POLİTİKA - 05 Mayıs 2016 Perşembe 12:23

Kritik toplantı sonrası Davutoğlu'ndan ilk açıklama

A
A
A
Kritik toplantı sonrası Davutoğlu'ndan ilk açıklama

Başbakan Ahmet Davutoğlu AK Parti MYK toplantısı sonrası yaptığı açıklamada 22 Mayıs'ta yapılacak olan kongrede aday olmayacağını söyledi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti’nin olağanüstü kongre kararı aldığını, bu kongrede genel başkanlığa aday olmayacağını açıkladı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Cumhurbaşkanımızla son nefesime kadar vefa ilişkisini sürdüreceğim. Hiç kimse benim ağzımdan, benim dilimden, benim zihnimden Cumhurbaşkanımız aleyhine tek bir söz duymadı, duymayacak" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı sonrası AK Parti Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Davutoğlu yaptığı konuşmada, "Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı olarak bütün milletimi saygı ve muhabbetlerimle selamlıyorum. Son 25 yıldır modern tarihin gelişmekte olduğu bir süreç içindeyiz. Modern tarihin değişmekte olan sürecin içindeyiz. 25 yıllık tarih içinde akademisyen, başbakan, dışişleri bakanı, büyükelçi ve başdanışman olarak aziz milletimizin hizmetinde olmak benim için en büyük gurur vesilesi olmuştur. Allah bu hizmetlerin karşılığını en hakkettiğimiz şekilde versin niyazında bulunarak bugün sizlerin huzuruna çıkmış bulunuyorum" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, "28 Ağustos 2014 tarihinde AK Parti’nin olağanüstü kongresinde Kurucu Genel Başkanımız, Liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan kutsal bir emaneti devraldım. Orada yaptığım konuşmada vurguladığım temel hususları hayatımda ve başbakanlık döneminde kendime şiar edindim. Bugün dönüp baktığımda bu hususların hayata geçmesi için canla başla çalıştığımı düşünüyorum. Bu dönemde yaşadıklarımız tarihin ve milletin şahitliğinde gerçekleşti" dedi.

GÖREV SÜRESİNİ ÜÇ BÖLÜME AYIRDI

"Bugün geldiğimiz noktada birlikte bir muhasebe ve bundan sonraki perspektifi paylaşmak gerektiği inancındayım" diyen Davutoğlu, "Bu yaklaşık 20 aylık süreç üç döneme ayrılabilir. Birinci dönem, 28 Ağustos-7 Haziran 2015 tarihleri arasındaki dönem. Bu dönemin en önemli noktası, kurucu karizmatik bir liderden sonra AK Parti’nin bir bütün olarak geleceğe hazırlanmasıydı. Geçmişteki siyasi tecrübeler göstermişti ki karizmatik liderlerden sonra bir boşluk doğar ve bu boşlukta partiler yavaş yavaş kendi özelliklerini kaybetmeye başlarlar. Benim bu dönemde en önemli hedef olarak kendime tayin ettiğim husus, Türkiye’nin kaderini temsil eden AK Parti’nin birliğinin, beraberliğinin muhafazası olmuştur. Bu partide tek bir kardeş ihtilafı görülmemiş, partimizin omurgası ve yapısından da hiçbir şey eksilmemiştir" şeklinde konuştu.

İkinci hedefinin suhuletle hükümeti seçime götürmek olduğunu belirten Davutoğlu, üçüncüsünün ülke güvenliği, dördüncüsünün yatırımların eksizlik sürdürülmesi olduğunu ifade etti. Başbakan Davutoğlu, 7 Haziran’da partinin yetkililerine, teşkilatlarına ’başınızı dik tutun’ dediğini hatırlatarak, "Bugün AK Parti’nin yeniden ’Bismillah’ diyeceği bir gündür, gerçekten 7 Haziran’la birlikte atılması gereken bütün adımları attım. Herhalde tüm teşkilat mensupları takdir ederler ki 7 Haziran’da seçim neticeleri dolayısıyla başlarımızı önümüze eğecek hiçbir şey yaşanmadı" diye konuştu.

YENİ ANAYASA

Yeni anayasa kapsamında sürdürülen çalışmalara değinen Davutoğlu, "Reformlarımızın en büyük olacak olanı, bir gün hayatta geçecek olan, sivil özgürlükçü TBMM ve milletin iradesiyle yazılmış bir sivil anayasa için de kurullar oluşturduk, gerekli adımları attık, muhalefet liderleriyle görüştük. Arkasından Uzlaşma Komisyonu oluştu. Bizzat benim riyaset ettiğimi çalışmalarla sivil ve özgürlükçü anayasa için temel zemin oluştu, ümit ederim bu da en kısa sürede tamamlanacaktır" dedi.

