DÜNYA - 06 Kasım 2009 Cuma 09:05

Mahmut Abbas'tan sürpriz karar

A
A
A
Mahmut Abbas'tan sürpriz karar

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 2010 yılı ocak ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde adaylığını koymayacağını ve kararını hiçbir biçimde tartışmayacağını açıkladı.


Mahmud Abbas, bu kararını, başkanlığını yaptığı Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ile El Fetih yönetimlerine de bildirdiğini söyledi.

Abbas, Ramallah'ta yaptığı, Filistin Televizyonu ve diğer Arap kanallarından da canlı yayınlanan yaklaşık 15 dakikalık konuşmasında, son birkaç gündür bu konuda yayılan söylentileri doğruladı.

Abbas, Washington'un son olarak yerleşimler konusunda İsrail yanlısı bir tutum takınmasının kendileri için bir sürpriz olduğunu dile getirirken, ABD'yi Ortadoğu politikasında geri adım atmakla ve Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimlerindeki inşaat faaliyetlerini durdurması için İsrail'e baskı yapmayı reddetmekle suçladı.

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, 1 hafta önce geldiği İsrail'de, İsrail-Filistin barış görüşmelerinin yeniden başlatılması konusunda Filistin tarafının ısrarla üzerinde durduğu yerleşimlerdeki genişleme faaliyetlerinin durdurulması isteğiyle ilgili Filistin'de düş kırıklığına yol açan bir açıklama yapmış ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bu konuda eşi görülmemiş ödünler verdiğini öne sürmüştü.

Clinton, bu sözlerini hemen 2 gün sonra, "Bu ödünlerin ABD tarafının isteklerini karşılamakta yetersiz kaldığını" söyleyerek düzeltmiş ve yerleşimlerdeki faaliyetleri meşru bulmadıklarını açıklamıştı.

Abbas, basın toplantısında, "Bizler de diğer toplumlar gibi barış içinde yaşamak istiyoruz" diye konuştu ve İsrail tarafına, "Barış çok önemlidir. Parti çıkarlarından daha önemlidir" diyerek seslendi.

Abbas, İsrail'in hem yerleşimlerdeki politikasını eleştirdi, hem de Kudüs'te Mescidi Aksa'daki girişimleriyle, İsrail- Filistin sorununu bir din çatışmasına doğru götürmekle suçladı.

Yine de İsrail ile iki devletli çözümün mümkün olduğunu belirtip, 1967 yılı sınırları üzerinden, başkenti Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulabileceğini belirten Abbas, Hamas'ın uzlaşma görüşmelerini reddetmesinin İsrail'in yararına olduğunu savundu.

Abbas, "gericilikle" suçladığı Hamas'ın, Gazze'yi harap ettiğini belirtip, bu tavrından geri dönmeye çağırdı.

Yaser Arafat'ın 2005 yılında ölmesinden sonra onun yerine Filistin Devlet Başkanı olarak seçilen Mahmud Abbas (74), konuşmasını, "Önümüzdeki seçimlerde adaylığımı koymaya niyetli olmadığımı FKÖ'deki ve El Fetih'teki kardeşlerime de bildirdim" diyerek tamamladı.

Gazze'deki Hamas liderlerinden Salah El Bardavil ise Mahmud Abbas'ın "bu kapıyı henüz tam kapatmadığını" öne sürdü.

El Bardavil, Abbas'ın Hamas'ı İsrail ve ABD'den daha fazla suçlamadığını ifade edip, bunu şaşkınlıkla karşıladıklarını dile getirdi.

FKÖ Yürütme Kurulu Genel Sekreteri Yaser Abid Rabbo, daha önce yaptığı açıklamada, FKÖ'nin yönetimi ve bünyesindeki tüm grupların, Mahmud Abbas'ın siyasetten ayrılmasını kabul etmeyeceklerini belirtmiş ve Abbas'ı, eğer böyle bir karar verdiyse yeniden düşünmeye çağırmış, yürütme kurulunun Abbas'a tam destek verdiğini bildirmişti.

İsrail'den ilk değerlendirme Barak'tan

İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, barış süreci çabalarının Mahmud Abbas'ın başkanlığa yeniden aday olmayacağı kararından etkilenmemesi dileğinde bulunurken, El Fetih ve Filistin Kurtuluş Örgütü, Abbas'ın kararına karşı çıkarak, gelecek seçimlerde tek başkan adaylarının Abbas olduğunu bildirdiler.

