluşan heyelandan zarar gören eski bir ev yıkılırken, 4 katlı bir bina ise tedbir amaçlı boşaltıldı.

Bölgede 2 gündür etkili olan şiddetli yağmur Trabzon'un Sürmene ilçesinde heyelanlara neden oldu. İlçenin Yeniay mahallesi Kuleli mevkiinde heyelan nedeniyle eski bir ev yıkılırken, 4 katlı bir bina ise tedbir amaçlı boşaltıldı. Boşaltılan binada kalan vatandaşlar akrabalarının evlerine yerleştirilirken, Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu ve Sürmene Belediye Başkanı Rahmi Üstün bölgede incelemelerde bulundu. Büyükşehir ekipleri bölgede temizleme çalışması yaparken, yaşanabilecek yeni heyelanlara karşı vatandaşlar uyarıldı.  

RİZE

Rize’de iki gündür etkili olan şiddetli yağış maddi hasara yol açtı. Şiddetli yağış ve heyelanlar sonrasında bir ev yıkıldı, iki ev boşaltıldı, 28 köy yolu ise araç ulaşımına kapandı.

Rize’de iki gündür etkili olan şiddetli yağış sonrası dereler taştı çok sayıda küçük çapta heyelan meydana geldi. Derebaşı Köyü’nde Musa Köse’ye ait iki katlı bina çöktü. Kasarcılar Köyü’nde ise heyelan riski altındaki iki bina boşaltıldı. 28 köy yolu araç ulaşımına kapandı. Çok sayıda köye elektrik ve iletişim hizmeti verilemiyor. 

GİTTİKLERİ DÜĞÜN HAYATLARINI KURTARDI
Rize’nin Derebaşı Köyü’nde şiddetli yağış sonucu yıkılan iki katlı evde can kaybı olmamasına ilginç bir tesadüf neden oldu. Ev sahibi Musa Köse ve ailesi bir akrabalarının düğün töreni katılmak için evi boşaltarak düğüne gitti. Köse ailesinin düğünde olduğu sırada köylerinde heyelan oldu ve iki katlı evleri tamamen çökerek balçık altında kaldı. Yaşadıkları olayı anlatan Musa Köse, “Önemli olan can kaybı olmaması. Eğer düğüne gitmeseydik burada ölebilirdik. Şükrediyoruz. Gelen mala gelsin. Rabbimizden geldi. Buna da şükrediyoruz” dedi.  