Davutoğlu, terörle mücadele kapsamında sürdürülen operasyonların büyük bir başarıyla yürütüldüğünü ifade etti. Güven ve istikrarın da önemini vurgulayan Davutoğlu, "Şu anda Türkiye, geçtiğimiz yılın sonunda her an kriz çıkabilir denilen Türkiye, bugün bütün ekonomik verilerle son derece sağlıklı veriler veriyor. Hepsinde son derece parıltılı bir bahar dönemi yaşıyoruz. Dün akşamdan itibaren ve bugün aldığımız kararlar çerçevesinde kimsenin ekonomimizin verileri ile oynayacak spekülasyonlara gitmemesi uyarısında bulunuyorum. Bugünlerde aldığımız kararlar ne olursa olsun son ana kadar vazife başında olan bir hükümetimiz vardır. Hiç kimse şüphe de etmesin önümüzdeki 4 yılı tamamlayacak güçlü AK Parti hükümetleri devam edecektir" ifadelerini kullandı.

Avrupa Birliği-Türkiye Zirvesi’nin 12 yıl sonra gerçekleştiğini belirten Davutoğlu, Kasım ayında 7 bin civarında olan mülteci göçünün yüzde 1’e indiğini ifade etti. Vize muafiyeti konusunda adımların atılacağına işaret eden Davutoğlu, tavsiye kararının hayırlı olması temennisinde bulundu. Davutoğlu, konuşmasında şunları kaydetti:

"Bütün bunları yaparken temel saikim Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak taşıdığım ağır sorumluluğun hakkını vermekti. Ben o gün (kongre) Sayın Cumhurbaşkanımızın vurguladığı prensibi hayata geçirmeye çalıştım. Ben emaneti üstlendim ama Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık koltuğunun hakkını vermek için gece gündüz çalıştım. Bu dönemde temel ilkelerin başında partimizin güçlü yapısının korunmasıdır. Herhangi bir ilçe ve il teşkilatı atamasında dahil şahsi müdahalem olmamıştır. Teşkilat başkanımızın kullandığı yetkiler, 12 içinde nasıl olmuşsa öyle olmuştur. Partiler gelenekleriyle yaşar. Ben partimizin gelenekleriyle yaşatılmasını, bu dokunun korunmasını asli unsur olarak gördüm.”

DAVUTOĞLU, OLAĞANÜSTÜ KONGREDE NEDEN ADAY OLMAYACAĞINI AÇIKLADI

AK Parti’nin yeni bir dönemin eşiğinde olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, "Son MKYK toplantısında yaşanan gelişmeler çerçevesinde, yaptığımız istişareler ve son olarak da bugün MYK’da bugün arkadaşlarımla istişare ettikten sonra 22 Mayıs 2016 günü Tüzüğün 70’inci maddesi gereğince partimizin olağanüstü kongreye gitmesi kararını aldım. Haklı olarak, sizlerin ve vatandaşların zihninde şöyle bir sual vardır, bu suali cevaplamak da benim boynumun borcu. Bütün bu tabloya rağmen, çalışmalara rağmen seçimleri 1 Kasım’da kaybeden muhalefet liderleri, genel başkanlık koltuğunu muhafaza ederken neden siz altı ay önce yüzde 49.5 oy ve 24 milyon seçmen desteğini almışken olağanüstü kongrede neden aday olmamayı düşünüyorsunuz? Bu haklı bir sorudur. Benim bu kararı almamda herhangi bir şekilde hissettiğim bir başarısızlık duygusu ya da tarafımca atılmış bir adımdan duyulmuş pişmanlık söz konusu değildir. Yaptığım görevi hakkıyla ve onuruyla yaptım. Peki neden böyle bir karar aldım. Hayat insana birçok şeyi öğretiyor, benim akademik hayattan beri hiç terketmediğim prensiplerim var. Birisi, doktora yaparken profesör olmayı hedefledim ama hiçbir zaman hak ettiğim an gelmeyince peşinde koşmadım. Hiçbir zaman mevki ve makam talep etmedim. Dışişleri Bakanlığı, Başbakanlık onurlu büyük görevleri. Bunların hiçbirini ben talep etmedim, lobi yapmak ya da bir şekilde talepte bulunmak niyetinde olmadım" diye konuştu.

Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İkincisi, hayat bazen sorarlardı bana, en güçlü insan kimdir. Benim için en güçlü insan kendisiyle barışık olandır. Hayatta inanmadığım hiçbir şeyi savunmadım. Kimseyle pazarlık yapmadım. İnandığım değerler ve ilkeler uğruna pazarlık esasına dayalı bir mevki makam hesabı vizyonu içinde olmadım. Üçüncüsü, eskilerin çok güzel bir sözü vardır, yoldan önce yol arkadaşı. Ben yola çıktığım arkadaşlarımın benimle olduklarından emin olmak istedim. Son MKYK’da yaşananlar ve önergenin kendisine ilk imzayı kendim attım ama takip edilen yöntemi refik olma özelliğiyle bağdaştıramadım. Bu anlamda yaptığım muhasebe, yaptığım istişareler, siyasi tecrübesine güvendiğim bütün dostlarımızla yaptığımız istişareler neticesinde AK Parti’nin birliği için refik değişmektense genel başkan değişmesinin daha doğru olacağı bende hasıl oldu. Çünkü, herhangi bir şekilde MKYK yenilenmesi partimiz içinde gereksiz tartışmalara sebebiyet verecekti. Bu bağlamda önümüzdeki olağanüstü kongrede bu şartlar altında aday olmayı düşünmüyorum. AK Parti’nin kaderi artık Türkiye’nin kaderidir.”

"KİMSENİN YENİ FİTNE KAPILARI AÇMAYA NİYETLENMEMESİ İCAP EDER"

Grup konuşmasını hatırlatan Davutoğlu, 5 temel hukuku gözeteceğini ifade etti. Bunlardan birincisinin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile olan kardeşlik hukuku olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile son nefesine kadar vefa ilişkisini sürdüreceğini dile getirdi. Kimsenin yeni fitne kapıları açmaya niyetlenmemesi gerektiğini söyleyen Davutoğlu, verdiği her söze sadık olduğunu kaydetti. İkinci koruyacağı hususun parti hukuku olduğunu anlatan Davutoğlu, "Kim ki partimizde bir gedik açmaya, partimizden yoluna ayırmaya kalkarsa onun karşısında ben dururum. Bütün teşkilatlarımıza teşekkürü borç biliyorum. Erdemliler hareketinin kurucu üyelerine teşekkür ediyorum. Teşkilatlarımıza bu bağlamda minnet borçluyum. Bütün illerdeki mitingler zihnimdedir. Bütün bu coşkuyu bize yaşatan AK kadrolara teşekkür ediyorum. Şimdi, birlik vaktidir. Onlara diyorum ki bugüne kadar önünüzdeydim, bundan sonra içinizdeyim. AK Parti teşkilatlarının içinde olmaya devam edeceğim" dedi.

AK Parti’nin Gençlik Kolları’na özel bir mesajı olduğunu anlatan Davutoğlu, "Gücün yozlaşması ihtimaline karşı en fazla yoğunlaşmamız gereken AK Parti’nin gençlik kollarıdır. Gençlerimize AK Parti felsefesi bağlamında zikrettiğim hususların geçerli olduğunu ifade ediyorum. Sizinle birlikte geleceği nasıl inşa edeceğimizi konuşmaya devam edeceğim" şeklinde konuştu.

Kadın Kolları’na da teşekkür eden Davutoğlu, "Bugün her zamankinden daha çok sizin nezahat ve nezaketinize ihtiyacımız var" dedi.

Üçüncüsünün 1 Kasım’da ’AK Parti’ye oy veren seçmenlerin hukuku’ olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, "4 yıllık bir hukuk düşünüyorduk ama bunun olmaması ortaya çıkan bir zaruretin neticesidir. Size seçim meydanlarında verdiğim ve desteğin kaynağı olan vaatlerimizin hepsi yerine getirilmiştir. Verdiğiniz oylar dolayısıyla teşekkür ediyorum, haklarınızı helal etmenizi istiyorum" diye konuştu.

Kimseye sitem, kırgınlık ve öfke taşımadığını anlatan Davutoğlu, Konyalı seçmenlerin de başlarını dik tutmalarını istediğini ifade etti.

