SPOR - 25 Temmuz 2017 Salı 23:26

Milli güreşçilerden bir gümüş ve iki bronz madalya

A
A
A
Milli güreşçilerden bir gümüş ve iki bronz madalya

Bosna Hersek’de düzenlenen Yıldızlar Avrupa Güreş Şampiyonası'nda 85 kiloda mindere çıkan milli güreşçi Ömer Ağtaş Avrupa ikincisi olurken, 42 kiloda mücadele eden Furkan Üçoluk ile 69 kiloda Umur Aybey üçüncü oldu.

24-30 Temmuz tarihleri arasında Sarajevo kentinde devam eden Yıldızlar Avrupa Güreş Şampiyonası'nda ikinci gün müsabakaları tamamlandı. Geçtiğimiz aylarda Dünya Güreş Birliği’nin (UWW) aldığı karar doğrultusunda ilk defa bu organizasyonda hayata geçirilen 2 günlü müsabaka sistemi denemesi yapıldı. Buna göre ilk gün yapılan 42, 50, 58, 69 ve 85 kilolarının müsabakalarının finalleri bugün yapılırken 46, 58, 63, 76 ve 100 kilolarının da ön eleme, çeyrek final ve yarı finalleri tamamlandı.

Şampiyonanın ikinci gününde devam eden müsabakalarda 85 kiloda finale çıkan milli güreşçimiz Ömer Ağtaş finalde karşılaştığı Rus rakibi Alik Shebzukhov’a yenilerek Avrupa ikincisi oldu. 42 kiloda mücadele eden milli güreşçimiz Furkan Üçoluk ise üçüncülük maçı için çıktığı minderde Bulgar rakibi Ismail Mehmedov Pomakov’u 10-0 sayı tuşu ile yenerek bronz madalyanın sahibi oldu.

69 kiloda Umur Aybey repesaj maçında karşılaştığı Belaruslu rakibi Robert Fıodarau’yu 5-2 devirdikten sonra üçüncülük maçında Azerbaycanlı rakibini Daud Ibragımov’da 5-4 yenerek Avrupa üçüncüsü oldu.

100 kiloda Anıl Berkan Kılıçsallayan Bulgaristanlı, Moldovalı ve Belaruslu rakiplerini yenerek finale uzandı. Anıl yarın yapılacak olan final müsabakasında Rus rakibi Ismail-Bek Nırov ile karşılaşacak.

54 kiloda mücadele eden Hamza Alaca yarı finale kadar yükseldiği şampiyonada Gürcü rakibi Vladimeri Gamkrelıdze’ye 9-8 yenildi. Hamza yarın İsveç ile Fransız güreşçilerinin galibi ile maç yapacak.
76 kiloda Ünal Karabacak ise Moldovalı rakibi Ivan Ichizli’yi 8-5 yenerek çeyrek finale yükseldi. Burada Rus rakibi Arsamag Khostıkoev’e 12-2 yenilen Ünal, rakibinin finale çıkmasıyla birlikte repesaj maçı hakkı elde etti. Ünal repesaj maçında Slovak rakibi Viktor Orban’ı yendiği takdirde üçüncülük maçında Estonyalı rakibi Nikita Tsehhonın ile karşılaşacak.

