DÜNYA - 30 Temmuz 2025 Çarşamba 21:16 | Son Güncelleme : 30 Temmuz 2025 Çarşamba 21:19

Kurtulmuş: "(Terörsüz Türkiye komisyonu) Ağustosun ilk haftasında ilk çalışmamıza başlayacağız"

A
A
A
Kurtulmuş: "(Terörsüz Türkiye komisyonu) Ağustosun ilk haftasında ilk çalışmamıza başlayacağız"

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin kurulan komisyonun ağustosun ilk haftasında ilk çalışmasına başlayacağını belirterek, "Nitelikli kararlar için, önemli stratejik kararlar için nitelikli çoğunluk, yani beşte üç çoğunluğu arayacağız ki bu hep beraber bütün katılan partilerin birlikte karar aldığı bir süreç olarak ilerlesin" dedi.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Altıncı Dünya Parlamento Başkanları Konferansı kapsamında bulunduğu İsviçre'nin Cenevre kentindeki şehrindeki Birleşmiş Milletler Ofisi'nde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Konferansta, Filistin başta olmak üzere uluslararası sistemle ilgili önemli mesajlar verdiğinin ifade edilmesinin ardından değerlendirmesi sorulan Kurtulmuş, İsrail'in Gazze'deki soykırıma başladığı andan itibaren bütün platformlarda Filistin halkının sesi olmayı, Filistin'in haklı davasını her atmosferde desteklemeyi bir vazife olarak telakki ettiklerini, bunu bir milli sorumluluk olarak gördüklerini belirtti.

Dünya Parlamento Başkanları Konferansı'nda da çok net çok açık bir şekilde Filistin'deki soykırımı kınadıklarını belirten Kurtulmuş, bunun bir an evvel durdurulması için uluslararası camianın harekete geçmesini, iki devletli çözümden başka bir yol olmadığını ifade ettiklerini aktardı. "Üzülerek söylemek isterim ki bütün bu uluslararası platformlarda, zaman içerisinde daha kuvvetli bir Filistin desteği görülmekle birlikte uluslararası camianın duyarsızlığı halen devam ediyor" diyen Kurtulmuş, bu durumu konferans vesilesiyle bir kez daha gördüklerini kaydetti.

"Bazı Avrupa ülkelerinin son zamanlarda Filistin devletini tanımaya hazır olduklarını ifade eden sözleri, bu anlamda pozitif bir adımdır"

"Bazı ülkeler cılız da olsa bazı destekler verdiler. Ama bunlar da son derece kısıtlı kaldı. Biz, Filistin'in haklı davasına destek olmaya devam edeceğiz" diyen Kurtulmuş, "Özellikle Batı dünyasında halkların kendi hükümetlerinin tavrına, tarzına rağmen Filistin halkıyla dayanışma içerisinde olması, onların da birtakım tavırlarını değiştirmeye zorlayacaktır. Bunu çok açık bir şekilde görüyoruz. Bazı Avrupa ülkelerinin son zamanlarda Filistin devletini tanımaya hazır olduklarını ifade eden sözleri, bu anlamda pozitif bir adımdır. Ama maalesef hala bu kadar uluslararası camianın kuruluşlarına rağmen, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası kuruluşların toplantılar yapıyor olmasına rağmen, Filistin halkının yanında çok güçlü bir destek hala görünmüyor. Bunu da üzüntüyle ifade etmek isterim" ifadelerini kullandı.

"Dünya parlamentolarının liderleri İstanbul'dan dünyaya seslenme fırsatı bulacak"

