GÜNDEM - 22 Mayıs 2019 Çarşamba 09:43

Milli Savunma Bakanı Akar, yeni askerlik sisteminin detaylarını anlattı

A
A
A
Milli Savunma Bakanı Akar, yeni askerlik sisteminin detaylarını anlattı

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, yeni askerlik sistemin kanunlaşmasıyla silah altındaki askerlerin terhis olup olmayacağına yönelik soruya "Olabilir" yanıtını vererek, sistemin hemen uygulamaya girip girmeyeceğine ilişkin, "Bunun kararını tabii Cumhurbaşkanımız ve Meclis verecek. Biz TSK olarak bu kanunun yayımlandığından itibaren yürürlüğe girmesiyle birlikte çıkabilecek sorunlara karşı tedbirlerimizi almaya çalışıyoruz" dedi.

Akar, yazılı ve görsel basının Ankara temsilcileri ile Milli Savunma Bakanlığı'nda düzenlenen iftarda bir araya geldi.

Yeni askerlik sistemini detaylarını paylaşan Bakan Akar, "Askerlik sistemi ile ilgili 1927'den beri devam eden yasalarımız var. Değişen zaman, ihtiyaç ve imkanlar gibi etkenleri de dikkate alarak Sayın Cumhurbaşkanımızın da direktifleri doğrultusunda, öncelikle Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkinliğini, caydırıcılığını, saygınlığını tam olarak temin edelim, burada herhangi bir hata, eksiklik, yanlışlık olmasın diğer taraftan da sistem öngörülebilir olsun şeklindeki yaklaşımla bu sistemi kurgulamaya çalıştık" şeklinde konuştu.

Bakan Akar, yeni askerlik sisteminin TSK'nın ihtiyacının karşılanması başta olmak üzere öngörülebilir, süreklilik, eğitim, mesleki ve sosyal gelişim ihtiyaçlarıyla eğitimli insan kaynağının etkin ve verimli kullanılmasını gibi özelliklere sahip olduğunu belirterek, "Bu çerçevede hazırlanan kanun teklifinin yasalaşmasıyla 1111 Sayılı Askerlik Kanunu ile 1076 Sayılı Yedek Subaylar ve Yedek Askeri Memurlar Kanunu kaldırılacak" ifadesini kullandı.

Akar, bununla ilgili diğer yasal düzenlemelerin de yeni çalışmayla birleşeceğini kaydederek, "Yeni askerlik sistemi göründüğünden çok daha büyük bir olay. Bunu inşallah kazasız, belasız tamamlayacağız. Burada önemli bir değişim, dönüşüm, gelişme içindeyiz. Ülkemiz, milletimiz için en istenilen çözümü yapmaya gayret gösterdik. İnşallah bu da bu şekliyle gerçekleşmiş olacak" diye konuştu.

Yeni sisteme yönelik çalışmaların Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler, Hazine ve Maliye, İçişleri, Milli Eğitim, Sağlık, Tarım ve Orman Bakanlıkları ve YÖK başta olmak üzere, diğer ilgili kurum ve kuruluşlarla koordinasyon içinde gerçekleştirildiğini belirten Bakan Akar, "Olabildiğince ayakları yere sağlam basan, duygusallıktan uzak, tamamen objektif kriterlere bağlı, sürdürülebilir, öngörülebilir bir sistem olması noktasında gayret gösterdik" şeklinde konuştu.

Silah altına alınabilecek durumda şu anda 2 milyon 200 bin yükümlünün olduğunu vurgulayan Bakan Akar, "Bunlardan silah altına alınamayan yükümlülerin en büyük bölümünü 1 milyon 600 bin ile öğrenim nedeniyle erteleyenler oluşturuyor. Lisede, üniversitede, lisansüstü eğitimde olup da askerliğini erteleyenler gayet normal. Fakat bunun yanı sıra askere gitmeyi geciktirip bedelli askerliği beklemek için çeşitli yol ve yöntemlerle üniversite veya lisansüstü eğitimi yapmak gibi çalışmalara giren gençlerin olduğunu hepimiz biliyoruz." ifadelerini kullandı.

Mevcut sisteme göre meslek yüksek okulu mezunlarının yedek subay olamadığını ve kısa dönem askerlikten yararlanamadığını hatırlatan Akar, "Sırf bunlardan yararlanabilmek için kendi mesleğini bırakıyor, üniversiteye gidiyor, oradan dört yıllık diploma almaya çalışıyorlar. Bu da ilave güç kaybına neden oluyor" dedi.

