KÜLTÜR SANAT - 16 Ocak 2016 Cumartesi 12:34

Kültür Ve Turizm Bakanlığı'nın tek bayan deri sanatçısı

A
A
A
Kültür Ve Turizm Bakanlığı'nın tek bayan deri sanatçısı

Eskişehir’de deri sanat işleme işi yapan Meryem Özkoç isimli sanatkar, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın deri üzerine tek bayan sanatçısı olma özelliğini taşıyor.

Şuan 39 yaşında olan ve 7 aydır Eskişehir’de esnaflık yapan Özkoç, deri sanat işleme işleriyle yaklaşık 10 yıldır iç içe olduğunu aktardı. Daha önceden Diyarbakır’da bu işi yaptığını anlatan Özkoç, bütün çalışmalarında bitkisel tabaklanmış, kök boya ile renklendirilmiş deri ile derileri kullandığını söyledi. Deri ürünler üzerine birçok eşya yapan Meryem Özkoç, Eskişehir’de birçok işletmenin hazır olarak satın aldıkları deri ürünleri sattığını ifade etti.

“GENELLİKLE BAYANLARA YÖNELİK ÇANTA YAPIYORUM”
Daha çok bayanlara yönelik çanta yaptığını söyleyen Özkoç, bunun yanı sıra farklı erkek aksesuarlarıyla uğraştığını da ifade etti. Özkoç, “Bu mesleğe 10 yılın üstünde bir süredir devam ediyorum. Yıllarca eğitmenlik yaptım. Şimdi kendi iş yerimde üretim yaparak satışa sunuyorum. Yurt içindeki ve dışındaki festivallerde bulunuyorum. Bütün çalışmalarımı çeşitli derilerin üzerinde yapıyorum. Günümüzde, bayanlara hitap ettiğimiz için çanta çalışıyoruz. Özel istek olduğunda tablolar çalışarak, yazılar yazabiliyoruz. Çocuklarla etkinliklerimiz olabiliyor. Erkeklere yönelik cüzdan, kemer, ajanda gibi isteğe göre çalışmalar yapıyoruz” dedi.

“DERİ ÜZERİNE TEK BAYAN SANATKAR BENİM”
Özkoç, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın deri üzerine tek bayan sanatkarı olduğunun altını çizerek, “Tabloların yapımı çok sancılı bir dönem oluyor. Çizimi, oturtması, renklendirmesi uzun bir zaman alıyor. Bir ay gibi bir zamanımı alabiliyor. Atları sevdiğim için, tabloda ikili bir at çalıştım. Tabloda altta duran at hamiledir, diğeri de yavrusudur. Bundan esinlenerek çalışmamı tamamladım. Deri ile çalışan pek insan yok. Eskişehir’de, Odunpazarı’nda deri alıp satan muhakkak vardır ama; kendi üreterek satan tek benim diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“OSMANLI'YA DÖNÜK TİRKEŞ VE SADAK TAKIMLARI, KOLÇAKLARI GİBİ ÇALIŞMALARIN ÜZERİNDEYİZ”
Şu anda okçuluk kulüplerine yönelik çalışmalar da yaptıklarını ve anlatan Özkoç şöyle devam etti:
"Osmanlı'ya dönük tirkeş ve sadak takımları, kolçakları gibi çalışmaların üzerindeyiz şu an. Siparişlerimiz var, onlarla birlikte ortak çalışmalarımız devam ediyor. Üzerinde Anadolu ve Osmanlı motifleri çalışıyoruz. Eskiyi tekrar günümüzde yaşatmaya çalışıyoruz. Bazı yardımcılarım var tasarımlar, çizimler, kesimlerin tamamı benim elimden çıkarak, satışa sunuluyor. 1 günde de biten ürünümüz var, 3 günde biten ürünümüz de var. Büyüklük, üzerindeki desen gibi nedenler eserin süresini belirliyor."
Deri ustası Meryem Özkoç ayrıca, ürünlerinin bitkisel tabaklanmış ve kök boya ile renklendirilmiş deriler olduğunu da sözlerine ekledi. 

MEHMET SIDDIK YEŞİLIRMAK - SELİM KUŞCU

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.