GÜNDEM - 08 Haziran 2016 Çarşamba 11:18

Leylekle balıkçının dostluğu La Fontaine masallarını andırıyor

A
A
A
Leylekle balıkçının dostluğu La Fontaine masallarını andırıyor

Türkiye'nin Avrupa leylek köyleri ağına üye tek Türk köyü olan Eskikaraağaç'ta bir balıkçı ile leyleğin 5 yıllık dostluğu La Fontaine masallarını aratmıyor.

Balıkçının teknesine konup elinden yemek yiyen leyleğin görüntüsü, ziyaretçileri hayrete düşürüyor. Göçle geldiği halde alıştığı balıkçının teknesinden bir an bile ayrılmayan leylek, balıkçının verdiği balıkları havada kapıyor. Bursa’nın Karacabey ilçesi Eskikaraağaç Köyü'nde balıkçılık yapan Adem Yılmaz ile 5 senelik dostu leyleğin öyküsü La Fonteine masallarını andırıyor. Yılmaz isimli teknesiyle göle av için açıldığı sırada bir leyleğin teknenin baş kısımına konduğunu ve kendisinin de gölden avladığı balıkları leyleğe attığını anlatan Yılmaz, O günden bu güne her yıl köye düzenli olarak göç eden leyleğin köyde kaldığı sürece her sabah teknesine uğrayıp elinden balık yediğini anlattı.

Adem Yılmaz'ın eliyle attığı balıkları havada kapan leylek, halinden oldukça memnun görünürken Yılmaz ise leyleğin göç etmemesi için her gün dua ettiğini söyledi.  Karacabey’in Eskikaraağaç Köyü, 12 yıldır leylek festivalinin kutlandığı "Leylek Dostu Köyler Projesi" kapsamında Türkiye'yi Avrupa’da temsil eden tek köy olma özelliğini taşıyor. Karacabey Belediyesi tarafından ‘Leylek Festivali’ olarak da kutlamaların yapıldığı bu köyde, leylekler başta olmak üzere doğaya büyük özen gösteriliyor ve farkındalık çalışmaları yapılıyor. Köyde yüksek gerilim hatları kontrol altına alınıyor. Tüm leylek yuvaları kurulan platformla sağlamlaştırılıyor.

Leyleği ile meşhur köyün leylek dostu olan sakinlerinden biri olduğunu belirten Adem Yılmaz, her sabah leylek ile gölün ortasında kayıkta buluştuklarını anlattı. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte göle attığı ağları toplamaya çıktığını, ağa takılan küçük balıkları göre geri bırakmayıp her sabah kayığın ucuna konan leyleğe yedirdiğini anlatan Yılmaz, ''4-5 yıldır bu şekilde arkadaşlığımız sürüyor. Her yıl gelip köyümüzde yavru yapan leylekler arasındaki yerini alır. Ve her sabah erken saatte benim kayığıma gelip yemek yer. Attığım balıkları havada kapar. Her yıl onun yolunu gözlüyorum. Bu elektrik tellerine takılıp ölen leylekleri görünce içim cız ediyor. "İnşallah bizimki değildir" diye iç geçiriyorum. İnsanlar bu konuda doğaya daha fazla duyarlı olmalılar. Doğaya saygı gösterince bir şekilde karşılığını alıyorsunuz'' dedi.

Köydeki arkadaşlarının bile başta inanmayıp gözle gördükten sonra kendisine inandıklarını belirten Yılmaz, Her yıl beni unutmuyor ve baharda gelir gelmez benimle randevu noktamızda buluşuyor. Leylek gerçekten çok akıllı ve özel kuşlar” dedi.

ALPER TÜYDEŞ 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.