Dördüncü gözeteceği hususun ’ülke hukuku’ olduğunu belirten Davutoğlu, oy veren, vermeyen bütün vatandaşların haklarını gözeteceğini ifade etti. Davutoğlu, beşincisinin ise ’gönül coğrafyası’ olduğunu belirterek, AK Parti’nin temel hususiyetlerinden birisinin evrensel bir parti olmak olduğunu söyledi.

Davutoğlu’nun konuşması toplamda 37 dakika sürdü. Salonun küçük olması sebebiyle toplantıya katılan genel başkan yardımcıları ve partililer için sandalyeler getirtildi. Davutoğlu’nun yaptığı konuşma, Konyalı vekillerin çoğunluğu tarafından dinlendi. Davutoğlu’nun MYK toplantısının ardından kameraların karşısına geçmesi bekleniyordu, ancak Davutoğlu 1 saat 24 dakika sonra salona geldi. Davutoğlu’nun konuşması sırasında Konyalı vekillerden duygulu anlar yaşayan Mustafa Baloğlu ve Kerim Özkul’un gözyaşlarını tutamadığı görüldü. Toplantıya, Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan ve Yalçın Akdoğan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, Mehmet Ali Şahin ve Abdülhamit Gül, Selçuk Özdağ, Celil Göçer, Mücahit Arslan, Mehdi Eker, Taner Yıldız, Çiğdem Karaaslan, Hayati Yazıcı, Recep Akdağ katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul TFF, E-Bilet sistemi ihale sürecinin başladığını açıkladı Türkiye Futbol Federasyonu, Elektronik Bilet (E-Bilet) sistemi ihale sürecinin başladığını, tekliflerin 31 Mayıs 2024 Cuma gününe kadar alınacağını duyurdu. TFF, Bilet Sistem Entegratörü Seçimi İhalesinin yapılmasıyla ilgili resmi internet sitesinden yazılı açıklama yaparak şu ifadelere yer verdi: "6222 Sayılı "Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun’unun emredici hükümlerini yerine getirmek üzere en üst iki profesyonel ligdeki futbol müsabakaları kapsamında "E-Bilet Sistemi’ne konu Merkezi Yönetim Sistemi, Gözetim Sistemleri, Geçiş Kontrol Sistemi ve Saha Operasyonları" hizmetlerine konu donanım, yazılım ve operasyonel ihtiyaçlara yönelik olarak; 2025 - 2026 futbol sezonu itibari ile yeni dönem Sistem Entegratörü seçiminin önümüzdeki beş yıllık dönemde sürdürülmesi hedeflenmektedir. Bu nedenle açılacak olan ihaleye ilişkin olarak aşağıdaki hususların dikkate alınması gerekmektedir; Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), TFF lokasyonları ve Türkiye’deki en üst iki profesyonel ligde mücadele eden kulüplerin futbol stadyumlarında E-Bilet Sistemi’nin teknik gereksinimlerin sağlanması, mevcut ekipmanlar ile operasyonların kesintisiz sürdürülmesi, raf ömrü tamamlanmış ürün ve ekipmanların yenilenmesi, yeni ve güncel teknolojiler dahilinde kurulumların sağlanması, yürütülmesi ve bakımı amacıyla uygun ve ön yeterliliğe sahip tüm katılımcıları/ortak girişimleri "Sistem Entegratörü" rolü ile hizmet sağlamak üzere teklifte bulunmak ve ihaleye girmek üzere davet etmektedir. İhale Şartnamesi 30 Nisan 2024 tarihinde TFF’nin resmi internet sitesinde belirlenen kriterler çerçevesinde ilgililere satışa sunulacaktır. Şartname’nin temin sürecinin tamamlanmasına müteakip, şartnameyi almış olan katılımcılar, Mayıs 2024 içerisinde TFF tarafından belirlenecek tarihte yapılacak bilgilendirme toplantısı için TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’ne davet edilecektir. E-Bilet Sistem Entegratörü Seçimi İhalesi’ne konu İdari ve Teknik şartnamesi, katılımcıların TFF’nin Denizbank TR30 0013 4000 0600 1423 8000 05 IBAN numaralı banka döviz hesabına ya da TFF Mali İşler Direktörlüğü’ne 3.000 (yalnız üç bin) Amerikan doları (USD) cinsinden elden ödeme yapılması akabinde, TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde E-Bilet Müdürlüğü’nden temin edilebilecektir. Şartname için yapılan söz konusu ödemenin hiç bir koşulda iadesi yapılmayacaktır. Şartnameye ek olarak hazırlanan ihale dokümanlarının tam