Mahmud Abbas'ın 24 Ocak 2010 seçimlerinde başkanlığa aday olmayacağını açıklaması sonrası, İsrail tarafından ilk üst düzey değerlendirme Savunma Bakanı Ehud Barak'tan geldi.

Barak, Abbas'ın kararının, ülkesiyle Filistin arasındaki barış görüşmelerini yeniden canlandırma çabalarını etkilemeyeceği yolundaki umudunu dile getirdi.

Ynet haber sitesi ise, Kudüs'teki kaynakların, Abbas'ın kararıyla ilgili olarak, bu konunun Filistinliler'in kendi iç konuları olduğunu söylediklerini bildirdi.

El Fetih ve FKÖ

El Fetih ile FKÖ'den de hemen aynı cümleleri taşıyan açıklamalar yapıldı.

El Fetih ve FKÖ, başkanlık seçimlerinde tek adaylarının Abbas olduğunun altını çizdiler.

El Fetih Merkez Komitesi'nden yapılan açıklamada, "El Fetih Merkez Komitesi, devlet başkanlığı adaylığı için Abbas'ın tümüyle arkasındadır" denildi ve komite üyelerinin tümünün Abbas'ı tek aday olarak seçtikleri vurgulandı.

Açıklamada, Abbas'ın Filistin ulusal davası mücadelesini, başkenti Kudüs olan Filistin devleti projesini sürdürme yeteneğine sahip olan tek lider olduğu vurgulandı.

Hamas hareketi sözcülerinden Fevzi Barhum ise Abbas'ın, barış görüşmelerinde ABD'nin desteğini arayarak adeta kumar oynadığını ve hezimete uğradığını savundu.

Barhum, Abbas'ın, konuşmasında her zaman olduğu gibi Hamas'a saldırdığını da ifade ederken, El Fetih'i, bundan sonrası için gerekli adımları atarak, ulusal birlik görüşmelerinin başarısı için çalışmaya çağırdı.

Barhum, Abbas'ın seçimlerde başkanlığa aday olmaması kararının, Hamas'ın seçimlere olan tavrını değiştirmeyeceğini de vurguladı.

Hamas, Abbas'ın seçimlerle ilgili aldığı kararın hukuksal dayanağı bulunmadığını belirtmiş ve Gazze Şeridi'nde bir seçime engel olacaklarını duyurmuştu.

