MAGAZİN - 30 Ocak 2013 Çarşamba 17:41

"Kendisi ruhen hasta"

A
A
A
"Kendisi ruhen hasta"

Prof. Dr. Murat Öncel’in oyuncu eşi Şahnaz Çakıralp’a açtığı "hakaret" davasına devam edildi. Duruşmada söz alan Öncel, “Fevkalade mağdur durumdayım. Hastalarım, 'sen profesör değilmişsin' diyorlar" dedi. Çakıralp ise, “Bir bilim adamı kalkıp da suratını tamamıyla değiştirir mi? Ama onun her zaman bir meşhur olma isteği vardı” diye konuştu.

YUSUF MELİKOĞLU


Oyuncu Şahnaz Çakaralp’in bir televizyon kanalında, boşanma sürecindeki eşi Prof. Dr. Murat Öncel hakkında yaptığı açıklamalar üzerine dava açılmıştı. Çakıralp hakkında “hakaret” suçlamasıyla 4 aydan 2 yıl 8 aya kadar hapis istemiyle açılan davaya İstanbul 12’inci Sulh Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmada, sanık Şahnaz Çakıralp ile Çakıralp’ten şikayetçi olan eşi Prof. Dr. Mehmet Murat Öncel ve avukatları hazır bulundu.

Duruşmada söz alan Öncel, eşinin sözleri nedeniyle maddi manevi zarara uğradığını iddia etti. Eşi Şahnaz Çakıralp’ten şikayetçi olduğunu belirten Prof. Dr. Mehmet Murat Öncel, “30 yıllık hekimim, 25 yıllık göz doktoruyum. 20 yıllık öğretim görevlisiyim. Profesör olmadığım yönündeki iddia şöhretimi, onurumu, haysiyetimi son derece rahatsız etmiştir. Avukatı da hâlâ profesör olmadığımı iddia ediyor. YÖK’ten gelen yazıda ‘profesör değildir’ demiyor. Profesörlük rektörlükler tarafından verilir. Beni en çok yıpratan ise maddi ve manevi şekilde zarara uğratan kişinin, eşimin bunu söylüyor olmasıdır” dedi.

Eşinin kendisine “hastalıklı” olduğunu söylemesi üzerine bir üniversitenin hastanesinden hasta olmadığına dair rapor aldığını ifade eden Prof. Dr. Öncel, “Hasta-doktor ilişkisi karşılıklı güvene dayanır. Bu söylenen sözler, aniden söylenmiş sözler değildir. İlk avukatı Bozkurt Nuhoğlu, muayenehaneme gelerek, ‘10 milyon lira vereceksin, eğer vermezsen çamur atacağız, profesör olmadığını söyleyeceğiz’ dedi. Bozkurt Nuhoğlu bu sözlerinden dolayı Bakırköy 16 Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor” diye konuştu.

Hastalarının muayenehanesine gelerek, “Sen profesör değilmişsin” dediğini ve profesör olduğuna ilişkin belge görmek istediğini savunan Öncel, “Kongrelere gidemiyorum. Ameliyat olacak hastalarım ameliyattan vazgeçtiler. Aileme gidiyorum ‘sen yalancısın, profesör değilmişsin’ diyorlar. Fevkalade mağdurum ” dedi.

“KENDİSİ RUHEN HASTA, MARFEN HASTASI- DEDİM”

Daha sonra söz alan sanık Şahnaz Çakıralp ise, “Biz ayrıldıktan sonra, dava konusu olan programa kadar bir karalama kampanyası yürütüldü. Hiç ağzımdan çıkmayan sözler, gazetelere ben söylemişim gibi yazdırıldı. En sonunda ölümle tehdit ettiğimi yazdırdılar. Ben de 16 yıllık bir sanatçı ve CHP Meclis Üyesi bir kişi olarak cevap verme isteği duydum ve ‘Onun için üzülüyorum. ‘Kendisi ruhen hasta, marfen hastası’ dedim. Marfen hastalığı, şizofren kökenli bir hastalık. 2 psikoloğu var, biri ile mahkemelik. ‘Ben ona üzülüyorum’ dedim. Bir bilim adamı kalkıp da suratını tamamıyla değiştirir mi? Ama onun her zaman bir meşhur olma isteği vardı” ifadelerini kullandı

Dosyayı incelemeye alan mahkeme, karar için duruşmayı erteledi.