setleri TFF tarafından oluşturulan ve şartnameye konu teknik stadyum çizimleri ve ekipmanlara ilişkin detayları içeren bilgiler ilgililere "e-Bilet Sanal Veri Odası" üzerinden ayrıca paylaşıma açılacaktır. Veri odasına erişim için, TFF tarafından hazırlanan Gizlilik Sözleşmesi’nin imzalanması gerektiğinden İdari ve Teknik şartname temini için İstekli’yi temsil ve ilzama yetkili ve İstekli adına sözleşme akdetme yetkisi içeren vekaletname ile yetkilendirilmiş kişinin hazır bulunması ve bu durumu gösterir belgenin de gününde dekont ile birlikte TFF’ye ibraz edilmesi gerekmektedir. Katılımcı teklifleri 200.000 (yalnız iki yüz bin) Amerikan doları (USD) değerindeki Türkiye’de faaliyet gösteren bankalardan alınmış geçici teminat mektubu teminatı ile birlikte sunulmalıdır. Geçici teminat mektubu koşulunu yerine getirmeyen teklifler değerlendirmeye tabi tutulmayacaktır. Teklifler, TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri Riva/Beykoz/İstanbul adresine kapalı zarf usulü olarak E-Bilet Müdürlüğü’ne elden teslim edilecek olup, 31 Mayıs 2024 Cuma saat 17.00’a kadar gönderilmeyen hiçbir teklif kabul edilemeyecek ve değerlendirilmeye alınmayacaktır. Verilen teklifler İhale Komisyonu tarafından değerlendirilecek ve değerlendirme sonrası ihaleye katılım hakkı kazanacak katılımcılar ile ihale kapalı zarf teklifi değerlendirmesi sonrası, yeterliliği sağlayan Aday Firma / Katılımcılar ile açık eksiltme usulüyle tamamlanacaktır. Türkiye Futbol Federasyonu 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine tabi olmadığı gibi tüm teklifleri reddetmekte veya ihaleyi iptal etmekte serbesttir."
Bursa Kırcaali’den Gençoğlu’na ziyaret Balkan Rumeli Göçmenleri Konfederasyonu Onursal Başkanı Turhan Gençoğlu Bulgaristan’ın Kırcaali Belediye Başkanı Erol Mümün, Kırcaali Belediye Başkan Yardımcıları Bayram Bayram ve Muharrem Muharrem, Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi Kırcaali İl Başkanı Resmi Murad, Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi Bursa Temsilcisi Taner Çavuş ve beraberindeki heyetle bir araya geldi. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Balkan Rumeli Göçmenleri Konfederasyonu Onursal Başkanı Turhan Gençoğlu, “Etimiz, tırnağımız olan Bulgaristan Türklerinin tek temsilcisi olarak nitelendirdiğimiz Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi’nin çok değerli temsilcilerini ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Asimilasyon sırasında bulunduğumuz topraklardan kopartılarak göçe zorlanmış ve parçalanarak yaşamaya mecbur bırakılmış bir toplum olarak bu seçim gerek Bulgaristan da ve gerekse Türkiye de yaşayan kardeşlerimizin geleceği açısından çok büyük önem taşıyor.Bu yüzden her zaman bölünmeden, birlik ve beraberlik içerisinde ortak hareket ederek sorunlarımızın daha kolay çözümlenebilmesi için gerek yerel yönetimlerde ve gerekse komşumuz, dostumuz, ortak çıkarlarımız olan Bulgaristan Parlamentosu’nda söz sahibi olabilecek bir şekilde temsil edilmemiz gerekmektedir. Hak ve Özgürlükler Hareketi partimizde son zamanlarda bizlerin yanı sıra çok daha geniş kitleleri temsil edebilme amacıyla bazı önemli adımlar atıldığını da memnuniyetle gözlemlemekteyiz.” diye konuştu. Ziyarette konuşan Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi Kırcaali İl Başkanı Resmi Murad ise, "Seçimdeki hedefimiz milletvekili sayısını yükseltmek, parlamentoda iktidara katılmak, Bulgaristan’daki siyasi krizi aşarak, hükümet kurup bu hükümette ortak olmaktır.” dedi. 9 Haziran’da yapılacak Bulgaristan Parlamento ve Avrupa Birliği seçimlerinde yurt dışında da oy kullanılabileceğini hatırlatan Murad, yurt dışında ve Türkiye’de yaşayan Bulgaristan vatandaşlarına HÖH’e destek vermeleri çağrısında bulundu.