RAMAZAN - 07 Mayıs 2019 Salı 17:02

Kompostoya tarçın, yemeğe kimyon katın

A
A
A
Kompostoya tarçın, yemeğe kimyon katın

İftarda hızlı ve tıka basa yemek yemenin hazımsızlığa yol açtığını söyleyen Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Ömer Faruk Yolcu, “Yemeklerinizi yavaş yiyin. Kompostolarınızı şeker yerine tarçın çubuğu kullanarak tatlandırın. Kimyon sindirimi rahatlattığı için az miktarda da olsa iftar sofralarınızda kullanmaya özen gösterin” dedi.

Ramazan’da en çok mide yanmasından ve hazımsızlıktan şikayet edilir. Aslında bu şikayetlerin nedeni oruç değil, çoğu zaman iftar ve sahurda tüketilen gıdalardan kaynaklanır. Ramazan’da sağlıklı beslenme konusunda bilgi veren VM Medical Park Samsun Hastanesi Gastroenteroloji Kliniği'nden Uzm. Dr. Ömer Faruk Yolcu, "Oruç tutarken mide rahatsızlığı geçirme riski en yüksek olan kişiler; gastrit, ülser ve reflü hastalığı olanlardır. İftarda ve sahurda fazla yemek yenmesi, sahurda yemekten hemen sonra yatılması, reflü ataklarını tetikleyebilir. Ayrıca uzun süren açlık sonrasında zamanla sindirim sisteminin hareketleri de azalmaktadır. Bu nedenle iftarda hızlı ve fazla yemek yemek karında şişkinliğe, hazımsızlığa yol açabilir. Midelerinde gastrit veya ülser sorunu olanların oruç tutmaya başlamadan önce tedavilerini tamamlamaları tavsiye edilmektedir. Henüz tedavisi süren ülser hastaları, yeni geçirilmiş mide kanaması, mide kanseri, ciddi reflü hastalığı veya çeşitli mide hastalıkları nedeniyle beslenme güçlüğü olanların oruç tutmaları ise sağlık açısından sakıncalı durumlara neden olabilmektedir" diye konuştu.

Sağlıklı oruç tutmanın yolları
Dr. Yolcu, sağlıklı oruç tutmanın yolları hakkında şu tavsiyelerde bulundu:
"Hem sahur hem de iftarda yemeklerinizi yavaş yiyin. Lokmalarınızı çok çiğneyin ve bol su için. Mide şişkinliğinden kaçınmak, uyku kalitenizi de arttıracaktır. Yağlı, acılı ve baharatlı yemeklerden kaçının. Oruç süresince vücut çok uzun süre susuz kaldığından sıvı kaybını telafi etmek için iftar ile sahur arasında sık sık su içmek gerekir. Oruç sırasında çok susuyorsanız, sahurda turşu, kuruyemiş gibi tuzlu ve baharatlı yiyeceklerden uzak durmalısınız. Oruç süresince kan şekeri düşer. İftar yapıldığında kan şekeri hızla yükselir. Bu nedenle azar azar ve sık beslenme ilkesi iftar sonrasında da uygulanmalıdır. Ramazan'da hareketsiz kalmamaya özen gösterilmelidir. İftardan 2 saat sonra kendinizi çok yormadan yürüyüş yapabilirsiniz. Fazla yediklerinizi yakmak için tok karnına yürüyüş yapmanın, koşmanın, spor salonlarında aşırı efor harcamanın sakıncalı olduğunu da unutmayın."