Dava, Çakıralp'in bir televizyon programında eşi Murat Öncel hakkında sarf ettiği ileri sürülen, "Tümü ile bir kurguyla yaşıyor ve bir şeyleri kurguluyor. Onu da böyle bir plan halinde sonra yapıyor. O kadar hastalıklı bir durum ki tedavi olması gerekiyor. Ama işte karşınızdaki adam normal olmayınca ne yapacaksınız" sözleri üzerine açılmıştı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Sarıkamış şehitleri için eksi 10 derecede saygı nöbeti Sarıkamış Harekatı’nın 111’inci anma etkinlikleri kapsamında Allahuekber Dağları’nda donarak şehit olan binlerce Mehmetçiğin anısına öğrenciler sıfırın altında 10 derece soğukta temsili saygı nöbeti tuttu. Etkinlik, Kafkas Üniversitesi Sarıkamış Meslek Yüksek Okulu önünde başladı. Okul önünde toplanan öğrenciler ve protokol üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yaklaşık 4 kilometre yürüyerek Alisofu Şehitlik Anıtı’na geldi. Buradaki program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. O dönemde yaşanılan zorlukları hissetmek adına asker kıyafeti giyen öğrenciler, değişimli olarak Alisofu Şehitlik Anıtı’nda temsili saygı nöbeti tutarak nöbet değişimi gerçekleştirdi. Kuran-ı Kerim tilaveti ve duaların ardından program sona erdi. Programın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Kars Valisi Ziya Polat, "Ecdadın, atalarımızın izinde, onların iman dolu yüreklerine vatan, millet sevdasıyla Allahuekber Dağları’nda şahadet şerbeti içmesinin 111’inci yılındayız. Öncelikle tüm şehitlerimizi, bütün ecdadımızı rahmetle, minnetle anıyoruz. Kardan kefen giyen atalarımızı, büyüklerimizi bu imanı, inancı gençlerimize aktarmak için bugün 22 Aralık’ta genç kardeşlerimiz, hemşehrilerimiz, STK’larımız, kurum kuruluşlarımız, saygı nöbeti yürüyüşümüzü devraldık. Genç kardeşlerimizle saygı nöbetine başladık. Tabii bu dağlar, Allahuekber Dağları on binlerce yiğidin iman dolu, inanç dolu, devlet, millet için düşmandan çok soğukla mücadelesinin hüzün hikayesinin yazıldığı topraklar. Bu devlet, bu millet için şehit olan şehadet şerbeti içmek için yola çıkan tüm şehitlerimize rahmet, minnet, saygılar diliyoruz" dedi. Polat, "Bugün nöbeti devralan genç kardeşlerimiz aynı kalple, aynı akılla bu iman, bu inançla yürüdüler ve yürüyecekler. Bu devlete hizmet etmek, bu millete hizmet etmek için gerektiğinde de canımızı seve seve feda etmek için yürüyoruz. Nöbeti tutuyoruz, nöbeti devralıyoruz. Sarıkamış şehitlerimizi anma programı 3-4 Ocak’ta bu topraklarda olacak. Tüm hemşehrilerimizi anma töreni programımıza davet ediyoruz. Birlikte dağlarda aynı soğuğu hissediyoruz. Belki aynı soğuk olmayabilir ama bu imanla, bu inançla, bu düşünceyle bu yollarla şehitlerimizin izinde yürümek için tüm hemşehrilerimizi, tüm insanlarımızı, Türk milletimizi buraya davet ediyoruz" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından program sona erdi. Programa, Vali Ziya Polat, Kars Belediye Başkanı Prof. Dr. Ötüken Senger, Sarıkamış Kaymakamı Enis Aslantatar, Sarıkamış Belediye Başkanı Serdar Kılıç, AK Parti Kars İl Başkanı Muammer Sancar, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Tolga Adıgüzel, Kızılay Kars Şube Başkanı Kübra Hüryurt, daire amirleri, STK temsilcileri ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."