EKONOMİ - 02 Mayıs 2015 Cumartesi 09:55

Kuru incirde kimyasal kullanımı ihrcatı etkiliyor

A
A
A
Kuru incirde kimyasal kullanımı ihrcatı etkiliyor

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, ihracatta yeni hedefini Çin ağırlıklı olmak üzere Uzakdoğu olarak belirledi.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, 2014 yılı Seçimsiz Olağan Genel Kurul toplantısını yaptı. Sektörde faaliyet gösteren 35 ihracatçı firmanın katılımı ile gerçekleştirilen toplantıda Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği 2014 yılı bütçesi onaylandı ve Yönetim ve Denetim Kurulları ibra edildi. Toplantıda ayrıca sektör sorunları değerlendirildi.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, başta çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incir olmak üzere ülkemizin dünyada söz sahibi olduğu kuru meyveler için ürün idrakinden 1-2 ay öncesinde gerçekleştirilen rekolte tahminlerinde zaman zaman meydana gelebilen kabul edilemez düzeylerdeki sapmaların kimi zaman üretici, kimi zaman da ihracatçı ve yurtdışı alıcılar aleyhine sonuçlar doğurabildiğini belirtti.
Rekolte tahminlerinde artı veya eksi yüzde 5 limit içindeki sapmaların kabul edilebilir olduğunu sözlerine ekleyen Celep “ancak, kimi sezonlarda bu üç ürünümüzde kabul edilemeyecek düzeylerde rekolte tahmini sapmaları yaşanabiliyor. İthalatçı firmalara ve uluslararası kuruluşlara bu durumu anlatmakta güçlük çekiyoruz. Ayrıca, bazen sektör paydaşları arasında rekoltenin çok düşük olduğu yönünde spekülasyonların yapıldığı ve ihraç fiyatlarının anormal düzeylere yükseldiği bir yılın ardından gelen yılda normal veya normalin biraz üstünde bir üretim gerçekleşmesi olabiliyor. Bu durumda piyasa ve ihraç fiyatları hem üreticiyi hem de ticaret kesimini tatmin etmeyecek düzeylere geriliyor. Sonuç olarak sektör içindeki paydaşlar arasındaki güven ortamı zedeleniyor. Ülkemiz de döviz kaybına uğruyor. Bu nedenle, önümüzdeki sezondan itibaren ürün rekolte tahmin heyetinde yer alan kurum ve kuruluşlarımıza sektördeki paydaşlardan yenilerini eklemeyi ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın Çiftçi Kayıt Sistemi altyapısından da faydalanarak daha tutarlı sonuçlara ulaşmayı planlıyoruz" diye konuştu.

KURU İNCİRDE RENK AĞARTICI KİMYASAL MADDE KULLANIMI SON BULMALI
Birol Celep, kuru incirde ürünün rengini açmak üzere Avrupa Birliği'nde ve ülkemizde yasaklı olan kimyasal madde kullanımının önüne geçilmesi amacıyla; Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı onayı ile yetkili laboratuvarlarda geçtiğimiz yıl temmuz ayından bu yana uygulanan ihraç edilen partilerin denetiminde analiz metoduna da devam edileceğini ifade etti. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı onayı ile yetkili laboratuvarlarca uygulamaya konulan yeni metodun hiçbir şekilde yanıltma ihtimali olmadığını belirten Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, "AB başta olmak üzere, alıcı ülkeler bu konuda harekete geçmeden bu sorunu en önemli üretici ülke olarak kendi içimizde çözmemiz gerekiyor. Bu konu ihracatçı firmalar arasında haksız rekabet unsuru olma özelliği taşıdığı gibi alıcı ve tüketicilerin de yanıltılmasına ve kalitesiz ürün tüketmelerine yol açıyor. Bundan 15-20 yıl öncesine kadar söz konusu kimyasal madde kullanılmadan biz sektör olarak 55-60 bin ton kuru inciri rahatlıkla ihraç edebiliyorduk. Kaldı ki, günümüzde birçok firmamızın geniş soğutmalı depoları mevcut ve ürünü uzun süre rengini ve kalitesini kaybetmeden saklama imkânlarımız var" dedi.