Mevcut sistemde her sene yaklaşık 700 bin gencin 20 yaşını doldurarak askerliğe elverişli hale geldiğini dile getiren Bakan Akar, "Bizim normal olarak askere alabileceğimiz sayı ise 400 - 420 bin arasında. Burada kalan yaklaşık 280 bin gencimizin durumu ne olacak? Burada birikim oluyor" diye sordu.

Bedelli askerlikle ilgili yapılan projeksiyonlara ilişkin de bilgi veren Bakan Akar, "Biz '15 bin lira' dersek ne olabilir, '30 bin lira' dersek ne olabilir, '50 bin lira' dersek ne olabilir diye tek tek çalıştık. Hem Silahlı Kuvvetlerin hem gençlerin ihtiyacını karşılamak bakamından en optimal çözümün 30 bin lira civarında olması gerektiği ortaya çıktı" diye konuştu.

Bir ay temel askerlik eğitimi

Yeni askerlik sisteminde yükümlü kaynağının "yükümlü erbaş/er", "yedek astsubay" ve "yedek subay" olarak sınıflandırılabileceğini ifade eden Akar, bunların yanı sıra bedelli ve dövizli askerlik uygulamalarının da yer alacağını söyledi.

Akar, askerliğe başvuranların bir kısmının bedelli, bir kısmının dövizli yapacağını diğerlerinin de "yükümlü erbaş/er", "yedek astsubay" ve "yedek subay" olacağını belirterek, "Yapılan hesaplamalar sonucu bir yılda 145 bin kişinin bedelli askerlik yapabilmesi mümkün. 145 binden fazla bedelli başvurusu olursa durum ne olacak? Milli Savunma Bakanlığı Askeralma Genel Müdürlüğünde öğretmenlerimizde, doktorlarımızda olduğu gibi kura olacak. Kuranın şekli yapılan tecrübelerden istifade edilerek belirlenecek" diye konuştu.

Bakan Akar, yeni sistemin lise ve altı mezunlarının yanı sıra lisans, lisansüstü ve meslek yüksek okulu mezunlarından isteyenlere de ihtiyaçlar kapsamında askerlik görevini er olarak yapabilme imkanı tanıdığına dikkat çekerek Akar, şöyle devam etti:

"Bu gençlerimiz gelecek, bedelli isteyenler dahil, bir ay temel askerlik eğitimi yapacaklar. Millet olmanın, asker olmanın gereği burada bir aylık eğitimi alacaklar. Bu program üzerinde önemle duruyoruz. Gençlerimizin hem günlük hayatına hem de gelecek hayatlarına etki edecek bilgileri içerecek bir eğitim vermeye çalışacağız. Bu bir aylık eğitim süresince buraya gelen gençlerimiz her zaman olduğu gibi cüzi miktarda harçlık alacaklar. Bir aylık eğitimin ardından bedelli askerlik yapanlar ayrılacak ve faaliyetleri tamamlanacak. Kıtalara gidenler ise 5 ay daha görev yapacaklar.

Temel askerlik eğitimi ile 6 ay bittikten sonra ihtiyaç ve isteğin yanı sıra kadroya göre buradakilere 'İkinci bir altı ay er olarak maaşlı görev yapmak istiyor musun' diyeceğiz. 'Evet' demesi için bazı imkan ve fırsatlar da vereceğiz. Bu dönemdeki aylık harçlık 2 bin lira civarında bir para olacak. Mehmetçik 6 ay daha burada görevini yapacak. Bunu yapmamız lazım çünkü 6 aya indirdiğimiz zaman kadrolarımız boşalacak. Öyle olmaması için varsayımımız buradaki erlerimizin en az yarısının, üçte birinin kalması esasına dayalı.

Onların kalabilmesi için harçlık adı altında maaş veriyoruz ayrıca hizmet borçlanması, muhtaç asker ailelerine yardım, deniz ve şehir içi toplu ulaşımdan ücretsiz yararlanma, müzelerin ücretsiz ziyareti gibi imkanlar sağlanacak. Askerlik bittikten sonra da TSK'ya personel temininde öncelik kazanacaklar ve TOKİ'de önceliğe hak kazanacaklar. 6 aylık askerliği er olarak yaptıktan sonra 6 ay daha maaşlı askerlik yapanlara bu sürenin sonunda yeniden 'Kalmak ister misiniz' diye soruyoruz.