Parlamentolar Arası Birlik 152. Genel Kurulu'nun gelecek yıl Türkiye'de yapılacağının hatırlatılmasının ardından değerlendirmesi sorulan Kurtulmuş, en son 1996'da bu Genel Kurul'un Türkiye'de yapıldığını, 2026'daki Genel Kurul'a Türkiye'nin talip olduğunu söyledi. TBMM Başkanı Kurtulmuş, "İnşallah İstanbul'da önümüzdeki yıl nisan ayında Parlamentolar Arası Birlik'in Genel Kurulu'nu yapacağız. Bu da şu demektir. Dünyanın bütün parlamentolarının temsilcileri, başkan, başkan vekilleri olmak üzere gelecek. Bir önceki Genle Kurul, Özbekistan Taşkent'teydi. Orada da 2 bin-2 bin 500 kişi katıldı. Fevkalade önemli bir uluslararası toplantıya ev sahipliği yapacağız. Dünya parlamentolarından, farklı siyasi kanatlardan görüşlere sahip olan insanlar Türkiye'ye gelecekler. 2-3 günlük süre içerisinde çok çeşitli meseleler konuşulacak ve dünya parlamentolarının liderleri de İstanbul'dan dünyaya seslenme fırsatı bulacaklar" dedi.

"Filistin'de gerçekleşen bu insanlık suçuna yardımcı olan herkes tarih önünde sorumludur"

Gazze'de çok büyük bir kıtlığın yaşandığının ve bugün açlık nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısının 154 çıktığının hatırlatılmasının ardından "Bazı ülkeler Gazze'ye havadan yardım indirmeyi planlıyor. Bu konuda Gazze'ye yardım ulaştırılmasıyla ilgili uluslararası topluma çağrınız nedir?" sorusu üzerine Kurtulmuş, "Yazıklar olsun. Bu kadar açık bir insanlık suçuna ortak olmaktır. İsrail'i durdurmamak, İsrail'in ortaya koymuş olduğu, bu açlığı da artık bir silah olarak kullanma siyasetine karşı uluslararası camianın hiçbir şey yapamamış olması hepimiz için bir utanç vesilesidir" dedi.
"Gazze'ye çok acil yardımlar yapılmalıdır. Artık bu utancın altında Amerika da kalır, Avrupa ülkeleri de kalır, İsrail'e şimdiye kadar destek veren ülkeler de kalır" diyen Kurtulmuş, meselenin artık İsrail-Netanyahu meselesi olmaktan çıktığını, meselenin; insan olup olmama arasında bir ayrıma geldiğini belirtti.

"Filistin'de gerçekleşen bu insanlık suçuna yardımcı olan herkes tarih önünde sorumludur"

Kurtulmuş, "Bu kadar büyük bir insanlık suçuna duyarsız kalmak. Maalesef biz burada konuşurken Gazze'de insanlar ölüyor. Ben konuşurken utanıyorum. Bu uluslararası platformlarda bile Gazze'nin hakkını, hukukunu savunmaktan bile hicap duyuyorum. Buna karşı insanlık camiası olarak bir şey yapmamız lazım. Yoksa bu suçun altında hep beraber kalacağız. Batılıların sessizliğini anlamaya çalışırken, geçenlerde Batılı bir diplomat Türkiye'de bize şunu söyledi. ‘Biz şunu gördük, Avrupa'daki bazı ülkeler Hitler'in Yahudilere karşı yapmış olduğu soykırım karşısında duydukları o utancı, babalarının, dedelerinin ortaya koyduğu utancı unutamadıkları için böyle bir sessizlik içerisindeler. Şimdi de İsrailliler birkaç nesil sonra büyük bir utancın paydaşı olacaklar' Bunu biraz daha genişletmek lazım. Buna sessiz kalan, destek olan, başından itibaren ‘Ama, fakat' diyerek Filistin'de gerçekleşen bu insanlık suçuna yardımcı olan herkes tarih önünde sorumludur" dedi.

Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin komisyon
"Terörsüz Türkiye komisyonuna ilişkin partilere yazı gönderdiniz. Üye vermeleri noktasında bir çağrınız oldu. Daha önce de bu konuda önemli çağrılarınız vardı. Bu konunun siyaset üstü olduğunu çok vurgulamıştınız. Şimdi komisyon nasıl bir çalışma takvimiyle ilerleyecek ve ne zaman kurulacak" sorusuna yanıt veren Kurtulmuş, sürecin başından itibaren mümkün olduğu kadar az konuşarak, dikkatlice, hassas bir süreci yürütmeye çalıştığını belirtti. Bunun Türkiye için tarihi bir fırsat olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Yüz yıllık cumhuriyet tarihimizin 50 yılı terörle geçmiştir. On binlerce insanımızı kaybettik. 2 trilyon doların üstünde maddi bir kaybımız var terör dolayısıyla. Türkiye'nin ayaklarına bir büyük pranga olarak bunlar vuruldu. Şimdi bundan kurtulmak için tarihi bir fırsat ortaya çıktı. İmralı çağrıda bulundu, örgüt dedi ki ‘Evet ben kendimi feshediyorum.' Şimdi bundan sonra bizim başından itibaren söylediğimiz, silahların bırakılmaya başlanmasıyla birlikte o zaman sürecin takibiyle ilgili sorumluluk siyasi olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne geçer. Planlandığı gibi süreç devam ediyor. Silahlar bir taraftan bırakılmaya devam ediyor. Şimdi bundan sonra parlamentoda çok hassas bir sürecin yürütülmesi lazım" dedi.

"Komisyon, çok sayıda insanı dinleyecek"

Komisyonun, örgütün silah bırakma süreciyle birlikte ortaya çıkan ihtiyaçlar konusunda yasal birtakım düzenlemeler hazırlayacağını ifade eden Kurtulmuş, "Ayrıca çok önemli meselelerden birisi de kamuoyunun bu konudaki hassasiyetlerini, kırılganlıklarını göz önünde bulundurarak sürecin çok açık, şeffaf ve hep birlikte yürütülmesidir. Bunun için diyoruz ki burada da altın oran; Kürt'ün onuru, Türk'ün gururudur. Bunu ısrarla vurgulayarak söylüyorum. Bunu sağlayacağız. Komisyon, çok sayıda insanı dinleyecek. Sadece parlamenterler değil, sivil toplum kuruluşlarını, hukuk camiasını, bu konuyla ilgili fikri olan, çalışmaları olanları dinleyecek. Herhangi bir şekilde bu konuyla ilgili birtakım projeleri olan toplum kesimlerine de bunun açık olduğunu ifade etmek isterim. Ama sonuçta bu, politik tartışmanın yapılacağı bir zemin değildir. Burası A partisinin, B partisinin siyasi mücadele alanı değildir. Burası topyekun bütün Türkiye'nin, 86 milyon milletimizin hep birlikte cumhuriyet tarihimizin en önemli sorununu tamamıyla ortadan kaldırmak için ortaya koyacağı, fedakarca bir çalışmanın gerçekleştirileceği bir süreçtir. Ben bunun için bu komisyonun, partiler üstü bir komisyon olduğunu, milletimizin tamamını ilgilendiren bir mesele olduğunu görüyorum. Bütün siyasi partilerin defaatle görüşlerini en ince ayrıntısına kadar dinledim. Sonuç itibarıyla burada bir çalışmayı yürüteceğiz" dedi.

Kurtulmuş, komisyonun yasaları hazırlayacağını ve TBMM'ye sunacağını, TBMM Genel Kurulu da bunu yasalaştırırsa önemli bir adım atmış olacağını vurguladı.
Komisyonda başka konuların da gündeme geleceğini söyleyen Kurtulmuş, komisyonun odağında, terör örgütünün kendisini feshetmesiyle birlikte ortaya çıkan yeni sürecin nasıl çözümleneceği, hangi tedbirlerin alınacağına ilişkin çalışmaların olacağını belirtti.

Kurtulmuş, "Ağustosun ilk haftalarında çalışmalara başlayacak mısınız?" sorusuna karşılık, "Ağustosun ilk haftasında ilk çalışmamıza başlayacağız. Ondan sonra zaten kararımızı vereceğiz. Yani komisyon bir araya geldiği zaman rutin kararlarımızı vereceğiz. Ama nitelikli kararlar için, önemli stratejik kararlar için de nitelikli çoğunluk, yani beşte üç çoğunluğu arayacağız ki bu hep beraber bütün katılan partilerin birlikte karar aldığı bir süreç olarak ilerlesin" dedi.

