Köçkar, meme kanserinin sadece kadınlarda değil, erkeklerde de görülebileceğine dikkat çekerek "Meme Kanseri, dokusunda yer alan süt bezleri ve kanallarını kaplayan hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıdır. Meme kanseri bir kadın hastalığı olarak bilinir, ancak aksine nadirde olsa erkeklerde de görülür. Ailesinde meme kanseri olanlar, buluğ çağına erken girenler geç yaşta menopoza girenler, ilk doğumunu 30 yaş sonrasında yapanlar, uzun süreli hormon tedavisi görenler, yüksek strese maruz kalanlar, sigara içenler ve aşırı yağlı beslenenler meme kanseri açısından toplumun diğer bireylerine oranla daha fazla risk altındadırlar. Buradan yola çıkarak diğer kanser türlerinde olduğu gibi meme kanserinde de, önlem almak ve erken tanı için gerekenleri yapmak önem kazandırır" dedi.
Meme kanserinde önleyici yöntemler arasında ilk sırada kişinin, kendi kendine meme muayenesi yapması olduğunu hatırlatan Köçkar "Kişi tarafından kolaylıkla aylık olarak yapılan bu muayene hem masrafsızdır, hem de olası bir kitlenin erken tanı niteliği saptanması konusunda etkin bir yöntemdir. Meme kanserini önlemek veya erken tanılamak amacıyla her ay adet döneminin başlangıcından 7-10 gün sonra tüm meme dokusunun parmak uçlarıyla kontrol edilerek olası bir kitlenin saptanması esasına dayanmaktadır. Bu muayenede, memede kitleye bir memede anormal büyümeye, bir memede sarkmaya, meme cildinde buruşmaya, meme ucunda çökmeye ve kanlı akıntıya, cilt renginde değişikliklere veya kollardan birinde anormal şişmeye rastlanırsa mutlaka doktora başvurulmalıdır. Bu nedenle kendi kendine meme muayenesi hem bireylerin bu konudaki endişelerinin giderilmesi hem de olası bir kanser durumunda erken ve kolay tedavinin sağlanması açısından önemlidir” diyerek meme kanseri ile ilgili önemli bilgiler verdi.