Hamas, Abbas'ın seçim kararının bir uzlaşı temeline dayanmadığını ve Filistin topraklarında ayrılığı daha da derinleştirmeyi amaçladığını öne sürmüştü.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Evinde ölü bulunan Pakistanlı kadının oğlu tutuklandı Antalya’da evinde ölü bulunan Pakistanlı kadının cinayet şüphelisi olarak gözaltına alınan oğlu, sevk edildiği mahkemece ‘kasten öldürme’ suçundan tutuklandı. Olay, dün saat 23.00 sıralarında Kepez ilçesi Ahatlı Mahallesi 3188 Sokak üzerindeki 4 katlı apartmanın giriş katında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, İngilizce öğretmenliği yaptığı öğrenilen Pakistan asıllı Ahsan Ali Qureshi (30), eve geldiğinde birlikte yaşadığı annesi Ashfaq Ahmad Qureshi’nin (59) mutfakta kanlar içerisinde olduğunu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin hayatını kaybettiğini belirledi. Oğlu gözaltına alındı Mutfakta kanlar içerisindeki cesedi inceleyen olay yeri inceleme ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin boynunda ve kol kısmında bıçak kesilerinin olduğunu tespit etti. Ekiplerin, evin mutfağında ve balkon kapısından parmak izleri örnekleri aldığı gözlendi. Olayla ilgili Cinayet Büro Amirliği’ne bağlı ekipler geniş çaplı araştırma başlatırken, sözlü ifadesi alınan kadının oğlu gözaltına alınarak polis merkezine götürüldü. 8 Nisan’da yaşadıkları eve yeni taşındıkları öğrenilen kadının cenazesi savcı incelemesinin ardından otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. “Ben öldürmedim” Olayla ilgili soruşturma sürerken, cinayet şüphelisi olarak gözaltına alınan Ashfaq Ahmad Qureshi’nin oğlu Ahsan Ali Qureshi, ifadesinin ardından Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından sağlık kontrolüne getirildi. Qureshi, adliyeye sevk edileceği sırada gazetecilerin ‘Anneni neden öldürdün?’ sorusuna, "Annemi ben öldürmedim" cevabını verdi. Tutuklandı Adliyeye sevk edilen Ahsan Ali Qureshi, çıkarıldığı mahkemece ‘kasten öldürme’ suçundan tutuklandı.
İstanbul Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Tek gayemiz Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamak" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Tek bir gayemiz vardır, o da Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamaktır. Ateşkes ilan edildiği, Gazze’ye yeterli insani yardım girişine müsaade edildiği durumda amaç hasıl olacaktır” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde MÜSİAD Yönetim Kurulu’nu kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Büyük ve güçlü Türkiye davasının ekonomideki bayraktarlığını yapan MÜSİAD, asrın felaketini yaşadığımız 6 Şubat depremlerinden sonra milletimiz için seferber olmuştur. Bu felakette sadece 53 binden fazla insanımızı kaybetmekle kalmadık, toplam tutarı 104 milyarı aşan devasa faturayla da karşılaştık. 850 bin bağımsız bölüm ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldi” dedi. “Tek gayemiz Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamak” Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, “MÜSİAD ailesini 7 Ekim’den beri Gazze halkına yaptığı yardımlar dolayısıyla tebrik ediyorum. Türkiye Gazze’ye gönderdiği 50 bin tona yaklaşan insani yardım malzemesiyle dünyada ilk sıradadır. İsrail’i ateşkese ve geçişine izin verdiği insani yardım miktarını arttırmaya zorlamak amacıyla ticari olarak bazı tedbirler aldık. İlk etapta 54 ürün grubuna ihracat kısıtlaması getirdik, dünden itibaren de tüm ürünleri kapsayacak şekilde İsrail ile ihracat ve ithalat işlemlerini durdurduk. Bu adımın ortaya çıkaracağı sonuçlarını iş dünyamızla istişare içinde yöneteceğiz. Biz bölgemizdeki hiçbir ülkeyle düşmanlık ve kavga peşinde değiliz. Biz coğrafyamızda çatışma, kan ve gözyaşı görmek istemiyoruz. Tüm inançlar olarak hep birlikte refah içinde yaşamak istiyoruz. Aldığımız bu kararla Batı’nın üzerimize nasıl saldıracağını biliyoruz. Tek bir gayemiz vardır, o da Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamaktır. Ateşkes ilan edildiği, Gazze’ye yeterli insani yardım girişine müsaade edildiği durumda amaç hasıl olacaktır” ifadelerini kullandı. “Enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımlar atıyoruz” “Deprem ve bölgesel çatışmalar yanında son 1 yılda ülkemiz ekonomisini etkileyen üst üste üç seçim yaşadık" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Seçim maratonu milletimizi, ekonomimizi ve iş dünyamızı yormuştur. Türkiye’nin önünde 4 yıllık hazine değerinde seçimsiz bir süre var. 4 yıllık sürede inşallah ekonomideki sıkıntılarımızın çözümü başta olmak üzere asıl gündemimize odaklanabileceğiz. Orta Vadeli Programı ve 12. Kalkınma Planı’nı geçen sene paylaşmıştık. Üretim, istihdam, ihracat, kaliteli ve sürdürülebilir büyüme hedefimize sıkı sıkıya bağlıyız. Yol haritamızdan taviz vermeden önceliğimiz olan enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımlar atıyoruz. Bugün açıklanan Nisan ayı enflasyon ve dış ticaret verileri Orta Vadeli Program beklentilerimizle uyumludur. Enflasyonda yılın ikinci yarısından itibaren inşallah daha umut verici rakamları göreceğiz. Hayat pahalılığı meselesini popülist politikalar ile sorunu bir süre daha ötelemek yerine, enflasyonu düşürüp kalıcı refah artışı sağlayarak çözüme kavuşturacağız. Bu konudaki samimiyetimizi geride bıraktığımız seçim döneminde açıkça ortaya koyduk. Bizler her zorlukla beraber bir kolaylık olduğuna inanan insanlarız. Pek çok olumsuzluğun üst üste geldiği bu sancılı dönemi atlatacağız. 34 yıldır yol yürüdüğümüz MÜSİAD’ın ekonomi programımızı sahiplenerek bizlere destek vermesini sürdürmesini bekliyorum” şeklinde konuştu.