"Bu sürece destek veren bütün parti başkanlarına, yöneticilerine yürekten teşekkür ediyorum"

"Partilerden gelen tavırdan memnun musunuz?" sorusu üzerine Kurtulmuş, "Şimdiye kadar sürekli ikili görüşmelerimiz oldu, grup başkanvekilleriyle toplantılarımız oldu, parti başkanlarını ziyaret ettim. Ben bu sürece destek veren bütün parti başkanlarına, yöneticilerine yürekten teşekkür ediyorum. Komisyonun çalışmasında da dediğim gibi bunu bir partiler arası mücadele, münakaşa alanı olmanın dışına çıkarmamız ve milletin beklentilerini karşılamamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Doğu Ekspresi Erzurum’da mola verdi Son yıllarda oldukça fazla ilgi gören ve biletleri aylar öncesinden tükenen Turistlik Doğu Ekspresi, bu yılki ilk kış seferinin Erzurum durağında dört saatlik mola verdi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı TCDD Taşımacılık AŞ Genel Müdürlüğü Turistik Doğu Ekspresi, 2025-2026 dönemi ilk seferine başladı. Ankara Tren Garı’ndan bu sezonun ilk seferine başlayan Turistik Doğu Ekspresi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katıldığı törenle uğurlanmıştı. Turistik Doğu Ekspresi bölge turizmine ve ekonomisine önemli katkılar sağlıyor ve geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da Turistik Doğu Ekspresi’ne katılımın yoğun olduğu belirtiliyor. Erzurum’da dört saatlik mola Her yıl yerli ve yabancı turistler tarafından yoğun ilgi gören Turistik Doğu Ekspresi, 2025-2026 sezonunda da yolcularına Doğu Anadolu’nun doğal ve kültürel zenginliklerini keşfetme imkanı sunması hedefleniyor. Turistik Doğu Ekspresi kapsamında tren; Erzincan, Erzurum, Sivas ve Kars gibi önemli duraklarda planlı molalar veriliyor. Yaklaşık 1.360 kilometrelik güzergahta, duraklamalar dâhil yaklaşık 33 saat süren bu özel yolculuk boyunca misafirler; karla kaplı dağlar, derin vadiler ve tarihi yapılar eşliğinde unutulmaz manzaralara tanıklık ediyor. Bu yılın ilk seferi olması nedeniyle Erzurum Garı’nda bir karşılama programı yapıldı. Trenden inen yolculara karanfil verildi, Erzurum Halk Oyunları ekibi gösteri yaptı, yolculara ayran aşı çorbası, kadayıf dolması, kahve ve çay ikramı yapıldı. Tren Erzurum Garı molasının ardından seferini tamamlamak üzere son durağı olan Kars yönüne doğru hareket etti. Erzurum İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Yer, Turistik Doğu Ekspresi yolcularını Erzurum’da en iyi şekilde misafir etmek için çaba harcadıklarını söyledi. Gençlere çekilişle Doğu Ekspresi turu 8 adet konforlu yataklı vagondan ve 1 adet yemek vagonundan oluşan Turistik Doğu Ekspresi, tren başına 160 yolcu kapasitesiyle hizmet sunuyor. Böylece yeni sezonda 10 bin 800 seyahat tutkununa, Anadolu’nun büyüsünü yaşatma imkanı sağlanacak. Doğu Ekspresi; Ankara-Kars yönünde Erzincan’da 2 saat 30 dakika, Erzurum’da 4 saat; Kars - Ankara yönünde ise İliç’te 3 saat, Divriği’de 2 saat 30 dakika ve Sivas’ta 3 saat duruşlarla, yolcularına şehirlerin tarihini, kültürünü ve lezzetlerini tanıma fırsatı veriyor. Ayrıca, popülerliği giderek artan Turistik Doğu Ekspresi’ni gençlerin deneyimlemesine imkân sağlamak üzere U-FEST kapsamında çekilişler gerçekleştiriliyor, Türkiye’nin dört bir yanındaki üniversitelerde öğrenim gören öğrenciler de bu eşsiz yolculuğu ücretsiz olarak hediye ediliyor.
