SAĞLIK - 13 Eylül 2020 Pazar 13:17

Minik Arda sağlığına Türkiye’de kavuştu

A
A
A
Minik Arda sağlığına Türkiye’de kavuştu

Yurt dışında uygulanan tedavi saatlerinin yetersizliği nedeniyle ailesi tarafından tedavi için Türkiye’ye getirilen 1p36 Delesyonu Sendromu hastası minik Arda, sağlığına kavuşmak için ilk adımlarını attı.

Almanya’da yaşayan Şeneryiğit ailesinin 3 çocuğunun en küçük çocuğu olan 4 yaşındaki Arda, doğumundan 3 ay sonra gövdesiyle başını tutamama ve kol, bacak kaslarında gevşeklik bulgularıyla doktora götürüldü. Yapılan kontrollerin ardından minik Arda’ya 1p36 Delesyonu Sendromu teşhisi koyuldu. Tedavi için ilk olarak Almanya’da sağlık merkezlerine giden aile, tedavi programlarının yetersiz olması nedeniyle yeniden bir arayışa başladı. Yurt dışındaki doktorların tedavi için Türkiye’yi tavsiye etmesi üzerine burada tedaviye karar veren aile, Eskişehir’de Fizyomer Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi’ne müracaat etti. Burada uygulanan 1 aylık tedavinin ardından Arda sağlığına kavuşmanın ilk adımlarını atarken, aile ise çocuklarının gelişimi ile uzun bir aranın ardından tekrar rahat bir nefes aldı.

"Almanya’da çeşitli rehabilitasyon programlarına giriyorlar fakat yeterli sonuç alamıyorlar"
Eskişehir Fizyomer Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi Tıbbi Direktörü Uzm. Dr. Türkan Tünerir, ailenin Almanya’da çok az sayıda ve günde yarım saat tedavi programı uygulandığı için Türkiye’yi tercih ettiğini belirtti. Tünerir, "Arda’nın doğumsal bir rahatsızlığı nedeniyle 3 aylıktan sonra gövdeyi ve başı tutamama, kol ve bacak kaslarında gevşeklik bulgularıyla Almanya’da doktora gidiyorlar. Orada epilepsi dediğimiz nöbet geçirme rahatsızlığı olduğu tespit ediliyor. Gelişme geriliği tespit ediliyor. Almanya’da çeşitli rehabilitasyon programlarına giriyorlar fakat yeterli sonuç alamıyorlar. Çok az sayıda ve saatte çalışma uygulandığı için bebeğin olumlu yönden gelişmelerini çok yavaş kaydediyorlar. Bunun üzerine aile bir arayış içine giriyor. Almanya’da çocuğa bakan doktor da Türkiye’de iyi rehabilitasyon imkanlarının olduğunu ve kendisinin araştırarak daha yoğun bir tedavi alması gerektiğini öneriyor. Bu esnada aile araştırıyor. Eskişehir’de de bağlantıları var. Fizyomer’i öğreniyorlar. Burada daha önce tedavi görenler ile görüşüyorlar. Olumlu yanıt alınca bizim merkezimize tedavi olmak için 3 ay önce müracaat ettiler. Korona sebebiyle geliş tarihleri ertelendi fakat uçuşlara izin verilince aile Eskişehir’e sırf tedavi olmak için geldi" ifadelerini kullandı.

Minik Arda sağlığına Türkiye’de kavuştu

"4 haftada büyük bir başarı sağladık"
Eskişehir Fizyomer Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi Sorumlu Terapisti Melike Candan Gelerli, Arda’nın tedavi süreci ile ilgili birçok konuda çok hızlı gelişme gösterilmesine rağmen uzun ve yoğun bir mesaiye ihtiyaç olduğunu belirtti. Gelerli, "Arda ilk geldiğinde başını tutamıyordu. Gövde dengesinde bozuklukları vardı. Uzun süre yatmasına bağlı kurbağa pozisyonu olmuştu bacaklarında. Biz öncelikle yoğun bir tedavi ile günde 4 saat fizyoterapist arkadaşlarımla birlikte Arda’yı önce pozisyonlamaya, vücut şeklini düzeltmeye ve bununla birlikte de kaslarını güçlendirmek için uğraştık. Kurbağa pozisyonunu düzelttiğimiz anda gövde dengesi, baş kontrolü ve vücut algısında çeşitli düzelmeler gösterdi. Süreç hala uzun ve yoğun bir mesaiye ihtiyacı var. Daha uzun süre tedavi görürse biz de merkezimizde Arda’yı daha iyi yerlere getirmiş olmanın mutluluğunu yaşayacağız" şeklinde konuştu.

