KÜLTÜR SANAT - 07 Nisan 2019 Pazar 14:02

Mamut Shots kısa hikayeler ile sanatseverlere ilham oldu

A
A
A
Mamut Shots kısa hikayeler ile sanatseverlere ilham oldu

Sanat kariyerinin başında olan bağımsız yeteneklerin çalışmalarını destekleyen ve bu yeteneklerin sanatseverlerle buluşmasını sağlayan Mamut Art Project; yeni programı Mamut SHOTS ile Burçak Bingöl, Erdil Yaşaroğlu, Kürşat Başar, Mirgün Cabas, Memed Erdener, Tuğçe Tuna ve Tuğrul Tülek’i konuk olarak ağırladı.

Güncel sanatta umut vaat eden sanatçılar için benzersiz bir keşif alanı sunan ve 2015 yılından bu yana Akkök Holding ana sponsorluğunda düzenlenen Mamut Art Project, on binlerce sanatseverle buluştu. 50 sanatçının 600’den fazla eserinin sergilendiği Mamut’un 7'inci edisyonunda; motivasyon, kolektif güç, farkındalık, cesaret, ilk adım, üretken olma gibi kavramları; Mamut SHOTS adı altında heyecan verici bir konuşma serisine dönüştürüldü.

Unlimited Publications Genel Yayın Yönetmeni Merve Akar Akgün iş birliğinde gerçekleşen programda konuk olarak ağırlanan Kürşat Başar, "Gerçek motivasyon insanın içinden gelir. Bir reklam metni ile sanat eserini kıyaslayacak olursak; reklam metni bir ürünü daha çok parlatma hatta göz boyama olabilir. Halbuki sanat eseri, bir sonuç düşünülerek yapılan bir şey değil ya da öyle olmamalı. Benim de genç sanatçı ve sanatçı adaylarına tavsiyem; her zaman yüreğinin sesini dinlemeleri. Daha fazla tanınmak için sevmediğiniz bir şeyi yapmayın. Çünkü bu, belki başkalarına keyif verebilir ama sizi mutlu etmeyecektir" dedi. 

Burçak Bingöl, kendi sanat kariyerini oluşturan mihenk taşlarından bahsederken hepimizin bir an evvel görmesi gereken bir şaheser olan Topkapı Sarayı’nda yer alan ünlü nakkaş ustası Şah Kulu tarafından yapılmış seramik panoyu konuşmasının ortasında konumlandırarak bütün üretim sürecini anlattı. Ankara-New York arasında geçen yılları ve ardından İstanbul’a gelişiyle evrilen üretimini ve daha sonra Christian Dior için ürettiği çantaya kadar anlattığı konuşmasında dinleyicilere ilham verdi.

Daha sonra sözü alan Erdil Yaşaroğlu, "Hayatımı değiştiren iki kitaptan biri özetle şunu anlatıyordu: Çoklu kariyerler göreceğiz. Ben de karikatürü çok seviyorum, evet. Ama ‘Heykeli kariyer olarak yapabilir miyim?’ diye düşündüm. Okulda öğrendiğim her şeyi yeniden öğrendim. Mutlu olacağınız işi yapın gençler. Ben çok genç yaşta sevdiğim işi yaptım. Bir de karşılığında para verdiler" sözlerini kullanarak esprili mizacıyla tecrübelerini aktardı.

Bir başka konuşmacı olarak sözü alan Mirgün Cabas, "Ben iddiasız bir sanatseverim ve gözlemledim ki sahip olma duygusu sanatseverliğin önüne geçiyor. Mesela bizim 100 tane koleksiyonerimiz olacağına keşke 10 bin tane sanatsever olsa. Çünkü sanat eserleri görülsün diye var, karanlık bir yerde beklesin diye değil. Olabildiğince paylaşmak; belki ödünç vermek, belki eseri başka bir esere dönüştürmek Sanat böylece daha fazla demokratikleşebilir" sözleriyle sanatseverlere tavsiyede bulundu.

Tuğrul Tülek zaman kavramını kendi algısında yaşadığı gibi aktarmaya çalışarak kimilerine göre geç olarak algılanabilecek bir zamanda nasıl kariyer yolculuğunun basamaklarını çıkmaya başladığını ve hayatta kalbimizi dinleyerek aldığımız kararların ne kadar önemli olduğunu anlatırken sahne hakimiyeti ve hikayesinin gücüyle herkesi etki altında bıraktı.