Ordu HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan: "Terörsüz Türkiye süreci yeni ve çok daha avantajlı bir süreç" Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) ve HİZMET-İŞ Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan, ‘Terörsüz Türkiye’ projesini desteklediklerini belirterek, sürecin geçmişe kıyasla daha avantajlı olduğunu söyledi. Arslan, özellikle Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) süreçte üstlendiği rolün, Türkiye açısından son derece kıymetli olduğunu vurguladı. Genel Başkan Mahmut Arslan, Ordu’da bir otelde düzenlenen programda, ‘Terörsüz Türkiye’ projesine dair açıklamalarda bulundu. Terörsüz Türkiye projesinin ülke gündeminin önemli başlıklarından biri olduğunu ifade eden Arslan, "Bu süreç hepimizi hem heyecanlandıran hem de zaman zaman endişeye ve tereddüde düşüren bir süreçtir. Ancak mevcut tabloya baktığımızda, bu sürecin geçmişe göre çok daha avantajlı olduğunu görüyoruz" dedi. "Çözüm süreci provokasyonlarla yarım kaldı" HAK-İŞ’in 2013 yılında başlatılan çözüm sürecinde aktif rol aldığını hatırlatan Arslan, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle elimizi değil, gövdemizi taşın altına koyarak yola çıkılan çözüm süreci maalesef provokasyonlar nedeniyle yarım kaldı. Amerika ve Batı’nın müdahaleleri, PKK ve uzantılarının bu oyunlara gelmesi süreci akamete uğrattı" diye konuştu. "Bölge halkı terörden en çok zarar gören kesim" Çözüm sürecinde ‘akil insanlar’ heyeti kapsamında Doğu Anadolu Bölgesi’nde görev aldıklarını dile getiren Arslan, "Üç ay boyunca bölge halkıyla birebir çalıştık. O dönem de gördük ki Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yaşayan vatandaşlarımız terörden en çok zarar gören kesim oldu. Terör örgütünün baskısı nedeniyle insanlar özgürce yaşayamadı, bu da ülkemize büyük kayıplar yaşattı" ifadelerini kullandı. "MHP’nin bugünkü rolü sürecin başarısı açısından kıymetli" Mevcut sürecin en önemli avantajlarından birinin siyasi tablo olduğunu belirten Arslan, "Özellikle geçmişte çözüm sürecine itiraz eden ve bugün bu sürecin başlatıcıları arasında yer alan Milliyetçi Hareket Partisi’nin rolünün farklı bir noktada olması, Türkiye açısından son derece kıymetlidir. Bu durum sürecin başarıya ulaşması için önemli bir fırsattır" dedi. "TBMM’nin inisiyatif alması önemli bir kazanım" Arslan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) süreçte aktif rol üstlenmesini de önemli bir avantaj olarak değerlendirerek, "O günlerde en çok yapılan eleştiri, Meclis’in devre dışı bırakılmasıydı. Bugün ise TBMM’nin terörsüz Türkiye konusunda inisiyatif alması çok önemli bir kazanımdır. Neredeyse bir siyasi parti hariç, tüm partilerin komisyonda yer alması son derece değerlidir" şeklinde konuştu. "Bu fırsatı kaçırmamalıyız" Komisyona katılmayan siyasi partilerin endişelerinin de saygıyla karşılanması gerektiğini belirten Arslan, "Katılmayan partilerin Türkiye için endişe duyması ve görüşlerini dile getirmesi de kıymetlidir. Esas olan, komisyondaki yapının büyük çoğunluğunun bu süreci desteklemesidir. Bence buradan bu fırsatı kaçırmamamız gerekiyor" diyerek sözlerini tamamladı.
