GÜNDEM - 01 Şubat 2018 Perşembe 10:14

Kral Midas'ın kızının yaşadığı kale; Doğanlıkale

A
A
A
Kral Midas'ın kızının yaşadığı kale; Doğanlıkale

Efsanevi kral Midas'ın kızının yaşadığı Doğanlıkale, heybeti manzarasıyla turistleri bekliyor.

Frig Vadisi'nde bulunan sayısız eserin arasında dikkat çeken Doğanlıkale, bir doğan görünüşünü andırdığı için bu isimle anılıyor. Çukurca Mahallesi yakınlarında bulunan bu kale, yıllardır civar köylerde yaşayan insanların da ilgisini çekmiş. Frig Kralı Midas'ın kızı tarafından kullanılan ve eski tarihine rağmen bir çok ayrıntının düşünüldüğü kale, toplam 2 kattan oluşuyor. Ufak bir tepe üzerindeki kale, özellikle güneş ve ayı aynı anda görebilen oyuklara sahip. Alt katın askerler tarafından koruma amaçlı kullanıldığı düşünülen kalenin üst katı ise tamamen Kral Midas'ın kızına ait. Bu katta bir berber odası, tuvalet, fıçı ve kubbeli bir oda bulunuyor. Kral Midas'ın kızı hayatını kaybettiğinde ise üst kat mezarlık olarak kullanılmış.

"Üst katına çıkılması çok tehlikeli ve müsaade edilmiyor"

Çukurca Mahallesi Muhtarı Lütfü Arslan Giray, Doğanlıkale'nin turizme tamamen kazandırılmasını istedi. Bölgenin çok değerli olduğunu ve yeterli ilginin gösterilmediğini dile getiren Giray, "Doğanlıkale Frigyalılar'dan kalma ve üst tarafında mezarlar var. İki katlı bir kale ve ara bölmeden üst kata çıkılabiliyor. Üst katında fıçı, kubbeli oda ve kral kızının yattığı mezar var. Bizim duyduğumuza göre üst katta berber odası olarak kullanılan bir bölüm de var. Zamanında kullanılmış bir lavabo da var. Tabii üst kata çıkıp görmek gerekiyor. Turistlerin akması için bakım ve yol çok önemli. Bu yolu gören turistler çoğu zaman gelmiyorlar. Bilhassa buraları kollamak için bir tane bekçi şart. Gelip buraları temizlemesi lazım, turist her zaman temizliği sever. Üst katına çıkılması çok tehlikeli ve müsaade edilmiyor. Çıkılması için halattan bir merdiven yapılması gerekiyor. Çünkü gelenlerin çıkıp görmesi lazım. Hakikaten de üst katı çok güzel" dedi. 

Mehmet Sıddık Yeşilırmak - Yaşar Arda
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.