Kuru Meyve Tanıtım Grubu (KMTG) Başkanı Osman Öz ise, toplantıda yaptığı konuşmada; çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı, kuru incir ve antep fıstığını kapsayan tanıtım gruplarının 9 hedef pazarı olmakla birlikte, eldeki kaynakları verimli kullanmak adına, bu yıl öncelikli hedef pazar olarak Çin'deki çalışmalara yoğunlaştıklarını belirtti. KMTG Başkanı Öz, Çin'deki çalışmalar için bir ajansla sözleşme yapıldığını, başlangıç olarak 2015 yılı için 500 bin dolarlık bütçe dahilinde Çin'deki basılı, görsel ve internet medyası aracılığı ile kuru meyvelerin tanıtımını, Çin gündeminde belirleyici olan bir grup gazeteci, blog yazarı ve program sunucusunu ülkemize getirerek ülkemizi ve ürünlerimizi yerinde tanıtmayı, Pekin, Şanghay ve Guanzghou gibi Çin'in önde gelen üç kentindeki büyük marketlerde ürün tadımları yapmayı hedeflediklerini bildirdi.

Osman Öz “2015 yılında şu ana kadar Türkmenistan ve Dubai'de iki uluslararası fuar katıldık. Yılın geri kalanında 4 fuara daha katılmayı planlıyoruz. Fuarların ikisi Çin'de, diğerleri Rusya ve Güney Kore'de. Uzakdoğu başta Çin olmak üzere dünya nüfusunun yaklaşık üçte ikisinin yaşadığı bir bölge. Dünyanın ekonomik büyümesini bu bölge sırtlıyor. Artan gelir düzeyine paralel insanlar kuru meyve gibi sağlıklı ürünlere her geçen yıl daha fazla ilgi gösteriyor. Bu nedenle Uzakdoğu bizim için olmazsa olmaz bir hedef pazar. Çin'deki çalışmalar sonrasında, eldeki kaynaklar ölçüsünde Güney Kore gibi diğer bölge ülkelerde de çalışmalar yapacağız" diyerek sözlerine son verdi. 

MEHMET BARLAS
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’daki köprülü kavşakta genişletme çalışmaları Kütahya’da trafiğin yoğunlaşması ve artan trafik kazaları nedeniyle Kütahya-Eskişehir yolundaki köprülü kavşakta genişleme çalışması başlatıldı. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya milletvekilleri Adil Biçer, İsmail Çağlar Bayırcı ve Mehmet Demir, yapılan çalışmalarla köprüye ek şeritler ekleneceğini ifade ettiler. Kavşağın Türkiye’nin ilk kavşaklarından bir tanesi olduğunu dile getien AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, "Burada katılım şeritlerinin olmaması sebebiyle kazaların meydana geldiği, trafiğin aksadığını, trafik yoğunluğunun meydana geldiğini zaten hepiniz biliyorsunuz. Uzun dönemden beri bununla ilgili şikayetler alıyorduk. Son iki yılda Karayolları Bölge Müdürlüğü nezdimizde Sayın Vekillerimizle birlikte yaptığımız girişimlerle buraya ek şeritlerin yapılmasıyla ilgili inşaat işinin yatırım programına alınmasını sağladık. Mart ayı içerisinde buranın ihalesi gerçekleştirildi. Yapa İnşaat ihaleyi aldı. Kendilerine bayram sonrası inşaata başlama talebinde bulunduk. Nasip olursa dün itibarıyla buraya makineler gelmeye başladı. İnşallah Pazartesi günü itibarıyla burada inşaata başlanacak. Buradaki toplam yatırım 65 Milyon Lira. Bunun bizim için şöyle bir anlamı var, şu andaki mevcut köprüyü hem koruyoruz hem de yanına eklemelerimizle burayı modern bir köprü haline getireceğiz" diye konuştu. AK Parti Kütahya Milletvekili Adil Biçer, "Tıpkı geçen sene Zafertepe Kavşağında başlatılan akıllı kavşak çalışmasından sonra, AK Parti Kütahya milletvekilleri ve il başkanımızla birlikte Kütahyamızın her ne ihtiyacı varsa takibini yapacağız" dedi. AK Parti Kütahya Milletvekili İsmail Çağlar Bayırcı, ayrıca bir çevre yolu projesi olduğunu, onun üzerinde çalıştıklarını dile getirdi. AK Parti Kütahya Milletvekili Mehmet Demir de, çalışmaların bir aksilik olmaması halinde yaz sonunda biteceğini belirtti.