Eğer ihtiyaç, istek, performans değerlendirmesine göre söz konusu Mehmetçik yeterli performansı, yeterli kriterleri sağlayabiliyorsa sözleşmeli erbaş ve er veya uzman erbaş olarak Türk Silahlı Kuvvetlerine katılacak ve sözleşme yapılacak. Bu sözleşmesinin sonunda maaş, OYAK, lojman, sağlık ve sosyal güvence ile ilgili bir takım haklardan yararlanabilecek. Bu gençler okul, bedeni performans, sicil gibi gerekli kriterleri sağlarsa belli bir kontenjan dahilinde bir sınavı müteakip astsubay olabilecekler. Astsubaylıktan belli bir süre geçtikten sonra belirlenen kriterleri sağlayanlar da subay olabilecek. Er olarak başlayacak, subay olacak belki de general olacak."

Yedek astsubaylık

Bedelli ve dövizli askerlikten sağlanacak gelirle yükümlü erbaş ve erlerin maaşları ile diğer giderlerin karşılanabileceğini ifade eden Akar, "Bütçeye herhangi bir yük teşkil etmeden bu sistemin kendi içinde dönmesini amaçlıyoruz" dedi.

Yeni sistemle birlikte çok önemli olarak nitelendirdiği "yedek astsubaylık" uygulamasının da hayata geçirileceğini açıklayan Bakan Akar, şunları dedi:

"Yedek astsubaylıkla, meslek yüksek okulunu bitirdikten sonra herhangi bir şekilde zorlamayla 4 yıllık okul bitirmenize gerek yok diyoruz. Mesleğinizi seviyorsanız bunu yapın, askerlikten dolayı bunu değiştirmeye kalkmayın, böylece ara personel konusunda da sıkıntı oluşmasın istiyoruz. Yedek astsubaylığa kontenjanların uygun olması ve istemeleri durumunda lisans ve lisans üstü mezunları da başvurabilecek. Buraya geldiklerinde iki aylık temel ve sınıf eğitiminin ardından maaşlı olarak 10 ay faaliyetlerini yapacak. Toplamda 12 ayın bitirilmesinin ardından gençler isterse terhis olabilecek. İstek, ihtiyaç ve kadroya göre kendilerine 'Kalmak ister misiniz' diye soracağız. Kalmak isteyenler astsubay olarak devam edecek. Yine astsubaylığa müteakip istenilen kriterleri karşıladıkları takdirde subaylığa geçebilecek."

Peşin ödenecek

Akar, yedek subaylık sisteminin de devam edeceğini belirterek, "Bedelli askerlik konusunda, 40 bin gösterge asteğmen maaşına tekabül ediyor, asteğmen maaşı da bugün itibarıyla aşağı yukarı 5 bin küsür lira. Dolayısıyla 6 aylık asteğmen maaşından bahsediyoruz. Bedelli 30 bin lira, dövizle askerlik ise bunun avro karşılığı olacak" diye konuştu.

Bedelli askerlik bedelinin 30 bin lira olarak sabit kalıp kalmayacağı sorulan Akar, "Aynı kalmayacak. 40 bin gösterge diyoruz, asteğmenin maaşı her yıla göre değişiyor" diye cevap verdi.

Yeni sistemin gündeme getirilmesinin ardından tek eleştirinin "30 bin liranın fazla olduğu" yönünde geldiğini aktaran Bakan Akar, "Yaptığımız objektif çalışmalarda, projeksiyonlarda bunun normal olduğunu değerlendiriyoruz. Bu sistemin karşılanması için bizim buna ihtiyacımız var.

Diğer türlü sistem kendi kendini karşılayamıyor, desteklemiyor. Ayrıca bu miktar bir seferde, peşin olarak verecekler" diye konuştu.

Geçmiş dönemdeki bedelli askerlik uygulamalarının ücretlerini de hatırlatan Bakan Akar şunları dedi: "1987 yılında 2 bin 900 dolar, 1992'de 3 bin 200 dolar, 1999'da 8 bin 100 dolar, 2012'de 16 bin dolar, 2014'te 8 bin 300 dolar ve 2018'de 2 bin 860 dolar yani 15 bin lira. O günün şartlarına göre yapılan değerlendirmeler var. Bu her seferinde tartışma konusu olmasın ve öngörülebilirlikten dolayı herkes bilsin ki 'Ben bedelliden yararlanmak istersem 30 bin lira civarında para vermem gerek.”

"En kısa zamanda bitireceğiz"

Sözleşmeli erbaş ve er olan bir gencin ne kadar sürede subay olabileceğine yönelik soru üzerine Akar, "Burada kriterler var. Kişilere bağlı. Sözleşmeli erbaş veya er olan birinin astsubay olabilmesi için yüksek okul bitirmesi lazım. Onu, istenilen performansı gerçekleştirecek, rütbe bekleme süresini tamamlayacak dolasıyla hesabı yapıldığında en geç 10 sene içinde subay olabilecek" yanıtını verdi. Akar, "İster uzman, ister astsubay olsun okulunu bitirme, sınavlara girme imkanları vereceğiz" dedi.