Tuğçe Tuna Türkiye’de ilk çağdaş dans alanında akademisyen olmaktan, beden odaklı dans ve terapiden bahsederken; var oluşunu ve nasıl çevreyle olan bütün iletişimini beden, hareket ve efor ilişkisi üzerinden kurduğunu anlattı. Gençlere daha çok hareket etmelerini tavsiye ederken hepimizin kollarını açarak 360 derece döndüğünde oluşan alanın kişisel alanımız olduğuna işaret ederek bu alana her yerde daha fazla saygı duyulmasını hayal ettiğini dile getirdi.

Son olarak sahneye çıkan Extramücadele ismiyle de tanınan sanatçı Memed Erdener arkadaşı Nazım Dikbaş aracılığıyla katıldığı bir travma konulu geçmiş bir seminer için hazırladığı ve küçük kesitler halinde 'hatırlıyorum' başlığıyla hayatından kısa hikaye ve anları anlattığı konuşmasında kişiselden toplumsala uzanan geniş bir yelpazede dramatik durumlar tasvir etti. Büyük ilgi çeken Mamut SHOTS; binlerce kültür-sanat takipçisi ile buluştu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Başkan Görgel: “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda” Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikada çıkan yangınla ilgili olarak “Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Kahramanmaraş’ta ahşap ve mobilya imalatı üzerine faaliyet gösteren fabrikadaki alanda incelemede bulunan Başkan Görgel, yetkililerden bilgi alıp fabrika sahiplerine ve yakınlarına geçmiş olsun dileklerini iletti. Yangının büyük bir bölümünün kontrol altına alındığını ifade eden Başkan Görgel, “Burası büyük bir mobilya fabrikası, bize gelen ihbarın ardından kısa sürede gelip yangını söndürmeye çalışıyoruz. Yangının büyük bölümü kontrol altına alınmış durumda. Kimyasal maddelerin de olduğu için yangının söndürmek kolay değil. Gerçekten arkadaşlarımız büyük bir özveri ile çalışıyor. Biraz önce kum ocağı atölyemizde kaza meydana geldi, bir kardeşimiz canımız vefat etti. Ne yazık ki zor bir gece geçiriyoruz. Allah’tan yangın can kaybına yol açmadı, herhangi bir kaza ve sıkıntıya yol açmadan yangını söndüreceğiz” dedi. Başkan Görgel, yangın söndürme çalışmalarına itfaiye daire başkanlığının ekiplerinin yanı sıra orman bölge ve emniyet teşkilatının da destek verdiğini ifade etti.
İstanbul Akademisyenin kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadına adli işlem başlatıldı Türk-Alman Üniversitesi Akademisyeni ve Akşam Gazetesi yazarı Tacettin Kutay’ın 6 yaşındaki kızını sözlü taciz ettiği ileri sürülen kadın hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama-Hakaret" suçlarından adli işlem başlatıldı. Kutay, olaya ilişkin sosyal medya hesabından videolu bir paylaşım yaparak şunları kaydetti: “6 yaşındaki kızım Fulya ile Göztepe’de yürüyorduk. İlahi söylemek istedi ve ’Ey aşıkı dildade’ okumaya başladı. ’Lailahe illallah Muhammedurrasulullah’ derken videodaki kadın yanımızdan geçiyordu. Durdu ve Fulya’ya ’Bunları size nerede öğretiyorlar anaokulunda mı?’ diye sordu. ’Ben öğretiyorum’ dedim. ’El kadar çocukların beynini bu saçmalıklarla yıkıyorsunuz. Ben üniversite hocasıyım, siz ne cahil insanlarsınız’ dedi. Bu gemi azıya almışlık, şuursuzluk sokak ortasında altı yaşında çocukları sözlü taciz etmeye kadar vardı. Varın gerisini siz hesap edin.” Edinilen bilgilere göre, Kutay’ın polisi araması üzerine M.G. (73) isimli şüpheli işlemler için karakola götürülürken her iki taraf da birbirinden şikayetçi oldu. Emekli hemşire olduğu öğrenilen M.G. hakkında "Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama- Hakaret" suçlarından, Kutay hakkında ise "Hakaret" suçundan adli işlem başlatıldı. Dosyaları ikmalen adliyeye gönderilen şahıslar adli makamlarca karakoldan serbest bırakıldı.