"Almanya’da günde 2 saat tedavi vermedikleri için biz de buraya gelmeye karar verdik"
Anne Pınar Şeneryiğit, Arda’nın günde en az 2 saat tedaviye ihtiyaç duyduğunu ve bu hizmeti Almanya’da alamadıklarını belirterek şunları söyledi:

"Arda 3 aylıkken havale geçirdi. Ağır epilepsi hastası. Kontrollerimizde Arda’nın genetiğinde bir eksiklik olduğu ortaya çıktı. 1p36 Sendromu diye geçiyor. Almanya’daki doktorumuz en az günde 2 saat tedavi görmesi gerektiğini söyledi. Almanya’da günde 2 saat tedavi vermedikleri için biz de buraya gelmeye karar verdik. Almanya’da günde yarım saat tedavi yapıyorlar. Haftada 3 defa. Bu da Arda için çok yetersiz. Burada kafa kontrolünü yapmaya başladı. Daha iyi oturmaya başladı. İyi gelişmeler gösteriyor. Bu hafta sona eriyor. Üzülerek gidiyoruz. Keşke daha fazla kalabilseydik."

Ersin Gökdağ

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul BAU Asya’daki en iyi üniversiteler arasında yer aldı Dünyanın en itibarlı derecelendirme kuruluşu olan Times Higher Education (THE), ‘2024 THE Asya Üniversiteleri’ sıralamasının sonuçlarını açıkladı. Bahçeşehir Üniversitesi sıralamada 196’ncı, Türkiye’de ise 9.sırada yer aldı. Üniversitelerinin tüm temel misyonları, öğretim, araştırma, bilgi aktarımı ve uluslararası görünüm açısından değerlendirildiği, dünyanın en itibarlı derecelendirme kuruluşu olan Times Higher Education-2024 THE Asya Üniversiteleri” sıralaması açıklandı. Asya’nın en iyi üniversitelerinin yer alığı sıralamada Bahçeşehir Üniversitesi 739 üniversite arasında 196’ncı, Türkiye’de ise 9’ncu sırada yer aldı. BAU vakıf üniversiteleri arasında 4. sırada Türkiye’deki üniversiteler arasında 9. sırada yer alan Bahçeşehir Üniversitesi, ülkedeki en iyi 4 vakıf üniversitesinden biri olma başarısını gösterdi. Bahçeşehir Üniversitesi; Koç, Sabancı ve Bilkent üniversitelerinin ardından dördüncü olarak, Türkiye’nin en iyi üniversiteleri arasındaki yerini aldı. Türkiye’den 75 üniversite Dünya üniversitelerinin performanslarını 18 gösterge kullanarak ölçen ve Asya kıtasını kapsayan bir akademik performans haritalaması yapmayı hedefleyen THE Asya Üniversiteleri sıralamasında, Türkiye’den 75 üniversite girdi. Üniversiteler başlıca; öğretim, araştırma, araştırmanın kalitesi, endüstri ile ilişkiler, bilgi aktarımı ve uluslararası görünüm açısından değerlendirildi. Bahçeşehir Üniversitesi (BAU), Türkiye’den sıralamaya giren vakıf üniversiteleri arasında ‘Uluslararası Görünürlük (International Outlook)’kategorisinde de 4. sıraya yerleşti. Rektör Hatipoğlu: “Araştırma üniversitesi olma yolunda emin adımlar ile ilerliyoruz” Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Hatipoğlu yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Bahçeşehir Üniversitesi, THE Asya 2024 Dünya sıralamasında 196. sıraya, Türkiye’deki Vakıf Üniversiteleri arasında Koç, Sabancı ve Bilkent Üniversiteleri ardından 4. sıraya yerleşti. Vakıf üniversiteleri sıralamasında ilk 3’te yer alan üniversiteler aynı zamanda ‘YÖK Araştırma Üniversitesi’ statüsünde yer almaktadır. Bu sonuç Bahçeşehir Üniversitesi olarak bizim de öncü bir araştırma üniversitesi olma yolunda emin adımlarla ilerlediğimizi göstermektedir. 2024 THE Asya Üniversiteler sıralamasını oluşturan birçok alt bileşen var. THE, bunlardan biri olan araştırma kategorisi kriterlerini bu sene zenginleştirerek; araştırma çıktıları, patentleri, uluslararası büyük projeleri ve bilime yapılan tüm katkıları değerlendirmeye alıyor. Türkiye’de tüm üniversiteler arasında bu kategoride ilk 10’da yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Sıralamaya giren üniversiteler arasında en genç üniversite olduğumuzu da ifade etmek isterim. Süreçte emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımı tebrik ediyor ve kutluyorum.”