İstanbul Yıldız Holding’in hedefi değişimi sorumlu liderlikle yöneterek iş dünyasına öncülük etmek Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve CEO’su Mehmet Tütüncü ve Yıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Dönüşüm ve Teknoloji Lideri Yahya Ülker, Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde konuştu. Tütüncü, "Değişimden etkilenen değil, değişimi yöneten bir şirket olarak iş dünyasına öncülük etmeyi amaçlıyoruz” ifadelerini kullanırken Ülker ise, “Sorumlu iş modellerine yatırım yaparak sadece bugün için değil gelecekte de anlamlı olacak çalışma modelleri geliştiriyoruz” dedi. Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve CEO’su Mehmet Tütüncü ve Yıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Dönüşüm ve Teknoloji Lideri Yahya Ülker, Capital ve Ekonomist dergileri tarafından bu yıl “Sorumlu ve Duyarlı Liderlik” ana temasıyla Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde konuştu. Ekonomi Zirvesi’nin ikinci günü gerçekleşen “Liderlerin Gelecek Vizyonu: Yarının Şirketi için Yenilikçi Yaklaşımlar, Yatırımlar ve Hedefler” başlıklı panelde konuşan Mehmet Tütüncü, Yıldız Holding’in 80 yılının arkasındaki sürdürülebilir başarı stratejisini katılımcılarla paylaştı. Değişimin sürekli ve mutlak olduğu günümüzde, belirsizliği yönetmenin şirketler için en kritik yetkinliklerden biri olarak belirten Tütüncü, "Belirsizliği genellikle olumsuz bir durum olarak görüyoruz. Diğer yandan belirsizlik, riskler kadar fırsatları da içinde barındırıyor. Burada önemli olan bakış açımızı, düşünce sistemimizi değiştirerek yalnızca risklere odaklanmak yerine fırsatları da görebilmek. Ben bu dönemi yönetirken ‘temkinli iyimserlik’ ile hareket etmemiz gerektiğine inanıyorum. Bir yandan hızlı değişen şartlarda, stratejinin de dinamik olması lazım. Bir başka deyişle akışkan stratejiler üretmeliyiz. Gıda ve perakende gibi iki önemli sektörde faaliyet gösteren bir Holding olarak, ekosistemdeki dönüştürücü rolümüzün bilinciyle; tüm paydaşlarımızın güven ortamında hareket ettiği, inovasyona ve verimliliğe katkı sağlayan bir kurum kültürüyle sürdürülebilir başarıyı hedefliyoruz. Değişimden etkilenen değil, değişimi yöneten bir şirket olarak iş dünyasına öncülük etmeyi amaçlıyoruz. Gelecek, varılan bir nokta değil, gelecek bir süreç. Dolayısıyla geleceği inşa edebilmek için değişimi kucaklamamız lazım. Bunu da ekosistemdeki sorumluluğumuzun bilinciyle paydaşlarımızla birlikte gerçekleştirmemiz gerekiyor. Biz 80 yıldır olduğu gibi, tüm paydaşlarımız için, onlarla birlikte değer üretmeye, ‘Mutlu Et Mutlu Ol’ felsefemiz ışığında toplumsal faydayı artırmayı sürdürürken, yeni coğrafyalara yapacağımız yatırımlarla da pozitif etkimizi büyütmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Aynı gün “Girişimcilik: Yeni İşler, Trendler ve Teknolojiler” panelinde konuşan Yıldız Holding Dönüşüm ve Teknoloji Lideri Yahya Ülker ise, Yıldız Holding’in gıda ve perakende sektörlerinin geleceğini dönüştürmedeki etkisinin altını çizerek, "Ana iş kollarımız olan gıda ve perakende sektörlerinin geleceğini inşa ederken, ekosistemde değer oluşturma sorumluluğumuzu ön planda tutuyoruz. Pozitif etki yapan ve sürdürülebilir bir geleceğe ilham veren yenilikçi fikirleri destekliyor, paydaşlarımızla birlikte ekosistemi dönüştürmeyi önceliklendiriyoruz. Sorumlu iş modellerine yatırım yaparak sadece bugün için değil gelecekte de anlamlı olacak çalışma modelleri geliştiriyoruz. Sürdürülebilir bir gelecek için inovasyona daha fazla kaynak ayırarak, amaç odaklı ürün ve iş modelleri tasarlıyoruz. 