GÜNDEM - 11 Ekim 2018 Perşembe 09:26

Külliye’nin mutfağı öğrencilere emanet

A
A
A
Külliye’nin mutfağı öğrencilere emanet

Yiyecek içecek hizmetleri bölümünden özel olarak seçilen 22 lise öğrencisi, devlet protokolünü ve yerli yabancı birçok konuğu ağırlayan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin mutfağında tecrübe kazanıyor.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi mutfağına yetkililer tarafından yapılan mülakatlar sonucunda Ankara Altındağ Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin Yiyecek İçecek Hizmetleri Bölümünden uygulama eğitimlerini tamamlamak için öğrenciler seçiliyor. 12. sınıf öğrencilerinden 22 kişi, okulda aldıkları eğitimlerini son derece önemli bir mutfak olan Külliye mutfağında pekiştiriyor. Okul Müdürü Nazan Şener, “Okulumuzda 12 meslek alanından bir tanesidir yiyecek içecek hizmetleri alanı. Bugün aşçılık atölyesindeyiz. Aşçılık atölyesindeki çalışmalarda 11. sınıflarımız eğitimlerine yeni başladılar. Çocuklarımız Türk mutfağı, dünya mutfağı ve çeşitli mutfakları öğrendikten sonra kendi becerilerinin ve eğitimde aldıkları becerileri birleştirerek birer iyi mutfak sanatı ustası olarak yetiştirilme hedefinde. Çocuklarımızın zaten bütün çalışmalarda hedefleri en iyisi olmak. Müşterilerini kendileri seçmek, kendi işlerini kurabilmek, üst öğrenimde de alanlarında üst öğrenime gidebilmek. Bunda da ne kadar başarılı olduğumuz istatistiklerde çıkıyor zaten. Güzel çalışmalar gerçekleştiriyoruz” ifadelerini kullandı.

“Okulumuzda 300 kişi hemen hemen her gün yemek yiyor” 

11. sınıflardaki atölye üretimleri için okulun da malzeme verdiğini, öğrencilerin kendilerinin de takviye olarak getirdiklerini söyleyen Şener, “İlk uyguladıklarının zaten kendileri de tadına bakıyorlar. Çünkü servis ve sunumu da öğreniyorlar. O yüzden birbirlerine servis yapıyorlar, yiyorlar, sunum yapıyorlar. 12. sınıftaki çocuklarımız bir grup işletmeye gittikten sonra okul atölyesinde kalanlar artık döner sermayenin getirdiği, temin ettiği malzemelerle üretim yaparak satışa sunuyorlar. Okulumuzda 300 kişi hemen hemen her gün yemek yiyor. Bakanlığın desteklediği yarım yatılı öğrencilerimiz var. Onlara ücretsiz yemek çıkartıyoruz. Onun ücretini bakanlık ödüyor. Bunun dışında dışarıdan gelen müşterilerimiz var. 140 öğretmenim var. 140 öğretmenim de zaten okulda bulunduğu sürece yemeğini burada yiyor. Ayrıca pasta dalımız coffee break hizmeti veriyor. Kokteyllere katılıyorlar, resepsiyonlara katılıyorlar ve öğrencilerin ay sonundaki döner sermayede biriken gelir, çalışan öğrenci sayısına gör6e atölye şeflerinin verdiği sayıya göre pay dağıtılıyor. Öğrenci aynı zamanda harçlığını da kazanmış oluyor. Harçlık alıyor ve bu hem meslekte bir teşvik hem öğrencinin özgüvenini arttırıyor. Hep şundan endişe ederdik daha önceden acaba paranın tadını alırsa okumaz mı diye, hayır çok daha iyi okuyorlar. Meslek sahibi olmaları için de teşvik oluyor” şeklinde konuştu.

