GÜNDEM - 04 Mart 2021 Perşembe 11:55

Manisa’da 230 sondaj kuyusu kurudu, su seviyesi kritik noktada

A
A
A
Manisa’da 230 sondaj kuyusu kurudu, su seviyesi kritik noktada

Küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yağış rejimleri değişirken, içme suyu ihtiyacının nerdeyse tamamının yeraltı sularından karşılandığı Manisa’da sondajlardaki su daha da derinlere indi.

Sadece 2020 yılı içinde 230 adet sondajın kuruduğu Manisa’da 125 sondajda ise su seviyesinin düşmesi üzerine 15 metre boru ilave edilerek daha da derinlere inildi.

Temiz ve içilebilir su kaynaklarının tüm dünyada hızla yok olmasından etkilenen yerlerin arasında Manisa da yer alıyor. Manisa’da küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle yağış rejimleri de yıldan yıla farklılık gösteriyor. İçme suyu ihtiyacının neredeyse tamamının yeraltı sularından karşılandığı kentte mevcut sondajların bir kısmı kururken, su seviyeleri kritik noktalara indi. Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürü Burak Aslay, yaptığı açıklamayla su tasarrufunun önemine ve içinde bulunulan olumsuz tabloya dikkat çekti.

Manisa’nın içme suyunun neredeyse tamamı yeraltı sularından karşılanıyor

MASKİ Genel Müdürü Aslay, küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yağış rejimlerinin değiştiğini belirterek, “Bu durum hem baraj ve göl gibi yüzey sularını hem de yeraltı su kaynaklarını olumsuz yönde etkiliyor. MASKİ Genel Müdürlüğü olarak Manisa’nın içme suyu ihtiyacının neredeyse tamamını yeraltı sularından karşılıyoruz” dedi.

Genel Müdür Aslay, “İlimiz genelinde 2 binden fazla sondaj kuyumuz var. Kurulduğumuz 2014 yılından bu yana 400’ün üzerinde yeni sondaj kuyusu açtık. Bu sondajlarımızdan vatandaşlarımıza yıllık 70 milyon metreküp civarında sağlıklı ve kesintisiz içme suyu temin ediyoruz. 2020 yılında 230 adet sondajımız kurudu ya da su seviyesi kritik noktalara geldi” ifadelerini kullandı.

Manisa’da 230 sondaj kuyusu kurudu, su seviyesi kritik noktada

Sondaj kuyuları 15 metre daha derine indi

2020 yılında 125 sondajda su seviyelerinin düşmesi dolayısıyla ortalama 15 metre boru ilavesi yaparak daha derinlere inildiğini belirten Aslay, “Geçmiş yıllarda 50 metrelerde ulaşılan yeraltı suyunu artık 350-400 metrelerde buluyoruz. Bu tablo bize su kaynaklarımızın günden güne yok olduğunu gösteriyor. Şunu iyi bilmemiz gerekiyor, su kaynaklarımız sınırsız değil” açıklamasını yaptı.

Sürdürülebilir su kullanımını teşvik etmeliyiz

Manisa ili genelinde su kaynaklarının korunması için çalıştıklarını ifade eden Aslay, “Su kaynaklarımızın korunması ve kirletilmemesi amacıyla içme suyu hatlarımızın yenilenmesinden depolarımızın bakım onarımına ve atıksu arıtma tesislerine kadar büyük yatırımları hayata geçirdik. Ancak vatandaşlarımıza da bu konuda önemli görevler düşüyor. Bireylerin su tüketiminden tarımsal üretime ve sanayi kuruluşlarına kadar sürdürülebilir su kullanımını teşvik etmeliyiz. Her zaman söylediğimiz gibi susuzluk kaderimiz değil” dedi.