“Ramazan'da kilo vermeye değil almamaya çalışın”
Ramazan'da kilo alınmaması için neler yapılması gerektiğini bahseden Uzm. Dr. Ömer Faruk Yolcu şu bilgileri verdi:
"Oruç asla bir kilo verme yöntemi değildir. Çoğu kişi Ramazan'da zayıflayacağı yanılgısına düşer. Oysa metabolizmanın yavaşlaması nedeniyle Ramazan'da kilo alma riski düşeceğine artar. İftar vaktinde tüketilen yoğun karbonhidrat içerikli gıdalar, iştah açmada önemli rol oynayan insülin hormonunun salgılanmasını tetikler. Hem açlık hem de iştah oranının yükselmesi normalden daha fazla ve daha hızlı yemek yemeyle sonuçlanır. Aşırı doygunluk hissiyle gelen hareketsizlik ise doğal olarak kilo artışına yol açar. Ramazan'da özellikle hamur işi yiyecekler, pide ve tatlılar yüksek kalorili olmaları nedeniyle kilo artışına neden olur. İftarda yavaş ve az miktarda yiyip, birkaç saat sonra ara öğün gibi takviye almak en ideal iftar sofrası olarak önerilir. Ramazan'da kilo almayı engellemenin en önemli yolu bol su içmektir. İftarla sahur arasında 2,5 litre kadar su içmeye dikkat edin. Ramazan'da baharat tüketimine de dikkat edin. Kompostolarda şeker yerine tarçın çubuğu kullanarak tatlandırma yoluna gidin. Kimyon sindirimi rahatlattığı için az miktarda da olsa kullanmaya özen gösterin. Zerdeçal ise safra keseniz için faydalı olacaktır. İftara çorbasız başlamayın. Özellikle sebze ve yoğurtlu çorbalar hem sindiriminizi kolaylaştırır hem de doygunluk hissi vereceği için fazla ve ağır yemek yemenizi engeller. Doyma hissi ilk lokmadan 13 dakika sonra beyine ulaşır. Bu yüzden çorbadan ana yemeğe geçmeden önce 3-4 dakika ara verin. Kabuklu meyve tüketin. Bu hem tokluk hissini arttırır, vitamin desteği sağlar hem de bağırsağın çalışmasına yardımcı olur. Son olarak iftardan 1-1,5 saat sonra 45-60 dakika boyunca tempolu bir şekilde yürüyün. Bu metabolizmanızın yavaşlamasını engeller. Böylece hem formunuz hem de sağlığınızı korumuş olacaksınız."  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Koçarlı Belediyesi Ödüllü Logo Yarışması düzenliyor Koçarlı Belediyesi, kurumsal logosunu değiştirmek için ödüllü “Logo Tasarım Yarışması” düzenliyor. Koçarlı Belediyesi, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinin ardından gelen talepler üzerine resmi amblem değişikliği için yeni bir adım atıyor. Belediye, logo değişikliği için Türkiye çapında bir yarışma düzenleyerek yeni logosuna kavuşacak. Yarışmada seçici kurul ilk üç logoyu belirleyecek ve belirlenen üç logo halk oylamasına sunularak en çok oyu alan tasarım Koçarlı Belediyesi’nin yeni resmi logosu olacak. Yarışmada birinci seçilen tasarıma tam altın, ikinci tasarıma yarım altın ve üçüncü tasarım sahibi ise çeyrek altın ile ödüllendirilecek. Koçarlı Belediyesi Kurumsal Kimliğinde kullanılmak üzere düzenlenen logo tasarım yarışması son başvuru tarihi 24 Mayıs 2024 olarak açıklanırken, 24.05.2024 Cuma günü saat 17:00’ye kadar Koçarlı Belediyesi adresine posta veya kargo yoluyla ulaştırmış olacak. Başvurular Koçarlı Belediyesi resmi web sitesi olan www.kocarli.bel.tr ’de yayınlanan şartname ve başvuru formu doldurularak gerçekleşecek. 27-28 Mayıs tarihleri arasında Seçici Kurul Değerlendirmesi yapılacak. Seçici kurulun ardından halk Oylaması 29-30 Mayıs 2024 tarihlerinde www.kocarli.bel.tr adresinde ve Koçarlı Belediyesi Sosyal Medya Hesaplarından yapılacak. Yarışmanın sonuçları ise 31 Mayıs 2024 Cuma günü sosyal medya hesaplarından ve kurumsal web sitesinden açıklanacak. Koçarlı’nın tarım ve kültürel zenginlikleri başta olmak üzere her yönüyle, güzel bir ilçe olduğunu belirten Başkan Arıcı, "Biz ilçemizi seviyoruz ve ilçemizin her şeyin en iyisine layık olduğunu biliyoruz. Marka ve kurumsal kimlik çalışmamızı da olabilecek en güzel şekilde yapmak için belediye meclisimizde logo tasarım yarışma düzenleme kararı aldık. Bu yarışma sonucunda karar kılacağımız logonun Koçarlımızı temsil eder nitelikte, tarihle ilgili, kültürel ve geleneksel simgelerinin modern yorumunu içermesini istiyoruz. Yarışma ile oluşacak tasarımların İlçemize artı değer katacağına inanıyoruz” dedi.