Külliye’nin mutfağı öğrencilere emanet

“12. sınıf öğrencilerimizin bir grubu Külliye’de işletme eğitiminde, bir grubu Mecliste” 

“Ünlü restoranlardan eleman olarak talep geliyor bize” diyen Şener, “Şu ürünü yapın gönderin boyutunda değil. Bizim bu yıl 12. sınıf öğrencilerimizin bir grubu Külliye’de işletme eğitiminde bir grubu Meclis’te işletme eğitiminde ve özel büyük otellerdeler. Aynı zamanda da kendi Altınköy konaklarımız var orada da yemek ve kahvaltı veriyoruz. Çocuklarımız seçiliyor tercih ediliyor. Oralarda eğitim alıyorlar, uygulama yapıyorlar. Bizler ürün oralara göndermiyoruz ama bizim elemanlarımız isteniyor” dedi.

“Külliye'deki misafirlere servise çıkan öğrencilerimiz de var” 

Şener, şunları kaydetti:
“Külliye grubundaki hizmet sektöründe iş yapan kişiler, sorumlular öğrencilerimizle mülakat yapıyorlar. Bu mülakat sonunda onlar da seçiyor. Bir de çocuklarımızın da istemesi gerekiyor ve onur duyuyorlar öyle yerde görev almaktan da. Külliye ile ortaklaşa seçiliyor. Orada da servisle başlıyorlar. Bir yemek olayının bulaşığından pişirilmesinden ve servisine kadar en son toplanmasına kadar her aşamada görev alıyorlar. Oradaki kendi performanslarına göre görev alıyorlar. Eğer misafire kadar çıktılarsa başarılılar zaten. Ama ilk etapta mutfakta çalışıyorlar. Ama külliyedeki misafirlere servise çıkan öğrencilerimiz de var.”
Erasmus projesiyle geçen yıl mezunlardan bir grup öğrenciyi Almanya’ya gönderdiklerini söyleyen Şener, öğrencilerin 1 yıl orada eğitim aldığını, 1 yıl eğitim ve çalışmanın sonucunda başarılı olanların orada çalışma ve okuma izni aldığını ifade etti. Şener, 4 öğrencinin bu şekilde başarılı olduğunu ve Almanya’da şu an üst öğrenim okuduğunu ve çalışma izni aldığını sözlerine ekledi.

Külliye’nin mutfağı öğrencilere emanet

"Şef olmak istiyorum" 

11. sınıf yiyecek içecek öğrencisi Betül Çelen, lazanya yaptıklarını anlatarak, mesleki eğitimle ilgili önce kesim tekniklerini, ardından hamur açma, Türk mutfağı, dünya mutfağı şeklinde sırayla öğrendiklerini söyledi. Gastronomi ve mutfak sanatları okumayı hedeflediğini söyleyen Çelen, babasının da aşçı olduğunu ve onunla birlikte çalışmayı istediğini kaydetti. 

Yiyecek içecek bölümü 11. sınıf öğrencisi Ayşegül Öğrük, ilerideki hedefinin gastronomi okuyarak restoran sahibi olup orada şef olmak istediğini ifade etti. Ürettikleri yemekleri yemekhaneye çıkardıklarını, orada satıldığını söyleyen Öğrük, “Sunum yapıyoruz. Beğenildikçe daha çok mutlu oluyoruz. Beğenilmese de üzülmeye gerek duymuyorum. Çünkü kalabalık bir yere yemek yaptığım için eleştiriye kapatıyorum kendimi. En beğenilen yemeğim, genelde evde tatlı türü yaptığım için browni kek yaparım, onu çok beğenirler” dedi.
Öğrencilerden Melike Toygar, lazanya yaptıklarını, bu uygulama için mutfak şefinin kendisinin olduğunu belirterek şunları kaydetti: 

“Bölümümden çok memnunum. Okulu çok istemiştim zaten. Çok da severek yapıyorum işimi. İyi ki bu bölüme gelmişim diyorum. Yakınlarım Anadolu lisesinde olanlar keşke meslek lisesi okusaydık diyenler var. Okulda ne yapıyorsunuz diye soruyorlar. Onlarda aşçı olsaydık keşke o bölüme gitseydik gibi konuşuyorlar. Yaptığımız yemekleri tam bir menü olarak yapıyoruz. Çorbası, tatlısı, ana yemeği, pilavı günlük olarak o şekilde yapıyoruz. Mercimek çorbamı çok beğeniyorlar. Burada öğretmenlerimden ayrı tarifler alıyoruz özel. Onlardan yararlanarak yapıyorum.”  