2030 yılına kadar sürdürülebilirlik odaklı inovasyon yatırımlarımızı iki katına çıkarmayı hedefliyoruz. Diğer taraftan ‘değer oluşturma hedefi’ doğrultusunda, kadın girişimciliğini güçlendirme konusunda önemli adımlar atmaya devam ediyoruz. Yıldız Ventures’ın kuruluşundan bu yana dünya genelinde 85’ten fazla kadın girişimciye 5 milyon doları aşan finansal destek sağlayarak, Girişim Sermayesi Fonları aracılığıyla önemli katkı sunuyoruz” dedi.
Mersin Çağdaş Atan: "Avrupa’ya gidebilmek için ipler bizim elimizde" RAMS Başakşehir Teknik Direktörü Çağdaş Atan, Hatayspor galibiyeti sonrası yaptığı açıklamada, çok iyi bir takıma karşı kazandıklarını belirterek, "Şu an 4. sıraya yükselmiş vaziyetteyiz. Bütün ipler bizim elimizde Avrupa’ya gidebilmek için, 4 tane final maçımız kaldı. Kendi maçlarımızı kazanırsak, kayıtsız şartsız Avrupa’ya gidebileceğiz" dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Başakşehir, Mersin Stadyumu’nda oynanan karşılaşmada Hatayspor’u 2-1 mağlup etti. Mücadele sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Başakşehir Teknik Direktörü Çağdaş Atan, yaklaşık 20 maçtır final maçları oynadıklarını söyledi. Bugünkü maçın da hem kendileri hem de Hatayspor için çok önemli olduğunu kaydeden Atan, "Çok zor olacağını biliyorduk. Çünkü Hatayspor için kırılma maçlarından bir tanesi. Çok iyi bir takıma karşı kazandığımızı söyleyebilirim. Oyunu son dakikaya kadar bırakmadılar. Forse etmeye çalıştılar. Uzun topla bizi ceza sahamıza ittirmeye çalıştılar. Oyuncularımla gurur duyuyorum gerçekten. Şu an 4. sıraya yükselmiş vaziyetteyiz. Bütün ipler bizim elimizde Avrupa’ya gidebilmek için, 4 tane final maçımız kaldı. Kendi maçlarımızı kazanırsak, kayıtsız şartsız Avrupa’ya gidebileceğiz. Bu bizim için büyük bir heyecan. Bunu geçen hafta da söyledim. Çünkü başlangıç noktasından bugüne gelinen noktaya bakarsak eğer, çok büyük mesafe kaydettik. Oyuncularıma da söyledim, ben onlarla gurur duyuyorum ama onların kendileriyle gurur duyması gerekiyor. Çünkü çok çok uzun ve zorlu yoldan bir dönüş yaptılar. Çok büyük irade koydular, pes etmediler, kırılmadılar. Bize inandılar, sadık kaldılar planlara ve ikna oldular" diye konuştu. Çok önemli bir maçı kazanmanın mutluluğunu yaşadıklarını vurgulayan Atan, "Ama onun yanında da Hatayspor’a ve Volkan Hocaya, bu iyi takıma başarılar diliyorum. Bundan sonraki maçlarında çok zorlu bir süreç, umarım istediklerini alırlar. Diğer bütün düşme potasındaki takımlara da başarılar diliyorum. Çok zorlu maçlar, bizde 2-3 haftadır sürekli aşağıdaki takımlarla da oynuyoruz. Gerçekten oynaması zor, rekabetçi maçlar oluyor. O yüzden bütün takımlara başarılar diliyorum" şeklinde konuştu.