Sistemin kanunlaşmasıyla beraber silah altındaki askerlerin terhis olup olmayacağı sorulan Bakan Akar, "Olabilir" yanıtını verdi. Akar, sistemin hemen uygulamaya girip girmeyeceği sorusunu da "Bunun kararını tabii Cumhurbaşkanımız ve Meclis verecek. Biz TSK olarak bu kanunun yayımlandığından itibaren yürürlüğe girmesiyle birlikte çıkabilecek sorunlara karşı tedbirlerimizi almaya çalışıyoruz" diye konuştu.

Yeni sistemin ne zaman hayata geçirileceğine yönelik soru üzerine Bakan Akar, "En kısa zamanda bitireceğiz" karşılığını verdi. "Ramazan bayramından önce yeni sistem yasalaşır mı" sorusu üzerine "Çıkar inşallah" dedi.
Askerlik süresine yönelik soru üzerine Bakan Akar, "Herkes için 6 ay yapma şansı var" dedi.

Erteleme yaş sınırı

Eskiden gençlerin bedelli askerlik çıkar umuduyla okullarını uzattıklarına dikkati çeken Bakan Akar, "Lisede 29 olan erteleme yaş sınırını 22'ye indiriyoruz, Meslek liselerine artı 3 sene daha ekliyoruz 25 yaşına kadar devam etme şansı veriyoruz. Meslek yüksek okulları ve lisans 28, lisansüstü 32, doktora 35, tıp 35, sporcu 35 yaş oluyor. Bunları aşağı çekerek lüzumsuz beklemeleri, tıkanıklıkları ve insanların bir an önce bu işi bitirerek işlerini güçlerini yapmalarını sağlamayı hedefliyoruz " ifadesini kullandı.

Bakan Akar, yeni askerlik sistemindeki özel düzenlemelere ilişkin ise şu bilgileri verdi:

"Özellikle doğuda, güneydoğuda, Suriye'nin kuzeyinde, Irak'ın kuzeyindeki görev yapan birliklerimizde bizim doktor ihtiyacımız var. Bu konuda Sağlık Bakanlığımızla çalışarak askerlik hizmetini yedek subay olarak yapan doktorlar, devlet hizmet yükümlülüğünü tamamlamış olacak. Dolayısıyla bu bize büyük bir avantaj sağlayacak. Doğudaki, güneydoğudaki ve sınır ötesindeki birliklerimizin de doktor ihtiyacını bu şekilde azami düzeyde karşılayacağımızı değerlendiriyoruz.

Bunun TSK açısından hakikaten günümüzün gelişen ve değişen muharebe, operasyon şartlarına, ihtiyaçlarına cevap verdiğine inanıyoruz. Profesyonelleşme dediğimiz dengeyi sağladığını değerlendiriyoruz. Bir aylık eğitimin gerçekten önemi var. Askerlik iyi yapılır, planlanır bölük, tabur, tugay komutanı işine sahip çıkarsa gerçekten bir şeyler veriyor. Buna ilaveten üniversitelerle konuşarak oradaki programı daha etkin hale getirmeye çalışıyoruz. Sonuç olarak askerlik kısalıyor ve eşitleniyor. Yedek subay ve yedek astsubaylığı saymayın o ayrı bir konu. Normal olarak herkesin yükümlü olarak gördüğü şey 12 aydan 6 ay iniyor. Bu konuda da bizim TSK mensuplarının çok büyük fedakarlığı var.

Yeni sistemle vatandaşa çeşitli seçenekler sunuluyor. İster yedek subay, ister yedek astsubay isterse sözleşmeli erbaş, er veya uzman erbaş olarak görev yapanlara maddi olarak kendisinin, ailesinin ihtiyacını bir nebze de olsa karşılama imkanı veriyor."