Pelin Üzek Kılıç - Ömer Çetin - Fatih Erdoğan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’da kafa kafaya çarpışan araçlar savruldu: 5 yaralı Bartın’da karşı istikametlerde seyir halinde bulunan 2 araç, hız uyarı tabelası önünde çarpıştı. Kazada 2 kişi, su kanalına devrilen araçta sıkışırken, biri çalılık alana, araçların parçaları ise yola savruldu. Kazada 1’i ağır 5 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre Gürgenpınarı’ndan Bartın istikametine seyreden ve sürücüsünün ismi belirlenemeyen 74 ABF 264 plakalı araç ile karşı yönden gelen yabancı ülke plaka kodu bulunan ve sürücüsünün ismi öğrenilemeyen araç ile çarpıştı. Boğaziçi Caddesi üzerindeki hız limitlerini gösteren tabela önünde meydana gelen feci kazanın sebebinin ise aşırı hız olduğu belirtildi. Kazada çarpışmanın etkisiyle araçlardan biri yol kenarındaki su kanalına devrildi. Araç içerisinde bulunan 3 kişiden biri çalılık alana savrulurken, 2’si ise araçta sıkıştı. Diğer araç ise su kanalına ramak kala durmayı başarırken içerisindeki 2 kişi de yaralandı. Hava yastıkları açılan araçta bulunanların hafif şekilde yaralandığı öğrenilirken, araç içerisindeki kan izleri ise dikkat çekti. Her iki araçtan kopan parçalar yola ve yol kenarına savruldu. Kazanın ardından olay yerine çok sayıda polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Araçta sıkışan 2 yaralı, itfaiye, polis ve sağlık ekiplerinin yürüttüğü başarılı çalışma ile kurtarılarak, ambulansa bindirildi. Yabancı plakalı araçta bulunan ve yaralanan 2 kişinin ise gurbetçi olduğu kaydedildi. Olay yerine gelen polis ekipleri yolda başka bir kazanın yaşanmaması için güvenlik tedbiri aldı. Yapılan ilk müdahalenin ardından yaralılar, Bartın’daki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Kazada yaralanan 5 kişiden birinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Kazanın ardından trafiğin kontrollü bir şekilde sağlandığı yol, yürütülen temizlik çalışması ve aracın su kanalından kurtarılması çalışmasının ardından yeniden trafiğe açıldı.
Adana Baraj göletlinde kaybolan adamın cansız bedenine 17 gün sonra ulaşıldı Adana’nın Kozan ilçesinde Ramazan Bayramı’nın 2’nci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de yüzerek karşıya geçmeye çalışırken kaybolan 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken’in (35), jandarma su altı robotu ile 17 gündür süren arama çalışmasında cansız bedenine gece saatlerinde ulaşıldı. Ankara’dan Kozan’a Ramazan Bayramı tatilini geçirmek için gelen 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken, Ramazan Bayramı’nın ikinci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de balık tuttuktan sonra baraj göletlinde yüzerek karşıya geçmek isterken bir anda gözden kayboldu. 3 çocuk babası Oktay Sarıtiken’in 17 gündür süren arama kurtarma çalışmasında su altı robotları cansız bedenine ulaştı. Sarıtiken’in cansız bedenine 35 metre derinlikte ulaşıldı Ankara’dan ilçeye gelen Jandarma ekipleri, su altı robotu ile gece saatlerinde yaptığı aramada Sarıtiken’in 35 metre derinlikte ve baraj göletine girdiği yerden 100 metre açıkta cansız bedenine ulaşıldı. 17 gündür Sarıtiken ailesi ve mahallelinin acı bekleyişi sürerken Muhtar Mızrak Acar 17 gündür bir haber almayı beklediklerini ifade ederek "Arama çalışması günlerdir aralıksız sürdü. Çok şükür cenazemize ulaştık. Jandarma ekiplerine ve AKOM ekiplerine teşekkür ederiz Allah razı olsun” dedi. Sarıtiken’in cenazesi Adana adli tip kurumuna gönderildi.