İstanbul Türkiye’de konser verecek olan Kızılordu Korosu’na protesto Çoğulcu Demokrasi Partisi, önümüzdeki günlerde Türkiye’de konserler verecek olan Kızılordu Korosu’nu protesto etti. Çeşitli pankart ve dövizlerin açıldığı eylemde konuşan partinin Genel Başkanı Faruk Arslandok, "Bu yas ve anma günlerine denk gelen tarihlerde, soykırım ve sürgünlerin uygulayıcısı Rus ordusunun korosuna böyle bir organizasyonun yapılmış olması utanç vericidir" dedi. Çoğulcu Demokrasi Partisi, Mayıs ayında Türkiye’de konserler verecek olan Rus Kızılordu Korosu’nu, Kırım Tatar ve Çerkez halklarının sürgün ve soykırım kurbanlarını andığı günlerde konser vereceği gerekçesiyle protesto eylemi düzenledi. Beyoğlu’nda düzenlenen eylemde ’Kanımızı içtiniz, hiç olmazsa yasımıza saygı gösterin’, ’Kafkasya ve Kırım Yas Tutarken Kızılordu Baykuşları Çatımızda Ötemez’ gibi yazıların olduğu dövizler ve pankartlar açılarak koro için tepki gösterildi. "Soykırım ve sürgünlerin uygulayıcısı Rus ordusunun korosuna böyle bir organizasyonun yapılmış olması utanç vericidir" Konuya ilişkin açıklama yapan Çoğulcu Demokrasi Partisi Genel Başkanı Faruk Arslandok, "Çerkes’ler ve Kırım tatarları Rus çarlığı tarafından anayurtları işgal edilmiş, Rus çarlığı ve Sovyet Rusya tarafından farklı zamanlarda soykırıma ve sürgüne uğratılmış iki halktır. Çerkes’ler Rus Çarlığı’nın anavatanlarını işgal girişimine karşı 101 yıl yurtlarını ve özgürlüklerini korumak için, bu orantısız güce karşı destansı bir özgürlük mücadelesi vermişlerdir. Bu mücadele sırasında Rus Çarlığı’nın devasa imparatorluk ordusu orantısız bir güçle, yurdunu ve özgürlüğünü savunan Çerkes halkına acımasız bir soykırım uygulamıştır. Bu yıl da, Çerkes’ler ve Kırım Tatarları, önceki yıllarda olduğu gibi Soykırım ve sürgün anmalarına hazırlanırken çok talihsiz bir gelişme gündeme gelmiştir. Rus Kızıl Ordu Korosu’nun tam da bu anma tarihlerine denk gelen bir organizasyonla, 14 - 25 Mayıs tarihleri arasında, ülkemizde bir dizi konser vereceği duyurulmuştur. Çerkes ve Kırım Tatarları için çok büyük anlamı olan bu yas ve anma günlerine denk gelen tarihlerde, soykırım ve sürgünlerin uygulayıcısı Rus ordusunun korosuna böyle bir organizasyonun yapılmış olması utanç vericidir" ifadelerini kullandı.