46 kiloda Adem Burak Uzun, Türk asıllı Alman güreşçi Burak Demir’i 10-0 sayı tuşu ile yenerek çeyrek finale yükseldi. Burada Ermeni rakibi Arakel Movsesyan’a yenilen Adem turnuvadan elendi.
63 kiloda mindere çıkan Coşkun Keleş ön eleme turunda karşılaştığı Alman rakibi Tino Retinger’e 3-0 yenilerek turnuvaya veda etti. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Didimli mübadil torunları 100’üncü yılında atalarını unutmadı Didim Rumeli Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği öncülüğünde Türkiye ile Yunanistan arasında yapılan mübadelenin 100. yılında mübadil torunları atalarını andı. 100 yıl önce gerçekleşen Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi için, mübadil torunları anma etkinliği düzenledi. Didim Rumeli Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği öncülüğünde gerçekleşen etkinlikte mübadillerin Didim’e ilk ayak bastıkları ve mübadelenin gerçekleştiği, Didim Sedef koyda anma etkinliğine Didim Kaymakamı Can Kazım Kuruca, Didim Garnizon Komutanı Albay Ali Saçan, Didim Belediye Başkanı Hatice Gençay, Didim Jandarma Komutanı Mustafa Gani Solak, Didim Belediyesi bazı meclis üyeleri, Dernek Başkanı Berrin Muslu ve dernek üyelerinin yanı sıra birçok mübadil torunu da katılım gösterdi. “Atalarımızı anmanın manevi huzurunu yaşıyoruz” Didim Rumeli Kültürünü Yaşatma ve Dayanışma Derneği Başkanı Berrin Muslu, anma etkinliğinde yaptığı konuşmasında“Bu göç yollarında çok büyük acılar çeken atalarımızı anmak için her yıl ilk adım bastıkları yerde Kovela Limanı’nda toplanıp onların anısına denize çiçeklerimizi bırakıyoruz. Mübadele bir mücadeledir, yeni hayatlardır, yeni başlangıçlardır. Atalarımızın Kovela Limanı’nda bindikleri Gülcemal isimli yük gemisiyle başlayan yolculukları Kovela Limanı’nda son bulmuştur. İlk başlangıcı, ilk adımı burada atmışlardır. Yüzyıllık bir tarihin mirasçısı olarak Yora’nın yokluk günlerinde zor şartlar altında yaşamını sürdüren, birlik beraberlik içinde yaşayan ve bugün var olmamızın en büyük unsurları olan atalarımızı anmanın manevi huzurunu yaşamaktayız. Dönemin imar ve iskan bakanı Mustafa Necati Bey’e ‘Mübadillerin derdini sormayacaksınız. Yüzüne bakıp ne istediğini anlayacaksınız’ diyen cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere vatanı uğruna canını feda eden aziz şehitlerimizi, mübadil atalarımızı rahmet ve minnetle anıyorum. İlk adımın yüzüncü yılında bizleri bırakmayan siz değerli dostlarımıza, protokolümüze, sayın vekilimize, şahsım ve dernek yönetim kurulu adına çok teşekkür ediyorum. Gidenlerin anısına, hatıralarına sahip çıkanları en içten sevgilerimle kucaklıyor, saygılarımı sunuyorum.” dedi. Mübadiller için olan özel günde konuşmasını gerçekleştiren Didim Belediye Başkanı Hatice Gençay, “Mübadiller yüzüncü yıllarında gelerek, Didim’i oluşturdular. Bizlerde olması gerektiği gibi Didim’imizi iyi yerlere taşımak için de çalışmalarımızı devam ettiriyor, emek veriyoruz. İlk adım atan müdabillerimizin anısına, anıtımızın sözünü daha önce derneğimize vermiştim. Belediye olarak bu sözü tekrar sizlerin huzurunuzda yinelemek istiyorum. İnşallah önümüzdeki yıl etkinlikte ‘İlk adım’ anıtımızın da açılışını gerçekleştireceğiz” dedi. Didim Kaymakamı Can Kazım Kuruca ise günün anlam ve önemi ile ilgili yaptığı konuşmasında, “Didim’in hikayesi aslında genç ama kadim cumhuriyetimizin de hikayesi. O koşullardan bugün gerçekten varlık içerisinde olan bir coğrafyaya dönüşen cumhuriyetimizin hikayesidir. Tam da Didim’in mübadillerinin hikayesi. Bugün mübadillerin torunları olarak burada yaşayan bizler, aslına bakarsanız o gün dökülen alın terinin bugün karşılığını görüyoruz. Bugün atalarımıza o teşekkürü, o minneti de sunmak zorundayız. Onların hepsinden Allah razı olsun diyoruz. Bugün inşallah burada bu törenle beraber mübadelenin yüzüncü yılını anmış olacağız. Bundan sonra da anladığım kadarıyla bir heykelle beraber bu süreç ölümsüzleşecek” ifadelerine yer verdi. Konuşmasını gerçekleştiren Dernek Başkanı Berrin Muslu atalarını yad etmek için, dernek üyeleri ve mübadiller ile birlikte Kovela Limanına çelenk ve çiçeklerini bıraktı; ardından lokma hayrı gerçekleştirildi.