İstanbul İBB Başkanı İmamoğlu’dan Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Bahçetepe’ye tebrik ziyareti İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe’ye tebrik ziyaretinde bulundu. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yerel seçimlerinden başarıyla çıkan Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe’yi tebrik etmek ve ortak değerlendirmelerde bulunmak için Gaziosmanpaşa Belediyesi’ni ziyaret etti. Beraberindeki heyetle birlikte başkanlık binasına gelen İmamoğlu’nu bina girişinde Başkan Bahçetepe, belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri ve belediye çalışanları karşıladı. Bahçetepe ile başkanlık makamında görüşen Başkan İmamoğlu, “Başkanımız inşallah çok başarılı olacak. Hem Hakan başkanımıza hem ekibine, ilçe başkanımıza ve burada emeği geçen bütün vatandaşlarımıza seçimde yaşanan bu başarı için teşekkür ederiz. Ama tabii esas başarı şimdi oluşacak. O da hizmetle insanlarımızın mutlu olmasını sağlamak” dedi. Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Bahçetepe ise, “Biz, uzun bir süredir burada muhalefette olan bir partideydik. Ama kıymetli Büyükşehir Belediye Başkanımız ve İBB’nin ilçemize yaptığı kreşler, statlar, KİPTAŞ konutları dolayısıyla bizim vatandaşla barışık bir politika izlememiz, kent politikası oluşturmamız, bu belediyenin imkanlarından bütün memleketin, bütün mezheplerin, bu ülkede yaşayan bütün yörelerin yararlanabileceği bir politikayı hayata geçirmek istiyoruz. Bu belediyenin imkanlarından dün akşam Hıdırellez Bayramı’nı kutladık. İlk defa belediyenin önünde coşkulu, kalabalık, bütün kesimlerin kendini ifade edebildiği, saatlerce eğlenebildiği bir alanı oluşturduk. Dolayısıyla burada vatandaşıyla barışık, kentsel dönüşüm mağdurlarının sesi olabilecek, kent politikalarını vatandaşla barışık yapacak, onları sürecin içine katacak, muhtarların, STK’ların, spor kulüplerinin bir arada olabileceği bir politik anlayışı aslında burada hayata geçirmemiz lazım. İnşallah sizlerin katkısıyla, tecrübesiyle ilçemizi daha yaşanabilir, daha modern, daha yeşil bir ilçe haline getirmek için mücadele edeceğiz” diye konuştu. Tebrik ziyaretinin ardından İmamoğlu ve Bahçetepe, kurum kurmaylarının katılımıyla Gaziosmanpaşa’nın sorunlarına ve çözüm yollarına dönük ortak masa toplantısı gerçekleştirdi.
Çorum Hitit Üniversitesi’nden “Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele ve Türkiye’nin PKK terörizmiyle Mücadelesi” kongresi Hitit Üniversitesi ve Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen “2. Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele ve Türkiye’nin PKK Terörizmiyle Mücadelesi (1984-2024)” konulu kongre başladı. Kongrede “PKK terör örgütünün eleman temin yöntemleri, medya stratejisi, terör eylemi yöntemleri, diğer ülkelerin PKK politikası, PKK’da kadın olmak” gibi farklı konuların yanı sıra PKK ile mücadele çerçevesinde “Geleneksel ve modern yaklaşımlar, istihbaratın rolü, radikalleşmeden dönüş, terör örgütünün ideolojisiyle mücadele, dijital dünyada mücadele, mücadelede kamu diplomasisi” gibi farklı konular akademik olarak tartışılacak. Hitit Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sami Kiraz, güvenlik ve terörizm çalışmaları alanında çalışan araştırmacıları bir araya getirmek suretiyle geleneksel ve güncel meselelerin tartışıldığı, alana yön verecek yeni bakış açılarının irdelendiği bir platform olma amacı taşıyan kongrenin bu yılki temasının “Türkiye’nin PKK Terörizmiyle Mücadelesi 1984-2024” olduğunu belirtti. Doç. Dr. Kiraz, “Kongremizin temel amacı PKK terör örgütüne odaklanarak Türkiye’deki terörizm