Manisa’da 230 sondaj kuyusu kurudu, su seviyesi kritik noktada

Sadık Cangel
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kemal Kılıçdaroğlu’na 2 yıl 4 aya kadar hapis talebi CHP Eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Eski Bakan Erdoğan Bayraktar’a hakaret ettiği iddiasıyla ve milletvekili dokunulmazlığı olmadığı gerekçesiyle ‘sanık’ sıfatıyla yargılandığı davada mütalaa açıklandı. Savcılık, Kılıçdaroğlu’nun ‘kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret’ suçundan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep etti. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2014 yılında söylediği sözler nedeniyle eski Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Erdoğan Bayraktar’a hakaret ettiği iddiasıyla yargılanmasına devam edildi. İstanbul 51.Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Kemal Kılıçdaroğlu katılmazken, kendisini avukatı temsil etti. Şikayetten vazgeçme dilekçesi sunduğu belirtildi Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, müşteki Bayraktar’ın şikayetçi olmadığı yönünde avukatı aracılığıyla dilekçe sunduğunu ancak suçun re’sen takip edilen suçlar çerçevesinde kaldığını aktardı. Kullanılan sözün düşünce özgürlüğü çerçevesinde kalmadığı belirtildi Açıklanan mütalaada, Kılıçdaroğlu’nun olay günü toplantı vesilesiyle basın mensuplarının da bulunduğu ortamda müştekiye yönelik olarak yaptığı açıklamalarda ‘hırsızlar’ sözcüğünü kullandığını, sanık tarafından gerçekleştirilen konuşmalarda müştekiye yönelik söylenen sözlerin farklı anlamlar teşkil ettiğini ve kullanılan sözün düşünce özgürlüğü ve düşünceyi açıklama özgürlüğü çerçevesinde kalmadığı kaydedildi. 2 yıl 4 aya kadar hapis talebi Mütalaada sanık Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret’ suçundan 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Duruşmada sanık avukatı, açıklanan mütalaaya karşı savunma hazırlayabilmek için mahkemeden süre talep etti. Duruşma ertelendi Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık avukatına mütalaaya karşı savunma yapabilmek için süre verilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
Denizli Denizli’nin defne kokusu ABD ve Avrupa restoranlarına yayılıyor Denizli mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektöründen 2023 yılında 41,6 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleşti. Bu ihracat değerinin yüzde 17,5’lik kısmını ise defne yaprağı oluşturuyor. İlimizden 2023 yılında 7,3 milyon dolar defne yaprağı ihracatı yapıldı. Hem geleneksel hem de modern mutfaklarda yoğun bir şekilde tercih edilen, ayrıca sağlık açısından da çok sayıda faydası olduğu bilinen defne yaprağına ilişkin değerlendirmelerde bulunan DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu şunları söyledi: “Trademap verileri, Türkiye geneli defne yaprağı ihracatının her geçen yıl arttığını gösteriyor. 2019’da 38 milyon değerinde olan defne yaprağı ihracatı 2023 yılında yaklaşık yüzde 30 oranında artışla 49,2 milyon dolara ulaştı. İlimiz de ülke geneli defne yaprağı ihracatının yüzde 15’lik kısmına hakim. Önemli tıbbi ve aromatik bitkilerden olan defne yaprağının ekonomik değeri ve popülerliği oldukça yüksek. Aslında ürünün kullanımının antik çağa dayandığını görüyoruz. Roma döneminde altın paraların üzerinde defne bitkisinden çelenk figürü bulunduğu, Yunanlılar ve Romalıların spor zaferlerinde bu bitkinin yapraklarından yapılan çelenkleri taç olarak kullandıkları gibi bilgilere muhtelif kaynaklarda rastlanıyor. Türk mutfağında defne yaprakları balık, et, çorba, güveç ve çeşitli içecekler için baharat ve aromatik tatlandırıcılar olarak yoğun bir şekilde kullanıyor. Denizli’den yapılan defne yaprağı ihracatında ABD, Avusturya, Polonya, İspanya ve Hollanda ilk 5 pazarımız olarak sıralanıyor. Bu nedenle, Denizli’nin defne kokusunun ABD ve Avrupa Restoranlarına hızla yayıldığını belirtmek istiyorum. Özellikle bu noktada defne yaprağında 2023 yılında Avusturya’ya yüzde 63 ve Polonya’ya yüzde 56 oranındaki ihracat artışı bu değerlendirmemizi destekliyor.” Defne Yaprağı Gıda, Kozmetik ve Tıbbi Amaçlar İçin Kullanılıyor. Defne yaprağının bir diğer yetiştirme amacının da aromatik yağ üretimi olduğunu belirten DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu, “Defne yaprağının kullanım alanı oldukça geniş bir yelpazeye yayılıyor. Bu noktada dünya çapında popülerliği artan ve giderek daha fazla talep edilen defne yaprağı; gıda, kozmetik ve tıp alanı gibi çok farklı sektörlerde kullanılıyor. Ürünün bir diğer can alıcı özelliği ise, defne dal atıklarının verimli bir biokütle enerjisine dönüştürebilmesi. Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma anlayışıyla gerçekleştirdiğimiz üretim metotlarımızda çevre dostu alternatif yakıt arayışımız sürüyor. Hem atıkların değerlendirilmesi hem de sera gazı salınımının çok düşük seviyede olması defne ürününün sürdürülebilirliğini ortaya koyuyor. Aromatik ürün denildiğinde akla ilk gelen şehirlerden biri olan Denizli’de defne yaprağı için de ciddi bir potansiyel mevcut. Denizli’nin sahip olduğu tecrübesi, bilgi birikimi ve coğrafi konumuyla defne yaprağı, defne yağı ve diğer defne içerikli ürün ihracatının da giderek katma değerli bir şekilde artacağına ve sürdürülebilir olacağına inanıyorum.” dedi.