İstanbul Bakan Yerlikaya: "Kabine dönemimizde 58 farklı ülkeden kırmızı bültenle aranan 588 suçlu Türkiye’ye getirildi" İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, ‘’Kabine dönemimizde Türkiye’ye getirilen 588 suçludan 243’ü Gürcistan’dan ülkemize getirilmiştir. Tiflis ziyaretimden sonra ise Gürcistan’dan ülkemize 54 şahsın teslimi gerçekleşmiştir. Bu sayılar, Gürcistan’la olan stratejik ortaklığımızın, suç ve suçluyla olan mücadeledeki kararlılığımızın en güçlü göstergesidir. Bugüne kadar suç ve suçluya sınırlarımız içerisinde nasıl alan bırakmadıysak, sınırı aşan suçlulara da asla nefes aldırmayacağız’’ dedi.İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya Beşiktaş’ta bulunan Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde Gürcistanlı mevkidaşı Gela Geladze ile bir araya geldi. Programa ayrıca iki ülkeden temsilciler ve bazı davetliler katıldı. Toplantıda iki ülke arası ilişkiler ve bölgesel gelişmeler ele alındı. Basın mensuplarına açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Gürcistan’la komşu olmanın ötesinde tarihi, kültürel ve stratejik ortaklık konusuna önem verdiklerini belirtti. Bakan Yerlikaya, Gürcistan’ın da yine aynı iradeyi ve samimi duruşu sergilediğine dikkat çekti.Gürcistanlı mevkidaşının iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlenmesine katkıda bulunduğunu belirten Bakan Yerlikaya, ’’Bilhassa geçtiğimiz ay, askeri kargo uçağımızın Gürcistan topraklarında yaşadığı elim kazanın ardından Bakan, kaza mahalline arama-kurtarma ekiplerini süratle sevk etmiştir. Ayrıca kendisi, bizzat orada bulunarak süreci yönetmiş ve eş zamanlı olarak bizleri bilgilendirmiştir. Sayın Geladze ve tüm Gürcistan makamlarına da bu zor zamanda gösterdikleri samimi ve dostane yaklaşım için tekrardan şahsım ve milletimiz adına şükranlarımı sunuyorum. Bu vesileyle, şehitlerimize bir kez daha Yüce Allah’tan rahmet diliyorum’’ ifadelerini kullandı.‘’Türkiye Interpol, Europol ve dost ülkelerin emniyet birimleriyle birlikte çalışan dünyadaki en etkin ülkelerden biridir’’Konuşmasına geçtiğimiz eylül ayında Tiflis’e yaptığı ziyaretle devam eden Bakan Yerlikaya, ‘’Bugün yaptığımız toplantılarda, ülkelerimizin huzur ve güvenliğini tehdit her türlü suç ve suçluyla mücadele ana gündem maddemizdi. Biliyoruz ki, sınır aşan suçlarla mücadele ancak sınır aşan bir iş birliği iradesiyle nihai sonuca ulaşabilir. Bu doğrultuda, bütçe görüşmelerinde ifade ettiğim gibi Türkiye Interpol, Europol ve dost ülkelerin emniyet birimleriyle birlikte çalışan dünyadaki en etkin ülkelerden biridir. Kabine dönemimizde 58 farklı ülkeden kırmızı bültenle aranan 588 suçlunun Türkiye’ye getirilmesi bunun en somut örneğidir. Gürcistan da bu iş birliğimizin en verimli seyrettiği dost ülkelerdendir’’ dedi.‘’Kabine dönemimizde Türkiye’ye getirilen 588 suçludan 243’ü Gürcistan’dan ülkemize getirilmiştir’’Gürcistanlı makamlarla, suç ve suçluları yakalamaya yönelik yapılan ortak çalışmaların önemine değinen Bakan Yerlikaya, ’’Nitekim, kabine dönemimizde Türkiye’ye getirilen 588 suçludan 243’ü Gürcistan’dan ülkemize getirilmiştir. Tiflis ziyaretimden sonra ise Gürcistan’dan ülkemize 54 şahsın teslimi gerçekleşmiştir. Bu sayılar, Gürcistan’la olan stratejik otaklığımızın, suç ve suçluyla olan mücadeledeki kararlılığımızın en güçlü göstergesidir. Bugüne kadar suç ve suçluya sınırlarımız içerisinde nasıl alan bırakmadıysak, sınırı aşan suçlulara da asla nefes aldırmayacağız. Er ya da geç; tıpkı diğer suçlularda olduğu gibi hepsini yakalayıp, adalete teslim edeceğiz. Bugün kıymetli dostum Geladze ile suçla mücadelede ve suçluların iadesi noktasında ortak irademizi daha da güçlendirerek yolumuza devam edeceğimizi ifade etmek isterim‘’ diye konuştu.