İSMAİL KILIÇ-GÖKTÜRK FIRAT

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Vehbi Koç Ortaokulu öğrencilerinden bilimsel ve sportif başarı İnönü Vehbi Koç Ortaokulu öğrencileri, bilimsel ve sportif alandaki başarılarıyla ön plana çıkıyor. İnönü Vehbi Koç Ortaokulu öğrencileri 22 Nisan ile 28 Nisan tarihleri arasında iki büyük başarıya imza attı. Bu yıl 18’incisi düzenlenen TÜBİTAK 2204-B Ortaokullar Arası Araştırma Projesi Yazma Yarışması’nda tarih alanında ’Türk Damgalarına Can Suyu’ adlı proje ile Bursa Bölge Birinciliği elde edildi. Vehbi Koç Ortaokulu 6.sınıf öğrencileri Azra Gök, Irmak Karagöz ve Zehra Ecrin Aslan’ın, Türkçe öğretmeni Sema Şeker danışmanlığında hazırladığı proje, Bursa bölge sergisinde başarı göstererek birinciliğe layık görüldü. Bu sayede 26 Mayıs ile 30 Mayıs tarihleri arasında Ankara’da düzenlenecek olan ve Türkiye’nin 12 ayrı bölge birincilerinin yarışacağı Türkiye finaline katılmaya hak kazandı. Beden eğitimi öğretmenleri Tuğba Koç ve Esabil Ballı ile bilek güreşine hazırlanan sporcular, Eskişehir il ve bölge müsabakalarında başarı elde ederek katıldıkları Türkiye şampiyonasında 1 altın, 3 gümüş ve 1 bronz madalya kazandı. Sol kolda 60 kilogram Eylül Karaardıç Türkiye Şampiyonu, 35 kilogram Hayrunnisa Karademir Türkiye İkinciliği, 35 kilogram Emine Bozkurt Türkiye İkinciliği, sağ kolda ise 60 kilogram Eylül Karaardıç Türkiye İkinciliği, 40 kilogram Eminenur Yeniçay Türkiye Üçüncülüğü elde etti. "Gelecek yıllarda da başarılarımızın üstüne koyarak çalışmalarımıza devam edeceğiz" Öğretmen ve öğrencilerinin başarıları hakkında konuşan Okul Müdürü Fazıl Özkara “Bizi diğer meslek gruplarından ayıran en önemli özelliğin gelişiminde rol oynadığımız evlatlarımızın başarıları olduğuna inanıyorum. Eğitimin her alanında öğretmen ve öğrencilerimizin yanında olmanın gururunu yaşıyoruz. Son yıllarda okulumuzun başarıları sadece Eskişehir’de değil ülke çapında ses getirmeye başladı. Öğretmenlerimizin özverili yaklaşımları, öğrencilerimizin ise büyük gayretleri ile İnönü’den tüm Türkiye’ye açılımın öncüsü olduğumuza inanıyorum. Gelecek yıllarda da başarılarımızın üstüne koyarak çalışmalarımıza devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Ankara Eğitim Bir-Sen: “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ yeni müfredat taslağı değerlendirmemizi tamamladık” Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir-Sen), “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” yeni müfredat taslağı konusunda detaylı ve veri temelli titiz bir değerlendirme yapıldığını ve Milli Eğitim Bakanlığı ile paylaşmak üzere çalışmanın tamamlandığını açıkladı. Eğitim Bir-Sen Sendikası, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” yeni müfredat taslağı kapsamında öğretim programları ortak metni ve 26 ders öğretim programının kamuoyu ile paylaşılarak, görüş ve önerilere açıldığını hatırlatarak, konu ile ilgili veri temelli çalışmalar gerçekleştirdiklerini açıkladı. Sendika tarafından yapılan açıklamada, yürütülen çalışmalarda sendika üyelerine gönderilen ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Yeni Müfredat Taslağı Değerlendirme Anketi’ ile 4 bin 630 üyenin fikir ve önerilerinin alındığı ve bu doğrultuda analizlerin hazırlandığı belirtildi. “Ders kitaplarından toplumsal gelişim ve gerçeklere uygun olması ve bu kapsamda değer aktarımına katkıda bulunması beklenmektedir” Açıklanan öğretim programının felsefesi, yönü, pedagojik yaklaşımları ve bağlamı da ele alınarak incelendiği ve Milli Eğitim Bakanlığı ile paylaşmak üzere çalışmanın tamamlandığı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde eğitim sistemlerinin aktarımında önemli bir yere sahip olan öğretim programlarının, müfredatın bir felsefesinin olması gerekmektedir. Bu felsefenin meydana gelmesinde ise toplumun sosyolojik, psikolojik ve fiziksel unsurlarının bir arada olduğu bağlamın oluşturulması gerekmektedir. Öğretim programlarından, ders kitaplarından sosyal yapıya uygun olması, pedagojik gereklilikleri karşılaması, toplumsal gelişim ve gerçeklere uygun olması ve bu kapsamda değer aktarımına katkıda bulunması beklenmektedir. Mevcut öğretim programlarımızın değerlere yaklaşımı sistematik ve planlı olmaktan uzaktır. Evrensel, millî ve manevi değerler kapsamında yapılan analizlerde özellikle milli ve manevi değerler bakımından programların genellikle çok sınırlı bir içeriğe sahip olduğu anlaşılmaktadır. Programlarda değer eğitiminin sistematik bir şekilde ele alınmadığı, program açıklamalarında belirtilenlerle kazanım düzeyindeki durumun birbiriyle örtüşmediği, dolayısıyla değerlere yaklaşımı bakımından iç tutarlılığı yüksek olmayan programlarla karşı karşıya olduğumuz görülmektedir.” Öğrencilere belli değerlerin kazandırılması sürecinin sadece belirli derslerle sınırlı olmaması gerektiği vurgulanan açıklamada, “Okulda değerler eğitimine bütünsel bir anlayışla yaklaşılmalıdır. Bu kapsamda değerler ilgili tüm derslerde verilmeli ve değer aktarımı okuldaki genel atmosfere yansıtılmalıdır. Değerler sadece bilişsel alanda ele alınmamalı, duyuşsal açıdan da ele alınmalı ve beceri boyutu ihmal edilmemelidir. Programlarda değerlerin duyuşsal alanla ilişkilendirilmesi yapılmalı ve sadece bilişsel boyutta kalan değer aktarımının uzun vadede etkili olamayacağı unutulmamalıdır” ifadelerine yer verildi. Açıklamada Milli Eğitim Bakanlığı’nın Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Müfredat Taslağı’na yönelik yaptığı çalışmalar ve emekleri dikkate alıp milli, manevi ve evrensel değerlerine önem veren, fiziksel, bedensel, zihinsel, ruhsal ve ahlaki gelişimini sağlayacak, nitelikli nesillerin yetiştirilmesine katkıda bulunacak bir müfredat oluşturmasının temenni edildiği dile getirildi.