olgusunu ve Türkiye’nin terörizmle mücadelesini akademik olarak incelemektir. Kongre çerçevesinde akademisyenler, araştırmacılar, düşünce kuruluşu çalışanları, sivil toplum örgütü üyeleri ve kamu kuruluşu mensuplarını bir araya getirmek; Türkiye’de terörizm ve terörizmle mücadele konularında farkındalık oluşturmak ve konuyla ilgilenenlerin görüşlerini paylaşabilmelerini sağlamak ve Türkiye’nin terörizmle mücadelesi konusunda ortak akılla çözüm üretilebilmesine katkıda bulunmak hedeflenmektedir” dedi. “PKK, başka örgütlere ve başka devletlere taşeronluk yapan bir hale büründü” Terörizm ve Radikalleşme ile Mücadele Derneği Başkanı Erol Başaran Bural ise, PKK terör örgütünün 15 Ağustos 1984 tarihinde Siirt’in Eruh, Hakkari’nin Şemdinli ilçelerinde ilk planlı, eş zamanlı ve kapsamlı terör eylemini düzenlediğini ifade etti. İlk saldırıdan itibaren geçen 40 yıllık süre içerisinde PKK terör örgütünün her açıdan kendisini dönüştürdüğüne dikkat çeken Bural, Türkiye, Irak, Suriye ve İran’ın yanı sıra Avrupa ve Orta Doğu’da yapılandığını, bir yandan uyuşturucu ticaretinin önde gelen parçası haline gelirken, diğer yandan başka örgütlere ve başka devletlere taşeronluk yapan bir hale büründüğünün altını çizdi. Terör örgütü PKK’nın defalarca yöntem, taktik ve strateji değiştirdiğine işaret eden Bural, “Hatta ilk ortaya çıktığı dönemdeki ideolojik eğilimlerini bir kenara bırakarak günümüzde çok daha farklı söylemlere yöneldi. Bununla birlikte Türkiye de PKK ile mücadelede büyük bir değişim ve dönüşüm geçirdi. Terörizmle mücadelenin dinamik doğası sürekli öğrenmeyi ve uyum sağlamayı gerektirdiğinden, devletin bu mücadeleye katkı sağlayan kurumları da değişen şartlara uyum sağladı. Ancak mücadelenin en önemli parçalarından birisi olan bilimsel alanda, yani akademik açıdan mücadele diğer mücadele boyutlarına göre biraz geride kaldı. Doğrudan PKK terör örgütünü odak noktasına alan oldukça az sayıda doktora tezinin bulunması bu durumu ispatlar nitelikte. Tam da bu nedenle PKK ile mücadelenin 40’ıncı yılında bu kongreyi düzenlemeyi ve akademik alana katkı sağlamayı düşündük. Kongremizin temel amacını da PKK terör örgütüne odaklanarak Türkiye’deki terörizm olgusunu ve Türkiye’nin terörizmle mücadelesini akademik olarak incelemek şeklinde belirledik” dedi. Çorum’un barış kenti olduğunu ifade eden Çorum Valisi Zülkif Dağlı ise dünyanın ilk uluslararası barış anlaşmasının bu toraklarda imzalandığını hatırlattı. Gazze ve dünyanın birçok bölgesinde barışa nasıl ulaşılır diye çaba gösterilen bir dönemde olduğumuzu ifade eden Vali Dağlı, Gazze’de 40 bine yakın insanın hayatını kaybettiğine dikkat çekti. Artık terörün kavram değiştirdiğini anlatan Vali Dağlı, “Öğrencilik yıllarımızda bizim için en önemli konulardan birisi Türk dış politikası endeksi içerisinde Kıbrıs konusuydu. 1950’den 1990’lı yıllara kadar Kıbrıs’ı konuştuk. Dünya da Soğuk Savaş ve etrafında şekillenen iki kutuplu dünyaydı. 1990’lı yıllardan itibaren bunun da kaybolduğunu, çok kutuplu, çok bölgesel anlayışa doğru konunun evrildiğini görüyoruz. Terörizm 1984’lü yıllardan itibaren ülkemizin gündeminde. Biz o günleri göz önüne getiriyoruz. Nerden nereye geldiğimizi de karşılaştırma imkanı buluyoruz. Bu anlamda ne kadar ileri adım attığımızı görmüş oluyoruz. Terörizm vekalet savaşları yoluyla arttı. Ülkemizin etrafında da arttı. Bu manada PKK’yı ve terörizmi konuşmak son derece önemli” şeklinde konuştu. Açılış programına İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Naim Çetinkaya, İl Emniyet Müdürü Arif Pehlivan, Hitit Üniversitesi Rektör Yardımcısı Eşref Savaş Başcı da katıldı.