Akar, yeni sistemin TSK açısından harbin değişen doğasına uyum sağlanması, profesyonel/yükümlü askerlik dengesinin temin edilmesi, tüm vatandaşlar tarafından genel askeri eğitimin alınmasının sağlayacağı getiriler, TSK'nın tarihsel vasfı olan halkın farklı kesimlerinden oluşmasının devam edecek olması, operasyonel kapasitenin artması ve caydırıcılığa katkı sağlanması, yedek astsubaylık sistemi ile insan kaynaklarının etkin kullanımı ve bedelli geliriyle TSK ihtiyaçlarının karşılanması hususlarının önemli faydalar sağlayacağı; genel kamusal faydalar açısından ise askerliğin kısalması ve eşitlenmesinin getirdiği avantajlar, vatandaşa sunulan opsiyonların artması, fırsat eşitliğinin sağlanması, TSK'da istihdam imkanlarının artırılması, öğrenim hakkı güvencesinin temin edilmesi, askerliğin sosyal yardımlarla ödüllendirilmesi, planlanabilir/öngörülebilir bir sistem ile insan kaynakları israfının engellenmesi gibi faydalarının olacağını da kaydetti.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Minibüs şoförleri özel servis kiralayan üniversite öğrencilerine kızdı, yol keserek darp etti Trabzon’un Sürmene ilçesinde Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği öğrencileri tarafından kiralanan öğrenci servisine kızan minibüs şoförleri aracın önüne kesti. Servis sürücüsü ve öğrenciler, ilçe hat minibüsü şoförleri tarafından saldırıya uğrarken, öğrencilerin şikayeti üzerine yapılan çalışmada şüpheli 4 kişiden 2’si gözaltına alındı. Edinilen bilgiye göre ilçenin Çarşı Mahallesi’nde meydana gelen olayda Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü’nde öğrenim gören öğrenciler ulaşım sorunları nedeniyle özel bir servis kiraladı. Üniversite öğrencilerinin servis kiralamasına kızan minibüs şoförleri tarafından araçların önleri kesilerek durduruldu. Okul çıkışında durdurulan servis sürücüleri, öğrenciler ve minibüs şoförleri arasında yaşanan tartışmanın arbedeye dönüşmesiyle bazı öğrencilerin ve servis sürücüsünün saldırıya uğradığı öne sürülürken, öğrencilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Darp raporu alan öğrenciler şikayetçi olurken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. 2 kişi gözaltına alındı Trabzon Valiliği tarafından yapılan açıklamada şikayet üzerine 4 kişi hakkında başlatılan tahkikat neticesinde 2 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Açıklamada, "İlimiz Sürmene ilçesindeki KTÜ Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümü öğrencilerinin dolmuşlarda yer bulamadıkları için servis kiraladıkları gerekçesiyle, kiraladıkları özel servisin önü dolmuş şoförleri tarafından kesilerek servis şoförü ve içindeki öğrencilere tehdit ve hakaret edilip darp edildikleri yönünde sosyal medyada yer alan haberlerle ilgili olarak; servis şoförü ve darp edilen öğrencilerin şikayetleri üzerine şüpheliler Ö.D., K.D., H.S., ve S.Y. hakkında cumhuriyet savcısının talimatıyla başlatılan tahkikat neticesinde şüpheliler Ö.D. ve K.D. gözaltına alınmıştır. Mezkur olayla ilgili valiliğimizce de çok yönlü inceleme başlatılmıştır" ifadelerine yer verildi.
Antalya Antalya’da Pakistanlı kadın kanlar içerisinde ölü bulundu, öğretmen oğlu gözaltına alındı Antalya’da 59 yaşındaki Pakistanlı asıllı kadın, yaşadığı evin mutfağında kanlar içerisinde ölü bulundu. Boynunda ve kol kısmında bıçak kesileri bulunan kadının birlikte yaşadığı İngilizce öğretmeni oğlu ise polis tarafından kelepçelenip gözaltına alındı. Olayla ilgili cinayet şüphesi araştırılmaya devam ediliyor. Olay, saat 23.00 sıralarında Kepez ilçesi Ahatlı Mahallesi 3188 Sokak üzerindeki 4 katlı apartmanın giriş katında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, İngilizce öğretmenliği yaptığı öğrenilen Pakistan asıllı A. A. Q. (30), eve geldiğinde birlikte yaşadığı annesi Ashfaq Ahmad Qureshi’nin (59) mutfakta kanlar içerisinde olduğunu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin hayatını kaybettiğini belirledi. İngilizce öğretmeni oğlu gözaltına alındı Mutfakta kanlar içerisindeki cesedi inceleyen olay yeri inceleme ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin boynunda ve kol kısmında bıçak kesilerinin olduğunu tespit etti. Ekiplerin, evin mutfağında ve balkon kapısından parmak izleri örnekleri aldığı gözlendi. Olayla ilgili Cinayet Büro Amirliği’ne bağlı ekipler geniş çaplı araştırma başlatırken, sözlü ifadesini alınan kadının oğlu A. A. Q kelepçeleyerek gözaltına alınıp polis merkezine götürüldü. 8 Nisan’da yaşadıkları eve yeni taşındıkları öğrenilen kadının cenazesi savcı incelemesinin ardından otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.